Bilim insanları, Aralık 2022'de Kuzey Kutup göklerinde görülen nadir bir 'kutup yağmuru aurora' olayının gizemini çözdü. Bu aurora, genellikle çıplak gözle görülmeyen ve düşük güneş rüzgarı seviyeleri sayesinde gözlemlenebilen bir uzay havası türüdür. Araştırmacılar, bu auroranın doğrudan güneşten gelen supratermal elektronlar tarafından üretildiğini ve 28 saat boyunca gözlemlenebildiğini belirtti. Bu keşif, kutup ışıklarının kökenlerini anlamada önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
23 Haziran 2024

2020 yılında fırlatılan Solar Orbiter uzay aracı, Güneş'e olan yakın yolculuğunda önemli gözlemler yapmaya devam ediyor. Araç, Güneş'in dış atmosferinin neden yüzeyinden daha sıcak olduğunu araştırırken, Güneş'in kutuplarından ve güneş rüzgarından ilk detaylı görüntüleri sağladı. Yeni yayınlanan videoda, Güneş'in manyetik alan çizgilerini takip eden gaz yapısı ve Dünya büyüklüğünde bir püskürme ile koronal yağmur görülebiliyor. Bu gözlemler, Güneş'in yapısını ve davranışlarını daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor.
12 Mayıs 2024

İzlandalı bilim insanları, İzlanda'nın güney batısındaki Grindavik kasabası yakınlarında bulunan bir yanardağ yarığında, kayıtlara geçen en hızlı magma akıntısını gözlemledi. 10 Kasım 2023 tarihinde yapılan gözlemlerde, magma akıntısının hızı saniyede 7 bin 400 metreküp olarak belirlendi. Bu hız, 2021, 2022 ve 2023'teki Fagradalsfjall bölgesindeki yanardağ patlamaları sırasında yapılan ölçümlerden yaklaşık 100 kat daha hızlı. Araştırmanın sonuçları Science dergisinde yayımlandı.
9 Şubat 2024

ABD Uzay Kuvvetleri, 1974 yılında fırlatılan ve daha sonra kaybolan S73-7 Kızılötesi Kalibrasyon Balonu (IRCB) adlı uydunun yerini tespit etti. Uydu, KH-9 Hexagon keşif uydusundan ayrıldıktan sonra şişirilemeyerek uzay çöpü haline gelmiş ve bir süre sonra gözden kaybolmuştu. 1999'da kısa bir süreliğine bulunan uydu, 25 yıl sonra yeniden keşfedildi. Uydu şu anda ilk fırlatıldığı yerden 14 kilometre alçalmış durumda ve atmosferde yanması için daha fazla zaman gerekiyor.
5 Mayıs 2024

SpaceX, ABD merkezli Intuitive Machines şirketinin 'IM-1' misyonu için 'Odysseus' adlı Ay'a iniş aracını uzaya gönderdi. Falcon 9 roketiyle Florida'daki Kennedy Uzay Merkezi'nden fırlatılan Odysseus, Ay'ın yörüngesine girmesi ve 22 Şubat'ta Ay'ın güney kutbu yakınlarına inmesi bekleniyor. Bu başarılı iniş, 1972'deki Apollo 17 misyonundan bu yana ABD'nin Ay yüzeyine gerçekleştireceği ilk yumuşak iniş olacak. Odysseus, ayrıca NASA'nın Artemis Misyonu için 6 farklı yük taşıyor.
15 Şubat 2024

Güney Kore, Kuzey Kore'nin Japon Denizi (Doğu Denizi) yönüne seyir füzeleri fırlattığını duyurdu. Füzelerin sayısı ve menziline dair detaylar paylaşılmazken, füzelerin doğudaki Wonsan bölgesinden fırlatıldığı belirtildi. Bu olay, Kuzey Kore'nin 2024 yılında gerçekleştirdiği beşinci füze denemesi olarak kaydedildi. Ayrıca, Kuzey Kore'nin yaklaşık 200 top mermisi ateşlediği de bildirildi.
14 Şubat 2024

Gökbilimciler, Samanyolu Galaksisi'nde Dünya'ya yaklaşık 2 bin ışık yılı uzaklıkta, Güneş'ten 33 kat büyük bir kara delik keşfetti ve bu kara deliğe 'Gaia-BH3' adı verildi. Bu keşif, Londra Üniversite Akademisi'nden George Seabroke ve ekibi tarafından Gaia teleskobu kullanılarak yapıldı. Gaia-BH3, şu anda aktif olmayan bir durumda ve herhangi bir maddeyi yutmuyor, bu nedenle İngiltere'deki gökbilimciler, boş bir alanın etrafında dönen bir yıldızın garip hareketlerini gözlemleyerek bu kara deliği tespit ettiler.
26 Nisan 2024

Çin'in keşif aracı Chang’e 6, Ay’ın az keşfedilmiş uzak tarafından kaya ve toprak örnekleriyle Dünya’ya dönerek bir ilke imza attı. Araç, topladığı örnekleri Çin’in kuzeyindeki İç Moğolistan bölgesine indirdi. Çinli bilim insanları, bu örneklerin Ay’ın iki yakasındaki coğrafi farklılıklarla ilgili soruları yanıtlayabileceğini umuyor. Bu keşif, Ay bilimi araştırmalarındaki temel sorulardan birine ışık tutmayı amaçlıyor.
25 Haziran 2024

Çin, 3 Mayıs'ta Ay'ın karanlık yüzünden kaya ve toprak örnekleri toplamak üzere uzaya gönderdiği 'Çang'ı 6' keşif aracının Ay yörüngesine giriş yaptığını duyurdu. Araç, Ay'a yaklaşırken gerçekleştirdiği fren manevrası ile yörüngeye oturdu ve 'Çüeçiao-2' adlı aktarım uydusu yardımıyla irtifa ve eğim ayarlamalarını tamamladı. Misyonun sonraki aşamasında, Ay'ın Güney Kutbu-Aitken Çanağı'ndaki Apollo Çanağı kraterine yumuşak iniş yapılması ve yüzeyden örneklerin toplanması planlanıyor.
8 Mayıs 2024

Fas'ta, 66 milyon yıl önce okyanuslarda avlanan ve boyu bir katil balinaya yakın olan yaklaşık 8 metre uzunluğundaki 'Khinjaria acuta' isimli deniz kertenkelesinin fosili bulundu. Bu tür, hançeri andıran dişlere sahip olup, Tyrannosaurus rex ve Triceratops gibi dinozorlarla aynı dönemde yaşamış olabilir. 'Khinjaria acuta', mosasaur olarak bilinen dev deniz kertenkeleleri ailesinin bir üyesi ve günümüzde Komodo ejderlerinin ve anakondalarının uzaktan akrabasıdır. Araştırmacılar, bu canlıların yok oluşunun modern deniz besin zincirlerinde süper avcı türlerinin azalmasına yol açtığını belirtiyor.
6 Mart 2024

Avustralya ve Şili'den bilim insanları, Şili'nin Atacama Çölü'nde bulunan teleskoplar yardımıyla 'J0529-4351' isimli, Güneş'ten 500 trilyon kat daha parlak bir kuasar keşfetti. Bu kuasar, Dünya'dan 12 milyar ışık yılı uzaklıkta bulunuyor ve merkezindeki kara deliğin kütlesi Güneş'in 17 ila 19 milyar katı olarak tespit edildi. Araştırma sonuçları Nature Astronomy dergisinde yayımlandı.
19 Şubat 2024

Jeolog ve Rönesans sanat tarihçisi Ann Pizzorusso, Leonardo da Vinci'nin Mona Lisa tablosunun arka planında tasvir edilen manzaranın, İtalya'nın Lombardiya bölgesindeki Como Gölü kıyısında bulunan Lecco olduğunu iddia etti. Pizzorusso, tablodaki köprü, sıradağlar ve gölün Lecco'daki Azzone Visconti köprüsü, güneybatı Alpleri ve Garlate Gölü ile benzerlikler taşıdığını belirtti. Bu bulgularını bir jeoloji konferansında sunacak olan Pizzorusso, sanat tarihçileri ve jeologlar arasındaki farklı bakış açılarını birleştirerek bu sonuca ulaştı.
13 Mayıs 2024

Güney Amerika'daki Amazon Nehri'nde piranalarla yakın akraba olan yeni bir pacu türü balık keşfedildi ve bu türe 'Myloplus Sauron' adı verildi. Balığın üzerinde dikey siyah bir çizgiyle turuncu renklerin hakim olduğu ve bu renklerin J.R.R. Tolkien'in Yüzüklerin Efendisi serisindeki Sauron karakterinin gözüne benzerlik gösterdiği belirtildi. Brezilyalı araştırmacı Victoria Pereira, balığın görünümünün Sauron'un gözüne benzemesi nedeniyle bu ismi verdiklerini açıkladı.
14 Haziran 2024
İşaretlediklerim