Işıl Özgentürk, Türkiye'de artan yoksulluk seviyesinin günlük yaşama etkilerini anlatıyor. Metro inşaatında çalışan işçilerin düşük ücretlerle nasıl geçindiklerini, mahalledeki insanların ekonomik sıkıntılar içinde nasıl yaşadıklarını ve evcil hayvan sahiplerinin artan maliyetlerle nasıl mücadele ettiğini örneklerle açıklıyor. Yazı, ekonomik zorlukların toplumun farklı kesimlerini nasıl etkilediğini detaylı bir şekilde ortaya koyuyor.
21 Nisan 2024

Bülent Falakaoğlu, Türkiye'nin ekonomik büyümesinin cari açık artışıyla doğru orantılı olduğunu ve bu büyümenin dışa bağımlılık nedeniyle sürdürülebilir olmadığını ele alıyor. Ocak ayında cari açığın yıllık bazda 37.5 milyar dolara indiği, ancak aylık bazda artış gösterdiği belirtiliyor. Falakaoğlu, ekonomik iyileşmelerin emekçiler üzerindeki olumsuz etkilerine odaklanarak, dışa bağımlılığın ve enerji fiyatlarındaki düşüşün cari açığı azalttığı ancak temel sorunların devam ettiğini vurguluyor.
14 Mart 2024

Alaattin Aktaş, 2023 yılında hanehalkı tüketim harcamaları çalışmasına göre en yoksul yüzde 20'lik kesimin toplam harcamalardaki payının son yirmi yılın en düşük seviyesine indiğini belirtiyor. En zengin yüzde 20'lik kesim ise toplam harcamaların yüzde 40.1'ini gerçekleştirdi. Gıda ve alkolsüz içecek harcamalarında da benzer bir dengesizlik gözlemleniyor. Aktaş, asgari ücretin ve enflasyonla mücadele politikalarının gelir dağılımını iyileştirmediğini vurguluyor.
3 Temmuz 2024

Ömer Faruk Çolak, Türkiye'nin OECD ülkeleri içinde yoksul ailelere en düşük kamu harcaması yapan ülke olduğunu vurguladı. Türkiye'de doğurganlık oranının 2001'de 2,3 iken 2023'te 1,51'e düştüğünü belirtti. Kentleşmenin artması ve gelir dağılımının bozulması, evlilik oranlarının düşmesine ve boşanma oranlarının artmasına neden oldu. Türkiye'de sosyal harcamaların kamu harcamaları içindeki payı OECD ortalamasının oldukça altında kaldı.
26 Haziran 2024

2024 yılı 'Emekli Yılı' olarak ilan edilirken, milyonlarca emekli 10 bin lira dolayında maaş alıyor. Asgari ücretin 17 bin lira olduğu bu dönemde, açlık ve yoksulluk sınırları her ay artıyor. Ülkede ekonomik sorunlar derinleşirken, tarımsal ürünlerin taban fiyatları üretim giderlerine oranla düşük kalıyor. Ayrıca, kadın cinayetleri, cinsel istismar ve uyuşturucu suçları gibi sosyal sorunlar da artış gösteriyor.
21 Haziran 2024

2003 yılında, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın göreve gelmesiyle, en düşük emekli maaşı asgari ücretin 1,46 katıydı. Ancak AK Parti'nin yaptığı bir yasal düzenleme sonucu, 2016 yılından itibaren emekli maaşları asgari ücretin altına düşmeye başladı. Şu an itibariyle asgari ücret, en düşük emekli maaşının 1,7 katı seviyesinde. Eğer 2003'teki düzenleme hâlâ geçerli olsaydı, en düşük emekli maaşı bugün yaklaşık 25 bin TL olacaktı. Ayrıca, dul ve yetim aylığı alanlar ile malulen emekli olanların durumunun daha da zor olduğu belirtiliyor.
9 Mart 2024

Bloomberg HT'nin '24 Saatte İş' raporuna göre, beyaz yakalı işlerde talep artışına rağmen arz sınırlı kalmış ve bu işlerdeki ücretler enflasyon oranında artmıştır. Öte yandan, mavi yakalı işlerdeki ortalama ücretler enflasyonun üzerinde bir artış göstermiş, bu da mavi ve beyaz yakalı maaşlar arasındaki farkın azalmasına yol açmıştır. Rapor, bu eğilimin devam etmesi halinde beş yıl içinde maaşların eşitleneceğini öngörüyor. Ayrıca, Türkiye'deki işsizlik oranları ve üniversite mezunlarının iş bulma durumları üzerine de bilgiler verilmiştir.
8 Mayıs 2024

İstanbul Planlama Ajansı'nın (İPA) Ocak 2024 araştırmasına göre, İstanbul'da dört kişilik bir ailenin yaşam maliyeti 53 bin 58 lira olarak hesaplandı. Bu maliyet, üç net asgari ücretin toplamından daha fazla. Ocak ayında yaşam maliyeti bir önceki aya göre yüzde 7,93 ve geçen yılın aynı ayına göre yüzde 80,29 artış gösterdi. En dikkat çekici fiyat artışlarından biri yüzde 52,83 ile makarna oldu.
10 Şubat 2024

Endüstriyel Mutfak, Çamaşırhane, Servis ve İkram Ekipmanları Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TUSİD) Başkanı Bekir Topuz, fabrikalarda mühendislere 25 bin lira, işçilere ise 35 bin lira maaş verdiklerini belirtti. Topuz, Türkiye'deki işçi eksikliğine dikkat çekerek, en az 100 işçi eksikliğiyle çalışan fabrikaların olduğunu ve işçi ithalatının gerekliliğinden bahsetti. Ayrıca, mühendislerin fiziksel işleri kabul etmediğini ve asıl ihtiyaçlarının vasıfsız işçiler olduğunu ifade etti.
23 Şubat 2024

2024'ün ilk çeyreğinde Türkiye'nin dış ticaret açığı, önceki yılın aynı dönemine göre 16,5 milyar dolar azalarak, bu düşüşün büyük bir kısmı ithalatın azalmasından kaynaklandı. Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın işlenmemiş altın ithalatına getirdiği kotalar ve tahsisler, altın ithalatında spekülasyon, karaborsa ve kaçak ticaret iddialarını gündeme getirdi. Türkiye'nin uzun süredir devam eden dış ticaret ve cari açık sorunları, ekonomik istikrarsızlığa ve yoksullaşmaya yol açıyor. Yazar, dış açıkların çözümü için üretimde kullanılan ithal girdi oranını azaltma ve aramalı ile hammadde ithalatını düşürme önlemlerini öneriyor.
1 Mayıs 2024

Türkiye'de ödemeler dengesi açıklandığında, altın ve enerji hariç tutulduğunda genellikle daha olumlu bir tablo ortaya çıkıyor. Ocak ayı verilerine göre, cari işlemler hesabı 2,6 milyar dolar açık verirken, altın ve enerji hariç tutulduğunda 3,6 milyar dolar fazla vermiş. Türkiye'nin cari işlemler açığı büyük ölçüde dış ticaret açığından kaynaklanıyor ve bu açıkta enerji ve altın ithalatı önemli bir yer tutuyor. 2023 yılında Türkiye, net olarak 52,7 milyar dolarlık enerji ve 25,7 milyar dolarlık altın ithal etmiş. Ancak, enerji ithalatı Türkiye'nin zorunlu ihtiyaçlarından biri olarak görülüyor.
14 Mart 2024

Alaattin Aktaş, Türkiye'de mutluluk algısının ekonomik durumla olan çelişkili ilişkisini ele alıyor. Vatandaşlar hayat pahalılığı ve yoksulluk artarken, işsizlik azaldığı ve terör sorununun önemli ölçüde azaldığı konusunda hemfikir. Ancak, ekonomik zorluklara rağmen, mutluluk oranlarında son yıllarda bir artış gözlemleniyor. 2019'dan 2023'e kadar mutluluk oranlarındaki değişimler, ekonomik göstergelerle tam olarak örtüşmeyen bir tablo çiziyor.
19 Şubat 2024

Türkiye'de 2018'den bu yana sefalet oranı artış göstermiş ve Dünya Sefalet Endeksi yüzde 93.9'a ulaşmıştır. Ülkede en zengin 13 milyarderin serveti 38.9 milyar dolar iken, nüfusun yarısının toplam serveti 38.5 milyar dolardır. Gelir dağılımındaki adaletsizlik, özellikle pandemi sonrası daha da belirginleşmiştir. ABD'de ve diğer bazı ülkelerde zenginler, servet vergisi getirilmesini savunurken, Türkiye'nin zenginlerinden bu konuda bir girişim görülmemektedir.
27 Mart 2024

Murat Muratoğlu, Türkiye'de artan fakirlik seviyesine ve simit gibi temel gıda maddelerinin fiyatlarının hükümet tarafından belirlenmesine dair yeni bir düzenlemeyi ele alıyor. Resmi Gazete'de yayımlanan değişiklikle, simit fiyatlarının belirlenmesinde ilgili federasyon ve Ticaret Bakanlığı'nın olumlu görüşü aranacak. Muratoğlu, bu durumu, hükümetin ekonomik yönetimdeki başarısızlıklarını örtbas etme çabası olarak yorumluyor ve temel gıda maddelerine erişimde yaşanan zorluklara dikkat çekiyor.
15 Mart 2024

Engellilerin Haklarına Erişim Platformu, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) önünde, engelli aylıklarının ve bakım ücretlerinin artırılması talebiyle bir eylem gerçekleştirdi. Platformun sözcüsü Turhan İçli, engelli aylığının 4 bin 195 lira olduğunu ve bu miktarla geçinmenin mümkün olmadığını belirtti. İçli, Türkiye'de engelli nüfusun yüzde 12 olduğunu ancak 2024 bütçesinin sadece yüzde 1'inin engellilere ayrıldığını vurguladı. Ayrıca, 2013'ten itibaren özellikle Covid-19 salgınından sonra engelli haklarında duraklama yaşandığını ifade etti.
14 Mayıs 2024

Türkiye'nin iki ayda 13 milyar dolar dış ticaret açığı verdiği, bu rakamın geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 50 daha az olduğu belirtiliyor. İhracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 59'dan yüzde 75'e yükseldiği ifade ediliyor. Bu iyileşmenin temel nedenleri olarak altın ithalatındaki azalma ve enerji faturasının hafiflemesi gösteriliyor. Altın ve enerji kalemleri dış ticaret açığı hesaplamalarından çıkarıldığında, dış ticaret açığının 1.7 milyar dolara düştüğü ve ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 96.1'e yükseldiği vurgulanıyor.
4 Mart 2024

Avrupa'da haftada 35 saatlik çalışma sürelerinin yaygınlaşması, Türkiye'de de benzer taleplerin artmasına neden oldu. İşçi sendikaları, toplu iş sözleşmelerinde bu taleplerini daha güçlü bir şekilde dile getiriyorlar. Ancak Türkiye'de fazla çalışma yükü göz önünde bulundurulduğunda, azalan haftalık çalışma sürelerinin ek ücrete hak kazandıran bir zaman olarak değerlendirilmesi bekleniyor. Bakanlık, bu konuda bir düzenleme planı olmadığını belirtirken, bu değişimin işe bakış açısının değişimiyle mümkün olabileceği vurgulanıyor.
26 Şubat 2024

Rahmi Turan, Türkiye'den çıkış harçlarının 150 liradan 3000 liraya çıkarılmasını ve kira gelirlerinden yüzde 20 vergi alınmasını eleştiriyor. Turan, bu uygulamaların vatandaşları ekonomik olarak zor durumda bırakacağını ve adaletsiz olduğunu savunuyor. Ayrıca, 10 milyonu aşkın sığınmacının ülkeye bedava girdiğini belirterek, hükümetin vergi politikalarını ve sığınmacı sorununu ele alıyor.
23 Haziran 2024

Engelli bireyler, döviz kuru ve yüksek enflasyon nedeniyle tıbbi malzemelerin fiyatlarının artması sonucu SGK'nın geri ödeme tutarlarının yetersiz kalmasından şikayetçi. Kalitesiz tıbbi malzemeler enfeksiyonlara ve ek sağlık sorunlarına yol açarken, engelliler daha kaliteli ürünlere erişim için yüksek farklar ödemek zorunda kalıyor. Ayrıca, engelli bireyler hane içi gelir kriteri olmaksızın engelli aylığı bağlanmasını ve SGK'nın geri ödemelerinin güncel dolar kuru üzerinden yapılmasını talep ediyor. Engelli Hakları Erişim Platformu, bu sorunların çözümü için yetkililere çağrıda bulunuyor.
18 Mayıs 2024

Türkiye'de sendikal hareket, geçmiş dönemlere kıyasla oldukça zayıflamış durumda. 2023 Temmuz verilerine göre, çalışanların sadece yüzde 14,76'sı sendikalı ve bu sendikaların büyük bir kısmı iktidar ve sermaye yanlısı. Toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçilerin oranı ise yüzde 7'yi aşmıyor. Sendikal hareketin zayıflığı, işçi sınıfının ekonomik kriz ve otoriter yönetim koşulları altında daha da güçsüzleşmesine yol açıyor. Bu durum, işçi sınıfının hak arama mücadelesini zorlaştırıyor ve grev gibi eylemler, işsizlik ve açlık riski taşıyor.
3 Mayıs 2024
İşaretlediklerim