Murat Sabuncu, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi değişmeden normalleşmenin mümkün olup olmadığını sorguluyor

Murat Sabuncu, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi değişmeden normalleşmenin mümkün olup olmadığını sorguluyor ile benzer, 3 olumlu, 30 olumsuz, ve 29 önemli olmak üzere, toplam 100 olay izlendi.

Tayyip Erdoğan CHP AKP Erdoğan MHP Devlet Bahçeli Özgür Özel Meclis Kemal Kılıçdaroğlu Mehmet Şimşek Mehmet Uçum Bahçeli Sinan Ateş Merkez Bankası AK Parti HDP İstanbul Barosu İstanbul Selahattin Demirtaş cumhur ittifakı Ankara İYİ Parti Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanı Ayşe Ateş Gezi Parkı Cumhurbaşkanı Erdoğan TBMM YSK
Tayyip Erdoğan CHP AKP Erdoğan MHP Devlet Bahçeli Özgür Özel Meclis Kemal Kılıçdaroğlu Mehmet Şimşek Mehmet Uçum Bahçeli Sinan Ateş Merkez Bankası AK Parti HDP İstanbul Barosu İstanbul Selahattin Demirtaş cumhur ittifakı Ankara İYİ Parti

Türkiye hem siyasi hem de ekonomik olarak derin bir krizden geçmekte ve bu iki alanda da normalleşmenin şart olduğu vurgulanıyor. Ekonomide Mehmet Şimşek yönetiminde rasyonel politikalar izlenmeye başlandığı, ancak siyaset alanında benzer bir sürecin başlaması gerektiği belirtiliyor. AKP'nin yerel seçimlerdeki performansı ve kutuplaştırma siyasetinin sonuçları ele alınarak, siyasi ve ekonomik normalleşme için demokratikleşme ve rasyonel politikaların önemi üzerinde duruluyor. İstanbul ve Ankara seçim sonuçlarının, AKP için normalleşme sürecine yönelik bir dönüm noktası olabileceği ifade ediliyor.
30 Mart 2024

Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Saray ile normalleşme sürecine karşı olduğunu belirtti. Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulamayan bir yönetimle normalleşmenin mümkün olmadığını savundu. Ayrıca, CHP'nin devleti kuran parti olarak mücadeleye devam etmesi gerektiğini vurguladı ve erken seçim çağrısında bulundu.
10 Ekim 2024

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim öncesi ekonomi politikalarını düzenlemek amacıyla Mehmet Şimşek'i Hazine ve Maliye Bakanlığına, Hafize Gaye Erkan'ı ise Merkez Bankası Başkanlığına atadı. Bu atamalar, ekonomi politikalarının 'normalleşmesi' amacını taşıyor. Ancak yabancı yatırımcılar, geçmiş tecrübelerden dolayı bu değişikliklere temkinli yaklaşıyorlar. Yeni ekonomi yönetiminin ilk sınavı 22 Haziran'daki para politikası kurulu toplantısında olacak.
10 Haziran 2023

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC ve Azerbaycan ziyaretleri dönüşünde yaptığı açıklamada, faiz politikalarında bir değişiklik olmadığını ve enflasyonu tek haneye düşürme konusunda kararlı olduklarını belirtti. Erdoğan, geçmişteki 'düşük faiz, düşük enflasyon' politikasını hatırlatarak, aynı anlayışla çalışmaya devam ettiğini ifade etti. Ayrıca, Merkez Bankası'nda bir kadın yöneticinin olmasının önemine değindi ve finans sektörünü güçlendirme çabalarından bahsetti. Ekonomi politikalarının 'normalleşmesi' amacıyla Mehmet Şimşek'in Hazine ve Maliye Bakanlığı'na getirildiği ve Hafize Gaye Erkan'ın Merkez Bankası Başkanı olarak atandığı bilgisi verildi.
14 Haziran 2023

Altan Öymen, Türkiye'nin son seçim sonuçlarının ülkenin yeniden demokratikleşme sürecine giriş yapabileceğini belirtiyor. Öymen, mevcut cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin, tek bir kişinin elinde toplanan yetkiler nedeniyle, ülkenin ekonomik ve sosyal durumunu olumsuz etkilediğini ve demokrasinin temel unsurlarının işlemesini engellediğini ifade ediyor. Yazıda, seçim sonuçlarının memnuniyet verici olduğu ancak demokratikleşme sürecinin devamının önemine vurgu yapılıyor.
3 Nisan 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Arnavutluk ve Sırbistan ziyaretinin dönüşünde basına yaptığı açıklamalarda, hem genel başkan yardımcılarında hem de kabinede değişiklikler olabileceğini belirtti. Erdoğan, parti programının sürekli değişime tabi olduğunu ve yeni süreçte değerlendirmeler yapacaklarını ifade etti. Ayrıca, Köfteci Yusuf olayına ve MHP lideri Devlet Bahçeli'nin DEM Parti ile ilgili tavrına da değindi. Bahçeli'nin uzlaşma ve diyalog çağrısının önemli olduğunu vurguladı.
12 Ekim 2024

Mustafa Karaalioğlu, Erdoğan ve Özel arasında denenen ve başarısızlıkla sonuçlanan normalleşme girişiminin toplumda bir hayal kırıklığı yaratmadığını belirtiyor. Karaalioğlu, siyasetin normali normal olamamaktır diyerek, bu durumun beklenmedik olmadığını ifade ediyor. Ayrıca, Erdoğan'ın CHP'nin yerel seçimdeki başarısına kayıtsız kalamadığını, ancak MHP'nin tepkilerine karşı daha duyarlı olduğunu vurguluyor. Sonuç olarak, iktidar ile ana muhalefet arasında ittifak olamayacağını ve normalleşmenin böyle bir amacı olmadığını belirtiyor.
27 Haziran 2024

15 Temmuz darbe girişiminin ardından AKP, MHP ile ittifakını güçlendirerek iktidarını sürdürüyor. Devlet Bahçeli'nin Özel Harekât Başkanlığı'nı ziyareti sırasında elini öpen özel harekâtçılar, MHP'nin devlet içindeki etkisini ve AKP ile olan ittifakını gözler önüne seriyor. Devlet aygıtı içinde farklı sağ fraksiyonların ve kliklerin rant mücadelesi, devletin çözülmesine ve feodal bir yapıya bürünmesine yol açıyor. Fatih Yaşlı, bu durumu eleştirerek, devletin kutsanmasının ironik bir şekilde devletin çürümesine neden olduğunu belirtiyor.
17 Temmuz 2024

İbrahim Kaboğlu, Türkiye'de 2017 yılında gerçekleşen anayasal değişikliklerin, Cumhurbaşkanı'na yürütme yetkisi verirken bakanları siyaset dışı bıraktığını ve bu durumun anayasaya aykırı olduğunu belirtiyor. Cumhurbaşkanı'nın parti genel başkanı olmasının ve bakanların seçim meydanlarında aktif rol almasının anayasaya aykırı olduğunu, bu durumun Cumhuriyet'in niteliklerine zarar verdiğini ve Türkiye'nin Temmuz 2018'den itibaren bir fetret dönemine girdiğini savunuyor. Kaboğlu, mevcut sistemin 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi' adı altında gerçek eksiklikleri gizlemeye çalıştığını iddia ediyor.
28 Mart 2024

Rahmi Turan, Türkiye ekonomisinde yaşanan sıkıntıların bilim dışı uygulamalar ve Merkez Bankası Başkanlarının görevden alınmaları sonucu ortaya çıktığını belirtiyor. Mehmet Şimşek'in ekonomi yönetimine getirilmesi ve rasyonel politikalara dönüş vurgusu yapmasına rağmen, beklenen iyileşmelerin gerçekleşmediğini ifade ediyor. Turan, devletin savurganlığının devam ettiğini, yerel seçimler için büyük harcamalar yapıldığını ve ekonomideki sorunların çözülmediğini eleştiriyor.
4 Şubat 2024

Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cumhur İttifakı'nda çatlak olduğu yorumlarının artması üzerine ittifaka desteğini açıkladı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan arasında başlayan 'normalleşme' süreci ve Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş'in görüşmeleri, MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin tepkisine neden olmuştu. Soylu, Cumhur İttifakı'nın Selçuklu ve Osmanlı değerlerini taşıdığını ve Türkiye'nin geleceğini inşa ettiğini belirtti.
13 Haziran 2024

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve AKP Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım'ın ardından, Cumhurbaşkanı başdanışmanı Mehmet Uçum da 14 Mayıs genel seçimlerinde olası bir iktidar değişikliğini 'darbe' olarak tanımladı. Uçum, Türkiye'nin bağımsızlığına ve milli ekonomi programına vurgu yaparak, iktidar değişikliğinin bu yönleri olumsuz etkileyeceğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan da seçimlerle ilgili benzer bir açıklama yaparak, muhalefeti Kandil ile ilişkilendirdi.
1 Mayıs 2023

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun 'altılı masa' liderlerinin cumhurbaşkanı ile birlikte stratejik kararlarda imza yetkisine sahip olacağını belirtmesine tepki göstererek, bu durumu 'altılı eş başkanlık sistemi' olarak nitelendirdi. Çelik, bu modelin demokratik olmadığını ve politbüro modeline benzediğini ifade etti. Ayrıca, seçim takviminin biraz geriye çekilebileceğini ancak bunun erken seçim anlamına gelmeyeceğini belirtti. Komutanların Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı alkışlamasını savunan Çelik, CHP'nin demokrasiye bağlı bir orduyu rahatsız edici bulduğunu söyledi.
16 Ocak 2023

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ankara'da düzenlenen MHP'nin 14. Olağan Büyük Kurultayı'nda yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a siyasette kalmaya devam etmesi çağrısında bulundu. Bahçeli, Erdoğan'a 'Ayrılamazsın, Türk milletini yalnız bırakamazsın, yanındayız. Yeni yüzyılın kurtarıcı lideri olarak sizi görmek istiyoruz' ifadelerini kullandı. Bu çağrı, Erdoğan'ın 31 Mart yerel seçimlerinin kendisi için son seçim olacağını açıklamasının ardından geldi.
17 Mart 2024

Meral Akşener'in Beştepe'ye giderek Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesi, yeni anayasa sürecinde rol alabileceği ve Cumhurbaşkanı yardımcılığı görevine getirilebileceği iddialarını gündeme getirdi. Bu ziyaret, Anayasa Mahkemesi'nin Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine uyum çerçevesinde çıkarılan 703 sayılı KHK'nın bazı maddelerini iptal ettiği bir döneme denk geldi. Yazar, Akşener'in bu buluşmasının Erdoğan'ın daha fazla desteğe ihtiyaç duymasından kaynaklandığını ve 'normalleşme' sürecinin Erdoğan'ı zor durumdan kurtarmak için bir araç olduğunu öne sürüyor.
7 Haziran 2024

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, normal şartlarda 18 Haziran 2023'te yapılması planlanan Cumhurbaşkanlığı ve Meclis seçimlerinin 14 Mayıs'ta yapılması için çağrıda bulundu. Bu çağrı, kamuoyunda Erdoğan'ın yeniden aday olup olamayacağı ve hangi seçim kanunuyla gidileceği konusunda tartışmalara yol açtı. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, Erdoğan'ın çağrısının Meclis'e olan saygısından kaynaklandığını ve Meclis'in bu çağrıyı değerlendirmesi gerektiğini belirtti. Uçum ayrıca, yeniden adaylık tartışmalarının hukuken anlamsız olduğunu savundu.
24 Ocak 2023

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın üçüncü dönem adaylığı konusunda kamuoyunda tartışmalar devam ederken, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Erdoğan'ın adaylığının anayasaya uygun olduğunu savundu. Şentop, Erdoğan'ın şu anki görev süresini 'ilk dönem' olarak nitelendirerek, ikinci dönem adaylığının söz konusu olduğunu belirtti. Bu açıklama, Erdoğan'ın 'yeni sistemle kronometreyi sıfırladık' ifadesiyle örtüşüyor. Ancak, hukukçuların çoğu anayasanın Erdoğan'ın üçüncü dönem adaylığını mümkün kılmadığını belirtiyor ve 'sıfırlanma' teorisinin yasal bir dayanağı olmadığını ifade ediyor.
2 Şubat 2023

Orhan Bursalı, Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik çöküntüyü aşmak için sadece siyasi ve sosyal platformda normalleşme ve yumuşamanın yeterli olmadığını savunuyor. Bursalı, ekonomik koşulların düzelmesi için daha güçlü adımlar atılması gerektiğini, halkın insanca yaşam koşullarının sağlanması ve dış yatırım için demokratik bir ortamın oluşturulması gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, dış yatırımcıların ülkeye gelmesi için tarafsız yargı, ifade ve medya özgürlüğü gibi unsurların önemine dikkat çekiyor.
16 Haziran 2024

Nurcan Gökdemir'in yazısında, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin, AKP'nin ve Erdoğan'ın siyasi geleceği hakkındaki görüşlerine değinilmektedir. Bahçeli'nin, AKP'nin Erdoğan'ın liderliğine olan bağımlılığı ve Erdoğan'ın genel başkanlığı bırakması durumunda partide yaşanabilecek çözülme ihtimaline dikkat çektiği belirtiliyor. Yazıda, günümüz Türk siyasetinde liderlerin, partilerin tüzel kişiliklerinden daha belirleyici olduğu ve bu bağlamda Erdoğan'sız bir AKP'nin ve Bahçeli'siz bir MHP'nin varlığını sürdürmesinin zor olduğu vurgulanıyor.
19 Mart 2024

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Anayasa Mahkemesi kararını tanımayan Muhsin Şentürk'ü Yargıtay başsavcılığına atamasını eleştirdi. Özel, bu atamanın 31 Mart'tan sonra gelişen diyalog ve normalleşme sürecine aykırı olduğunu belirtti. Ayrıca, mevcut anayasaya uyulmadan yeni bir anayasa talep edilmesini eleştirdi ve yüksek yargının pazarlıkların yapılacağı bir yer olmaması gerektiğini vurguladı.
16 Mayıs 2024
İşaretlediklerim