Kuzey ve batı Avrupa'da 15 bin yıl önce yaşayan Magdaleniyen kültüründe yamyamlık, yaygın bir cenaze ritüeliymiş. İnsanlar ölülerini zorunluluktan değil, kültürlerinin bir parçası olarak yiyordu. Araştırmada, çeşitli Avrupa ülkelerindeki 59 Magdaleniyen bölgesi incelendi ve 25'indeki mezar kültürü yorumlandı. Araştırmacılar, 15 bölgede çiğneme izleri olan insan kalıntıları, kesik izleri olan kafatası kemikleri ve iliğini çıkarmak için kasıtlı olarak kırılmış kemiklere rastladı. Bu bulgular, yamyamlığın Magdaleniyen kültüründe yaygın olduğunu ve beslenme amaçlı değil, bir gömme ritüeli olarak benimsendiğini gösteriyor.
6 Ekim 2023

4 bin yıllık bir kafatası üzerinde yapılan araştırmalar, eski Mısırlı doktorların kanserli lezyonları cerrahi olarak çıkarmaya çalıştıklarına dair kanıtlar ortaya koydu. İspanya, Britanya ve Almanya'dan bilim insanları, Cambridge Üniversitesi'nin Duckworth Koleksiyonu'nda saklanan iki kafatası üzerinde çalışarak, kanserli lezyonların çevresinde kesik izleri buldular. Bu bulgular, insanlık tarihinde cerrahi kanser tedavisinin belgelenmiş ilk örneği olabilir. Araştırma sonuçları, Frontiers in Medicine dergisinde yayınlandı.
31 Mayıs 2024

Panama'nın Cocle eyaletinde yer alan El Cano arkeolojik sahasında, 1300 yıldan daha eski olduğu tahmin edilen bir mezar bulundu. Panama Kültür Bakanlığı Kültür Mirası Ulusal Direktörü Linette Montenegro tarafından yapılan açıklamaya göre, mezar İspanyol öncesi döneme ait ve içerisinden iki ceset, çeyiz eşyaları, altın, seramik, göğüs kemeri, boncuklar, bilezikler, küpeler, altın kaplamalı çanta ve çeşitli kolyeler çıkarıldı. Mezarın dönemin hükümdarına ait olduğu öngörülüyor. Bölgede 2008 yılından bu yana arkeolojik kazılar devam ediyor.
5 Mart 2024

İspanya'nın güneybatısında, Badajoz eyaletine bağlı Casas del Turuñuelo'da, Rosetta Taşı'ndan yaklaşık 400 yıl öncesine tarihlenen ve üzerinde alfabe yazılı olan bir kaya levhası keşfedildi. Bu taşın, antik Paleo-Hispanik Tartessos uygarlığıyla ilişkili olduğu ve bu uygarlığın varlığına dair yalnızca üçüncü alfabe kanıtı olduğu belirtiliyor. Taşın üzerinde savaşçı figürlerinin de bulunduğu 21 işaret dizisi tespit edildi ve bu alfabenin 27 işareti olduğu belirtildi. Ancak taşın bir tarafında eksik bir parça bulunuyor ve bu eksik parça, antik dilin daha fazla parçasını ortaya çıkarma potansiyeline sahip.
14 Haziran 2024

Bilim insanları, Avustralya'nın Yeni Güney Galler bölgesinde 'ekidnapus' adı verilen antik bir yaratığın fosilleşmiş çene kemiği parçalarını keşfettiler. Bu yeni tür, ornitorenk ve dikenli karıncayiyenlere benzerliği nedeniyle 'Opalios splendens' olarak adlandırıldı. Yaklaşık 100 milyon yıllık olduğu tahmin edilen fosiller, paleontolog Elizabeth Smith ve kızı Clytie tarafından bulundu ve Avustralya Müzesi'ne bağışlandı. Araştırma ekibi, bu keşfin bölgede daha fazla kazı yapılması için fon sağlanmasını teşvik edeceğini umuyor.
16 Haziran 2024

Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, 'Blattella germanica' türü hamam böceklerinin genetik yapısının, 2 bin 100 yıl önce Asya'da yaşayan 'Blattella asahinai' türüne benzediği tespit edildi. Araştırmada, bu türün kıtalar arası ticari ve askeri hareketlilikler sebebiyle Ortadoğu ve Avrupa'ya ulaştığı ve buradan da dünyanın diğer bölgelerine yayıldığı belirtildi. Batı Avustralya Üniversitesi'nden Theo Evans, bu hamam böceklerinin hayatta kalmalarının insanlara gözükmemelerine bağlı olduğunu ve evrimsel olarak geceleri ortaya çıkacak şekilde adapte olduklarını söyledi.
21 Mayıs 2024

4’üncü veya 5’inci yüzyılda papirüs üzerine yazılan ve Almanya’nın Hamburg kentindeki bir kütüphanede saklanan el yazması, İsa’nın çocukluğuna dair bilinen en eski kayıt olarak belirlendi. İki uzman tarafından çözülen metin, Thomas’ın Bebeklik İncili’nin hayatta kalan en eski kopyası olarak tanımlandı. Papirüs, İsa’nın 12 kil serçesini canlı kuşlara dönüştürdüğü mucizeyi anlatıyor. Bu keşif, İsa’nın çocukluğuna dair bilinen en eski yazılı kaydın 600 yıl öncesine ait olduğunu gösteriyor.
13 Haziran 2024

Fas'ta, 66 milyon yıl önce okyanuslarda avlanan ve boyu bir katil balinaya yakın olan yaklaşık 8 metre uzunluğundaki 'Khinjaria acuta' isimli deniz kertenkelesinin fosili bulundu. Bu tür, hançeri andıran dişlere sahip olup, Tyrannosaurus rex ve Triceratops gibi dinozorlarla aynı dönemde yaşamış olabilir. 'Khinjaria acuta', mosasaur olarak bilinen dev deniz kertenkeleleri ailesinin bir üyesi ve günümüzde Komodo ejderlerinin ve anakondalarının uzaktan akrabasıdır. Araştırmacılar, bu canlıların yok oluşunun modern deniz besin zincirlerinde süper avcı türlerinin azalmasına yol açtığını belirtiyor.
6 Mart 2024

Baobab ağaçlarının kökeni ve yayılımı üzerine yapılan DNA çalışmaları, bu ikonik ağaçların ilk olarak 21 milyon yıl önce Madagaskar'da ortaya çıktığını ve tohumlarının okyanus akıntılarıyla Avustralya ve Afrika'ya taşınarak farklı türlere dönüştüğünü ortaya koydu. Araştırmacılar, iklim değişikliği ve ormansızlaşma nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan baobabların korunması gerektiğini vurguladı. Baobablar, yerel kültürlerle derinden iç içe geçmiş olup, binlerce yıl yaşayabilen ve kurak mevsimlerde hayatta kalabilmek için gövdelerinde su depolayabilen ağaçlardır.
16 Mayıs 2024
İşaretlediklerim