Abbas Güçlü, devlet okullarının da mezunlarının mağdur olmaması için notları şişirdiğini iddia ediyor. Bu durumun sadece özel okullara özgü olmadığını, devlet okullarının da bu kervana katıldığını belirtiyor. Güçlü, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi'ni (ÖSYM) bu duruma seyirci kalmakla suçluyor. Eğitimde adil ve objektif bir notlandırma sisteminin gerekliliğini vurguluyor.
30 Haziran 2024

Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu tarafından kabul edilen turist rehberliği meslek kanunundaki değişikliklere tepki gösterdi. Ortaylı, değişikliklerin realist olmadığını, yeni yolsuzluklara ve kaçamaklara yol açacağını belirtti. Özellikle sanat tarihi ve arkeoloji mezunlarının eğitim almadan rehber olmalarının yanlış olduğunu, rehberliğin geniş bir kültür bilgisi gerektirdiğini vurguladı. Ayrıca, turistlerin dil, tarih ve coğrafya bilgisi olmadan rehberlik yapmanın mümkün olmadığını, bu durumun turizm kalitesini düşüreceğini ifade etti.
16 Şubat 2024

Çiğdem Toker, TÜİK'in veri yönetimi ve iletişim stratejisini eleştiriyor. TÜİK, artan eleştiriler üzerine sınırlı bir basın toplantısı düzenledi ve toplantının 'off the record' tutulmasını istedi. Toker, TÜİK Başkanı Erhan Çetinkaya'nın üslubunun pek iç açıcı olmadığını belirtiyor ve TÜİK'in kamuoyu tepkisinin odağında olduğu bir dönemi hatırlamadığını ifade ediyor.
12 Temmuz 2024

Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu tarafından kabul edilen 'Turist Rehberliği Meslek Kanunu ile Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu'nda yapılan değişikliklere tepki gösterdi. Ortaylı, kanun teklifinde yer alan yeni yasaklar, müeyyideler ve kurumlaşmaların gerçekçi olmadığını ve uygulanamayacağını belirterek, bu durumun yeni yolsuzluklara ve kaçamaklara yol açacağını ifade etti. Ayrıca, sanat tarihi ve arkeoloji mezunlarının eğitim almadan rehber olmalarının yanlış olduğunu, dil ve tarih bilgisinin önemini vurguladı ve turistlerin yönlendirilmesiyle ilgili maddelerin incelenmesi gerektiğini söyledi.
16 Şubat 2024

Türkiye'de küçük çiftçiler ve köylüler, artan girdi maliyetleri, topraklarının gasp edilmesi, borç yükünün artması gibi nedenlerle üretim yapmaya zorlanıyor ve emeklerinin karşılığını alamıyorlar. Bu sorunlar karşısında ortaya çıkan tepkiler genellikle anlık, cılız ve savunmacı oluyor. Tarım politikaları, küçük çiftçilerin ve köylülerin lehine olmaktan çok, şirketlerin çıkarına hizmet edecek şekilde örgütlenmiş durumda. Bu durum, 1980 darbesiyle başlayan örgütsüzleşme ve örgütlenmenin kriminalize edilmesi sürecinin bir sonucu olarak görülüyor.
13 Şubat 2024

Ayşenur Arslan, Menzil tarikatının Türkiye'deki etkisini ele alıyor ve bu konuda ciddi bir tehlike olduğunu vurguluyor. İsmail Arı'nın Menzil üzerine yazdığı araştırma kitabının kısa sürede üçüncü baskıya ulaşmasını örnek göstererek, tarikatın kadın ve erkekler üzerindeki olumsuz etkilerine ve siyasi gücüne dikkat çekiyor. Arslan, Menzil'in Türkiye'nin önemli organlarını sarmış bir kanser metaforu kullanarak, bu yapıyla mücadelenin önemini vurguluyor.
17 Şubat 2024

Uğur Meleke, Okan Buruk'a olan saygısını dile getirmesine rağmen, son bir aydır takımının savunma açıklarını görmezden geldiğini eleştiriyor. Özellikle Berkan'a karşı oynayan sağ kanat oyuncularının performansının arttığına dikkat çekiyor. Meleke, bu durumun tesadüf olamayacağını ve Buruk'un bu sorunları çözmesi gerektiğini vurguluyor.
23 Şubat 2024

Mehmet Metiner, şeriatın İslam'a ait dini, ahlaki ve hukuki değerler sistematiği olduğunu belirtti. Şeriatın, İslam'ın değerler bütününü ifade eden doktrinel bir tanım olduğunu ve politik bir rejimin adı olmadığını vurguladı. İslamiyet'in siyasal alana ilişkin ahlaki hükümler vazetmesinin, onu politik bir ideoloji veya rejim yapmadığını, İslamiyet'in yalnızca evrensel ve bütüncül bir din olduğunu ifade etti.
20 Şubat 2024

Taha Akyol, Batı'daki toplumsal hareketlerin, insan haklarına ve demokrasiye olan güçlü bağlılıklarını örnek göstererek, İslam ülkelerinde bu tür hareketlerin neden olmadığını sorguluyor. Batı'da İsrail politikalarına karşı çıkan sivil toplum kuruluşları ve bireylerin aktifliğine dikkat çekiyor. Akyol, hukukun üstünlüğü, insan hakları ve vicdan gibi değerlerin her toplum için önemli olduğunu ve İslam ülkelerinde de bu tür değerlere dayalı hareketlerin gelişmesi gerektiğini vurguluyor.
21 Şubat 2024
İşaretlediklerim