Dünya Bankası'nın yayımladığı rapora göre, dünya genelinde 1,2 milyar insan sıcak hava dalgası, sel, kasırga ve kuraklık gibi kritik iklim felaketleri riskiyle karşı karşıya. Yüksek gelirli ülkeler de bu risklerden etkilenebilirken, en yüksek risk altındaki nüfuslar Güney Asya ve Sahra Altı Afrika'da bulunuyor. Bu durum, bu bölgelerdeki altyapı ve sosyal hizmetlere erişim eksikliğiyle ilişkilendiriliyor. Raporda, ekonomik büyümenin ve iklim değişikliğiyle mücadelenin paralel ilerlemesi gerektiği, afetlerin etkilerinin azaltılması için daha hızlı ve dirençli kalkınma ile hedefe yönelik müdahalelerin önemine vurgu yapılıyor.
31 Ekim 2024

Küresel Su Ekonomisi Komisyonu, dünya genelinde hızla derinleşen su krizi nedeniyle gıda üretiminin yarısının önümüzdeki 25 yıl içinde risk altında olabileceğini belirtti. Rapora göre, dünya nüfusunun yarısı su kıtlığıyla karşı karşıya ve iklim krizinin etkileri arttıkça bu oran daha da artacak. Su talebinin arzı yüzde 40 oranında aşacağı öngörülüyor. Komisyon, su kaynaklarının korunması ve verimli kullanımı için uluslararası işbirliğinin önemine dikkat çekti.
17 Ekim 2024

Dünya Meteoroloji Örgütü Genel Sekreteri Petteri Taalas, Türkiye'nin iklim değişikliğinden en çok etkilenecek ülkelerden biri olduğunu ve Akdeniz'de çölleşmenin hızlanabileceğini ifade etti. Kuraklığın gıda fiyatları üzerindeki etkisi artacak ve tarım, hayvancılık, turizm gibi sektörler olumsuz etkilenecek. Taalas, fosil yakıt kullanımını azaltma ve sulama teknolojilerine odaklanma gerekliliğine vurgu yaparak, Türkiye'nin güneş ve rüzgar enerjisine yatırım yapması gerektiğini belirtti.
20 Ocak 2023

Avrupa Çevre Ajansı tarafından hazırlanan Avrupa İklim Riski Değerlendirmesi Raporu, Avrupa'nın küresel ısınmanın etkilerini daha fazla hissetmeye başladığını ve acil önlemler alınmadığı takdirde felaket senaryolarıyla karşı karşıya kalabileceğini vurguluyor. Raporda, Avrupa için 36 büyük iklim riski beş başlık altında inceleniyor ve özellikle Güney Avrupa'nın orman yangınları, aşırı sıcaklar ve su kıtlığı gibi risklerle daha fazla tehdit altında olduğu belirtiliyor. Ayrıca, Avrupa'nın deniz kenarındaki alçak kıyı bölgelerinin sel, erozyon ve tuzlu su sızması tehditleriyle karşı karşıya olduğu kaydediliyor.
11 Mart 2024

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, dünyada 735 milyon insanın açlık çektiğini açıkladı. Gıda ve Tarım Örgütü yetkilileri, 2023 yılında yaklaşık 733 milyon kişinin açlıkla karşı karşıya kaldığını belirtti. Türk, dünya genelinde yeterince gıda olduğunu ancak bunun israf edildiğini vurguladı ve gıda hakkının sağlanabilmesi için gıda sistemlerinin sürdürülebilirliğe odaklanması gerektiğini ifade etti.
21 Ekim 2024

2019 Dünya Bilim İnsanları İklim Acil Durum Uyarısı'nı güncelleyen 15 binden fazla bilim insanı, Dünya'daki yaşamın 'kuşatma altında olduğunu' ve bu konuda 'keşfedilmemiş bir alan'a girildiğini belirtti. Raporda, son dönemde kırılan çok sayıda sıcaklık rekorunun gezegenin 'yaşamsal belirtilerine yönelik ciddi tehditler' oluşturduğu ifade edildi. Ayrıca, Covid-19 kapanmalarının kaldırılmasının ardından fosil yakıt kullanımının hızla arttığına dikkat çekildi. Bilim insanları, ekonomik büyüme fikri ile ekolojik hedefler arasındaki çatışmanın en büyük zorluklardan biri olduğunu belirtti.
25 Ekim 2023

Bilim insanları, insan faaliyetlerinin yol açtığı iklim değişikliğinin Orta Avrupa’daki sel felaketlerinin yeniden yaşanma ihtimalini iki katına çıkardığını ve yağış yoğunluğunu yüzde yedi arttırdığını tespit etti. Geçen hafta başlayan rekor yağışlar nedeniyle Avusturya, Çekya, Romanya ve Polonya’da 23 kişi hayatını kaybetti. Avrupa Birliği, bu sellerin ve Portekiz’deki orman yangınlarının iklim çöküşünün ortak kanıtı olduğunu belirtti. Analizler, fosil yakıtların yakılmaya devam edilmesi halinde benzer yağış olaylarının daha sık ve yoğun yaşanacağını öngörüyor.
25 Eylül 2024

İlber Ortaylı, dünya genelinde artan kirlilik ve beslenme krizine dikkat çekerek, nüfus artışının azalmasına rağmen bu sorunların önüne geçemeyeceğini ifade etti. Gelecekte su ve gıda problemlerinin büyüyeceğini ve bu kaynaklar etrafında çatışmaların yoğunlaşacağını öngördü. Ayrıca, Türkiye'nin coğrafi ve stratejik pozisyonunu gözden geçirmesi gerektiğini vurguladı. Avrupa'nın geçmişteki birlik deneyimlerinden ve Brexit sonrası yaşanan gelişmelerden bahsederek, Avrupa'nın hala çözülmemiş sorunlara sahip olduğunu belirtti.
5 Mayıs 2024

Değişen iklim koşulları, orman yangınlarının artmasına neden oluyor. Ormanlar, biyoçeşitliliğin yüzde 80'ine ev sahipliği yaparken, her yıl 10 milyon hektardan fazla ormanlık alan kaybediliyor. Orman yangınlarının yüzde 90'ı insan kaynaklı olup, bu yangınları önlemek için basit ama etkili adımlar atılabilir. Gözetimsiz yangınları bildirmek, kamp ateşlerini söndürmek, sigara ve çöpleri dikkatli atmak gibi önlemler orman yangınlarını önlemede büyük önem taşıyor.
19 Temmuz 2024

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), suyla ilgili felaketlerin 2021'de 200 milyar dolardan fazla ekonomik maliyete yol açtığını belirtti. FAO Genel Direktörü Çü Dongyü, tarımın verimliliği artırıldığında küresel su krizine çözüm sunduğunu ve gıda güvenliğine ulaşmada anahtar olacağını ifade etti. Dongyü, suyla ilgili doğal afetlerden kaynaklanan ciddi su sorunlarına etkili çözüm bulmak için azaltma, yeniden kullanma, geri dönüştürme ve değiştirme ilkelerine dayalı bir yaklaşımın gerekliliğini vurguladı.
4 Ekim 2023

Dünyanın birçok yerinde ortalamanın üzerinde sıcaklıklar yaşanıyor ve meteorologlar bunun büyük ölçüde küresel ısınmanın bir sonucu olduğunu belirtiyor. Kuzey Amerika, güney ve doğu Asya, güneydoğu Avrupa gibi bölgelerde aşırı sıcaklıklar görülüyor. Bu sıcaklıklar, orman yangını riskini artırırken, Hindistan ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde ölümlere yol açıyor. Yunanistan'da ise erken sıcak hava dalgası nedeniyle okullar kapatıldı ve turistik yerler geçici olarak kapatıldı.
22 Haziran 2024

Gıda Güvenliği Bilgi Ağı (FSIN) tarafından yayımlanan 2023 gıda krizi raporuna göre, dünya genelinde açlık çeken insan sayısı 282 milyona ulaştı. Bu sayı, 2022 yılına göre 24 milyon kişilik bir artış gösteriyor. Gazze ve Sudan'daki çatışmalar, küresel ısınmanın yol açtığı aşırı hava olayları ve ekonomik krizler, gıda güvensizliği sorununu derinleştiren başlıca faktörler arasında yer alıyor. 2023, akut gıda güvensizliği yaşayanların sayısının arttığı beşinci yıl olarak kayıtlara geçti.
24 Nisan 2024

Uluslararası Doğa Koruma Birliği'nin (IUCN) son güncellemelerine göre, dünya genelinde incelenen 47 bin 282 ağaç türünden en az 16 bin 425'i yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Bu durum, ağaçların ekosistemlerdeki kritik rolü nedeniyle diğer bitki ve hayvan türleri için de büyük bir tehdit oluşturuyor. İklim değişikliği, ormansızlaşma ve istilacı türler gibi faktörler, özellikle adalarda ve tropik bölgelerde ağaç türlerini tehdit ediyor. Araştırma, küresel düzeyde acil eylem çağrısında bulunuyor ve koruma planlarının geliştirilmesi gerektiğini vurguluyor.
29 Ekim 2024

Birleşmiş Milletler'in yayımladığı rapora göre, 2022 sonunda dünya genelinde 258 milyon insan akut gıda güvensizliği yaşamaktadır. Bu sayı, iklim değişikliği ve ekonomik krizler nedeniyle bir önceki yıla göre artış göstermiştir. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, bu durumu insanlığın açlığı bitirme konusundaki başarısızlığı olarak nitelendirmiştir. Gıda güvensizliğinin en kötü olduğu ülkeler Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Etiyopya, Afganistan, Nijerya ve Yemen olarak belirtilmiştir.
3 Mayıs 2023

Uluslararası bir araştırma, Amazon Yağmur Ormanları'nın neredeyse yarısının 2050'ye kadar kuraklık, ormansızlaşma ve yangınlar nedeniyle yok olabileceğini ortaya koydu. Bilim insanları, Amazonlar'ın %38'inin zaten bozulduğunu ve yağmur ormanlarının %10 ila %47'sinin tahrip olabileceğini belirtiyor. Araştırma sonuçları, ekosistemin büyük ölçüde yağışa bağlı olduğu ve 'Dünyanın akciğeri' olarak adlandırılan Amazon Ormanları'nın, nem seviyeleri düşmeye devam ederse kurak bir alana dönüşebileceğini gösteriyor.
14 Şubat 2024

Yeni bir araştırmaya göre, kutup buzullarının erimesi Dünya'nın dönüşünü yavaşlatarak günlerin uzamasına neden oluyor. İnsan kaynaklı küresel ısınma nedeniyle Grönland ve Antarktika'daki buz tabakalarının erimesi, suyun ekvator çevresindeki denizlere dağılmasına yol açıyor ve bu da Dünya'nın dönüş hızını yavaşlatıyor. Araştırma, 1900 ile 2000 yılları arasında gün uzunluğundaki yavaşlama oranının yüzyılda 0.3-1.0 milisaniye arasında değiştiğini, ancak 2000'den bu yana bu oranın 1.3 ms/cy'ye yükseldiğini gösteriyor. Emisyonlar azaltılmazsa, yavaşlama oranının 2100 yılına kadar yüzyılda 2.6 milisaniyeye ulaşacağı öngörülüyor.
16 Temmuz 2024

Earth Commission tarafından yapılan ve Nature dergisinde yayımlanan araştırmada, insan faaliyetlerinin gezegenin güvenliğini ve adaletini tehlikeye attığı belirtildi. Sekiz ekolojik göstergeden yedisinde tehlikeli sınırların aşıldığı, küresel sıcaklık artışının güvenli sınır olan 1 dereceyi geçtiği ve yüzey suyu akışında güvensiz seviyelerin görüldüğü tespit edildi. Ayrıca, gezegenin yalnızca yüzde 45 ila 50'sinin bozulmamış ekosistemlere sahip olduğu ve nitrojen ile fosfor kullanımındaki eşitsizliklerin tehlikeli boyutlara ulaştığı bulgularına ulaşıldı.
31 Mayıs 2023

University College London öncülüğünde hazırlanan ve 114 uluslararası uzmanın katkıda bulunduğu Lancet Sağlık ve İklim Değişikliği Geri Sayım Raporu'na göre, küresel sıcaklık artışının devam etmesi halinde yüzyılın ortasına kadar sıcaklığa bağlı ölümlerin yüzde 370 oranında artabileceği belirtiliyor. Rapor, fosil yakıtlara yapılan yatırımların arttığını ve hükümetlerin fosil yakıtları teşvik etmeye devam ettiğini gösteriyor. Uzmanlar, eylemsizliğin insan hayatı üzerinde büyük maliyetlere yol açacağı konusunda uyarıyor ve politikacıların kararlarının insan ve diğer canlı türleri için hayati önem taşıdığını vurguluyor.
15 Kasım 2023

Türkiye Su Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Lütfi Akca, Türkiye'nin su kaynaklarının nüfus artışı ve iklim değişikliği nedeniyle azalabileceğini ve ülkenin su fakiri olma riskiyle karşı karşıya kalabileceğini belirtti. Türkiye'de kişi başına düşen su miktarının 1312 metreküp olduğunu ve bu değerin 2050'li yıllarda 1000 metreküpün altına düşebileceğini ifade etti. Özellikle Konya, Akarçay, Burdur, Gediz, Büyük Menderes ve Küçük Menderes havzalarında su kıtlığı yaşandığını vurgulayan Akca, tarımsal üretimde suya göre tarım tedbirlerinin uygulanması gerektiğini söyledi.
28 Ağustos 2024

Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, CNN TÜRK'te katıldığı bir programda İstanbul'da olası bir depremin her an gerçekleşebileceğini ve özellikle Avrupa yakasının Asya yakasına göre daha riskli olduğunu belirtti. Amerikalı bir araştırmacının verilerine dayanarak, Marmara'da 7'den büyük bir depremin olma olasılığının yüzde 47 olduğunu ifade etti. Zeytinburnu, Haliç ve Silivri gibi Avrupa yakasındaki kıyı kesimlerinin ciddi şekilde etkileneceğini söyledi. Ayrıca, kentsel dönüşüm çalışmalarının sadece yapı stoğunu güçlendirmeye odaklandığını ve bir kentin depreme karşı bütüncül olarak dirençli hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.
11 Aralık 2023
İşaretlediklerim