Bloomberg HT tarafından yapılan bir ankete katılan piyasa aktörleri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) bu ayki para politikası kurulu toplantısında faiz oranlarını sabit tutacağını öngörüyor. Mayıs 2023'ten itibaren faiz oranlarını artıran Merkez Bankası, en son Ocak ayında politika faizini yüzde 45'e yükseltmişti. Şubat ayında faiz oranını sabit bırakan banka, artış döngüsünün sona erdiğini belirtmişti. Ankete katılan 24 kurumun medyan beklentisi, politika faizinin yüzde 45 seviyesinde sabit tutulması yönünde.
18 Mart 2024

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), bankalara gönderdiği bir yazı ile kur korumalı mevduat (KKM) işlemlerinde uygulanan faiz üst sınırını kaldırdığını duyurdu. Daha önce bankalar, TCMB'nin belirlediği politika faizinin en fazla 3 puan üstünde faiz verebiliyordu. KKM büyüklüğü Ocak ayı itibarıyla 1,37 trilyon TL'ye düşmüş ve bu durum, faiz üst sınırının kaldırılmasına yol açmıştır. Ayrıca, şirketlere uygulanan KKM yatırımlarındaki kurumlar vergisi istisnası 2022 sonuna kadar genişletildi.
26 Ocak 2023

Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) 22 Haziran'daki toplantısında ciddi bir faiz artışı yapılacağını öne sürdü. İktidarın düşük faiz politikasına devam etmesi sonucunda ekonomide yaşanan kriz nedeniyle, piyasanın güven duyduğu isimlerin ekonomi yönetimine getirildiği belirtildi. Selvi, faiz artışının piyasalarda şok etkisi yaratmayacak şekilde 'önden yüklemeli' olabileceğini yazdı.
19 Haziran 2023

Anadolu Ajansı tarafından düzenlenen ankete katılan ekonomistler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) 20 Temmuz'daki toplantısında politika faizini yüzde 20'ye çıkarmasını bekliyor. Daha önce yüzde 8,5'ten yüzde 15'e yükseltilen faiz oranının piyasalar tarafından yeterli bulunmadığı ve döviz kurlarının arttığı belirtiliyor. Ankete göre, ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentileri yüzde 25 ile 50 arasında değişirken, medyan beklenti yüzde 28,50 olarak öngörülüyor.
15 Temmuz 2023

Geçen yıl Haziran ayında TCMB'nin faiz-enflasyon ilişkisinde duruşunu değiştirmesi ekonomiyi uçurumun kenarından aldı, ancak kademeli sıkılaşma politikası beklenen etkiyi yaratmadı. Enflasyon yaklaşık 35 puan artarken, iç talep güçlü kalmaya devam etti. Kamu maliyesinde deprem ve seçim öncesi alınan kararlar bütçe açığında yapısal bozulmalara yol açtı. Yüksek enflasyon ve belirsizlik ortamında yapılan ücret artışları tüketime yönelirken, para politikasındaki sıkılaşmanın etkileri mevduat ve kredi tarafında görülmeye başlandı.
31 Mayıs 2024

Merkez Bankası, politika faizini yüzde 50'de sabit tuttu. Kararda, enflasyon beklentileri, jeopolitik riskler ve gıda fiyatlarının enflasyonist baskıları canlı tuttuğu belirtildi. Parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki etkileri yakından izleniyor. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşunun sıkılaştırılacağı ifade edildi.
27 Haziran 2024

Merkez Bankası, faiz oranlarını yüzde 19'dan yüzde 8,5'e indirdi ancak bu hamle enflasyonu düşürmek yerine, enflasyon oranını yüzde 15-20 aralığından yüzde 80'in üzerine çıkardı. Bu durum, 'faiz sebep, enflasyon sonuç' tezinin işlemediğini gösterdi. Geçen hafta, Merkez Bankası'nın beş puanlık faiz artırımı yapması, bu politikanın terk edildiğine ve daha rasyonel bir yaklaşıma dönüldüğüne işaret ediyor. Servet Yıldırım, yüksek faizin ekonomiye zararlarını sıralarken, Türkiye'nin dünyanın en yüksek faiz veren ülkeleri arasında olduğunu belirtiyor ve sıkı para politikası uygulamanın kaçınılmaz olduğunu vurguluyor.
25 Mart 2024

Merkez Bankası (MB), politika faizini yüzde 50'de sabit tuttu. Mart ayında faizi yüzde 45'ten yüzde 50'ye yükselten MB, nisan, mayıs ve haziran aylarında da faizi sabit tutmuştu. Para Politikası Kurulu, parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki etkilerini izleyerek, enflasyon üzerindeki risklere karşı ihtiyatlı duruşunu sürdüreceğini belirtti. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikasının sıkılaştırılacağı ifade edildi.
23 Temmuz 2024

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), TL'nin reel olarak değerlenmesini ve reel ücretlerin baskılanmasını para politikasının temel unsurları arasında görüyor. 2018 sonrası oluşturulan kontrollü döviz kuru rejimi, bu politikanın bir parçası olarak değerlendiriliyor. TCMB'nin bu yaklaşımı, enflasyonla mücadelede firmaların süper kârlarını ve toplumun en zengin kesiminin faiz artışlarından faydalanmasını göz ardı ederken, geniş toplum kesimlerinin alım gücünü daha da azaltmayı hedefliyor. Bu politika, özellikle asgari ücret ve genel ücret artışlarını hedef alıyor.
29 Şubat 2024

Hakan Kara, Türkiye'de asgari ücret, memur ve emekli maaşlarına yapılan zamların ardından vergilere de büyük oranda zam yapıldığını belirtti. Özellikle motorlu taşıtlar, katma değer ve özel tüketim vergilerindeki artışlar dikkat çekiyor. Kara, bir Twitter kullanıcısının sorusuna verdiği yanıtta, temmuz ayında son 100 yılın en yüksek aylık Temmuz enflasyonunu göreceğimizi ve 1997'deki yüzde 6,2'lik rekorun rahat geçileceğini tahmin ettiğini ifade etti. Ayrıca, akaryakıt zamlarının Temmuz ve Ağustos aylarında TÜFE enflasyonunu toplamda 2 puan artıracağını ve yıl sonuna kadar dolaylı etkilerle bu artışın 5 puana ulaşabileceğini belirtti.
16 Temmuz 2023

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, hükümetin enflasyonla mücadelede maliye politikası, yapısal reformlar ve sektörel politikaları kullanmaya devam edeceğini ifade etti. Merkez Bankası'nın hükümetin belirlediği genel politikalar doğrultusunda hareket etmesi gerektiğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, faiz politikalarında ciddi bir değişiklik olmadığını ve enflasyonu tek haneye düşürme kararlılığını dile getirdi. Ekonomide yeni bir model denemesi ve seçim öncesi para politikasında değişiklik yapılmaması, piyasa dışı düzenlemeler ve Merkez Bankası'nın TL'deki değer kaybını yavaşlatma çabaları anlatıldı.
16 Haziran 2023

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Nisan ayı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faiz oranlarında bir değişiklik yapmama kararı aldı. Bu karar, piyasalar ve TEPAV tarafından beklenen bir gelişme olarak değerlendirildi. TCMB'nin kararı, iç talep ve finansal göstergelerle tam olarak uyumlu olmamakla birlikte, yüksek kredi faiz oranları ve kredi erişim sıkıntıları gibi faktörler ekonomide sert bir iniş riskini artırıyor. TEPAV, krediye erişim koşullarının iyileştirilmesi ve mevduat faiz oranlarının artırılması önerisinde bulundu.
26 Nisan 2024

Fatih Karahan, Merkez Bankası'nın enflasyon raporunda ana hedef olarak 'dezenflasyon' belirlediğini açıkladı. Ancak, bu hedefe ulaşmak için somut adımların neler olacağı konusunda detay vermedi. Şeref Oğuz, Merkez Bankası'nın enflasyonla mücadelede yetersiz kaldığını ve toplumun fiyatların daha da artacağı yönündeki genel kanaatinin, Merkez Bankası'nın faiz artırımı gibi geleneksel araçlarının etkisiz kalmasına neden olduğunu belirtiyor. Oğuz, öncelikle güvenin tesis edilmesi gerektiğini vurguluyor.
9 Şubat 2024

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan'ın faiz artırım döngüsünün sona erdiğini belirtmesine rağmen, TEPAV'ın Para Politikası Değerlendirme Notu'nda faiz oranlarının %47,5'e çıkarılması gerektiği ifade edildi. Bu değerlendirme, enflasyon dinamikleri ve beklentilerinin Merkez Bankası'nın yıl sonu enflasyon tahmini olan %36'dan yüksek olmasıyla gerekçelendirildi. Ayrıca, aylık fiyat artışlarının ve piyasa katılımcıları anketindeki 2024 yılsonu enflasyon beklentisinin yükselmesi, faiz oranlarının mevcut seviyesinin yetersiz olduğunu gösteriyor.
23 Şubat 2024

Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay, bir toplantıda Türkiye'nin ekonomi politikaları ve mevcut ekonomik durumu hakkında eleştirel bir konuşma yaptı. Akçay, fonlama maliyeti ile mevduat faizi, politika faizi ile enflasyon oranı, ve faiz-kur bağlantısının kopmuş olduğunu belirtti. Göreve geldikleri günden bu yana bu sorunları çözmeye çalıştıklarını ifade etti. Ayrıca, ekonomik modellemelerde TÜİK tarafından açıklanan yanlış enflasyon verilerinin kullanıldığını eleştirdi ve yapısal reformların, serbest piyasa düzenlemelerinin, döviz kuru özgürlüğünün, vergi yasasının yeniden yapılandırılmasının, kamu harcamalarının kontrol altına alınmasının ve yatırımcıyı çekecek düzenlemelerin eksikliğine dikkat çekti.
9 Şubat 2024

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2023 yılının ilk Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 9 olarak sabit bıraktı. 2022 Kasım ayında faiz indirim döngüsünün sonlandırıldığı açıklanmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın düşük faiz ve yüksek kur politikasını benimseyen 'yeni ekonomik model' çerçevesinde, ihracatın artırılması ve cari fazla ile döviz bolluğu yaratılarak kurların ve enflasyonun düşürülmesi hedeflenmişti, ancak bu beklentiler karşılanamadı.
19 Ocak 2023

Hakan Kara, Türkiye'nin yılın ikinci yarısında düşük büyüme ve yüksek enflasyon ile karakterize edilen stagflasyon yaşayacağını öngördü. İktidarın son bir buçuk yıldır uyguladığı ekonomi politikaları sonucu bütçe sorunları, dış açık ve enflasyon rekorlarına dikkat çekti. Mehmet Şimşek'in Hazine ve Maliye Bakanı olarak atanması ve piyasalar tarafından olumlu karşılanmasına rağmen, Kara, ekonomik sorunların faturasının Şimşek'e kesileceğini ifade etti. Ayrıca, döviz kurlarında yaşanan büyük artışlar ve Şimşek'in ekonomide sıkılaştırıcı önlemler alması bekleniyor.
8 Haziran 2023

Merkez Bankası, ocak ayından bu yana belirli bir yol haritası izlediğini ve bu çerçevede faiz oranlarında bir değişikliğe gitmeyeceğini açıkladı. Banka, ocak ayındaki enflasyon oranını politika değişikliği yapılmasını gerektirecek düzeyde görmediğini belirtti. Ayrıca, Türkiye'de faiz kararlarının ekonomik gerekliliklerden ziyade siyasi tercihlere göre alındığı ve seçimlere kısa bir süre kala faiz artırımı ihtimalinin çok düşük olduğu ifade edildi.
22 Şubat 2024

Prof. Dr. Hakan Kara, KKM'nin toplam mevduatının 120 milyar dolara ulaştığını ve temmuz ayından sonra her hafta 8-10 milyar dolarlık bir geri dönüş olacağını belirtti. KKM'nin, TL'nin değer kaybını yavaşlatmak için Aralık 2021'de başlatıldığını ve iktidarın döviz talebini dizginlemek için çeşitli düzenlemeler yaptığını ifade etti. Kara, KKM'nin bir saadet zinciri gibi olduğunu ve devletin bu yükü ne kadar taşıyabileceğinin belirsiz olduğunu, sistemin sonuna yaklaşıldığını ve kontrollü bir şekilde etkisiz hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.
21 Mayıs 2023

Deutsche Bank, Türkiye Merkez Bankası'nın (MB) beklenenden düşük bir faiz artışı yapmasını 'hayal kırıklığı' olarak nitelendirdi ve yıl sonu enflasyonunun yüzde 50'ye yaklaşacağını öngördü. MB'nin politika faizini yüzde 15'e çekmesi dolar/TL kurlarında artışa neden oldu. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in piyasayı sakinleştirmeye yönelik açıklamaları etkili olmadı. Deutsche Bank, faiz artışının yatırımcıları ikna etmediğini ve yıl sonuna kadar yüzde 25 veya üzerinde bir faiz oranının korunması gerektiğini belirtti.
23 Haziran 2023
İşaretlediklerim