İbrahim Kahveci, Türkiye'nin ekonomik durumunu ve potansiyel yıkım veya sıkıntı senaryolarını değerlendiriyor. Mayıs seçimlerinden önce iktidar değişikliği olmazsa, Türkiye'nin ya büyük bir yıkım ya da büyük sıkıntı ile karşı karşıya kalacağını öngörmüştü. Erdoğan'ın ekonomi politikaları ve karar alma süreçlerinin öngörülemezliği, ekonomideki en büyük risk olarak görülüyor. Kahveci, Mehmet Şimşek ve Cevdet Yılmaz'ın bu belirsiz ortamda ekonomiyi yönetmeye çalıştıklarını ve ekonominin sadece Erdoğan'ın kararlarına bağlı olmadığını, aynı zamanda hazine garantili müteahhitlere verilen fahiş fiyatların da sorun teşkil ettiğini ifade ediyor.
12 Mart 2024

Esfender Korkmaz, ihracatçıların Türk Lirasının değer kaybetmesini istemesine rağmen, bu durumun üretim maliyetlerini artıracağını ve rekabet gücünü azaltacağını belirtiyor. İhracatın büyük bir kısmının ithal girdiye dayandığını ve bu durumun sürdürülebilir olmadığını vurguluyor. Korkmaz, ithal girdilerin yerli üretimle değiştirilmesi ve Türk Lirasının değer kazanması gerektiğini savunuyor. Ayrıca, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve devletin ithal girdi ikame yatırımlarına teşvik vermesi gerektiğini öne sürüyor.
28 Şubat 2024

Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Kurban Bayramı tatili sonrasında Meclis'te ele alınması beklenen yeni vergi paketi, her alanda vergi artışını öngörüyor. Muhalefetin yanı sıra AKP içinden de eleştiriler geldi. AKP'li Şamil Tayyar, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, vergi paketinin can sıkıcı düzenlemeler içerdiğini ve toplumsal huzursuzluğu artırabileceğini belirtti. Tayyar, ekonomi bürokrasisinin şekillendirdiği bu paketin mecliste yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurguladı.
20 Haziran 2024

Ünlü tarihçi İlber Ortaylı, Galata Projesi kapsamında yapılan ve halkın kıyı kullanımını engelleyen müdahaleleri eleştirdi. Ortaylı, özellikle bir lokanta gemisinin rıhtımı özel kullanımına ayırmasını ve halkın geçişini engellemesini 'haydutluk' olarak nitelendirdi. Türkiye'nin kıyı şeritlerinin sınırlı olduğunu ve nüfus artışıyla birlikte kıyıların daha da önem kazandığını vurgulayan Ortaylı, kıyıların halka açık olması gerektiğini savundu. Ayrıca, kıyılarda yapılaşmanın anayasal hükümlere aykırı olduğunu ancak bu durumun sıklıkla ihlal edildiğini belirtti.
21 Nisan 2024

Orkun Ün, Türkiye'deki sahil bölgelerinin bu yıl çok pahalı olduğunu ve bazı işletmecilerin fiyatları abarttığını belirtti. Ün, Yunanistan'daki düşük sınıf restoranlarla Türkiye'deki lüks yerlerin kıyaslanmasının yanlış olduğunu vurguladı. Ayrıca, Türkiye'deki esnafın fiyatlarının yüksek olduğunu kabul etmekle birlikte, bu durumun nedenlerinin de dinlenmesi gerektiğini ifade etti. Ün, bu sorunun vatandaşların kendi esnafına küsmemesi için bir an önce çözülmesi gerektiğini söyledi.
23 Temmuz 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'deki kiralık konut fiyatlarının artışını kontrol altına almak için konut arzının artırılacağını belirtti. Murat Muratoğlu, bu yaklaşımı eleştirerek, ekonominin genel durumunun iyileştirilmesi halinde konut ve kira fiyatlarının da normalleşeceğini savunuyor. Muratoğlu, AKP'nin 22 yıldır ekonomiyi canlı tutmak için inşaat sektörüne odaklandığını ve bu süreçte yüzbinlerce yeni konut inşa edildiğini, ancak ülkeye kabul edilen mültecilerin de konut talebini artırdığını ifade ediyor.
13 Şubat 2024

Ahmet Taşgetiren, Cumhurbaşkanı ve bakanların enflasyonla mücadele etmek yerine meydanlarda muhalefeti suçlayıp propaganda yaptıklarını eleştiriyor. İstanbul'daki kent yoksulluğuna dikkat çekerek, iktidarın ve adaylarının vaatlerinin gerçekçi olmadığını ve halkın ekonomik zorluklar karşısında çaresiz bırakıldığını vurguluyor. Taşgetiren, iktidarın halkın gerçek durumunu görmemesi ve çözüm üretmemesi konusunda eleştirilerini dile getiriyor.
17 Mart 2024

Fatih Çekirge, Bodrum ve Çeşme gibi turistik bölgelerde plajlara çöken mafyanın yeniden hazırlık içinde olduğunu belirtiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, CNN Türk'te yaptığı açıklamalarda, denize 50 metre uygulaması doğrultusunda kaçak plajların üzerine gideceklerini söyledi. Çekirge, plajlardaki astronomik fiyatlar, vale kavgaları ve silahlı çatışmalar gibi sorunlara dikkat çekiyor ve bu plajların ihale süreçlerinin şeffaflığı konusunda sorular soruyor.
19 Mayıs 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, Sapanca'daki Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde yılın ikinci yarısında kamuda tasarruf ve harcama kontrolü uygulamalarının başlayacağını açıkladı. Çalışmaların henüz tamamlanmadığını belirten Şimşek, yakında detayların paylaşılacağını ifade etti. Aynı zamanda, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Işıkhan, asgari ücret zammının ocak ayında yapıldığını ve temmuz ayında ikinci bir zam yapılmayacağını duyurdu. Bu durum, hükümetin halkın ekonomik durumunu göz önünde bulundurarak aldığı kararlar arasında yer alıyor.
30 Nisan 2024

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin uluslararası rezerv birikimini artırmak ve yatırımları çekmek için rasyonel politikalar uyguladığını ifade etti. Yaklaşık iki yıl süren 'yeni ekonomi modeli' sonrasında enflasyon ve cari açık artış gösterdi. Mehmet Şimşek'in Hazine ve Maliye Bakanı olarak atanmasıyla rasyonel politikalara dönüş sinyali verildi, ancak piyasalar ve yabancı yatırımcılar henüz güven kazanmış değil. Erdoğan, Körfez ülkelerinden yatırım beklediğini ve bu ülkelerle ilişkileri güçlendirmeyi hedeflediğini söyledi. Ayrıca, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik sürecinin canlandırılması ve Gümrük Birliği'nin güncellenmesi konularında da olumlu bir kanaat olduğunu belirtti.
13 Temmuz 2023

Akif Beki, AK Parti'nin ilk yıllarında gündeme gelen kamu yönetimi reformlarının başarısız olduğunu ve aşırı merkeziyetçi bir sistemin oluştuğunu eleştiriyor. Kamu çalışanı sayısının 2003'ten 2024'e kadar önemli ölçüde arttığını ve lüks makam araçları ile odalarının yaygınlaştığını belirtiyor. Ayrıca, THY'deki yüksek maaşlar ve personel artışına dikkat çekiyor. Son açıklanan tasarruf tedbirlerinin israf düzenini kabul ettiğini ve bu tedbirlerin seçici olup olmayacağını sorguluyor.
14 Mayıs 2024

Evren Devrim Zelyut, Merkez Bankası'nın piyasa ile daha etkili iletişim kurması gerektiğini ve faiz politikalarında daha proaktif olunması gerektiğini savunuyor. Zelyut'a göre, Merkez Bankası'nın enflasyonla mücadelede yeterince kararlı olmadığı ve piyasalarda belirsizliğe neden olduğu eleştirilerini yapıyor. Ayrıca, Amerikan Merkez Bankası FED'in iletişim ve faiz politikalarını örnek göstererek, Merkez Bankası'nın bu konularda daha stratejik davranması gerektiğini vurguluyor.
8 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Gaziosmanpaşa'da düzenlenen bir törende kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili açıklamalarda bulundu. Kentsel dönüşüm maliyetlerinin yarısının devlet tarafından karşılanacağını ve İstanbul'da kira yardımının 3 bin 500 TL'den 5 bin 250 TL'ye yükseltileceğini duyurdu. Ayrıca, evini dönüştürmek isteyenlere düşük faizli kredi imkanı sunulacağını ve enflasyonla mücadelede faiz oranlarının düşürüleceğini belirtti. Erdoğan, politik rakiplerine yönelik eleştirilerde de bulundu.
21 Nisan 2023

Zeynep Aktaş, borsada kısa vadeli ve uzun vadeli yatırım planlarının avantajlarını ve dezavantajlarını ele alıyor. Kısa vadeli planların hızlı kazanç fırsatları sunduğunu ancak yüksek risk ve sürekli piyasa takibi gerektirdiğini belirtiyor. Uzun vadeli planların ise düşük risk ve bileşik getiri sağladığını, ancak uzun bekleme süresi ve fırsatların kaçırılması gibi dezavantajları olduğunu vurguluyor. Ayrıca, Çan2 Termik ve Smart Enerji hisselerinin performanslarını ve yatırımcılar için potansiyelini değerlendiriyor.
26 Haziran 2024

Türkiye'de kur korumalı mevduat (KKM) uygulamasında, kur farkı ödemeleri Hazine ve Merkez Bankası tarafından karşılanıyordu. Yeni bir torba yasa ile bu yükün tamamının Merkez Bankası'na devredilmesi planlanıyor. Ekonomist Ali Ağaoğlu, bu durumun bütçeye olan yükü sınırlamayı hedeflediğini ancak enflasyonla sonuçlanabileceğini belirtti. Ağaoğlu, devletin bu harcamaları vergi artışı veya borçlanma yoluyla karşılamak zorunda kalabileceğini ifade etti.
10 Temmuz 2023

Mehmet Altan, Türkiye'de hukukun ve ekonominin çöktüğünü, 2021'de yapılan anayasal ihlaller ve ekonomik politikaların ülkeyi zor duruma soktuğunu belirtiyor. 2021'de başlatılan Kur Korumalı Mevduat sistemiyle zenginlerin daha da zenginleştiğini, bu sistemin maliyetinin 2022 ve 2023'te Hazine ve Merkez Bankası tarafından yapılan toplam 47.8 milyar dolarlık ödemelerle belirlendiğini ifade ediyor. Ayrıca, Türkiye'nin hukuk ve basın özgürlüğü sıralamalarında düşük pozisyonlarda olduğunu ve ekonomik göstergelerin kötüleştiğini vurguluyor.
6 Mayıs 2024

Çiğdem Toker, Türkiye'deki asgari ücretin dolar bazında diğer bazı ülkelerden yüksek olmasına rağmen, yolsuzluk ve gelir eşitsizliği konularının göz ardı edildiğini belirtiyor. Toker, Bakan Şimşek'in yolsuzluk ve yoksulluk arasındaki bağlantıyı sorgulayan bir gazeteci olmadığını eleştiriyor. Ayrıca, Şimşek'in uluslararası finans kuruluşları gibi konuşmasının, Türkiye'deki ekonomik koşulları iyileştirmek için iyi bir örnek oluşturmadığını vurguluyor.
3 Temmuz 2024

Merkez Bankası'nın başkan yardımcısı, ekonomi politikaları ve uygulamaları hakkında eleştirel açıklamalarda bulundu. Ağırlıklı fonlama maliyeti, mevduat faizi, politika faizi ve faiz kur ilişkilerinin kopukluğundan bahsetti. Bu eleştirilerin, kendisini bu pozisyona atayanlara ve seçimler öncesi sorunları gizleyerek halkın gözünü boyayan Nureddin Nebati ekibine yönelik olduğu belirtildi. Hayri Kozanoğlu, bu durumu ele alarak, başkan yardımcısının şikayetlerinin adresinin yanlış olduğunu vurguladı.
20 Şubat 2024

CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, 'Yap-Kirala-Devret' modeliyle yapılan 18 şehir hastanesine 2024 bütçesinden 83 milyar 694 milyon lira aktarılacağını açıkladı. Şahbaz, devletin cebinden bir kuruş harcanmayacağı söylenen şehir hastaneleri için kamu kaynaklarından yüz milyonlarca liralık tıbbi cihaz alındığını belirtti. Ayrıca, şehir hastanelerinin kamu sağlık harcamaları içerisinde büyük bir mali yük oluşturduğunu ve sözleşmelerin ticari sır gerekçesiyle kamuoyundan gizlendiğini vurguladı.
28 Ağustos 2024

Murat Muratoğlu'nun yazısında, Türkiye'nin Şubat ayında 153.8 milyar TL ve Ocak ayında 150.7 milyar TL olmak üzere toplamda 304.5 milyar TL bütçe açığı verdiği belirtiliyor. Hazine'nin, kanuni borçlanma limitlerini aşarak, Meclis onayı olmaksızın borçlandığı ve bu durumun yasalara aykırı olduğu ifade ediliyor. Muratoğlu, Hazine'nin 'her zaman bir çıkış yolu bulunur' mantığıyla hareket ettiğini ve bu durumun sürdürülebilir olmadığını vurguluyor.
16 Mart 2024
İşaretlediklerim