Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'na açılan kapatma davasının üçüncü duruşmasında mahkeme, davanın reddine karar verdi. Davanın reddi, salondaki kadınlar tarafından sevinçle karşılandı. Duruşmada, platform üyesi iki kadın, yanlarında bulunan gökkuşağı bayrağı sebebiyle gözaltına alındı. Duruşmada, erkek şiddetiyle yaşamını yitiren kişilerin yakınları tanık sıfatıyla ifade verdi. Mahkeme, davaya müdahil olmak isteyen dernek ve vakıfların talebini reddetti ve yeterince tanık dinlendiği için bundan sonra tanık dinlenmeyeceğini duyurdu.
13 Eylül 2023

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun (KCDP) 2022 yılı verilerine göre Türkiye'de 334 kadın erkekler tarafından öldürüldü ve 245 kadın şüpheli şekilde hayatını kaybetti. Öldürülen kadınların %50'si boşanma aşamasında olan erkekler tarafından hayatını kaybederken, 23 kadın koruma kararlarına rağmen öldürüldü. İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararı sonrası kadın cinayetlerinde artış olduğu belirtiliyor. Öldürülen kadınların büyük bir kısmı evlerinde hayatını kaybetti.
2 Ocak 2023

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, Mart 2023 raporunu yayınladı. Rapora göre, Mart ayında Türkiye'de 23 kadın cinayeti işlenmiş ve 19 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulunmuştur. Öldürülen kadınların bir kısmı kişisel kararlar almak istemesi gibi nedenlerle hayatını kaybetmişken, 12 kadının ölüm nedeni tespit edilememiştir. Platform, kadın cinayetlerinin ve şiddetin görünmez kılınmasının devam ettiğini ve siyasi partilerin kadın düşmanlığı içeren tutumlarının endişe verici olduğunu belirtmiştir.
3 Nisan 2023

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun haziran ayı raporuna göre, 22 kadın erkekler tarafından öldürüldü ve 27 kadın şüpheli koşullarda hayatını kaybetti. Öldürülen kadınların altısı hayatlarına dair kararlar almak istedikleri için, ikisi ekonomik nedenlerle ve biri çocuğunun velayetini alma bahanesiyle öldürüldü. 13 kadının ölüm nedeni tespit edilemedi ve bu durum kadına yönelik şiddetin görünmez kılınmasının bir sonucu olarak değerlendirildi. Ayrıca, öldürülen kadınların yüzde 41'i evliyken ve yüzde 55'i kendi evinde öldürüldü.
4 Temmuz 2023

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Sözleşmesi'nden çıkıldıktan sonra kadın cinayetlerinin azaldığını iddia ederken, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun (KCDP) verileri bu iddiayı çürütüyor. Soylu, 2020'de 309 kadının hayatını kaybettiğini, 2022 sonunda ise bu sayının 279'a düştüğünü belirtirken, KCDP 2022'de 334 kadının erkekler tarafından öldürüldüğünü ve 245 kadının şüpheli şekilde öldüğünü açıklıyor. KCDP'nin 2020 raporuna göre de, o yıl erkekler tarafından öldürülen kadın sayısı 300 ve şüpheli şekilde ölen kadın sayısı 171.
26 Nisan 2023

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun raporuna göre, 2023 yılında Türkiye'de en az 315 kadın öldürüldü ve 248 kadın şüpheli şekilde ölü bulundu. Kadın cinayetlerinin azaldığı tek yıl 2011 olurken, İstanbul Sözleşmesi tartışmalarının başlamasından bu yana cinayetlerde artış gözlemlendi. Öldürülen kadınların çoğu evlerinde ve ateşli silahlarla hayatını kaybetti. Ayrıca, kadınların büyük bir kısmı hayatlarına dair kararlar aldıkları için öldürüldü ve koruma kararlarına rağmen en az 28 kadın öldürüldü.
2 Ocak 2024

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, Eylül 2024'te 34 kadının öldürüldüğünü ve bu kadınların yüzde 47'sinin evli oldukları erkekler tarafından katledildiğini açıkladı. Cinayetlerin yüzde 65'i evde gerçekleşirken, kadınların yüzde 53'ü ateşli silahlarla öldürüldü. Ayrıca, 2024 yılında öldürülen 31 kadının failinin daha önceden adli sicil kaydı olduğu belirtildi. Bu veriler, kadın cinayetlerinin ciddi bir toplumsal sorun olduğunu ve acil önlemler alınması gerektiğini göstermektedir.
8 Ekim 2024

Mine Esen, Türkiye'de kadına yönelik şiddetin bitmediğini ve verilen sözlerin yerine getirilmediğini vurguluyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun verilerine göre, bu yılın ilk altı ayında 205 kadın öldürüldü ve 117 kadın şüpheli şekilde ölü bulundu. Kadınların büyük bir kısmı evli oldukları erkekler tarafından öldürülüyor. İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasının yıldönümünde, kadın hakları örgütleri sözleşmenin yeniden uygulanması için mücadeleye devam edeceklerini belirtti.
8 Temmuz 2024

Nejla Kurul, Türkiye'de artan şiddet olaylarına ve işçi ölümlerine dikkat çekiyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun raporuna göre, 2024 Nisan ayında 32 kadın öldürüldü ve 13 kadın ölümü şüpheli olarak kaydedildi. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin raporuna göre ise aynı ayda en az 163 işçi hayatını kaybetti. Kurul, eğitim sisteminin işçi hakları ve sendikalar konusunda yetersiz olduğunu ve daha güvenli çalışma koşulları için örgütlenmenin önemini vurguluyor.
19 Mayıs 2024

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yaptığı konuşmada, koruma kararı olmasına rağmen kadınların uyarılara uymadığını ve bu nedenle cinayetlerin gerçekleştiğini belirtti. Yerlikaya, kadın cinayetleri konusunda sıfır tolerans politikası izlediklerini ve elektronik kelepçe kapasitesini artırabileceklerini söyledi. Ancak, CHP ve DEM Partili vekiller, Yerlikaya'nın kadınları suçlayan açıklamalarına tepki gösterdi. Türkiye'de kadın cinayetleri sayısının artış gösterdiği ve bu durumun uluslararası bir trendin parçası olduğu vurgulandı.
21 Kasım 2024

Rahmi Turan, 9’uncu Yargı Paketi'nde yer alan ve kadınlar için büyük bir tehdit oluşturan değişiklikleri ele alıyor. Özellikle 6284 sayılı şiddetle mücadele kanununun en önemli caydırıcı unsuru olan 'Zorlama Hapsi'nin kaldırılmak istenmesi, kadın hakları savunucuları tarafından büyük tepkiyle karşılanıyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, bu değişikliğin kadın cinayetlerini artıracağını ve iktidarın bu cinayetlerden sorumlu olacağını belirtiyor.
4 Haziran 2024

Şarkıcı Hadise, İstanbul'da gerçekleşen kadın cinayetlerine tepki göstererek, kadınların sokakta rahat yürüyemediğini ve bu durumun değişmesi gerektiğini belirtti. Konserinde yaptığı konuşmada, kadınların arabalarına yürürken bile korku yaşadıklarını ifade etti ve devletin bu konuda harekete geçmesi gerektiğini vurguladı. Hadise'nin bu açıklamaları, Türkiye'de kadın cinayetlerine karşı artan tepkilerin bir parçası olarak dikkat çekti.
6 Ekim 2024

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) grubu bulunan tüm siyasi partiler, kadına yönelik şiddetle mücadeleye ilişkin bir araştırma komisyonu kurulması için ortak önerge verecek. Bu komisyon, artan şiddet olayları ve toplumsal etkileri, kadına şiddetin önlenmesine yönelik acil tedbirler ve kadın haklarının korunması gibi konularda çalışmalar yapacak. Komisyonun çalışmaları sonucunda hazırlanacak rapor, Meclis Genel Kurulu'na sunulacak.
10 Ekim 2024

Hikaye ve şiir paylaşım platformu Wattpad, Ankara 10’uncu Sulh Ceza Hakimliği’nin kararıyla erişime kapatıldı. Bilişim hukukçusu Prof. Dr. Yaman Akdeniz, Wattpad'in erişime engellenen ilk ülke olarak Türkiye'yi işaret etti. Engellemenin gerekçesi olarak 'çocukları zararlı içeriklerden korumak' veya 'kamu düzenini korumak' gibi nedenler öne sürülse de, kesin bir açıklama yapılmadı.
16 Temmuz 2024

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, 2024'ün ilk 10 ayında 357 kadının öldürüldüğünü açıkladı. Bu ölümlerden 296'sı cinayet olarak kaydedilirken, 61'i şüpheli ölüm olarak değerlendirildi. Öldürülen kadınların çoğu tanıdıkları erkekler tarafından katledildi ve en yaygın ölüm şekilleri ateşli silah ve kesici alet kullanımı oldu. Bu durum, Türkiye'de kadın cinayetlerinin ciddi bir toplumsal sorun olmaya devam ettiğini gösteriyor.
12 Kasım 2024

Dijital dünya, gerçek dünyanın ayrımcılık ve eşitsizliklerini yansıtmaya devam ediyor. Erkeklere mühendislik gibi, kadınlara ise aşçılık ve temizlik işçiliği gibi iş ilanları gösterilmesi, siyasi içeriklerin erkeklere daha fazla sunulması gibi örneklerle cinsiyet ayrımcılığı dijital ortamda da kendini gösteriyor. Big Tech firmalarının kullanıcı verilerini kullanarak yaptığı ayrımcılık, kadınların iş ve sosyal hayatta karşılaştığı zorlukları artırıyor. Bahçeşehir Üniversitesi Yeni Medya Bölümü öğretim üyesi Dr. Melis Öneren Özbek ile yapılan röportajda, yapay zekâ ve algoritmaların cinsiyet ayrımcılığını nasıl pekiştirdiği ve kadınların bu durumdan nasıl korunabileceği üzerine görüşler paylaşıldı.
8 Mart 2024

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu'nun mart ayına ilişkin raporuna göre, Türkiye'de 37 kadın erkekler tarafından katledildi ve 14 kadın şüpheli şekilde ölü bulundu. Öldürülen kadınların büyük bir kısmı kendi evinde veya aile içi şiddet sonucu hayatını kaybetti. Ocak ile mart arasındaki dönemde ise toplamda 114 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Bu durum, kadına yönelik şiddetin ciddiyetini ve yaygınlığını gözler önüne seriyor.
8 Nisan 2024

Boyner Grup, 15 yıldır her 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde gerçekleştirdiği kampanyalarla bu yıl da kadına şiddete dikkat çekiyor. 'Kadına şiddeti görmezden gelmiyoruz, adalet için vazgeçmiyoruz' sloganıyla hazırlanan üç film, Türkiye'deki kadına şiddet vakalarını konu alıyor. Filmler, kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddeti ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini eleştiriyor. Boyner Grup Yönetim Kurulu üyesi Ümit Boyner, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadına şiddet konularında farkındalık yaratmayı bir sorumluluk olarak gördüklerini belirtiyor.
7 Mart 2024

Avrupa Birliği, kadına yönelik şiddetle mücadele amacıyla ilk kez ortak bir yasa kabul etti. Yasa, fiziksel şiddet, zorla evlendirme, kadın sünneti ve internet ortamında gerçekleşen taciz gibi durumları kapsıyor ve bu suçlara karşı cezai yaptırımlar getiriyor. Avrupa Parlamentosu tarafından onaylanan yasa, İstanbul Sözleşmesi'nin hedefleri doğrultusunda hazırlandı ve AB üye ülkeleri bu yasaya uyum sağlamak için üç yıl süre verildi. Yeni düzenleme, kadınlara daha fazla koruma ve destek sağlama amacını güçlendiriyor.
7 Mayıs 2024

Prof. Dr. Çağatay Güler, çevre kirliliğinin kadınlar üzerindeki etkilerini vurgulayarak, bu durumun kadına yönelik şiddetin bir başka boyutu olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtiyor. Çalışmalar, çevresel kimyasalların kadın sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini göstermekte; özellikle kanser, üreme sistemi sorunları ve iç mekan kirliliği gibi konulara dikkat çekilmekte. Güler, kadınların çevre bilincinin aile ve toplum sağlığı üzerinde belirleyici olduğunu ve ekofeminizm açısından kadınların doğaya daha duyarlı yaklaştığını ifade ediyor.
29 Nisan 2024
İşaretlediklerim