Kamil Tekin Sürek, politikacılar, medya yorumcuları ve habercilerin savaşın yıkıcı etkilerini sayısal verilerle ifade ettiğini, ancak barışın nasıl sağlanabileceği konusunda yeterince konuşulmadığını belirtiyor. Savaşın genişlemesi ve olası yeni çatışma alanları üzerine spekülasyonlar yapılırken, barış için somut adımların atılmadığına dikkat çekiyor. Ayrıca, geçmişte barış hareketlerinin ve barışı savunan aydınların varlığına rağmen, günümüzde bu tür bir toplumsal hareketliliğin azaldığını vurguluyor.
16 Nisan 2024

Ayşenur Arslan, eski Başbakan Tansu Çiller'in son zamanlarda gündeme gelmesinin, Murat Kurum'a destek olmak için olduğunu belirtti. Murat Kurum'un Çevre ve Şehircilik Bakanlığı döneminde, Çiller ailesine ait bir şirketin Kilyos'taki arazisinin imar planını değiştirerek doğal SİT alanını imara açtığı iddia edildi. Bu değişiklik, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından itiraz edilse de, Bakanlık itirazı reddetti ve plan mahkemeye taşındı. Mahkeme, inşaat alanını beş kat artıran plan değişikliğini iptal etti.
24 Şubat 2024

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın Audi A8 kullanması, devletin tasarruf politikaları bağlamında eleştirilere neden oldu. Ahmet Hakan, Erbaş'ın bu durumu açıklamakla yükümlü olduğunu belirtiyor çünkü bu durum, ekonomik politikalar, israf tartışmaları ve dini inandırıcılık gibi birçok önemli konuyu etkiliyor. Erbaş'ın suskunluğu, bu konuların daha da karmaşıklaşmasına yol açabilir ve AK Parti'nin imajını zedeleyebilir.
30 Nisan 2024

İfade Özgürlüğü Derneği (İFÖD), 'unutulma hakkı' adı altında birçok kamuyu ilgilendiren haberin sansürlendiğini ve bunun toplumsal hafızayı yok ettiğini belirten bir rapor yayımladı. İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaman Akdeniz, bu sansürün ifade ve basın özgürlüğüne zarar verdiğini vurguladı. Anayasa Mahkemesi, 5651 sayılı yasanın 9. maddesini iptal etmesine rağmen, sulh ceza hakimliklerinin bu madde kapsamında karar vermeye devam ettiğini belirtti. İFÖD, arşiv değeri olan birçok haberin sansürlendiğini ve bu durumun toplumsal hafızaya zarar verdiğini raporladı.
7 Haziran 2024

Eser Karakaş, AKP'li Ayşe Böhürler'in, Türkiye'de Türkçe dışındaki anadillerin kullanımı hakkında yaptığı açıklamaları eleştiriyor. Karakaş, Böhürler'in 28 Şubat döneminde türban yasağı konusunda kullanılan mantığı, bugün anadillerin kullanımı konusunda sergilediğini belirtiyor. Böhürler'in kamusal alan yerine 'sosyal yaşam' ifadesini kullanarak, 28 Şubat döneminin mantığını benimsediğini ve bu yaklaşımıyla eleştirilere maruz kaldığını ifade ediyor. Karakaş, Böhürler'in bu tutumunun, anadil konusunda farklı görüşleri olanları zor durumda bırakabileceğini öne sürüyor.
27 Şubat 2024

Feyza Altun, şeriat hakkında küfürlü ve argüman sunmayan bir paylaşım yaptı. Bu paylaşıma gelen tepkiler de benzer düzeyde küfürlü ve düzeysizdi. Ahmet Hakan, Altun'un şeriat hakkında doğru bir anlam vermediğini, sadece adına yapılan ilkel uygulamalara odaklandığını ve kavramsal düzeyde konudan habersiz olduğunu belirtti. Hakan'a göre, Altun'un bu tavrı kınanmalı ancak gözaltı gibi bir tedbirle karşılık verilmemelidir.
20 Şubat 2024

AKP milletvekili Galip Ensarioğlu, Narin Güran cinayetiyle ilgili olarak sosyal medyada yayılan ve Salim Güran ile birlikte olduğu iddia edilen fotoğraf hakkında açıklama yaptı. Ensarioğlu, fotoğrafı hatırlamadığını ve fotoğraftaki kişilerin Salim Güran olmadığını belirtti. Ayrıca, basın ve sosyal medyanın konuyu çarpıttığını ve kendisine yönelik haksız suçlamalar yapıldığını ifade etti. Ensarioğlu, aileyi tanıdığını ancak cinayetle ilgisi olmadığını vurguladı.
18 Eylül 2024

Nuray Sancar, Türkiye'de 'yeryüzünün imarı' adı altında halkın toprakları, madenleri, dereleri ve tarım arazilerinin yağmalanmasının son örneğinin İliç'te yaşandığını belirtiyor. Adaletin sadece iktidarın kıymetlilerine işlediği bir ortamda, şeriat ve hilafet taleplerinin arttığını ve bu taleplerin yoksullara adaletin boşluğunu dolduracağı vaadiyle sunulduğunu ifade ediyor. Sancar, iktidarın baskıcı yöntemlere başvurarak bu taleplerin önünü kesmeye çalıştığını ve halkın adil bir düzen talebinin rejimi bir eşikte olduğunu gösterdiğini vurguluyor.
23 Şubat 2024

CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, Orhaneli Termik Santrali'nin bacalarının filtresiz çalıştırıldığını ve bu durumun bölge halkının sağlığını olumsuz etkilediğini belirtti. Santral, 2014 yılında özelleştirilmiş ve Çelikler İnşaat ve Sanayi AŞ'ye satılmıştı. Pala, daha önce Meclis'e verdiği soru önergesinde, termik santrallerin çevresinde yaşayan insanların sağlığını olumsuz etkilediğini kanıtlayan bilimsel araştırmalara dikkat çekmişti. Pala, yetkilileri göreve çağırarak, santralin filtresiz çalıştırılmasına göz yuman kamu yöneticilerini sorumlu tuttu.
21 Ağustos 2024

Ayşenur Arslan, Menzil tarikatının Türkiye'deki etkisini ele alıyor ve bu konuda ciddi bir tehlike olduğunu vurguluyor. İsmail Arı'nın Menzil üzerine yazdığı araştırma kitabının kısa sürede üçüncü baskıya ulaşmasını örnek göstererek, tarikatın kadın ve erkekler üzerindeki olumsuz etkilerine ve siyasi gücüne dikkat çekiyor. Arslan, Menzil'in Türkiye'nin önemli organlarını sarmış bir kanser metaforu kullanarak, bu yapıyla mücadelenin önemini vurguluyor.
17 Şubat 2024

Sercan Meriç, Türkiye'de arabesk müziğin yeniden popüler hale geldiğini ve bunun nedenlerini tartışıyor. YouTube Music'in Popüler Şarkılar listesinde arabesk sanatçıların üst sıralarda yer alması, bu müzik türünün farklı türlerle etkileşimini artırdığını gösteriyor. Ancak bu popülerliğin dinleyici tercihlerinden mi yoksa sektörü yönetenlerin etkisinden mi kaynaklandığı sorgulanıyor. Ayrıca, iktidarın ve özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın arabesk kültürle olan ilişkisi de bu müziğin seyrine yön vermede etkili olabilir.
30 Haziran 2024

Soner Yalçın, yaşadığımız dönemi 'teşhir' kelimesiyle özetliyor ve medyanın şiddeti nasıl yaygınlaştırdığını tartışıyor. Fransız düşünür Jean Baudrillard'ın, medya aracılığıyla bedenin şiddete maruz kalmasını 'pornografi' olarak tanımladığını belirtiyor. Yalçın, şiddetin medyada sıradanlaştırılmasının arkasındaki sebebin kapitalizmin kâr odaklı yapısı olduğunu ve iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin bu içeriklerin geniş kitlelere yayılmasına olanak tanıdığını vurguluyor.
26 Mart 2024

Katolik Kilisesi lideri Papa Francesco, eşcinsel çiftlerin kutsanmasına ilişkin aldığı kararın ardından gelen tepkilere yanıt verdi. Papa, başkalarını sömüren iş insanlarını kutsamanın kimseyi şok etmediğini, ancak bir eşcinseli kutsadığında büyük tepkilerle karşılaştığını belirterek, bu durumu ikiyüzlülük olarak nitelendirdi. Afrika'daki piskoposlar ve İnanç Doktrini Departmanı'nın önceki başkanı Kardinal Gerhard Ludwig Müller gibi muhafazakar isimler, Papa'nın bu kararına karşı çıktı. Papa, eşcinsel evlilikleri değil, birbirini seven iki kişiyi kutsamaktan bahsettiğini vurguladı.
8 Şubat 2024
İşaretlediklerim