Türkiye'de hava kirliliğinin tehlikeli bileşenlerinden PM2.5, yeterince ölçülmüyor ve ulusal bir sınır değeri bulunmuyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın hava kalitesi izleme istasyonlarının sadece %35'inde PM2.5 izleniyor. Depremden etkilenen illerdeki izleme istasyonlarının büyük bir kısmında da PM2.5 ölçümü yapılmıyor. Hava kirliliği, dünya genelinde yılda 7,5 milyon kişinin ölümüne neden oluyor ve PM2.5 partikülleri, akciğer kanseri gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
24 Nisan 2023

Avrupa Çevre Ajansı tarafından yayınlanan bir raporda, Avrupa'da hava kirliliğinin her yıl 1200'den fazla çocuk ve gencin ölümüne yol açtığı belirtilmiştir. Raporda, hava kirliliğinin uzun vadede hastalık riskini artırdığı ve birçok Avrupa ülkesindeki hava kirleticilerinin seviyelerinin Dünya Sağlık Örgütü'nün belirlediği sınırların üzerinde olduğu uyarısı yapılmıştır. Nitrojen dioksit, ozon ve PM 2.5 partiküllerine maruz kalmak, çocukların akciğer fonksiyonlarını ve gelişimini olumsuz etkileyerek solunum ve kardiyovasküler hastalıklara neden olmaktadır.
24 Nisan 2023

Dünya Sağlık Örgütü'ne bağlı Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı, 2050 yılına kadar kanser vakalarının yüzde 77 oranında artabileceğini belirtti. Artışın nedenleri arasında tütün ve alkol kullanımı, obezite, hava kirliliği ve çevresel risk faktörleri gösterildi. Ayrıca, artan ve yaşlanan dünya nüfusu da kanser vakalarındaki artışı etkileyecek. En büyük artışın ve kanser yükünün, Birleşmiş Milletler'in İnsani Gelişme Endeksi'nin alt sınırında yer alan gelişmemiş ülkelerde olacağı vurgulandı.
1 Şubat 2024

Helmholtz Münih Araştırma Merkezi'nden Profesör Ali Ertürk ve ekibi, ölü bir fareyi şeffaf hale getirerek kanser tümörlerinin daha ilk aşamalarında tespit edilmesini sağlayacak bir yöntem geliştirdi. Bu teknik, şu anda sadece ölü fareler üzerinde uygulanabiliyor ve küçük tümörlerin tespitinde devrim niteliğinde bir ilerleme olarak değerlendiriliyor. Fareyi şeffaf hale getirmek için ölü hayvanın yağ ve pigmentleri kimyasal bir yöntemle ayrılıyor ve bu sayede organlar ve sinirler neredeyse görünmez hale geliyor. Araştırma Nature dergisinde yayınlandı ve Cancer Research tarafından büyük potansiyel taşıdığı yorumu yapıldı.
11 Temmuz 2023

Danimarka'daki Aarhus Üniversitesi'nden bilim insanları, Birleşik Krallık merkezli Biobank'teki genetik verileri inceleyerek sigara içmenin zihinsel hastalıklara neden olduğunu ve hastaneye yatma riskini yüzde 250 artırdığını belirtti. Araştırmada, sigara içenlerin genellikle 30'larından sonra zihinsel rahatsızlıklar nedeniyle hastanede tedavi gördükleri ve sigaranın özellikle depresyon ve bipolar bozukluğa yol açtığı tespit edildi. Ayrıca, sigarayla ilişkilendirilen genleri taşıyan ancak sigara içmeyen kişilerin, bu genleri taşıyan ve sigara içen kişilere kıyasla ruhsal bozuklukların ortaya çıkma olasılığının daha düşük olduğu gözlemlendi.
2 Eylül 2023

Son yapılan araştırmalar, meme kanserinin özellikle 20 ile 49 yaş arasındaki kadınlarda artış gösterdiğini ve bu kanser türünün giderek daha genç yaşlarda görüldüğünü ortaya koyuyor. ABD'de yapılan bir çalışma, 2000'den 2019'a kadar meme kanseri görülme sıklığının yılda yüzde 0,79 oranında arttığını ve özellikle 2016'dan sonra bu artışın daha da belirginleştiğini gösteriyor. Risk faktörleri arasında genetik mutasyonlar, ailede meme kanseri öyküsü, ilk doğumu 30 yaşından sonra yapmak, az sayıda çocuk doğurmak, emzirmemek, hareketsiz yaşam, alkol ve sigara kullanımı gibi etmenler bulunuyor. Erken teşhis için 40 yaşından itibaren mamografi ve riskli gruplarda meme ultrasonu öneriliyor.
20 Şubat 2024

Sağlık Bakanlığı, Türkiye'de her yıl yaklaşık 27 bin kadına meme kanseri teşhisi konduğunu açıkladı. Bakanlık, meme kanserinde erken teşhisin tedavi başarısını ve sağ kalım süresini artırdığını vurguladı. Türkiye Kanser Kontrol Programı kapsamında, tarama stratejileri ve bilinçlendirme çalışmaları yürütülüyor. Meme kanseri farkındalık ayı olan Ekim ayında, kadınların risk faktörleri, belirtiler ve tanı yöntemleri hakkında bilgilendirilmesi önem taşıyor.
30 Eylül 2024

Temiz Hava Hakkı Platformu, Türk Tabipleri Birliği ve Hatay Tabip Odası'nın iş birliğiyle Hatay Antakya'da yapılan 30 günlük toz ölçümleri, havadaki toz miktarının olması gereken limitin dört kat üstünde olduğunu gösterdi. Deprem sonrası yıkılan binalardan kaynaklanan toz, halk sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Özellikle molozlardan demirin ayrıştırılması sırasında yüksek toz salınımı yaşanıyor ve bu durum bebek, çocuk, gebe kadınlar, yaşlılar ve kronik hastalığı olanları etkiliyor. Ayrıca, PM2.5 için yasal bir limit değer tanımlanmaması eleştiriliyor ve acilen ulusal limit değerlerin belirlenmesi çağrısı yapılıyor.
9 Şubat 2024

Fransa'nın başkenti Paris'te bulunan Eyfel Kulesi, meme kanseri farkındalık ayı kapsamında pembe ışıklarla aydınlatıldı. Dünya Sağlık Teşkilatı Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı'na göre dünya genelinde her yıl 2,3 milyon kadına meme kanseri teşhisi konuluyor. Türkiye'de ise her yıl yaklaşık 27 bin kadına meme kanseri teşhisi konulmakta. Bu etkinlik, meme kanseri konusunda farkındalık yaratmayı amaçlıyor.
1 Ekim 2024

Güney Kaliforniya Üniversitesi'nden Dr. Erika Garcia ve ekibi, 1300'den fazla kişinin çocukluk ve yetişkinlik dönemlerindeki hava kirliliği maruziyetini inceledi. Araştırma, çocuklukta partikül kirliliği ve nitrojen dioksite maruz kalan kişilerin yetişkinlikte bronşit semptomlarına yakalanma olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Ayrıca, çocuklukta akciğer problemi yaşamamış kişilerde de hava kirliliğinin yetişkinlikte bronşit semptomlarına yol açabileceği bulundu. Bu bulgular, çocukluk döneminde hava kirliliğinin uzun vadeli sağlık etkileri olabileceğini gösteriyor.
29 Temmuz 2024

Temiz Hava Hakkı Platformu'nun (THHP) raporuna göre, Türkiye'de nüfusun yüzde 92'sinden fazlası Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) standartlarına göre kirli hava soluyor. 2022'de Türkiye'de hava kirliliğine bağlı ölümler, toplam ölümlerin yüzde 14,2'sini oluşturdu. Raporda, fosil yakıt kullanımının azaltılması ve hava kalitesi izleme çalışmalarının iyileştirilmesi gibi önerilerde bulunuldu. Hava kirliliği, özellikle büyük şehirlerde ve sanayi bölgelerinde ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor.
26 Eylül 2024

Kanser Savaşçıları Derneği tarafından yapılan araştırma, genç hastalara meme kanseri tanısının yakıştırılmamasının tanıyı geciktirdiğini ortaya koydu. Üçlü negatif meme kanseri tanısı alan hastalarla yapılan görüşmeler, erken tanının önemini ve tedavi sürecinde yaşanan zorlukları vurguluyor. Araştırma, genç yaşta meme kanseri teşhisinin zor olduğunu ve hekimlerin genç hastalarda kanseri düşünmemesinin tanı sürecini uzattığını gösteriyor. Ayrıca, tedavi sürecinde hastaların yaşadığı psikolojik ve fiziksel zorluklar da ele alınıyor.
15 Haziran 2024

Britanya'da geliştirilen yeni bir kan testi, meme kanserinin nüksetmeden önce yıllar önce geri dönüp dönmeyeceğini tespit edebiliyor. Bu test, tümör DNA'sının izlerini tespit ederek hangi hastaların kanserlerinin geri döneceğini yüzde 100 doğrulukla belirliyor. Araştırma, Londra Kanser Araştırmaları Enstitüsü'nden bir ekip tarafından 78 hasta üzerinde yapıldı ve sonuçlar Amerikan Klinik Onkoloji Derneği konferansında sunuldu. Testin, tedavinin daha erken başlamasına ve hayatta kalma oranlarının iyileştirilmesine katkı sağlaması bekleniyor.
4 Haziran 2024

CHP Tekirdağ Milletvekili Nurten Yontar, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde meme kanseri farkındalık ayı kapsamında bir konuşma yaparak, kendisinin de meme kanseri olduğunu ve tedavisinin sürdüğünü açıkladı. Yontar, konuşması sırasında peruğunu çıkararak farkındalık yaratmaya çalıştı ve erken teşhisin önemine vurgu yaptı. Ayrıca, HPV aşısının önemine dikkat çekerek, bu aşının ücretsiz olarak Sağlık Bakanlığı tarafından karşılanması gerektiğini belirtti. Yontar'ın bu eylemi, tüm milletvekilleri tarafından ayakta alkışlandı.
9 Ekim 2024

Prof. Dr. Çağatay Güler, çevre kirliliğinin kadınlar üzerindeki etkilerini vurgulayarak, bu durumun kadına yönelik şiddetin bir başka boyutu olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtiyor. Çalışmalar, çevresel kimyasalların kadın sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini göstermekte; özellikle kanser, üreme sistemi sorunları ve iç mekan kirliliği gibi konulara dikkat çekilmekte. Güler, kadınların çevre bilincinin aile ve toplum sağlığı üzerinde belirleyici olduğunu ve ekofeminizm açısından kadınların doğaya daha duyarlı yaklaştığını ifade ediyor.
29 Nisan 2024

IQAir tarafından yayınlanan 2023 'Dünya Hava Kalitesi' raporuna göre, Türkiye'nin hava kirliliği ortalaması 20.5 ile WHO'nun belirlediği eşik değerlerin dört katı seviyesinde. Raporda, Türkiye havası en kirli 44'üncü ülke olarak sıralanırken, Iğdır şehri Avrupa'nın en kirli havasına sahip kenti olarak belirlendi. Raporda ayrıca, Türkiye'de hava kirliliğinin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine ve kirliliğe yol açan başlıca faktörlere de değiniliyor. Hava kirliliği nedeniyle dünya genelinde her yıl 7 milyon insanın öldüğü belirtiliyor.
20 Mart 2024

Genetik mutasyonlar ebeveynden çocuğa geçerek kansere yol açabiliyor. Teksas Üniversitesi MD Anderson Kanser Merkezi'nden Prof. Dr. Banu Arun, meme kanseri tanısı alan hastaların genetik test yaptırması gerektiğini belirtti. Genetik testler, kanser riskini belirlemede ve tedavi planlamasında önemli rol oynuyor. Türkiye'de de yapılabilen bu testler, kişiye özgü tarama fırsatı sunuyor ve erken tanı ile koruyucu önlemler alınmasını sağlıyor.
10 Eylül 2024

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Prof. Dr. Murat Dilmener Hastanesi'nde su örneklerinde legionella pneumophila bakterisi tespit edildi. Bu bakteri ciddi akciğer enfeksiyonlarına ve ölümlere yol açabiliyor. İlk uyarı Mayıs ayında yapılmasına rağmen, iki aydır gerekli testlerin yapılmadığı belirtiliyor. Uzmanlar, bakterinin yayılmasını önlemek için düzenli dezenfeksiyonun önemine dikkat çekiyor.
9 Temmuz 2024

Türkiye’de geçtiğimiz yıl 41 bin kişiye akciğer kanseri tanısı konuldu. Bu vakaların büyük çoğunluğunu erkekler oluşturuyor. Akciğer kanserinin en büyük nedeni sigara ve tütün ürünleri olarak belirtiliyor. Ayrıca, hava kirliliği ve zararlı kimyasallara maruziyet de önemli risk faktörleri arasında yer alıyor. Erken teşhis ve düzenli sağlık kontrolleri, tedavi başarısını artırmada kritik öneme sahip.
1 Ağustos 2024

Türkiye'de 2012-2022 arasında kadınlar arasında sigara içme oranı yüzde 38.3 artarak erkeklerin oranını geçti. Sigara içen kadınlar, KOAH ve akciğer kanseri gibi hastalıklar açısından daha fazla risk altında. Türk Toraks Derneği, kadınların tütün endüstrisinin pazarlama taktiklerinden korunması için acil önlemler talep ediyor. Kadınlar arasında sigara kullanımının artması, gebelik ve cinsiyete özel kanser risklerini de beraberinde getiriyor. Tütün endüstrisi, dijital kanallar ve aromalı ürünlerle kadınları hedef alarak sigara içme oranlarını artırmaya çalışıyor.
16 Nisan 2024
İşaretlediklerim