Diyarbakır'da kaybolduktan sonra ölü bulunan sekiz yaşındaki Narin Güran'ın davasında savcı, dört sanık için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti. Dava, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülüyor ve sanıkların tutukluluk hali devam ediyor. Olayla ilgili olarak toplam 11 kişi tutuklu bulunuyor ve duruşma 26 Aralık'a ertelendi. Cinayetle ilgili olarak birçok kişi gözaltına alınmış ve bazıları adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
6 Aralık 2024

İstanbul, Kocaeli ve Yalova'da radikal İslamcı örgüt IŞİD'e bağlı olduğu düşünülen şüphelilere yönelik düzenlenen operasyonda 15 kişi gözaltına alındı. Operasyon, IŞİD'in Horasan Vilayeti Türkiye yapılanmasıyla bağlantılı şüphelilere yönelikti. Toplam 23 adrese yapılan baskınlarda 12 kişi gözaltına alındı, operasyonun devamında 3 kişi daha yakalandı. Gözaltına alınan 15 şüpheliden 10'u tutuklanarak ceza infaz kurumlarına gönderildi.
6 Şubat 2024

İstanbul'da gerçekleştirilen sahte para operasyonunda, Irak'ta basılan ve Türkiye'de piyasaya sürülmesi planlanan 1,5 milyon dolar değerinde sahte paraya el konuldu. Operasyonda yabancı uyruklu şüpheliler gözaltına alındı ve şüphelilere ait evlerde 28 bin dolar sahte para ile suçlardan elde edildiği tahmin edilen 5 bin 500 dolar bulundu. Emniyetteki işlemlerin ardından iki şüpheli tutuklanırken, bir zanlı adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
28 Mayıs 2024

İstanbul'da terör örgütü IŞİD'e yönelik düzenlenen operasyonlarda 13 şüpheli gözaltına alındı. Başsavcılık, bu kişilerin IŞİD içerisinde faaliyet gösterdiğini tespit ederek gözaltı kararı verdi. Polis, 13 zanlıyı yakaladı. Operasyonlar, IŞİD'e karşı yürütülen geniş çaplı mücadele kapsamında gerçekleştirildi.
23 Mayıs 2024

Diyarbakır'da Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili yürütülen soruşturmada, tutuklu sanıkların HTS kayıtlarına ilişkin bilirkişi raporu dava dosyasına eklendi. Raporda, sanıkların cinayet günü ve saatlerinde nerede bulunduklarına dair detaylı bilgiler yer aldı. Sanıklar arasında Narin Güran'ın amcası, annesi ve ağabeyi de bulunuyor ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle yargılanacaklar. Raporda, sanıkların cinayet günü ve sonrasında birlikte hareket ettikleri değerlendiriliyor.
1 Kasım 2024

Savcılık, Dilan ve Engin Polat çiftinin de dahil olduğu davada tutuklu sanıkların tahliye kararına itiraz etti. Ancak, Engin Polat’ın avukatı Hüseyin Kaya, itirazın reddedildiğini açıkladı. Polat çiftinin ve diğer sanıkların çeşitli suçlardan yargılandığı davada, tahliye kararları ve itiraz süreçleri devam ediyor. İstanbul merkezli operasyonlarda, Polat çiftinin de aralarında bulunduğu birçok kişi gözaltına alınmış ve çeşitli suçlamalarla yargılanıyor.
6 Eylül 2024

Sosyal medya fenomenleri Alisya Bahar Candan ve Gülnihal Çiçek'in de aralarında bulunduğu 22 şüpheli hakkında dolandırıcılık ve tefecilik suçlamalarıyla iddianame hazırlandı. İddianamede, şüphelilerin 'Sazan Sarmalı' olarak bilinen dolandırıcılık yöntemini kullanarak mağdurları kandırdıkları belirtildi. Candan kardeşlerin, suç örgütü tarafından düzenlenen özel toplantılarda mağdurların kandırılmasında etkin rol oynadıkları iddia edildi. Alisya Bahar Candan için 14 yıldan 44 yıla kadar, Gülnihal Çiçek içinse sekiz yıldan 24 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
14 Mayıs 2024

İranlı aktivist Hüseyin Roneki, siyasi tutukluların serbest bırakılması talebiyle dudaklarını dikerek bir protesto başlattı. Roneki, Tahran'da tek başına oturma eylemi yapacağını duyurdu ve bu eylemin, intihar ettiği iddia edilen aktivist Kiyanuş Senceri'nin taleplerini sürdürmek amacı taşıdığını belirtti. Senceri, 2021'deki protestolar sırasında idama mahkum edilen üç göstericinin serbest bırakılmasını istemiş ve bu taleplerin yerine getirilmemesi halinde intihar edeceğini açıklamıştı. Senceri'nin ölümünün ardından bazı aktivistler, onun öldürülmüş olabileceğini öne sürdü.
18 Kasım 2024

İstanbul 41'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve kamuoyunda ‘yüksek karlı gizli fon’ olarak bilinen dolandırıcılık davasında, müştekiler Arda Turan, Emre Belözoğlu ve Fernando Muslera ilk kez ifade verdi. Tutuklu sanıklar Seçil Erzan ve Ali Yörük'ün de katıldığı duruşmada, müştekiler dolandırıldıklarını ve yüksek getiri vaatleriyle kandırıldıklarını anlattılar. Muslera, Erzan'dan paranın geri ödeneceğine dair resmi dekont aldığını, ancak depremleri bahane ederek oyalandığını belirtti. Belözoğlu ve Turan da benzer şekilde yüksek getiri vaatleriyle dolandırıldıklarını ifade ettiler.
8 Mart 2024

Hrant Dink cinayeti davasında savcı, aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu sekiz sanık için ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti. Dava, İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü ve sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Duruşma 16-17 Temmuz’a ertelendi. Hrant Dink, 19 Ocak 2007'de suikaste kurban gitmişti ve dava süreci 2016 yılında başlamıştı.
31 Mayıs 2024

İstanbul Bahçelievler'de D-100 karayolunda torpil patlatan E.C, polise bıçak çekerek direndi ve bacağından vurularak etkisiz hale getirildi. E.C'nin IŞİD üyesi olduğu ve bu suçtan arandığı belirlendi. Zanlının çantasında çeşitli patlayıcı materyaller bulundu. Ayrıca, E.C'nin akıl hastalıkları hastanesinde gözlem altına alınması yönünde mahkeme kararı olduğu tespit edildi.
3 Aralık 2024

Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin davada, Yargıtay'ın bozduğu kararlar nedeniyle duruşma 10 Ocak'a ertelendi. Davada, FETÖ lideri Fetullah Gülen ve eski savcı Zekeriya Öz gibi isimlerin de aralarında bulunduğu 78 sanık yargılanıyor. Yargıtay, daha önce 15 sanık hakkındaki cezaları bozmuş ve dosyayı yerel mahkemeye geri göndermişti. Duruşmada sanıklar beraat taleplerini dile getirirken, mahkeme sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
11 Ekim 2024

Veysel Şahin'in yasadışı bahis faaliyetleri nedeniyle 21 yıl hapis cezası aldığı ve bu cezanın istinaf sürecinde olduğu belirtiliyor. Şahin'in, Gürcistan'da Galip Öztürk ile iş ortaklığı yaptığı ve Batum'da bir AVM ve otel satın aldığı iddia ediliyor. Ayrıca, Derkan Başer'in yargılandığı yasa dışı bahis davasının, kara para aklama suçlamasıyla yargılanan Polatlar'ın davasıyla birleştirilmesi talep edildi. Bu gelişmeler, Türkiye'deki yasadışı bahis ve kara para aklama faaliyetlerine dair önemli bağlantıları ortaya koyuyor.
15 Kasım 2024

İran'ın Elborz eyaletine bağlı Kereç kentinde sahte içki satma suçlamasıyla dört kişi idam edildi. Geçen yıl haziranda sahte içki nedeniyle 17 kişinin öldüğü ve 191 kişinin zehirlendiği olayla ilgili olarak 11 kişi tutuklanmıştı. Bu olay, İran'da sahte içki kaynaklı zehirlenmelerin ve ölümlerin artmasıyla birlikte, hükümetin bu tür suçlara karşı sert önlemler aldığını gösteriyor.
23 Ekim 2024

Afgan işçi Vezir Mohammad Nourtani'nin Zonguldak'ta ruhsatsız bir madende çalışırken yaralanmasının ardından cesedinin ormanlık alanda yakılmış halde bulunması üzerine, üçü tutuklu altı sanık hakkında müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Duruşmada sanıklar, olayın detaylarını ve birbirlerine karşı suçlamalarını anlattı. Nourtani'nin eşi, sanıklardan birinin eşinden böbreğini satmasını istediğini iddia etti. Mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına ve bazı sanıklar için yurt dışı çıkış yasağına karar verdi.
30 Mayıs 2024

Diyarbakır'da kaybolduktan 19 gün sonra ölü bulunan Narin Güran cinayeti davasının ilk duruşması Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Dört tutuklu sanık, Narin'in annesi, amcası, ağabeyi ve komşusu, iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme suçundan yargılanıyor. Duruşmada ayrıca 22 tanık zorla getirilme emriyle dinlenecek. Dava, yoğun güvenlik önlemleri altında gerçekleştiriliyor.
7 Kasım 2024

ABD Adalet Bakanlığı, İranlı bir yetkilinin eski ABD Başkanı Donald Trump'a suikast düzenlemek için kiralık katil planladığı iddiasıyla ilgili üç kişi hakkında suç duyurusunda bulundu. Suikast planı, ABD'de hırsızlıktan hapis yatmış ve daha sonra İran'a sınır dışı edilmiş Farhad Shakeri'nin ifadeleriyle ortaya çıktı. Shakeri, İran Devrim Muhafızları Ordusu'na mensup bir yetkilinin kendisiyle irtibata geçerek Trump'ı öldürmesi için bir plan hazırlamasını istediğini iddia etti. ABD'de yaşayan Carlisle Rivera ve Jonathon Loadholt'un da bu planla bağlantılı olarak gözaltına alındığı bildirildi.
9 Kasım 2024

İstanbul Başsavcılığı tarafından hazırlanan Baron İddianamesi, uyuşturucu kaçakçılarının kara para aklama yöntemlerini detaylandırıyor. Araştırmada, lüks araç alım-satımı ve emlak projeleri üzerinden para aklama faaliyetleri ile şifreli haberleşme programlarındaki mesajlar yoluyla para trafiğinin çözümlendiği belirtiliyor. Ayrıca, Hawala sistemi ve Token adı verilen şifre yöntemi ile uluslararası düzeyde kara para aklama işlemlerinin yapıldığı ortaya konuluyor.
6 Nisan 2024

Yargıtay, 1996 yılında Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'nde 10 tutuklunun demir çubuk ve sopalarla dövülerek öldürüldüğü olayla ilgili davada zaman aşımı kararını hukuka uygun buldu. Davada yerel mahkeme, sanıkların eylemlerini tanımlarken kullandığı suç maddesi ve hukuki değerlendirmelerde hata bulunmadığını belirtti. Mağdur avukatları, davanın makul sürede sonuçlandırılmadığı gerekçesiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurmuş ve Türkiye 2010 yılında tazminata mahkum edilmişti.
24 Eylül 2024

Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi, Tahir Elçi davasında yargılanan üç polis memuru hakkında beraat kararlarının gerekçesini açıkladı. Mahkeme, Elçi’nin ölüm anına ilişkin herhangi bir görüntü bulunamadığını ve cinayet silahının hangi istikametten kim tarafından ateşlendiğinin tespit edilemediğini belirtti. Forensic Architecture tarafından hazırlanan raporda, Elçi’nin üç polis memurundan birinin ateşiyle öldürülmüş olabileceği belirtilmişti, ancak somut delil bulunmadığı için sanıkların beraatine karar verildi.
10 Temmuz 2024
İşaretlediklerim