Yazıda, Türkiye genel seçimlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yerel seçimlerde Özgür Özel'in öne çıktığı belirtiliyor. Seçmenlerin, bu iki liderden Türkiye'nin sorunlarını işbirliği içinde çözmelerini beklediği ifade ediliyor. Erdoğan'ın yeni anayasa yapımını önceliklendirdiği, Özel'in ise bu konuda itirazının olmadığı aktarılıyor. Ayrıca, Özel'in güven artırıcı adımlar olarak Gezi olaylarından dolayı hapis yatanların durumu ve 28 Şubat generallerinin affedilmesi konularını gündeme getirmesi bekleniyor.
26 Nisan 2024

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Anayasa'nın 3. maddesindeki 'devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü' ifadesine yönelik eleştirilerinde geri adım attı. Kurtulmuş, bu konuda bir tartışma varmış gibi gösterilmesinin bir algı operasyonu olduğunu belirtti. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise Anayasa'nın ilk dört maddesine yönelik herhangi bir değişiklik girişimine sert tepki gösterdi. Kurtulmuş, yeni Anayasa sürecinde birçok kesimin görüşünün alınacağını ve Anayasa'nın özgürlüğü kısıtlayıcı hükümlerinin ele alınacağını ifade etti.
13 Ekim 2024

Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Can Atalay, Silivri Cezaevi'nden yazdığı mektupta, Anayasa Mahkemesi'nin vekilliğinin düşürülmesini yok hükmünde saymasına rağmen Meclis'in bu kararı uygulamamasını eleştirdi. Atalay, hukukun açık emirlerinin yerine getirilmesi gerektiğini ve Anayasa'ya uymayan Meclis'in meşruiyetini kaybedeceğini vurguladı. Ayrıca, Meclis'in yeniden toplanmasının bu durumu düzeltmek için bir fırsat olduğunu belirtti. Atalay, Anayasa'ya ve hukuka bağlı kalınması gerektiğini savundu.
27 Ağustos 2024

AKP ve MHP'nin hazırladığı anayasa değişikliği teklifi Meclis'e sunuldu. Muhalefet, özellikle CHP ve İYİ Parti, AKP'nin 2010'daki gibi 'bilinçli fire' vererek referanduma gitme ihtimaline karşı tedirgin. İYİ Parti, başörtüsü teklifindeki bazı ifadelerin değiştirilmesini ve 'çocuğun korunmasının öneminin' anayasal güvenceye alınmasını öneriyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçimleri referandum havasında götürme isteği ve anayasa değişikliği için gereken oyların sağlanması konusunda muhalefetin tutumu belirleyici olacak. Muhalefet, uzlaşı sağlanamazsa oylamaya katılmama seçeneğini de değerlendiriyor.
17 Ocak 2023

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Anayasa'nın ilk dört maddesine yönelik değişiklik girişimlerine sert bir dille karşı çıktı. Özel, bu maddelere el uzatanların ellerinin kırılacağını belirtti. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un Anayasa'nın 3. maddesindeki 'Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü' ifadesinin değiştirilmesi gerektiği yönündeki açıklamalarına tepki gösteren Özel, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir bütün olduğunu vurguladı. Özel, Muğla'da yaptığı konuşmada, bayrak, başkent ve kurucu değerlerin değiştirilemez olduğunu ifade etti.
13 Ekim 2024

Zülal Kalkandelen, Türkiye'de laiklik ilkesini savunan gruplara anında müdahale edilirken, şeriatçı grupların rahatça toplanıp açıklama yapabilmesine dikkat çekiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şeriatın İslam olduğunu söylemesi ve şeriat taleplerinin artışı, AKP yönetimine bağlanıyor. Ayrıca, cumhuriyet savcılarının bu konularda sessiz kalması ve görevlerini yerine getirmemeleri, Türkiye'de hukuk devletinin sona erdiğine dair kanıtlar olarak sunuluyor.
28 Şubat 2024

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'yumuşama' olarak nitelendirdiği süreci 'normalleşme' olarak adlandırmayı tercih ettiğini açıkladı. Özel, siyasetin küslük üzerine kurulamayacağını, gerçek demokrasilerde liderler arasında sürekli bir küslüğün olmaması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, devletin siyasete alet edilmesinin yanlış olduğunu, devlet ve millet arasında bir yarış olursa milletin kazanacağını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı görüşmede dış temasları hakkında bilgi verdiğini de paylaştı.
8 Mayıs 2024

CHP, anayasa değişikliği tartışmaları ve 'tek adam' yönetim sisteminden parlamenter sisteme geçiş hedefi arasında, Türkiye'nin karşı karşıya olduğu yoksulluk, yolsuzluk ve yozluk gibi temel sorunlara çözüm üretmeye çalışıyor. Parti, demokratik hukuk devleti ilkelerine uygun hareket etme ve hesap verilebilirlik konularında seçmen desteğiyle baskıyı artırmayı hedefliyor. Ayrıca, eğitimde ve sağlıkta yaşanan sorunlar ile çocuk işçiliğinin artışı gibi toplumsal meseleler de gündemde yer alıyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nın yeni müfredat taslağı ise dini temaların öne çıkarılması planlarıyla eleştiriliyor.
29 Nisan 2024

Esfender Korkmaz, 2017 başkanlık rejimi ile Türkiye'de yargıya müdahalenin arttığını ve Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmadığını belirtti. Yargıtay seçimlerinde yaşanan olaylar, yargıya olan güvenin azalmasına neden oldu. The Economist'in Türkiye'yi kapak yaptığı Ocak 2023 sayısında, Türkiye'deki demokrasinin kusurlu olduğu ve Erdoğan'ın davranışlarının ülkeyi diktatörlüğe götürebileceği ifade edildi. Korkmaz, Türkiye'nin yeniden parlamenter sisteme dönmesi gerektiğini savundu.
16 Mayıs 2024

Murat Belge, Tayyip Erdoğan'ın demokrasi anlayışını ve Anayasa Mahkemesi'nin bazı kişilerin tutukluluğunun anayasaya aykırı olduğuna dair kararlarını ele alıyor. Erdoğan'ın, seçimlerle elde edilen yetkinin her türlü sınırlamanın üstünde olduğunu ve seçilmiş kişinin iradesinin durdurulamayacağını savunduğunu belirtiyor. Belge, Erdoğan'ın bu anlayışını 'İslami demokrasi' olarak adlandırıyor ve toplumun bu anlayışa şimdiye kadar destek verdiğini ifade ediyor.
10 Şubat 2024

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ekonomi üzerine yaptığı açıklamalar ve gelecek vaatleri, gazeteci Mehmet Y. Yılmaz tarafından eleştirildi. Yılmaz, Erdoğan'ın ekonomik dengeleri yerine oturtma vaadine ve enflasyonun düşeceği yönündeki öngörülerine şüpheyle yaklaştığını belirtti. Yılmaz, geçmişte yapılan ekonomik tahminlerin tutmaması ve Erdoğan'ın uzun süredir ülkeyi yönetmesine rağmen ekonomik dengeleri sağlayamamış olmasını eleştirdi. Ayrıca, okuyucuları Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarına karşı temkinli olmaya çağırdı.
29 Şubat 2024

Can Ataklı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bayram mesajında seçim sonrası döneme ilişkin ifadelerini ve Devlet Bahçeli'nin bayram mesajındaki sert söylemlerini ele alıyor. Erdoğan'ın '4 yıl seçimsiz dönem' vurgusunu muhalefete ve kendi tabanına yönelik mesajlar olarak yorumluyor. Bahçeli'nin ise seçim sonuçlarına öfkeli olduğunu ve tehditkar bir dil kullandığını belirtiyor. Ataklı, Bahçeli'nin bu tutumunun, Erdoğan tarafından saf dışı bırakılma korkusundan kaynaklandığını ve İYİ Parti'ye yönelik bir uyarı olarak değerlendiriyor.
11 Nisan 2024

Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kamuda personel alımlarında mülakat sisteminin kaldırılacağına dair vaadini eleştirdi. Kılıçdaroğlu, bu vaadin kendisinin bir projesi olduğunu ve Erdoğan'ın seçime kısa bir süre kala kendi yarattığı sorunları çözme sözü verdiğini ifade etti. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da Erdoğan'ın vaatlerinin Millet İttifakı'nın vaatleriyle aynı olduğunu belirterek eleştirdi.
11 Nisan 2023

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu'nun Anayasa'nın 4. maddesine karşı yaptığı açıklamalar sonrası başlayan tartışmalara son noktayı koydu. Erdoğan, partisinin bu konudaki tutumunun açık olduğunu belirterek, Anayasa'nın ilk dört maddesiyle ilgili herhangi bir tartışma olmadığını vurguladı. Yapıcıoğlu'nun açıklamaları siyasette polemiğe neden olmuş, CHP ve İYİ Parti tepki gösterirken, MHP Yapıcıoğlu'na kapıyı kapatmıştı.
18 Eylül 2024

Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş, Yargıtay'ın Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) hükümlü milletvekili Can Atalay'ın tahliye edilmesi yönündeki kararına uymayarak, Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi ve AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar vermesini 'açık bir darbe girişimi' olarak değerlendirdi. AYM, Atalay'ın seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlal edildiğine hükmetmiş, ancak Yargıtay bu karara karşı çıkmıştır. Erkan Baş, tüm siyasi partileri ve yurttaşları bu duruma karşı ortak tavır almaya çağırdı.
8 Kasım 2023

Can Ataklı, son dönemde yaşanan siyasi yumuşama hareketlerine rağmen, geçmişteki gerginliklerin sorumlusunun kim olduğunu sorguluyor. Erdoğan'ın uzun süredir muhalefet partilerine karşı agresif ve uzlaşmaz bir tutum sergilediğini, muhalefet liderlerini ciddiye almadığını ve önemli konularda muhalefetle iletişim kurmadığını belirtiyor. Ayrıca, Erdoğan'ın son seçimlerdeki başarısızlıklarının ardından siyasi tutumunda bir değişiklik olup olmadığını sorguluyor.
30 Nisan 2024

Mehmet Altan, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinin ardından AKP'nin artık birinci parti olmadığını ve küçük ortağının oy oranının yüzde 5'in altında olduğunu belirtiyor. Ayrıca, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin de işlevsiz olduğunu ve halkın bu durumdan rahatsızlık duyduğunu ifade ediyor. Altan, AKP'nin siyasi sahneden çekilme ihtimalinden bahsederken, Türkiye'nin askeri vesayetten sivil otoriterliğe geçiş yaptığını ve hukuk ile anayasal düzenin göstermelik hale geldiğini eleştiriyor.
22 Nisan 2024

AKP Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, bir basın toplantısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı 'ikinci Atatürk' olarak nitelendirdi. Yayman, Atatürk'ün bugün yaşasaydı Erdoğan'ın politikalarını benimseyeceğini ve onun yanında yer alacağını iddia etti. Ayrıca, Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu belirtti ve muhalefeti, geçmişte verdiği yeni anayasa yapma sözlerinin arkasında durmaya çağırdı.
27 Ekim 2023

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın üçüncü dönem adaylığı konusunda kamuoyunda tartışmalar devam ederken, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Erdoğan'ın adaylığının anayasaya uygun olduğunu savundu. Şentop, Erdoğan'ın şu anki görev süresini 'ilk dönem' olarak nitelendirerek, ikinci dönem adaylığının söz konusu olduğunu belirtti. Bu açıklama, Erdoğan'ın 'yeni sistemle kronometreyi sıfırladık' ifadesiyle örtüşüyor. Ancak, hukukçuların çoğu anayasanın Erdoğan'ın üçüncü dönem adaylığını mümkün kılmadığını belirtiyor ve 'sıfırlanma' teorisinin yasal bir dayanağı olmadığını ifade ediyor.
2 Şubat 2023

Geçen yılki genel seçimlerde ekonomik iyileştirmeler, asgari ücrette yüzde 50 zam, memur maaşlarında artış ve emeklilik haklarında iyileştirmeler gibi önlemlerle seçmenin desteği kazanılmıştı. Ancak bu yıl, Mustafa Yalçıner'e göre, benzer ekonomik teşviklerin sağlanamaması durumu söz konusu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin karşılıksız gelir kaynaklarına sahip olmadığını, deprem harcamaları ve emekli maaşları gibi büyük bütçe kalemleri nedeniyle ekonomik zorlukların arttığını ifade etmiştir. Yalçıner, bu durumu 'seçim rüşveti' dağıtılamaması olarak nitelendiriyor.
5 Mart 2024
İşaretlediklerim