Taha Akyol, iktidarın Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) bireysel başvurular üzerine insan hakları ihlallerini denetleme yetkisini daraltma hazırlığında olduğunu belirtiyor. Bu değişiklikle, adil yargılanma hakkı, etkin soruşturma eksikliği ve delillerin geçersizliği gibi gerekçelerle AYM'nin inceleme yapamayacağını ifade ediyor. Akyol, bu durumun Türkiye'nin hukuk devleti puanını düşüreceğini ve yalnızca yanlış kararı veren mahkemeyi değil, onaylayan Yargıtay'ı ve uygulayan Meclis'i de bağlayan AYM kararlarının önemini vurguluyor.
11 Şubat 2024

İstanbul 35'inci Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay'ın bozma kararının ardından yeniden görülen Büyükada davasında, insan hakları savunucuları Taner Kılıç, Günal Kurşun, İdil Eser ve Özlem Dalkıran'ın beraatine hükmetti. Savcı, bu dört sanık hakkında aleyhte kesin delil olmadığını belirterek beraatlerini talep etmişti. Taner Kılıç'a yönelik 'örgüte üye olmak' suçundan ceza talep edilmiş, ancak mahkeme beraat kararı verdi ve Kılıç'ın yurt dışı çıkış yasağını kaldırdı. 2017'de Büyükada'da düzenlenen bir toplantıya katıldıkları için 'silahlı terör örgütüne üye olmak' ve 'silahlı terör örgütüne yardım etmek' suçlamalarıyla yargılanan 11 insan hakları savunucusundan dörtü bu kararla beraat etmiş oldu.
6 Haziran 2023

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, yaklaşan genel seçimler öncesinde bir dizi ekonomik düzenleme ve affı içeren yeni paketi açıkladı. Paket, 2 bin lirayı aşmayan vergi borçları için cezaların tahsilinden vazgeçilmesi, yükseköğrenim kredisi borçlarının yeniden yapılandırılması, vergi ve prim borçlarına yönelik cezaların kaldırılması gibi maddeleri içeriyor. Ayrıca, bazı sürücü ceza puanlarının silinmesi ve geri alınan ehliyetlerin iadesi de paket kapsamında yer alıyor.
23 Ocak 2023

Rahmi Turan, 9’uncu Yargı Paketi'nde yer alan ve kadınlar için büyük bir tehdit oluşturan değişiklikleri ele alıyor. Özellikle 6284 sayılı şiddetle mücadele kanununun en önemli caydırıcı unsuru olan 'Zorlama Hapsi'nin kaldırılmak istenmesi, kadın hakları savunucuları tarafından büyük tepkiyle karşılanıyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, bu değişikliğin kadın cinayetlerini artıracağını ve iktidarın bu cinayetlerden sorumlu olacağını belirtiyor.
4 Haziran 2024

Kobani davası, Türkiye'de 108 kişinin yargılandığı ve aralarında HDP'nin eski eş başkanlarının da bulunduğu önemli bir dava olarak öne çıkıyor. Eski Eş Başkan Selahattin Demirtaş'ın uzun savunması ve diğer yazıları, geniş ilgi görüyor ve internet üzerinden erişilebilir durumda. Demirtaş ve diğer siyasetçiler, yıllardır süren çatışmaların ortasında doğmuş ve barış için mücadele etmişlerdir. Necmiye Alpay, Demirtaş'ın yazılarından alıntılar yaparak, Türkiye'deki demokratik değerler ve ifade özgürlüğü üzerine düşündürücü noktalar sunuyor.
9 Mayıs 2024

Tutuklu eski HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, Kobani davasında yaptığı savunmada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Anayasa Mahkemesi üyelerini arayarak azarladığına dair iddiaları dile getirdi. Demirtaş, yargılamanın siyasi gerekçelerle yapıldığını ve iktidarın hedefleri doğrultusunda kullanıldığını savundu. Ayrıca, Ankara'da HDP'yi ilgilendirebilecek bir buluşma olduğuna dair haberleri hatırlatarak, yargı sürecinin AKP ve MHP'nin siyasi emellerine hizmet ettiğini iddia etti. Demirtaş ve diğer sanıklar, 2014'teki Kobani olaylarıyla ilgili olarak ağır cezalarla yargılanıyorlar.
12 Nisan 2023

9’uncu yargı paketi olarak bilinen kanun teklifinin çalışmaları tamamlandı ve Meclis’e sunulacak. Paket, casusluk faaliyetleri ve devletin güvenliği aleyhine işlenen suçlar için ağır cezalar öngörüyor. Ayrıca, hakaret suçlarının uzlaştırma kapsamından çıkarılması, yazılı bildirimlerde değişiklikler ve hükümlülerin eğitim haklarının genişletilmesi gibi düzenlemeler içeriyor. Bu düzenlemeler, yargı süreçlerini hızlandırmayı ve ceza infaz kurumlarındaki eğitim olanaklarını artırmayı hedefliyor.
27 Haziran 2024

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, iktidara gelmeleri halinde altı ay içinde geniş kapsamlı afların gündemlerinde olduğunu belirtti. Bu aflar arasında ehliyet, sicil ve borç, eğitim ve denklik, Bağkur tescil afları gibi konuların yer aldığını ve vatandaşların Cumhuriyetin İkinci Yüzyılına ticari ve mesleki olarak temiz bir başlangıç yapacaklarını ifade etti. Geçmişte Kılıçdaroğlu'nun gündeme getirdiği EYT ve KYK borçları gibi vaatlerin iktidar tarafından uygulamaya konulduğu hatırlatıldı.
13 Ocak 2023

Anayasa Mahkemesi raportörü, HDP'nin kapatma davasının seçimlerden sonra görüşülmesi talebinin reddedilmesini istedi. Raportör, mahkemenin gündemine hakim olduğunu ve dosyanın hacimli olduğunu belirtti. Yüksek Mahkeme, HDP'nin talebini ve ek süre talebini yarın değerlendirecek. Daha önce AYM, HDP'nin hazine yardımı hesaplarına geçici bloke koymuş ve savunma için 30 gün süre vermişti.
25 Ocak 2023

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararının iptali için açılan davada, Danıştay 10. Dairesi'nin ret kararını 'hukuka uygun' buldu. Kadın örgütleri ve siyasi partilerin açtığı dava, Danıştay 10. Dairesi tarafından reddedilmiş ve bu karara yapılan temyiz başvuruları da oy çokluğuyla reddedildi. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, karara tepki göstererek, bundan sonraki adımın Anayasa Mahkemesi ve gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi olacağını belirtti.
2 Ocak 2023

Türkiye İşçi Partisi Hatay milletvekili Can Atalay'ın avukatları, Anayasa Mahkemesi'nin kararını uygulamayan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi üyeleri hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu'na suç duyurusunda bulundu. Avukatlar, mahkeme üyeleri hakkında 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' ve 'görevi kötüye kullanma' suçlarından ceza davası açılmasını talep etti. Anayasa Mahkemesi, Can Atalay'ın 'seçilme ve siyasi faaliyette bulunma' ve 'kişi hürriyeti ve güvenliği' hakkının ihlal edildiğine hükmetmişti.
3 Kasım 2023

TELE 1 yayın yönetmeni Merdan Yanardağ, 100 gün önce tutuklanmasının ardından hakim karşısına çıktı. Yanardağ, savunmasında yargılandığı davanın basın ve ifade özgürlüğünü ortadan kaldırma, totaliter rejime sürükleme operasyonunun bir parçası olduğunu belirtti. Yanardağ, savcılığın montaj bir video uydurarak suçlanmasını sağladığını ve bağımsız medyanın sindirilmesi için burada olduğunu ifade etti. Yanardağ, savcılığın AKP'nin fedaisi gibi davrandığını ve sosyal medya trollerinin ağzıyla hareket ettiğini belirtti. Yanardağ, beraat kararı verilmesini ve davanın düşürülmesini talep etti.
4 Ekim 2023

TBMM Karma Komisyonu, CHP'li Ali Mahir Başarır ve İYİ Partili Lütfü Türkkan'ın dokunulmazlıklarının kaldırılması yönünde karar verdi. Başarır, bir mahkemeye tepki göstermesi nedeniyle 'duruşma hakimlerine alenen hakaret' ve 'adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs' suçlarından; Türkkan ise Bingöl'de bir vatandaşa hakaret etmesi ve sonrasında özür dilemesi nedeniyle 'hakaret' suçundan fezleke hazırlanmıştı. TBMM Genel Kurulu'nun son kararı vereceği belirtildi ve milletvekilleri savunmalarını yazılı veya sözlü olarak yapabilecekler.
2 Mart 2023

Anayasa Mahkemesi (AYM), 2017'de çıkarılan ve sık sık sansüre bahane edilen 5651 sayılı Kanun'un 9'uncu maddesiyle ilgili olarak Diken ve İFÖD'nin yaptığı bireysel başvuruları değerlendirerek, 500'den fazla içerikle ilgili erişim engeli kararlarının ifade özgürlüğü ihlali olduğuna karar verdi. Bu kararlar, AYM'nin daha önce verdiği ve yapısal sorunları gidermek amacıyla TBMM'ye bildirilmesine hükmeden pilot kararı referans alarak verildi. Prof. Dr. Yaman Akdeniz, bu başvuruların detaylarını ve bazı örneklerini sosyal medya hesabından paylaştı.
7 Şubat 2024

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Muhtarlık İşleri Daire Başkanı Yavuz Saltık, 'örgüte yardım' suçlamasıyla yargılandığı davada yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasına karar verildi. Duruşmada tanıklar dinlendi ve İBB çalışanı Fatma Yavuz, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat'ın ideolojik görüşleri nedeniyle bazı yerlere daha fazla yardım yapıldığını iddia etti. Duruşma sırasında bir tartışma yaşandı ve gazetecilerin salona alınmaması konusunda mahkeme başkanı ile avukatlar arasında gerginlik yaşandı. Bir sonraki duruşma 29 Mart'ta yapılacak.
25 Ocak 2023

Gezi Parkı davasından dolayı tutuklu bulunan avukat ve TİP Milletvekili Can Atalay, milletvekili seçilmesine rağmen serbest bırakılmadı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Atalay'ın durumunun Yargıtay ile TBMM Başkanlığı arasında yapılacak yazışmaların sonucuna göre netleşeceğini ifade etti. Tunç, Gezi davasının anayasal düzenle ilgili olduğunu ve dokunulmazlık kapsamı dışında kalan dosyalardan olduğunu belirtti.
7 Haziran 2023

Türkiye İşçi Partisi Milletvekili Can Atalay'ın tutukluluğuna yapılan itiraz, Yargıtay tarafından reddedildi. Bu kararın ardından Atalay, Twitter üzerinden bir mesaj yayımlayarak, daha önce konuşmayan veya yeterince tepki göstermeyen kişileri hukuksuzluklara karşı seslerini yükseltmeye çağırdı. Ayrıca TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve Başkanlık Divanı'na da durumun ciddiyeti karşısında sorumluluklarını yerine getirmeleri gerektiğini belirtti ve yemin etmek için kendisine heyet gönderilmesini talep etti.
14 Temmuz 2023

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yenilgiye uğrayan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, seçim sonrası kamuoyuna açık özeleştiri yapmamalarının bir eksiklik olduğunu belirtti. Kılıçdaroğlu, seçim sonrası üzerlerinde ağır bir baskı oluştuğunu ve bu durumun hala devam ettiğini ifade etti. Ayrıca, kararsız muhafazakârların 'ulusalcılar iktidara gelirse yeniden eski günlere dönebiliriz korkusu'yla oylarını Erdoğan'a verdiklerini söyledi.
30 Ağustos 2023

Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) hak ihlali kararı üzerine Can Atalay'ın davasına bakacak mahkemenin başkanı adliyeden ayrıldı. AYM, Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkum edildikten sonra TİP'ten milletvekili seçilen avukat Can Atalay'ın bireysel başvurusunu değerlendirmiş ve hak ihlali olduğuna hükmetmişti. İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, duruşmalar devam ederken mahkeme başkanı Mesut Özdemir, AYM kararının yeniden yargılama sebebi olduğunu, ama Can Atalay'la ilgili böyle bir işleyiş olmayacağını belirtti. Özdemir, öğle arasından sonra adliyeden ayrıldı.
26 Ekim 2023

Barış Pehlivan, Yargıtay, Danıştay ve bölge adliye mahkemelerinde görev yapan hâkimler ve savcılarla yaptığı görüşmeler sonucunda, Türkiye'deki yargı sisteminin siyasi konjonktürden nasıl etkilenebileceğini ele alıyor. Yazıda, yargının bağımsızlığına inanan meslek mensuplarının şahsi olarak gelecek kaygısı taşımadığı, ancak hukuka uygun olmayan kararlar verenlerin siyasi konjonktürü yakından takip etmek zorunda kaldığı belirtiliyor. Ayrıca, yüksek yargı organlarında dönüşümün beklendiği, Anayasa Mahkemesi ve YÖK'te belirli gruplara yönelik atamaların yapılması planlandığı ve anayasa değişikliği çalışmaları için zemin arandığı ifade ediliyor.
3 Nisan 2024
İşaretlediklerim