Amerikalı Cumhuriyetçi senatörler, Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı Karim Khan'a, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya karşı tutuklama emri çıkarılması durumunda yaptırım uygulayacaklarını bildirdi. Senatörler, bu durumun hem İsrail'in hem de ABD'nin egemenliğine tehdit oluşturduğunu belirtti. Ayrıca, İsrail aleyhine bir karar alınması halinde ABD'nin mahkemeye olan desteğini sonlandıracağını ve mahkeme çalışanlarına yaptırım uygulanacağını açıkladı. UCM Başsavcısı Karim Khan, bu tür gözdağı ve misilleme girişimlerinin durdurulmasını talep etti.
7 Mayıs 2024

ABD, İsrail'e Refah bölgesini işgal etmemesi için Hamas liderleri hakkında hassas istihbarat bilgileri ve askeri destek paketleri sunmuş. ABD Başkanı Joe Biden, İsrail'e büyük bir saldırı durumunda silah yardımlarını askıya alacağını belirtmiş. Ayrıca, Biden yönetimi İsrail'e, Refah'tan ayrılmak zorunda kalan Filistinliler için geçici barınma alanları oluşturulması teklifinde bulunmuş. İsrail, bu önerilere henüz olumlu yanıt vermemiş ve Filistinli sivillerin yer değiştirmesi için gerekli altyapının hazırlanmasının aylar süreceği belirtilmiş.
11 Mayıs 2024

Eski İsrail Savunma Bakanı ve Ulusal Birlik Partisi Başkanı Benny Gantz, ABD Başkanı Joe Biden'ın İsrail hükümetine yönelik eleştirilerini bir uyarı olarak nitelendirdi ve Başbakan Netanyahu'yu durumu düzeltmeye çağırdı. Biden, İsrail'in mevcut politikalarına devam etmesinin mümkün olmadığını belirtti ve Netanyahu'yu yakın zamanda Washington'a davet etmeyi düşünmediğini ifade etti. İsrail'de Adalet Bakanı Yariv Levin tarafından duyurulan ve Yüksek Mahkeme'nin yetkilerini sınırlandıran yargı reformu, ülkede geniş çaplı tartışmalara ve protestolara neden oldu.
29 Mart 2023

ABD Başkanı Joe Biden, İsrail'in Gazze'nin güneyinde yer alan ve yaklaşık 1,5 milyon Filistinlinin sığındığı Refah kentine yapmayı planladığı saldırıyı engellemek amacıyla İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüştü. Netanyahu, Biden ile yaptığı görüşmede saldırı planından vazgeçmeyeceğini belirtti ve Hamas'ı askeri açıdan ortadan kaldırmanın önemini vurguladı. Biden, Netanyahu'dan bu konuyu daha detaylı tartışmak üzere bir heyeti Washington'a göndermesini istedi, Netanyahu heyet göndermeyi kabul etti ancak saldırı planından vazgeçmedi.
19 Mart 2024

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, uluslararası toplumun uyarılarına rağmen Gazze'nin güneyindeki Refah kentine saldırı planını onayladı. Bu karar, Gazze'de devam eden savaşın şiddetini artırabilecek ve bölgedeki insani durumu daha da kötüleştirebilecek bir adım olarak görülüyor. ABD ve Mısır gibi ülkelerin uyarılarına karşın alınan bu karar, Netanyahu'nun Hamas'ın ateşkes teklifini 'akıl dışı' bulduğunu açıklamasının ardından geldi. Ayrıca, ABD Başkanı Joe Biden'ın Netanyahu'yu eleştirmesi ve İsrail içindeki tartışmalar, İsrail-ABD ilişkilerinde gerginliğe yol açtı.
15 Mart 2024

UCM Başsavcısı Han, İsrail Başbakanı Netanyahu ve diğer bazı İsrailli ve Hamas yetkilileri hakkında tutuklama talebinde bulundu. Bu talep, ABD ve İsrail'de büyük bir tepkiyle karşılandı ve ABD senatörleri UCM'ye yaptırım uygulamayı tartışmaya başladı. Ayrıca, İsrail Başbakanı Netanyahu, bu talebi antisemitizm olarak nitelendirdi. Bu gelişmeler, uluslararası hukuk ve çok kutuplu dünya düzeni tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
23 Mayıs 2024

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail'in Filistin'e yönelik provokasyonlarını eleştirerek, İsrail'in bölgedeki barış çabalarını sabote ettiğini belirtti. Fidan, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun barış istemediğini ve bölgeyi ateşe vermek istediğini ifade etti. Ayrıca, Uluslararası Adalet Divanı'nda İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olmak için hazırlanan dosyanın Lahey'e sunulacağını açıkladı. Fidan, İsrail'in provokasyonlarının bölgeyi daha fazla zor durumda bırakacağını vurguladı.
5 Ağustos 2024

ABD, İsrail-Filistin çatışmasının daha geniş bir bölgesel çatışmaya dönüşme ihtimaline karşı, bölgedeki vatandaşlarını tahliye etmek için bir plan hazırladı. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, bu 'tedbir amaçlı acil eylem planı'nın 'beklenmedik durum ve olasılıklar'a karşı hazırlandığını belirtti. İsrail-Filistin çatışmasının tırmanabileceği ihtimaline dair endişeler nedeniyle acil durum planlarını değerlendirmeye aldığı bildirildi.
25 Ekim 2023

Başlangıçta, Hamas'ın saldırıları sonucu İsrail'e karşı genel bir sempati oluşmuşken, zamanla İsrail kuvvetlerinin Filistin halkına zarar vermesi ve rehinelerin kurtarılamaması uluslararası alanda tepkilere yol açmıştır. ABD, İsrail'e koşulsuz destek veren tek ülke olarak bilinirken, son olaylar sonucunda bu tutumun sarsıldığı gözlemlenmiştir. Amerikan halkı arasında İsrail politikasına karşı çıkan sesler yükselmekte ve Amerikan yönetiminin İsrail'i frenleme çabaları başarısız olmuştur. Netanyahu, Amerikan desteğine güvense de, artık bazı Amerikalıların İsrail politikasını ve Netanyahu hükümetinin aşırı sağcı unsurlarını desteklemek arasında fark gördüğü belirtilmektedir.
8 Nisan 2024

İsrail yönetimi, ABD'nin Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetini devirmek istediğinden endişe duyuyor. ABD Başkanı Joe Biden ile Netanyahu arasında, Gazze'ye yönelik saldırıların yoğunluğu konusunda fikir ayrılıkları yaşanmış, özellikle Netanyahu'nun Refah kentine saldırı planları bu ayrılığı derinleştirmiştir. Biden, Netanyahu'nun eylemlerinin İsrail'e zarar verdiğini belirtmiş, ABD istihbaratı da Netanyahu'nun savaş nedeniyle görevden alınma ihtimalinin arttığını rapor etmiştir. İsrail'den bir yetkili, ABD'nin bu raporuna dayanarak ABD'nin Netanyahu hükümetini devirmeye çalıştığını öne sürmüştür.
13 Mart 2024

ABD, İsrail ordusunun Refah'ta düzenlediği ve onlarca Filistinlinin ölümüne neden olan hava saldırısının ardından çıkan görüntüleri içler acısı olarak nitelendirdi. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi'nden bir sözcü, saldırıda sivillerin hayatlarını kaybetmesinden üzüntü duyduklarını belirtti. Birleşmiş Milletler'in Uluslararası Adalet Divanı, İsrail'in Refah'a saldırılarını durdurması yönünde karar almıştı, ancak İsrail bu karara uymayarak saldırılarına devam etti. İsrail Başbakanı Netanyahu, saldırıyı trajik bir hata olarak değerlendirdi.
28 Mayıs 2024

ABD, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Galant için savaş suçu iddiaları nedeniyle tutuklama emri çıkarılmasını talep etmesine tepki gösterdi. ABD Başkanı Joe Biden, UCM Başsavcısı Kerim Han'ın kararını 'utanç verici' olarak nitelendirdi ve İsrail'in güvenliğine yönelik tehditlere karşı daima yanında olacaklarını belirtti. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken da UCM'nin İsrail üzerinde yargılama yetkisi olmadığını savunarak başvuruyu reddettiklerini açıkladı.
20 Mayıs 2024

Uluslararası Ceza Mahkemesi, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve İsrail Savunma Bakanı Yoav Galant için savaş suçu iddiaları nedeniyle tutuklama emri çıkarılmasını talep etti. Bu karar, İsrail'in Filistin topraklarındaki askeri operasyonları ve sivil kayıplarına yönelik iddialar üzerine alındı. Kararın uluslararası diplomatik ilişkilerde önemli yankıları olması bekleniyor.
20 Mayıs 2024

İsrail'in aşırı sağcı ulusal güvenlik bakanı Itamar Ben Gvir, Batı Şeria'da halka yeni cezalar verilmesini ve İsrail hapishanelerindeki Filistinlilerin idam edilmesini talep etti. Bu açıklama, El Halil kentinde İsrail polisinin bulunduğu araca yapılan silahlı saldırının ardından geldi. Ben Gvir, Batı Şeria'da daha fazla askeri kontrol noktası kurulmasını ve Filistinlilerin sokaklarda dolaşmasına izin verilmemesini istedi. Ayrıca, Filistin yönetimini terörü teşvik etmekle suçladı.
1 Eylül 2024

İsrail’in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir, iki bini aşkın bir grupla Mescid-i Aksa’ya baskın düzenleyip 'Yaşasın İsrail' diye slogan attı. Bu eylem, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu tarafından tepkiyle karşılandı. Netanyahu, Mescid-i Aksa’ya ilişkin politikaların başbakan ve hükümet tarafından belirlendiğini ve bu tür bireysel eylemlerin statükodan sapma olduğunu belirtti. Mescid-i Aksa'nın statükosu, Ürdün ve Filistin arasında yapılan anlaşmalarla belirlenmiş olup, Ürdün'ün himayesinde bulunuyor.
13 Ağustos 2024

Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Gazze Şeridi'nde, özellikle de Refah'ta durumun çok vahim olduğunu belirterek, İsrail'e geçici tedbirleri derhal ve etkin şekilde uygulaması gerektiğini açıkladı. Güney Afrika Cumhuriyeti'nin talebi üzerine, İsrail'in Gazze'de işlediği fiillerin 1948 tarihli Birleşmiş Milletler Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle dava açıldı ve UAD, İsrail'in bu tedbir kararlarına uyması gerektiğini vurguladı. Divan, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilerin güvenliğini sağlama yükümlülüğü olduğunu ve Soykırım Sözleşmesi'ne tam olarak uyması gerektiğini belirtti.
17 Şubat 2024

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas'a verecekleri yanıtın Ortadoğu'daki dengeleri değiştireceğini ifade etti. Netanyahu'nun bu mesajı, güney sınır kasabalarının belediye başkanlarıyla yapılan bir toplantıda verildi. Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin Kassam Tugayları, 7 Ekim'de İsrail'e 'Aksa Tufanı' adlı kapsamlı bir saldırı başlatmıştı. İsrail ise Gazze Şeridi'ni bombalamaya başlamıştı.
9 Ekim 2023

Biden yönetimi, Kongre'yi bilgilendirmeden ve kamuoyuna duyurmadan İsrail'e 2,5 milyar dolarlık askeri sevkiyatı onayladı. Sevkiyat, 25 F-35 savaş uçağı, uçak motorları, bin 800 adet MK84 ve 500 adet MK82 güdümsüz bomba içeriyor. Bu gelişme, Gazze'de İsrail'in sürdürdüğü ağır saldırı ve abluka altında en az 32 bin kişinin yaşamını yitirdiği, yüz binlerce kişinin kıtlıkla karşı karşıya olduğu bir dönemde gerçekleşti. ABD'nin bu sevkiyatı, uluslararası hukuka uygun hareket etme güvencesi isteme kararına rağmen yapıldı.
30 Mart 2024

İsrail yönetimi, ABD'nin Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetini devirmeye çalıştığından endişe duyuyor. ABD Başkanı Joe Biden ile Netanyahu arasında, Gazze'ye yönelik saldırıların yoğunluğu konusunda fikir ayrılıkları yaşanmış ve Netanyahu'nun Refah kentine saldırı planları bu ayrılığı derinleştirmiştir. Biden, Netanyahu'nun İsrail'e zarar verdiğini belirtmiş, ABD istihbaratı da Netanyahu'nun savaş nedeniyle görevden alınma ihtimalinin arttığına dair bir rapor paylaşmıştır. İsrail'den bir yetkili, ABD'nin bu raporu üzerine Netanyahu hükümetini devirmeye çalıştığını iddia etmiştir.
13 Mart 2024

ABD Kongresi'nde İsrail-Filistin savaşına karşı bir oturma eylemi düzenlendi. Protestocular, İsrail'in Gazze saldırılarını protesto etti ve 'barış' talep etti. 'Ateşkes' yazılı bir afiş açan protestocular, 'Şimdi ateşkes' sloganları attı. Eyleme birçok savaş karşıtı Yahudi grubu da katıldı. Kongre binasına giren göstericiler oturma eylemi düzenledi ve polis tarafından onlarca kişi gözaltına alındı.
19 Ekim 2023
İşaretlediklerim