Kütahya'daki Tavşanlı Höyük'te yapılan kazılarda, Asur Ticaret Kolonileri Çağı'nın sonuna tarihlenen 3 bin 750 yıllık bir fayans silindir mühür bulundu. Mühür, yangın tabakası içinde yer alıyor ve nadir bir buluntu olarak değerlendiriliyor. Bu keşif, Doğu ile Batı arasında yeni ticaret yollarının varlığını ortaya koyarken, Anadolu'nun ticaret tarihinde önemli bir boşluğu doldurması bekleniyor.
20 Ağustos 2024

Kütahya'daki Tavşanlı Höyük'te yapılan kazılarda, Hitit İmparatorluk Dönemi ve Son Tunç Çağı'na ait 3 bin 200 yıllık bız, cımbız ve boğa kolye keşfedildi. Bu buluntular, İç Batı Anadolu arkeolojisine önemli katkılar sağlıyor. Özellikle boğa kolye, Hitit dini inançlarının bölgede temsil edilmesi açısından önem taşıyor. Kazılar, bölgenin tarihine ışık tutmaya devam ediyor.
5 Aralık 2024

Malatya'daki Arslantepe Höyüğü'nde yapılan kazılarda, milattan önce 4 bin 200-4 bin 400 yıllarına ait 2 metrelik bir fırın bulundu. Kazı Başkanı Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli, fırının yemek pişirmek için kullanıldığını ve büyük olasılıkla birden fazla aile tarafından paylaşıldığını belirtti. Ayrıca, kazılarda Ortaçağ ve Orta Tunç Çağı'na ait çeşitli objeler ve mühürler de bulundu. Kazı alanındaki saray bölümünü korumak için yeni bir çatı yapılacak ve ziyaretçi yolları yenilenecek.
15 Ağustos 2024

Elazığ'daki Harput Kalesi'nde yapılan üç yıllık kazı çalışmaları sonucunda, Orta Çağ ve Yakın Çağ'da kullanılmış 1000 yıllık bir sanayi sitesi keşfedildi. Buluntular arasında demir atölyeleri, maden eritme ocakları, cüruf, ok ve mızrak ucu, çivi, nal ve mutfak eşyaları gibi metal malzemeler yer alıyor. Çalışmaların yüzde 50'si tamamlanmış olup, alanın turizme açılması bekleniyor. Sanayi sitesinin Bizans, Artuklu, Selçuklu, Dulkadiroğulları, Akkoyunlular ve Osmanlı dönemlerinde aktif olarak kullanıldığı belirtiliyor.
28 Ağustos 2024

Doğu Anadolu Bölgesi'nde yapılan kazılarda bulunan 3 bin 500 yıl öncesine ait takılar ve süs eşyaları, Erzurum Müzesi'nde sergilenmeye başlandı. Bu eserler, Erzurum Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı'nda uzman ekiplerce temizlendikten sonra özel bir konseptle müzede yer aldı. Sergilenen aksesuarlar arasında küpe, kolye, bileklik, halhal, bilezik, fibula, tork, yüzük gibi çeşitli takılar bulunuyor. Bu tarihi eserler, Geç Tunç Çağ'dan Osmanlı Dönemi'ne kadar geniş bir zaman dilimini yansıtıyor.
21 Ağustos 2024

Araştırmacılar, Sibirya'nın Yakutistan bölgesinde en az 35 bin yıl önce ölmüş bir kılıç dişli kedi yavrusunun mumya kalıntılarını buldu. Bu keşif, 'Homotherium latidens' türüne ait kedinin fiziksel özelliklerini inceleme fırsatı sundu. Kalıntılar, kılıç dişli kedilerin buzul çağı koşullarına iyi adapte olduğunu ve Asya'da Geç Pleistosen döneminde de var olduklarını gösteriyor. Keşif, bu türün tarihsel yayılımını anlamada önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
18 Kasım 2024

Şanlıurfa'daki Karahantepe arkeolojik sit alanında yapılan kazılarda, 12 bin yıl öncesine ait beslenme alışkanlıklarına dair yeni bulgular elde edildi. Kazılarda oda tarzı yapılar, öğütme taşları, bitki kalıntıları ve hayvan kemikleri bulundu. Bu bulgular, insanların çevrelerindeki kaynakları etkin bir şekilde kullanarak besin hazırladıklarını gösteriyor. Ayrıca, buğdayın ilk kez tarım alanında kullanıldığı ve yabani tahılların işlenerek besin üretildiği tespit edildi.
12 Ekim 2024

Alman arkeologlar, Donau-Ries bölgesinde bir mezarda yaptıkları kazılarda, Milattan Önce 14'üncü Yüzyıl'a tarihlenen bronz bir kılıç buldu. Mezarda bir erkek, bir kadın ve bir çocuğa ait kemikler de keşfedildi. Bavyera Eyalet Yönetimi Anıt Koruma kurumu tarafından yapılan açıklamada, kılıcın üç bin yıldan eski ve olağanüstü iyi korunmuş durumda olduğu belirtildi.
18 Haziran 2023

Şanlıurfa'nın kuzeydoğusundaki Göbeklitepe'de, 12 bin yıllık bir güneş takvimi keşfedildi. Edinburg Üniversitesi'nden araştırmacılar tarafından bulunan bu takvim, dünyanın en eski takvimi olarak kabul ediliyor ve her biri bir günü temsil eden 365 'V' sembolü içeriyor. Takvim, bir kuyruklu yıldız çarpmasının medeniyetin doğuşunu tetiklediğini belgeleyebilir. Araştırmacılar ayrıca 27 gün süren bir meteor yağmurunu tasvir eden bir sütun da keşfettiler.
8 Ağustos 2024

Karabük'ün Eskipazar ilçesindeki Hadrianopolis Antik Kenti'nde yapılan kazılarda, yaklaşık 1600 yıllık bir kolye ucu bulundu. Üzerinde Hazreti Süleyman'ın bir at üzerinde şeytanı mızraklarken resmedildiği bu kolye ucu, Anadolu arkeolojisi için önemli bir bulgu olarak değerlendiriliyor. Bu tür bir eserin daha önce Anadolu'da bulunmamış olması, Hadrianopolis'in antik dönemde önemli bir din merkezi olduğunu gösteriyor.
12 Kasım 2024

Balıkesir'in Bandırma ilçesindeki Daskyleion Antik Kenti'nde, Lidyalılara ait 2 bin 700 yıllık bir sur keşfedildi. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi tarafından yürütülen kazı çalışmalarında, andezit ve kireç taşından yapılmış olan bu surun, kenti doğudan gelen düşman saldırılarından korumak amacıyla inşa edildiği belirlendi. Arkeolog Yeşim Kirman, surun yüksekliğinin en iyi korunmuş yerinde beş metreye ulaştığını ve Orta Çağ'da onarım görmüş olabileceğini belirtti. Bu keşif, Daskyleion Antik Kenti'nin arkeolojik zenginliğine önemli bir katkı sağlıyor.
9 Aralık 2024

12 bin yıllık geçmişe sahip olan ve 'Tarihin sıfır noktası' olarak bilinen Göbeklitepe'de ilk boyalı heykel bulundu. Kireç taşından yapılmış ve gerçek boyutlu bir yaban domuzu heykeli olan eser, yüzeyinde kırmızı, beyaz ve siyah pigment kalıntıları ile dikkat çekiyor. Ayrıca, Karahantepe'deki kazı çalışmalarında 2,3 metre yüksekliğinde bir insan heykeli bulundu. Heykel, oturur vaziyette ve ölü bir insanı çağrıştıran bir şekilde tasvir edilmiş.
30 Eylül 2023

Mersin'in Silifke ilçesinde, coğrafi işaret tescili bulunan Silifke çileği için hasat sezonu açıldı. Toplam 20 bin dönüm arazide, 17 bin dönümü açık alanda ve 3 bin dönümü örtü altında olmak üzere üretilen çilek, sabahın erken saatlerinde işçiler tarafından toplanmaya başlandı. 2019 yılında coğrafi işaret tescil belgesi alan Silifke çileğinden bu yıl yaklaşık 80 bin ton rekolte bekleniyor. Hasat süresince bölgeye civar illerden yaklaşık 12 bin işçi gelmektedir.
27 Mart 2023

Hatay'da Antakya Antik Hipodrom çevresinde yapılan arkeolojik kazılarda, Erken Helenistik Dönem'e ait iki pişmiş toprak heykelcik parçası bulundu. Bu heykelciklerden biri, Antik Çağ filozoflarını tasvir eden 'sofist' olarak tanımlandı. Kazı başkanı Prof. Dr. Hatice Pamir, bu buluntuların Antik Çağ Antakya'sının entelektüel eğitim kurumlarıyla ön planda olduğunu gösterdiğini belirtti. Diğer heykelcik parçasının ise konut içinde kullanılan bir obje veya çocuk oyuncağı olabileceği değerlendirildi.
17 Kasım 2024

Adıyaman'ın Besni ilçesinde, bir çiftçi tarafından kırsal alanda bulunan ve farklı bir yapıya sahip taş, Adıyaman Müze Müdürlüğü'ne teslim edildi. Müze Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı ilk incelemede, taşın üzerindeki yapının Orta Miyosen Dönemi'ne ait bir balık fosili olduğu belirlendi. Fosilin yaklaşık 15 milyon yıl öncesine tarihlendiği ve önemli bir keşif olarak değerlendirildiği ifade edildi. Fosilin ilerleyen dönemlerde sergilenmek üzere ziyaretçilere sunulacağı açıklandı.
21 Şubat 2024

Uşak’ın Ulubey İlçesi sınırlarında bulunan Blaundos Antik Kentindeki kazı çalışmalarında Roma dönemine ait bir kadın heykeli bulundu. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, 1 Temmuz’da başlatılan kazı çalışmaları kapsamında Ceres (Demeter) Tapınağının batı kısmından çıkarılan heykelin baş kısmı eksik. Heykel, dönemin sanat anlayışını ve kültürel birikimini yansıtan bir örnek olarak değerlendiriliyor ve Uşak Müze Müdürlüğü tarafından restorasyon çalışmalarına alındı.
21 Eylül 2024

Bitlis'in Ahlat ilçesindeki Selçuklu Meydan Mezarlığı'nda yapılan kazı çalışmaları sırasında altı sanduka mezar keşfedildi. Bu mezarlar, Selçuklu dönemine ait olup, ahşap sandukalar üzerinde kavuk, sikke veya taç gibi başlıklar bulunuyor. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nden Dr. Mehmet Kulaz, mezarların Selçuklu üslubunu yansıttığını ve bu tür keşiflerin devam etmesini umduklarını belirtti. Çalışmalar, Türk büyüklerine ait mezar taşlarının bulunması umuduyla sürdürülüyor.
4 Ekim 2024

Harvard Üniversitesi'nden bilim insanları, Güney Afrika'daki meteor kalıntılarını inceleyerek 3,26 milyar yıl önce Dünya'ya çarpan dev bir göktaşının erken yaşamı tetiklemiş olabileceğini öne sürdü. Araştırma, bu çarpmanın Dünya'da yaşamın gelişmesine elverişli koşullar yarattığını ve demir açısından zengin derin suların yüzeye çıkmasına neden olan tsunamiler oluşturduğunu belirtiyor. Bu bulgular, göktaşı çarpmalarının sadece yıkım getirmediği, aynı zamanda yaşamın gelişmesine katkıda bulunduğu fikrini destekliyor.
22 Ekim 2024

Muğla'nın Ortaca ilçesindeki İztuzu Plajı'nda suların çekilmesi sonucu iki bin yıllık bir tuz tesisi ortaya çıktı. Tesis, Kaunos Antik Kenti'nde 2005 yılında yapılan kazılar sırasında bulunmuştu. Kazı başkanı Doç. Dr. Ufuk Çörtük, tesisin antik dönemde mühendislik harikası bir yöntemle kurulduğunu ve yılda ortalama 4-5 ton tuz üretildiğini belirtti. Üretilen tuzların çuvallarla limana taşınarak gemilerle Yunanistan ve adalara ihraç edildiği belirtildi.
29 Eylül 2023

İstanbul Sarıyer'de, salyangozcuların bulduğu ve havan mühimmatı olduğu düşünülen bir cisim, emniyet güçleri tarafından incelendi. Su Altı Taarruz Komutanlığı ekipleri tarafından denizden çıkarılan cismin, uzun süredir denizde kalmış bir mühimmat olduğu belirlendi. Mühimmat, gerekli incelemeler ve adli makamların talimatıyla kontrollü bir şekilde imha edilecek.
18 Temmuz 2023
İşaretlediklerim