Stanford Üniversitesi'ndeki bir araştırma ekibi, binlerce orta yaş ve üstü kişide yaptıkları kan testleriyle, sağlıklı görünen 50 yaş ve üstü beş yetişkinden birinde en az bir organın diğerlerine göre daha hızlı yaşlandığını tespit etti. Araştırma, 11 ana organ ve doku üzerinde yoğunlaşarak, bu organlardan kaynaklanabilecek hastalıkları öngörmeye yardımcı olabilir. Araştırmacılar, bulguların daha geniş bir örnekleme ile teyit edilmesi durumunda, hızlı yaşlanan organlar için önleyici tedavilerin başlatılabileceğini belirtiyor.
7 Aralık 2023

Bilim insanları, ortalama 47 yaşındaki 6 bin 500'den fazla yetişkin üzerinde yapılan bir araştırmaya dayanarak, vücudun yaşlanma sürecini altı yıl yavaşlatabilecek sekiz sağlık önlemi saptadı. Bu önlemler arasında sağlıklı beslenme, fiziksel aktivite artışı, sigarayı bırakma, yeterli uyku, sağlıklı kilo, kolesterol kontrolü, kan şekeri ve kan basıncı yönetimi bulunuyor. Araştırmacılar, bu önlemleri 'Hayatın Sekiz Esası' olarak adlandırıyor ve kardiyovasküler sağlığı iyi olan kişilerin biyolojik olarak gerçek yaşlarından daha genç olduklarını belirtiyor.
6 Kasım 2023

Son araştırmalar, 2050 yılına kadar dünya çapında yaşam beklentisinin erkeklerde 4,9 yıl, kadınlarda ise 4,2 yıl artacağını öngörüyor. Bu artış, bulaşıcı hastalıklar, yenidoğan ve sindirim hastalıkları, kardiyovasküler rahatsızlıklar ve COVID-19 gibi salgınların etkisini azaltan halk sağlığı girişimlerine bağlanıyor. Araştırmacılar, daha az gelişmiş ülkelerdeki insanların yaşam beklentisinin gelişmiş ülkelere yaklaşacağını belirtiyor. Ancak, insanların daha uzun yaşamasıyla sağlıksız geçirecekleri yılların da artması bekleniyor.
21 Mayıs 2024

Biyolog David Sinclair ve ekibi, yaşlanma sürecinin ileri ve geri götürülebilen bir süreç olduğunu deneylerle kanıtladı. Yapılan deneylerde yaşlı ve kör farelere görme yetisi geri kazandırıldı, beyin gençleştirilerek bilişsel beceriler artırıldı ve daha sağlıklı kas ve böbrek dokusu oluşturuldu. Ayrıca genç fareler üzerinde yapılan müdahalelerle yaşlanma süreci hızlandırıldı. Bu bulgular, yaşlanmanın DNA hasarından kaynaklandığına dair bilimsel inanca meydan okuyor ve yaşlanmanın bir bilgi kaybı olduğu teorisini öne sürüyor.
13 Ocak 2023

Geliştirilen bir ilaçla laboratuvar farelerinin ömrünün yüzde 25 uzatılabildiği ve aynı ilacın insanların yaşlanmasını da yavaşlatabileceği belirlendi. Araştırma, İngiltere ve Singapur'daki ekipler tarafından yürütüldü ve farelerin genetiği değiştirilerek İnterlökin-11 üretmeleri engellendi. İlacın insanlarda test edildiği ancak yaşlanma karşıtı sonuçlarının henüz bilinmediği ifade edildi. Bilim insanları, farelerde elde edilen sonuçların insanlarda da etkili olacağını düşünüyor.
17 Temmuz 2024

Oxford Üniversitesi'nde yapılan yeni bir araştırma, doğru yaşam tarzı stratejileri ile genetik eğilimi yüksek olan bireylerin bile Alzheimer'a yakalanma riskini önemli ölçüde azaltabileceğini ortaya koyuyor. Özellikle 50'li yaşlardan sonra vegan ağırlıklı beslenme, minimal işlenmiş gıdalar, kompleks karbonhidratlar, sağlıklı yağlar ve düzenli egzersiz gibi faktörlerin Alzheimer'la mücadelede etkili olduğu belirtiliyor. Ayrıca, derin uyku fazlarının düzenliliği ve yoğunluğunun da bunama ile mücadelede önemli olduğu vurgulanıyor.
1 Temmuz 2024

Sydney Üniversitesi araştırmacıları, günlük 4,5 dakikalık yoğun fiziksel aktivitenin bazı kanser türlerine yakalanma riskini yüzde 32’ye varan oranda azaltabileceğini ortaya koyan bir araştırma yaptı. Araştırmada, 22 binden fazla kişi yedi yıl boyunca gözlemlendi ve fiziksel aktiviteyle ilintili 13 kanser türü incelendi. Araştırmada, yoğun ev işi, hızlı yürüyüş ve merdiven çıkma gibi kısa süreli aktivitelerin kanser riskini azalttığı belirlendi.
31 Temmuz 2023

Oxford, Bristol, Exeter Üniversiteleri ve Doğu Finlandiya Üniversitesi'nden bilim insanlarının yaptığı ortak araştırma, çocukluk ve gençlik dönemlerindeki hareketsiz yaşam tarzının atardamar sertleşmesini artırdığını ortaya koydu. Araştırmada, 11 ila 24 yaşları arasındaki bin 339 kişi üzerinde 13 yıl boyunca yapılan incelemeler sonucunda, günde 6 saatten 9 saate çıkan hareketsizlik süresinin atardamar sertleşmesini yaklaşık yüzde 10 artırdığı bulundu. Ayrıca, yaşlanmanın atardamar sertliğini artırdığı ve bu durumun yetişkinlerde genç yaşta ölüm riskini yüzde 47 artırabileceği, günde en az 3 saatlik hafif fiziksel aktivitenin ise atardamar sertleşmesi riskini en aza indirebileceği belirtildi.
27 Mart 2024

Columbia Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen ve JAMA Network Open dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, 1948'den bu yana üç nesil üzerinden toplanan 14,106 katılımcının verilerini analiz ederek, daha yüksek eğitim seviyesine sahip bireylerin daha yavaş yaşlandığını ortaya koydu. Araştırmacılar, katılımcıların her iki yıllık ek eğitim görmeleri durumunda yaşlanma hızlarının yüzde 2 ila 3 oranında yavaşlayabileceğini ve bu durumun ölüm riskini yaklaşık yüzde 7 oranında azaltabileceğini tespit etti. Araştırma, eğitim seviyesi ile yaşlanma ve ölüm riski arasındaki ilişkiyi detaylı bir şekilde inceliyor.
4 Mart 2024

Bilim insanları, Grönland köpekbalıklarının metabolik adaptasyonlarının olağanüstü uzun ömürlerinin sırrı olabileceğini keşfettiler. Manchester Üniversitesi'nden Ewan Camplisson ve ekibi, bu köpekbalıklarının yaşla birlikte enzimatik aktivitede beklenen değişikliklere uyum sağlamadığını buldu. Bu bulgular, köpekbalıklarının kardiyovasküler hastalıklardan etkilenmeden uzun yaşamalarını sağlayan adaptasyonların insanlara uygulanabileceği umudunu doğurdu. Ancak, ısınan okyanusların bu tür için büyük tehdit oluşturduğu belirtildi.
5 Temmuz 2024

Washington Üniversitesi Sağlık Ölçümleri ve Değerlendirme Enstitüsü tarafından yürütülen uluslararası bir araştırma, Covid-19 salgınının 2019 ile 2021 yılları arasında dünya genelinde beklenen yaşam süresini 1,5 yılı aşkın süreyle azalttığını ortaya koydu. Araştırmacı Dr. Austin E. Schumacher, salgının yetişkinler üzerinde derin etkiler bıraktığını ve ülkelerin yüzde 84'ünde beklenen yaşam süresinin azaldığını belirtti. Bu durum, yeni patojenlerin potansiyel yıkıcı etkilerini gözler önüne seriyor.
13 Mart 2024

Britanya'da geliştirilen yeni bir kan testi, meme kanserinin nüksetmeden önce yıllar önce geri dönüp dönmeyeceğini tespit edebiliyor. Bu test, tümör DNA'sının izlerini tespit ederek hangi hastaların kanserlerinin geri döneceğini yüzde 100 doğrulukla belirliyor. Araştırma, Londra Kanser Araştırmaları Enstitüsü'nden bir ekip tarafından 78 hasta üzerinde yapıldı ve sonuçlar Amerikan Klinik Onkoloji Derneği konferansında sunuldu. Testin, tedavinin daha erken başlamasına ve hayatta kalma oranlarının iyileştirilmesine katkı sağlaması bekleniyor.
4 Haziran 2024

Belçika'nın KU Leuven Üniversitesi'nden araştırmacılar, 'Afrika turkuaz killifish' türü balıklar üzerinde deney yaparak, beyinlerindeki yaşlanmayı durdurabildi. Araştırmacılar, kanser tedavisinde kullanılan 'Dasatinib' ve alerjiler için reçete edilen 'Quercetin' isimli ilaçları balıklara bir hafta boyunca uyguladı. Araştırmacı Jolien van Houcke, süreç sonunda yaşlı balıkların beyin hücrelerinde yenilenme tespit ettiklerini duyurdu.
9 Ağustos 2023

New York Üniversitesi Grossman Tıp Okulu'ndan araştırmacılar, fareler üzerinde yaptıkları çalışmada, kök hücrelerin kıl köklerinde hareket edebildiğini keşfettiler. İnsanlarda da bulunan melanosit kök hücrelerine odaklanan ekip, sıkışmış kök hücrelerin hareketini sağlayarak saç beyazlamasını tersine çevirebilecek veya önleyebilecek potansiyel bir yol bulabileceklerini belirttiler. Araştırma ekibi, kök hücrelere hareketliliği geri kazandırma veya onları hareket ettirme yollarını araştırmayı planlıyor.
20 Nisan 2023

Genetik mutasyonlar ebeveynden çocuğa geçerek kansere yol açabiliyor. Teksas Üniversitesi MD Anderson Kanser Merkezi'nden Prof. Dr. Banu Arun, meme kanseri tanısı alan hastaların genetik test yaptırması gerektiğini belirtti. Genetik testler, kanser riskini belirlemede ve tedavi planlamasında önemli rol oynuyor. Türkiye'de de yapılabilen bu testler, kişiye özgü tarama fırsatı sunuyor ve erken tanı ile koruyucu önlemler alınmasını sağlıyor.
10 Eylül 2024

University College London öncülüğünde hazırlanan ve 114 uluslararası uzmanın katkıda bulunduğu Lancet Sağlık ve İklim Değişikliği Geri Sayım Raporu'na göre, küresel sıcaklık artışının devam etmesi halinde yüzyılın ortasına kadar sıcaklığa bağlı ölümlerin yüzde 370 oranında artabileceği belirtiliyor. Rapor, fosil yakıtlara yapılan yatırımların arttığını ve hükümetlerin fosil yakıtları teşvik etmeye devam ettiğini gösteriyor. Uzmanlar, eylemsizliğin insan hayatı üzerinde büyük maliyetlere yol açacağı konusunda uyarıyor ve politikacıların kararlarının insan ve diğer canlı türleri için hayati önem taşıdığını vurguluyor.
15 Kasım 2023

Sinirbilim ve görüntüleme tekniklerindeki ilerlemeler sayesinde, ölüm sürecinde beyin aktiviteleri üzerine yapılan bir araştırma PNAS dergisinde yayınlandı. Araştırmada, ölmek üzere olan dört hastanın beyin dalgaları ve kalp ritimleri incelendi ve özellikle 'gama' adı verilen beyin dalgalarında ani bir artış gözlemlendi. Gama dalgaları, yüksek düzeyde bilişsel işlevlerin gerçekleştirilmesinde önemli bir rol oynar. Araştırma, Michigan Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden nörobilimci Jimo Borjigin başkanlığında yürütüldü ve ölüm sürecini saniye saniye gösteren ilk çalışma olma özelliğini taşıyor.
3 Mayıs 2023

Yeni bir araştırma, çocukların ekran başında geçirdiği süreyi azaltmanın kötü davranışları da azalttığını ortaya koydu. Güney Danimarka Üniversitesi'nden araştırmacılar, dört ile 17 yaş aralığındaki 181 çocuk ve ergenin bulunduğu 89 aileden toplanan verileri analiz etti. Araştırma, çocukların ekran sürelerini haftada sadece üç saate düşürerek ruh sağlığı ve davranışlarında önemli iyileşmeler gözlemlendiğini belirtti. Ayrıca, önceki araştırmalar da çocukların ekran başında kalmasının gelişimsel gecikmelere yol açabileceğini ve nörogelişimsel bozukluklarla ilişkili olabileceğini ortaya koymuştu.
21 Temmuz 2024

İsveç'te Lund Üniversitesi tarafından 4,1 milyon kişi üzerinde 40 yıl süren bir araştırma, kanser vakalarının yüzde 40'ının aşırı kiloyla ilişkili olduğunu gösterdi. Araştırmada 32 kanser türü obeziteyle ilişkilendirildi, bu sayı daha önce 13 olarak biliniyordu. Vücut kitle endeksindeki her beş puanlık artış, kansere yakalanma riskini erkeklerde %24, kadınlarda %12 artırıyor. Araştırma sonuçları, obezitenin kanser üzerindeki etkisinin daha önce düşünülenden daha büyük olabileceğini gösteriyor.
12 Mayıs 2024

İsveç'teki Lund Üniversitesinde yapılan bir araştırma, dövme yaptıran kişilerin lenf kanserine yakalanma riskinin yüzde 21 daha fazla olduğunu ortaya koydu. Araştırma, 2007-2017 yılları arasında lenf kanseri tanısı konulan 20 ila 60 yaşlarındaki 11 bin 905 kişinin verilerini inceledi. Araştırmacılar, dövme mürekkebinde bulunan kanserojen kimyasalların vücuda girdiğini ve iltihaplanmayı tetikleyerek kanser riskini artırdığını belirtti. Araştırmanın sonuçları 'Science Direct' adlı internet sitesinde yayımlandı.
29 Mayıs 2024
İşaretlediklerim