Azerbaycan, Dağlık Karabağ bölgesini Ermenilerden hızlı bir şekilde aldı. Bu durum, Ermeni nüfusunun evlerini terk edip toplu göçe katılmasına ve etnik temizlik korkusuna yol açtı. Rusya'nın dikkatinin Ukrayna'daki savaşa çevrilmesi ve Azerbaycan ile Türkiye'yle daha yakın ekonomik ve siyasi bağlar kurma isteği, Azerbaycan'ın bu hareketine seyirci kalmasına neden oldu. Azerbaycan'ın bu hamlesi, Dağlık Karabağ sorununun silah zoruyla 'çözüldüğü' ve Ermenilerin Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in insafına terk edildiği bir durum yarattı.
27 Eylül 2023

Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesinde başlattığı operasyon sonrasında, bölgede yaşayan binlerce Ermeni, Ermenistan'a göç etmeye başladı. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, bölgede Ermenilere karşı etnik temizliğin yolda olduğunu iddia etti. Azerbaycan ise bölgedeki Ermenilere eşit yurttaş muamelesi yapacağına dair söz verdi. Ermenistan hükümeti, sığınmacılara devlet tarafından finanse edilen konutlar sağladığını bildirdi.
26 Eylül 2023

Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesinde başlattığı operasyon sonrası, bölgede yaşayan binlerce Ermeni, Ermenistan'a göç etmeye başladı. Ermenistan Başbakanlığı Sözcüsü Bagdasaryan, üç gündür barınma merkezlerinin faaliyet gösterdiğini ve kayıttan geçen kişi sayısının 20 bin 270 olduğunu belirtti. Dağlık Karabağ, uluslararası arenada Azerbaycan'ın toprağı olarak tanınsa da 30 yıldır bölgedeki Ermeniler tarafından yönetiliyordu.
27 Eylül 2023

Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ'da 17 Eylül'de başlattığı 'antiterör' operasyonu sonrasında bölgeden Ermenistan'a göç eden Ermenilerin sayısı 47 bin 115'e ulaştı. Operasyon öncesi bölgedeki Ermeni nüfusun 120 bin olduğu belirtiliyor. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, bölgede 'Ermenilere karşı etnik temizliğin yolda olduğunu' iddia etmiş, Azerbaycan ise bölgedeki Ermenilere 'eşit yurttaş' muamelesi yapacağına dair söz vermişti.
27 Eylül 2023

Dağlık Karabağ Cumhuriyeti'nin lideri Samvel Şahramanyan, yeni yılda Ermeni yönetiminin varlığının sona ereceğini duyurdu. Azerbaycan'ın Eylül ayında başlattığı 'antiterör' operasyonun ardından Ermeni güçler teslim olmuş ve 'yasadışı rejim' sona ermişti. Şahramanyan, 1 Ocak'tan itibaren tüm devlet kurumlarını fesheden bir kararname imzaladığını açıkladı. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan da önümüzdeki günlerde Dağlık Karabağ'da hiç Ermeni kalmayacağını belirtti.
28 Eylül 2023

Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik sürecinin 'demokratikleşme' olmadan başlatılmayacağına yönelik raporu Ankara'nın tepkisini çekti. Rapor, Türkiye'nin Rus sermaye ve yatırımları için bir sığınak haline geldiğini ve demokratikleşme, insan hakları ve hukuk devleti konularında eksiklikler olduğunu belirtti. Türkiye Dışişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, raporun haksız ve önyargılı olduğunu savundu.
14 Eylül 2023

Azerbaycan, Dağlık Karabağ'da beş Rus askerinin 'yasa dışı Ermeni güçler' zannedilerek öldürüldüğünü açıkladı. Azerbaycan Başsavcılığı, zorlu arazi koşulları, yağmur ve sis nedeniyle Rus Barış Gücü askerlerini taşıyan aracın, yasa dışı Ermeni güçlere ait araç zannedilerek ateş açıldığını belirtti. Ayrıca, aynı gün ve aynı köyün arazisinde, Rus Barış Gücü'ne ait kamyona yasa dışı Ermeni güçlerce ateş açıldığı ve bir Rus askerinin daha öldüğü, bir askerin yaralandığı ifade edildi. Her iki olayla ilgili soruşturma başlatıldığı ve Azerbaycan ile Rusya başsavcılarının soruşturmanın yürütülmesi konusunda mutabakata vardığı bildirildi.
21 Eylül 2023

Ermenistan'ın başkenti Erivan'da bulunan Rusya Büyükelçiliği, protestocular tarafından kuşatıldı. Büyükelçilik, bu durumda çalışmanın mümkün olmadığını belirtti ve Ermenistan Dışişleri Bakanlığı'na diplomatik misyonun normal işleyişinin yeniden sağlanması için önlemler alınması talebinde bulundu. Bu olay, 2020'de Ermenistan, Azerbaycan ve Rusya arasında imzalanan ve Dağlık Karabağ'daki çatışmaları sona erdirmeyi amaçlayan anlaşmanın ardından, Azerbaycan'ın Karabağ'da 'anayasal yapıyı yeniden tesis etmek' gerekçesiyle 'anti-terör operasyonu' başlatması sonucu bölgedeki tansiyonun yeniden yükselmesiyle gerçekleşti.
20 Eylül 2023

Antakya Ticaret ve Sanayi Odası'nın başvurusu sonucunda Antakya künefesi, Avrupa Birliği'nde coğrafi işaret olarak tescil edildi. Bu tescil, Hatay'ın deprem sonrası yaralarını sarmasına ve tarihi ile kültürel mirasının korunmasına katkı sağlayacak. Türkiye'nin AB Daimi Temsilcisi Faruk Kaymakcı, Antakya künefesinin AB'de tescil edilen dokuzuncu Türk ürünü olduğunu belirtti. AB'de coğrafi işaret almak için başvurulan ve inceleme süreci devam eden 45 Türk ürünü daha bulunmaktadır.
13 Mart 2023

Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor, Avrupa Birliği'ni Türkiye'deki kayyım atamalarına karşı net bir duruş sergilemeye çağırdı. Türkiye'de Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyım atanması, İçişleri Bakanlığı tarafından belediye başkanlarının terör örgütü üyeliği suçlamaları gerekçe gösterilerek gerçekleştirildi. Amor, bu durumu Türk hükümetinin demokrasiye bir saldırısı olarak nitelendirdi ve AB'nin bu duruma karşı net bir yanıt vermesi gerektiğini belirtti. Türkiye'deki kayyım atamaları, yerel ve uluslararası düzeyde tepkilere yol açtı.
4 Kasım 2024

Avrupa Birliği Komisyonu, Macaristan'ı yabancı fonlu kuruluşları soruşturmasına izin veren Egemenliğin Korunması Yasası nedeniyle AB Adalet Divanı'na sevk etti. AB, bu yasanın AB hukukuna aykırı olduğunu belirterek, Macaristan'dan tatmin edici bir yanıt alamadığını açıkladı. Macaristan, demokrasi ve hukukun üstünlüğü konularında gerileme yaşadığı gerekçesiyle AB tarafından eleştiriliyor ve Rusya ile ilişkileri nedeniyle de AB'nin ortak dış politikasına uyumsuzluk gösterdiği iddia ediliyor.
3 Ekim 2024

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 2019 yılında Osman Kavala'nın tutukluluğunu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ihlali olarak değerlendirmişti. Kavala, 2022'de Gezi Davası'nda ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Avrupa Konseyi, Türkiye'ye yaptırımlar uygulanabileceği sinyalleri vermişti. Ancak, Avrupa Konseyi İletişim Sorumlusu Daniel Höltgen'e göre, şu anda Konsey'de Türkiye'ye yaptırım uygulama niyeti bulunmuyor.
27 Nisan 2024

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenistan ile barış anlaşması metninin yaklaşık yüzde 90'ı üzerinde mutabakat sağlandığını belirtti. Aliyev, 2. Karabağ Savaşı'nda elde edilen zaferin unutulmayacağını ancak bu konulara takılıp kalınmayacağını ifade etti. Ayrıca, Ermenistan ve Gürcistan'daki dış politika değişimlerinin yakından takip edilmesi gerektiğini vurguladı. Aliyev, Ermenistan anayasasında Karabağ'ın Ermenistan'a birleştirilmesi yönündeki maddenin değiştirilmesi gerektiğini de belirtti.
21 Temmuz 2024

ABD Ticaret Bakanlığı, ulusal güvenlik ve dış politika çıkarlarına aykırı faaliyetlerde bulundukları gerekçesiyle 37 Çinli şirkete yaptırım uygulayacağını açıkladı. Bu şirketler arasında kuantum teknolojileri, nükleer enerji ve insansız havacılık alanlarında faaliyet gösterenler bulunuyor. Yaptırımlar, Çin'in bu teknolojileri ABD'den elde etme çabaları ve bazı şirketlerin Rusya ile olan ilişkileri nedeniyle uygulanıyor. Çin Dışişleri Bakanlığı ise ABD'nin bu adımlarını eleştirerek, şirketlerinin haklarını koruyacaklarını belirtti.
12 Mayıs 2024

ABD Başkanı Joe Biden, 24 Nisan 1915'te yaşanan olayları 'Ermeni soykırımı' olarak anarak, bu tarihi bir 'büyük felaket' olarak tanımladı ve hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulunulacağını belirtti. Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Biden'ın bu açıklamalarına sert bir şekilde tepki gösterdi. Bakanlık, açıklamanın tarihi gerçekleri çarpıttığını ve uluslararası hukuka aykırı olduğunu ifade etti. Ayrıca, iki toplum arasındaki uzlaşı çabalarına zarar verdiğini ve radikal grupları cesaretlendirdiğini belirtti.
24 Nisan 2024

Gürcistan parlamentosu, fonlarının yüzde 20'sinden fazlasını yurt dışından alan kuruluşların 'yabancı etki ajanı' olarak kayıt yapmasını zorunlu kılan 'yabancı etkinin şeffaflığı' yasasını onayladı. Muhalifler, bu yasayı ülkenin Avrupa ile bütünleşme yolunda ilerlemesi ile Rusya'ya yönelmesi arasında bir sınav olarak değerlendiriyor. Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zourabiçvili'nin veto ettiği yasa, iktidardaki Gürcü Hayali Partisi tarafından yeniden sunularak kabul edildi. ABD ve Avrupa Birliği, yasanın Gürcistan'ın AB'ye katılma hedefine zarar vereceği gerekçesiyle Gürcistan hükümetini defalarca uyarmıştı.
3 Haziran 2024

Avrupa Birliği (AB) ülkeleri, Rusya-Ukrayna Savaşı nedeniyle uygulanan yaptırımlar çerçevesinde dondurulan Rusya Merkez Bankası varlık ve rezervlerinden elde edilen gelirlerin ayrı bir hesaba alınmasına karar verdi. Bu karar, AB ülkeleri tarafından dondurulan yaklaşık 200 milyar avro değerindeki Rusya Merkez Bankası varlıklarını kapsıyor. Ayrıca, dondurulan varlıklardan elde edilecek net karların, Ukrayna'nın yeniden inşası için AB bütçesine mali katkı sağlamasının yolunu açabileceği belirtildi. Bu karar, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın başlamasıyla birlikte alınan yaptırım kararlarının bir parçası olarak değerlendiriliyor.
12 Şubat 2024

Avrupa Parlamentosu, Ukrayna'ya destek oturumunda bir araya geldi ve Gazze için oturum talebini reddetti. Sol gruptan Portekizli Milletvekili Catarina Martins, Gazze'deki durumu gündeme alarak bir karar tasarısının oylanmasını istedi ancak bu talep 251 karşı oyla reddedildi. Martins, Gazze'de yaşananları soykırım olarak nitelendirerek, AB'nin bu konuda özel bir sorumluluğu olduğunu vurguladı.
17 Temmuz 2024

Avrupa Birliği ve 25 ülke, ulusal iklim planlarında yeni kömür projeleri geliştirmeme taahhüdünde bulundu ve diğer ülkelere de bu yönde eylem çağrısı yaptı. Bu çağrı, Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenlenen BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29'uncu Taraflar Konferansı (COP29) kapsamında yapıldı. Küresel ısınmayı 1,5 dereceyle sınırlama hedefi doğrultusunda kömür kaynaklı emisyonların azaltılması öncelikli hedefler arasında yer alıyor. İmzacı ülkeler, Brezilya'da yapılacak COP30 öncesinde diğer ülkelerin de benzer taahhütlerde bulunmasını istiyor.
20 Kasım 2024

Avrupa Parlamentosu seçimlerine günler kala, bir parlamento çalışanının evinde ve ofisinde arama yapıldı. Çalışanın, 6-9 Haziran'da yapılacak seçimler için Rusya lehine propaganda yürüttüğü iddia ediliyor. Federal savcılar ve AP müfettişleri, Brüksel'deki konut ve AP'deki ofisinde arama yaparken, Fransız adli makamları da Strazburg'daki Avrupa Birliği Meclisi'ndeki ofisini aradı. Savcılar, Avrupa'nın Sesi haber sitesi aracılığıyla AP üyelerine ulaşıldığını ve Rus propagandası yapmaları karşılığında para ödendiği iddialarını soruşturuyor.
29 Mayıs 2024
İşaretlediklerim