Murat Muratoğlu, Türkiye'nin OECD Rüşvetle Mücadele Çalışma Grubu tarafından yayınlanan raporda rüşvet cenneti olarak nitelendirildiğini belirtti. Türkiye'nin 1997'de imzaladığı Rüşvetle Mücadele Sözleşmesi'ne rağmen, bugüne kadar verilen tavsiyelerin çoğunu uygulamadığını vurguladı. Muratoğlu, Türkiye'de rüşvet vermeden iş yapılamadığını ve büyük firmaların bile bu duruma uyum sağlamak zorunda kaldığını iddia etti.
1 Temmuz 2024

Türkiye, Uluslararası Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından kara para aklama ve terörizmin finansmanıyla mücadelede yeterince çaba göstermediği gerekçesiyle gri listeye alınmıştı. Hazine ve Maliye Bakanlığı, Türkiye'nin bu listeden çıkarılması için çalışmalarını yoğunlaştırdı. FATF'nin belirlediği yedi eksiklikten beşinin giderildiği, kalan iki eksiklik üzerinde ise ilgili bakanlıklar ve kurumlarla toplantılar yapıldığı bildirildi. Gri listede olmanın Türkiye'ye sermaye akışında azalma ve sendikasyon kredilerinde maliyet artışı gibi olumsuz etkileri olduğu belirtiliyor.
15 Temmuz 2023

Türkiye, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) bünyesindeki Mali Eylem Gücü (FATF) tarafından Ekim 2021'de gri listeye alınmıştı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in liderliğindeki yeni ekonomi yönetimi, Türkiye'yi bu listeden çıkarmayı öncelikli hedef olarak belirlemişti. Şimşek'in açıklamalarının ardından FATF yetkilileri Türkiye'de incelemeler yaparak 28 Haziran'da açıklanacak karar için temel bir rapor hazırlayacaklar. Türkiye'nin uluslararası finans ve yatırım ilişkilerini iyileştirmek amacıyla gri listeden çıkma beklentisi sürüyor.
7 Mayıs 2024

Avrupa Konseyi Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu (GRECO), Türkiye'nin yolsuzlukla mücadeledeki performansını değerlendirdiği raporunda, Türkiye'nin 2015'te kabul edilen 22 tavsiyeden sadece üçünü tatmin edici bir şekilde uyguladığını, dokuzunu kısmen uyguladığını ve 10'unu ise hiç uygulamadığını belirtti. Milletvekilleri, hakimler ve savcılar arasında yolsuzluğun önlenmesi amacıyla verilen tavsiyelerin yeterince yerine getirilmediği ve yasama sürecinin şeffaflığının arttırılması gerektiği vurgulandı. Türkiye'ye, alınan tedbirlere ilişkin bir raporu en geç 30 Haziran 2024'e kadar sunması talep edildi.
7 Aralık 2023

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) raporuna göre, Türkiye'deki vatandaşlar gıda, barınma, enerji ve borç gibi temel ödemeleri yapabilmekten en çok endişe edenler. Rapora göre, Türkiye'deki halkın yüzde 72'si bu konulardan endişeli. Türkiye'yi yüzde 67 ile Şili ve yüzde 66 ile Meksika takip ediyor. Ayrıca, Türkiye'de en yüksek gelire sahip %20'lik kesim, en düşük gelire sahip %20'lik kesimden daha endişeli.
4 Ağustos 2023

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Türkiye'nin 2024 yılı için ekonomik büyüme tahminini yüzde 2,9'dan yüzde 3,4'e çıkardı. Ayrıca, OECD 2024 için ortalama yüzde 55,5 ve 2025 için yüzde 28,9 enflasyon beklentisi olduğunu belirtti. Raporda, Türkiye ekonomisinin özellikle özel tüketim ve net ihracatın katkısıyla güçlü kaldığı, ancak enflasyonun yüksek seyretmeye devam ettiği vurgulandı. Ayrıca, 2023 deprem bölgesindeki inşaat faaliyetlerinin ekonomiye dinamizm kattığı ifade edildi.
2 Mayıs 2024

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye’nin Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından gri listeden çıkarılmasının olumlu etkilerine dikkat çekti. Moody’s Sektör Uygulama Lideri Mohamed Daoud, bu gelişmenin Türkiye’nin uluslararası itibarını artıracağını ve yabancı yatırımları güçlendireceğini belirtti. Ayrıca, bu adımın Türkiye'nin kara para aklama ve terörün finansmanıyla mücadelede kaydettiği ilerlemenin bir göstergesi olduğu vurgulandı.
28 Haziran 2024

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) yeni raporuna göre, Türkiye lise harcamalarında 40 ülke arasında 38'inci sırada yer alıyor. OECD ülkelerinde öğrenci başına yapılan yıllık harcamanın ortalaması lisede 11 bin 400 dolar iken, Türkiye'de bu rakam 5 bin doların altında. Ayrıca, Türkiye'de ilk ve ortaöğretimde özel finansman payının yüzde 20'yi geçtiği belirtildi.
12 Eylül 2023

MIT'den Prof. Dr. Daron Acemoğlu, Euronews'e verdiği röportajda Türkiye'nin ekonomik durumunu değerlendirdi. Türkiye'nin yapısal sorunlarla karşı karşıya olduğunu ve bu sorunların çözülmeden ekonominin potansiyelinin altında kalacağını ifade etti. Acemoğlu, Türkiye'nin büyük bir kaynak eksikliği yaşadığını ve özellikle yabancı yatırımcılara ihtiyaç duyduğunu vurguladı. Ayrıca, asgari ücretin Türkiye'de birçok işçinin ücretini belirlediğini ve ücretlerin artmamasının eşitsizliği artırdığını belirtti.
5 Temmuz 2023

Devrimci İşçi Sendikaları Araştırma Merkezi (DİSK-AR), Türkiye'nin OECD ülkeleri arasında en yüksek işsizlik oranına sahip dördüncü ülke olduğunu açıkladı. TÜİK verilerine göre, Temmuz 2019'da yüzde 13,9 olan dar tanımlı işsizlik oranı Temmuz 2024'te yüzde 8,8'e düştü, ancak geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 26,5 olarak kaydedildi. DİSK-AR raporuna göre, geniş tanımlı işsiz sayısı Temmuz 2024'te 10 milyon 700 bine ulaştı ve Covid-19 salgınından sonra bu oran yüzde 7,2 arttı. Türkiye'deki geniş tanımlı işsizlik oranı, Avrupa Birliği ve ABD ortalamalarının oldukça üzerinde.
11 Eylül 2024

Esfender Korkmaz, 2021 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 779 şirkete el konulduğunu belirtmesi ve gerekirse yeni şirketlere de el konulabileceğini söylemesi üzerine, bu durumun Türkiye'deki şirketlerin iflas riskini nasıl artırdığını ele alıyor. Korkmaz, FETÖ örgütüne ait şirketlerin nasıl bu kadar mal ve mülk sahibi olduğunu ve devletin bu duruma nasıl izin verdiğini sorguluyor. Ayrıca, Türkiye'deki büyük şirketlerin yurt dışında yatırım yapmak için bankalardan aldıkları krediler ve bu durumun Türkiye ekonomisine etkileri üzerinde duruyor. 2023 yılında doğrudan yabancı yatırım sermayesi giriş ve çıkışlarının dengesizliği de vurgulanıyor.
3 Mart 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından paylaşılan raporu alıntılayarak, Türkiye'nin 40 FATF standardının 39'una uyumlu olduğunu belirtti. Şimşek, kara para aklama ve terörizmin finansmanı ile mücadeleye verdikleri önemi vurgulayarak, Türkiye'nin gri listeden çıkarılması için çalışmalarını artıracaklarını ifade etti. FATF, iki yıl önce Türkiye'yi 'gri liste'ye almıştı.
20 Temmuz 2023

2022-23 yıllarında Türkiye'de yıllık ortalama %5 civarında gerçekleşen ekonomik büyüme, istihdam artışını yıllık ortalama %4,2 oranında sınırlı tuttu. Bu durum, ekonomik büyümenin istihdam yaratma kapasitesinin sınırlı olduğunu gösterdi ve 2023 yılsonunda atıl işgücü oranının %25'e ulaşmasına neden oldu. Türkiye, OECD genelinde en yüksek ikinci ekonomik büyüme oranına ve en düşük ikinci istihdam oranına sahip oldu. Ayrıca, en yüksek enflasyon oranına sahip ülke olarak kaydedildi. İşgücü piyasasındaki yapısal sorunlar ve beklenen konjonktürel sorunlar, ekonomik büyümenin yavaşlamasıyla birlikte işsizliğin artmasına yol açabilir.
16 Şubat 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin cari açığı ve kısa vadeli dış borçlarının döviz ihtiyacını artırdığını belirtiyor. Özel sektörün döviz pozisyon açığının yüksek olduğunu ve dolar kurunun dünya genelinde düşmediğini vurguluyor. ABD'nin faiz politikalarının dolar endeksini etkilediğini, Türkiye'de ise TL enflasyonunun yüksek seyrettiğini ifade ediyor. Korkmaz, mevcut ekonomi yönetiminin günü kurtarmaya odaklı politikalarının ekonomik kırılganlığı artırdığını savunuyor.
29 Mayıs 2024

Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (OECD), 'Büyüme için Temelleri Güçlendirmek' temasıyla hazırladığı Ekonomik Görünüm Ara Dönem Raporu'nda Türkiye ekonomisi için bu yılki büyüme öngörüsünü değiştirmedi. Türkiye'nin 2023 yılında yüzde 2,9 büyümesi beklenirken, 2025 için büyüme tahmini yüzde 0,1 düşürülerek yüzde 3,1 olarak revize edildi. Raporda ayrıca, küresel ekonomik büyümenin geçen yıl yüzde 3,1 olduğu, ABD ve Avro Bölgesi'nin büyüme tahminlerinde düşüşler yaşandığı, Çin ekonomisinin ise düşük talep ve yüksek borç nedeniyle yavaşlayacağı belirtildi.
5 Şubat 2024

Veysel Ulusoy, Merkez Bankası'nın son raporunu eleştirerek, raporda enflasyonun gelecek dönemdeki seyrine dair somut politikaların ve stratejilerin eksikliğine dikkat çekiyor. Raporda üretim, istihdam politikası, işgücüne katılım ve enflasyonun düşürülmesi için gerekli modeller gibi önemli konularda bilgi verilmediğini belirtiyor. Ayrıca, Türkiye'nin ekonomik durumunun yolsuzluk, borç batağı ve düşük üretim gibi sorunlarla boğuştuğunu ve enflasyonun kontrol altına alınamadığını ifade ediyor.
11 Şubat 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin Uluslararası Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından üç yıl önce konulan gri listeden çıkma sürecinde son aşamaya gelindiğini belirtti. Gri listede olmanın Türkiye ekonomisine olumsuz etkileri olduğunu vurgulayan Şimşek, FATF'nin Türkiye'nin kara para aklama ve terörizmin finansmanı konusunda belirlediği kriterleri büyük ölçüde karşıladığını açıkladı. Haziran ayında yapılacak Genel Kurul toplantısında Türkiye'nin gri listeden çıkışının bekleniyor olması, sürecin olumlu yönde ilerlediğini gösteriyor.
23 Şubat 2024

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türk bankacılık sektörünün görünümünü negatiften durağana yükseltti. Bu yükseltme, hükümetin mayıs seçimlerinden sonra uygulamaya başladığı ortodoks politikaların Türk bankalarının faaliyet ortamını desteklemesiyle ilişkilendirildi. Ayrıca, bankaların karlılık seviyesinin 2022'deki zirve seviyelerinden daha normal seviyelere gerilemesi, ancak güçlü olmaya devam etmesi bekleniyor. Bankaların dış fonlama pozisyonları ve dolarizasyon seviyelerinin iyileştiği, özellikle yabancı para birimindeki likiditenin yeterli seviyede kalmasının beklendiği belirtildi.
15 Ağustos 2023

Akkuyu Nükleer Santrali'ni inşa eden Akkuyu A.Ş.'nin iki yönetim kurulu üyesi, kendi ülkelerinde rüşvet ve yolsuzluk suçlamalarıyla yargılanıyor. Şirketin vergi cenneti ülkelerde denetimsiz para transferleri yapabildiği ve Türkiye'ye yüksek fiyatla elektrik satacağı belirtiliyor. Türkiye'deki yetkililerin bu durumu görmezden geldiği ve şirketin rahatça faaliyet göstermesine izin verildiği vurgulanıyor. Bu durum, Türkiye'nin OECD Rüşvetle Mücadele Grubu'nun raporuna neden kayıtsız kaldığını da açıklıyor.
5 Temmuz 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin kredi notunun bir kademe artmasını umut verici bulmakla birlikte, ülkenin yatırım yapılabilir seviyeye ulaşması için daha fazla ilerleme kaydetmesi gerektiğini belirtiyor. Standard and Poor’s, Moody’s ve Fitch gibi kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'yi yatırım yapılabilir seviyenin altında tuttuğunu ve bu durumun ekonomik göstergelerle ilişkili olduğunu ifade ediyor. Korkmaz, enflasyon beklentileri, demokratik ve hukuki güven sorunları, bütçe açıkları ve Merkez Bankası rezervlerindeki artış gibi konulara değinerek, bu faktörlerin Türkiye'nin ekonomik istikrarı üzerindeki etkilerini ele alıyor.
12 Mart 2024
İşaretlediklerim