Merkez Bankası, politika faizini sürpriz bir şekilde yüzde 45'ten yüzde 50'ye çıkardı. Bu karar, uluslararası kurumların beklentilerinin aksine, ulusal kurumların tahminlerine göre faizin sabit kalması öngörüsünü yıkarak geldi. Para Politikası Kurulu, ocak ayında parasal sıkılığın yeterli düzeye ulaştığını belirtmiş ve faiz artışlarının sona erdiğini ima etmişti. Ancak, enflasyondaki bozulma nedeniyle Merkez Bankası faiz artırımına gitme kararı aldı. Ekonomistler ve ekonomi gazetecileri, kararı genel olarak olumlu karşıladı, ancak bazıları bu adımın geç kalındığını belirtti.
21 Mart 2024

Merkez Bankası, ekonomistlerin önerileri doğrultusunda, ek sıkılaşma ihtimaline dair piyasaları bilgilendirerek önemli bir adım attı. Bu hamle, son aylarda artan portföy çıkışlarını durdurmayı, döviz kuru üzerindeki baskıyı azaltmayı ve rezervlerini yeniden inşa etmeyi amaçlıyor. Ayrıca, yerel seçimler öncesinde faiz artışı kararı alarak, enflasyonla mücadelede siyasi desteğin olduğunu ve piyasalarda güven ortamının yeniden inşa edilmesi gerektiğini vurguladı. Şimdi, bu kararın hükümetin ekonomi ve yapısal politikalarıyla desteklenmesi bekleniyor.
22 Mart 2024

Merkez Bankası, faiz oranlarını yüzde 45'te sabitleyerek piyasaları izlemeye aldı. Ancak, yazar Murat Muratoğlu'na göre, sonbahardan itibaren siyasi talimatlarla faiz indirimine gidilmesi kaçınılmaz görünüyor. Merkez Bankası'nın bağımsızlığının olmadığı ve sarayın etkisi altında olduğu iddia ediliyor. Bu durum, enflasyonun düşmesiyle birlikte, tasarruf sahiplerinin zarar görmesine ve genel olarak ekonomik zorlukların artmasına yol açacak.
26 Şubat 2024

Merkez Bankası tarafından düzenlenen piyasa katılımcıları anketine göre, yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 37,77 olarak sabit kaldı, ancak 12 ve 24 ay sonrası enflasyon beklentileri bir miktar düştü. Yıl sonu politika faizi beklentisi yüzde 8,73'e yükseldi. Dolar/TL kuru için yıl sonu beklentisi 23,15 TL'ye, 12 ay sonrası için ise 24,08 TL'ye çıktı. 2023 ve 2024 yılı büyüme beklentilerinde ise bir değişiklik olmadı ve sırasıyla yüzde 3,5 ve yüzde 4,4 olarak kaldı.
19 Nisan 2023

Merkez Bankası, politika faizini yüzde 30'dan yüzde 35'e yükseltti. Bu artış, piyasa aktörlerinin ve uluslararası kurumların beklentileriyle paralel bir hareket oldu. Daha önce düşük faiz politikasında ısrar eden iktidarın bu tutumu ekonomiyi krize sokmuştu. Ancak yeni yönetimin ekonomi politikalarını 'normalleştirmesi' ve Merkez Bankası'nın faiz artırması bekleniyordu. Bu faiz artışı, piyasalar tarafından olumlu karşılandı.
26 Ekim 2023

Merkez Bankası'nın ekim ayına ilişkin piyasa katılımcıları anketi sonuçlarına göre, yıl sonu enflasyon beklentisi yükselirken, dolar/TL beklentisi düştü. Katılımcıların cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi yüzde 68,01'e çıktı. Dolar/TL beklentisi ise 30,05 TL'ye düştü. Ayrıca, katılımcılar politika faizinin bu ay 3,5 puandan fazla artacağını öngörüyor.
20 Ekim 2023

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), son toplantısında faiz oranını 650 baz puan artırarak yüzde 15'e yükseltti. Bu karar, ekonomi politikalarında bir 'normalleşme' olarak görülüyor ve piyasa tarafından beklenen bir adım olarak değerlendiriliyor. Toplantı özetinde, enflasyonun gidişatına, önceliklere ve küresel gelişmelere bakış açısında değişiklikler olduğu belirtiliyor. Önceki toplantılarda büyüme öncelikli bir yaklaşım sergilenirken, bu toplantıda enflasyonun düşürülmesi ana hedef olarak belirlendi ve büyüme ile 'liralaşma' stratejisine atıf yapılmadı.
22 Haziran 2023

Merkez Bankası, yılsonu enflasyon tahminini 2 puan artırarak, bu artışın 1,8 puanını enflasyon ana eğilimindeki bozulmaya bağladı. Bu bozulma, ürün ve hizmet fiyatlarının beklentilerin üzerinde artması olarak tanımlanıyor. Ayrıca, çıktı açığı ve gıda fiyatları da enflasyon görünümünü yukarı çeken diğer önemli faktörler arasında yer alıyor. Merkez Bankası, iç talebin soğumadığı bir ortamda faiz artışlarının sınırlı etkisi olduğunu ve ekonominin 2025-26 yıllarında daha düşük büyümesi gerektiğini belirtiyor.
10 Mayıs 2024

Merkez Bankası, son toplantısında kendi belirlediği yüzde 5 enflasyon hedefinin gerçekçi olmadığını ve mevcut para politikası çerçevesinin enflasyon hedeflerini tutturamadığını kabul etti. Toplantı özetinde, kredi büyümesinin iç talebi artırarak enflasyon üzerinde risk oluşturduğu ve parasal sıkılaştırma sürecinin enflasyon görünümünde iyileşme sağlanana kadar devam etmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, mevcut mikro- ve makroihtiyati çerçevenin makro finansal istikrarı destekleme konusunda zayıf kaldığı ve piyasa mekanizmalarının işlevselliğini olumsuz etkilediği tespit edildi.
3 Temmuz 2023

Fitch Ratings, Türkiye'nin ekonomi politikalarındaki dengelenmenin dış kırılganlıklarda azalma ve piyasa algısında iyileşme sağladığını belirtti. Analizde, Türkiye'de geleneksel politikaların uygulanmasının cari açığı ve dış kırılganlıkları azalttığı, uluslararası rezervlerde iyileşme sağladığı ifade edildi. Ancak, enflasyonun hala yüksek olduğu ve bu durumun Merkez Bankası'nın enflasyon tahminlerine yansıdığı vurgulandı. 2025 için sıkı para politikası ve rasyonel gelir politikaları ile politika tutarlılığının artması bekleniyor.
4 Aralık 2024

Merkez Bankası, politika faizini yüzde 45 seviyesinde sabit bırakma kararı aldı. Bu karar, ulusal ve uluslararası kurumların anketlerinde öngörülen bir durumdu ve Para Politikası Kurulu'nun geçen ayki toplantısında 'gerekli parasal sıkılık düzeyine ulaşıldığı' belirtilmişti. Merkez Bankası Haziran 2023'ten bu yana faiz artırımı gerçekleştiriyordu. Türkiye ekonomisinin döviz ihtiyacı devam ederken, Mehmet Şimşek ve Gaye Erkan gibi isimlerin ekonomi politikalarını 'normalleştirmesi' ve yabancı yatırımları çekme çabaları sürüyor.
22 Şubat 2024

Merkez Bankası, politika faizini yüzde 25'ten yüzde 30'a yükseltti. Bu karar, piyasa beklentilerine paralel olarak kaydedildi. Ekonomistler, bu adımı hem olumlu buldu hem de eleştirdi. Bazıları, faiz artışının yetersiz olduğunu ve enflasyonun önüne geçemeyeceğini belirtirken, bazıları ise bu kararı olumlu bir adım olarak değerlendirdi.
21 Eylül 2023

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye ekonomisinin döviz kuru açısından istikrarlı bir döneme girdiğini ifade etti. Merkez Bankası'nın yıl başından bu yana döviz kuru baskısını azaltmak için 10 milyar doların üzerinde rezerv harcadığı, buna rağmen doların 32, avronun ise 35 TL'ye ulaştığı belirtildi. Yılmaz, ekonomideki olumlu gelişmelerin kredi değerlendirme kuruluşlarını da etkilediğini, siyasi belirsizliklerin sona erdiğini ve ekonomik politikaların daha sağlıklı bir şekilde izlendiğini savundu. Ayrıca, enflasyonla mücadele için yeni bir politika seti belirlendiğini ve 2026'da enflasyonun tek haneye düşeceğini öngördü.
9 Mart 2024

Merkez Bankası, politika faizini yüzde 15'ten yüzde 17,5'e yükseltti. Ancak bu artış, ekonomistler tarafından yeterli görülmedi ve beklentilerin altında kaldı. Ekonomistler, yapısal reform ihtiyacına dikkat çekerek, faiz artırımının tek başına ekonomik sorunları çözemeyeceğini belirtti. Ayrıca, enflasyonun yüzde 40 civarında olduğu bir ortamda yüzde 17,5 faiz oranının yeterli olmadığına dikkat çekildi.
20 Temmuz 2023

Merkez Bankası'nın faiz artışı kararı, TL mevduatlarını cazip kılmak ve yurt dışından portföy girişini desteklemek amacıyla önemli bir adım olarak değerlendirilmiştir. Ancak, yabancı para ve KKM mevduatlarının TL varlıklara dönüşümü ve yabancıların portföy akımlarının artması zaman alacaktır. Ayrıca, turizm kaynaklı döviz girişinin düşük olması ve yüksek yabancı para ödeme ihtiyacı nedeniyle kur ve rezervler üzerinde hızlı bir iyileşme beklenmemektedir. Ekonomik ve yapısal politikaların, ekonomik aktörlerin güvenini tesis ederek bu süreci desteklemesi gerektiği vurgulanmaktadır.
29 Mart 2024

Ekonomist Mahfi Eğilmez, dolar/TL kurunun rekor seviyelere ulaşmasının ardında yatan sebepleri ele aldı. Eğilmez, Merkez Bankası'nın faiz indirimleri ve hükümetin piyasa müdahaleleri gibi yanlış politikaların enflasyonun yükselmesine ve döviz kurlarının oynaklığının artmasına yol açtığını belirtti. Ayrıca, ekonominin seçimlere endeksli yürütülmesinin ve popülist yaklaşımların ekonomik istikrarsızlığı artırdığını ifade etti. Eğilmez, dolar/TL kurunun artık normal düzeyine geldiğini ve ekonomi politikasının yanlış yönetilmesinin sonuçlarının şimdi ortaya çıktığını vurguladı.
7 Haziran 2023

Merkez Bankası, ocak ayından bu yana belirli bir yol haritası izlediğini ve bu çerçevede faiz oranlarında bir değişikliğe gitmeyeceğini açıkladı. Banka, ocak ayındaki enflasyon oranını politika değişikliği yapılmasını gerektirecek düzeyde görmediğini belirtti. Ayrıca, Türkiye'de faiz kararlarının ekonomik gerekliliklerden ziyade siyasi tercihlere göre alındığı ve seçimlere kısa bir süre kala faiz artırımı ihtimalinin çok düşük olduğu ifade edildi.
22 Şubat 2024

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Nisan ayı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faiz oranlarında bir değişiklik yapmama kararı aldı. Bu karar, piyasalar ve TEPAV tarafından beklenen bir gelişme olarak değerlendirildi. TCMB'nin kararı, iç talep ve finansal göstergelerle tam olarak uyumlu olmamakla birlikte, yüksek kredi faiz oranları ve kredi erişim sıkıntıları gibi faktörler ekonomide sert bir iniş riskini artırıyor. TEPAV, krediye erişim koşullarının iyileştirilmesi ve mevduat faiz oranlarının artırılması önerisinde bulundu.
26 Nisan 2024

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin kredi notunun artmaya başladığını ve enflasyonun düşüş sürecine girdiğini belirtti. Yılmaz, gelecek yıl enflasyonun gündemde daha az yer alacağını ve orta vadede tek haneli enflasyona dönüleceğini ifade etti. Türkiye'nin ekonomik istikrarı için gerekli politikaların uygulandığını ve sonuçların alınmaya başlandığını vurguladı.
18 Kasım 2024

Ekonomist Hakan Kara, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) politika faizini yüzde 50'de sabit tutma kararını değerlendirdi. Kara, karar metninde bütçe harcamaları ve kamunun kontrol ettiği ürünlere yapılan zamlardan bahsedilmemesini eksiklik olarak nitelendirdi. Ayrıca, ekonomist İris Cibre de TCMB'nin ultra şahin duruşunu sürdürdüğünü ve 2024'te faiz indirimi olmayacağını belirtti. Her iki ekonomist de TCMB'nin enflasyonla mücadelede kararlı bir duruş sergilediğini vurguladı.
20 Ağustos 2024
İşaretlediklerim