Dr. Nil Çetin, unutkanlığın sık yaşanmasının bir hastalık belirtisi olabileceğini belirtmiş ve bu durumu tetikleyebilecek sekiz faktörü sıralamıştır. Alkol ve sigara tüketimi, bazı ilaçların kullanımı, psikolojik durumlar, vitamin ve demir eksiklikleri, hormonal düzensizlikler, diyabet ve hipertansiyon gibi hastalıklar, uyku bozuklukları ve beyin yaşlanması bu faktörler arasında yer almaktadır. Ayrıca, bu durumlarla başa çıkabilmek için önerilerde bulunmuştur.
10 Aralık 2023

Beş doktor, D vitamininden magnezyuma kadar çeşitli popüler takviyelerin faydalarını ve kullanım alanlarını değerlendirdi. D vitamini, Omega 3, magnezyum, çinko, B kompleksi, demir, ashwagandha, C vitamini, selenyum, krom, ginkgo, aslan yelesi ve sarımsak gibi takviyelerin farklı sağlık sorunlarına nasıl yardımcı olabileceği açıklandı. Ayrıca, multivitaminlerin bireysel takviyelerden daha az etkili olabileceği ve dikkatli seçilmesi gerektiği vurgulandı. Uzmanlar, takviye kullanmadan önce doktorlara danışılması gerektiği konusunda uyarıda bulundu.
21 Temmuz 2024

Bilim insanları, aşırı şeker tüketiminin depresyon riskini artırdığını tespit etti. Britanya'da yapılan bir araştırmada, şekerli gıdalar tüketenlerin depresyona yakalanma riskinin, sağlıklı beslenenlere göre yüzde 31 daha yüksek olduğu belirlendi. Araştırma, işlenmiş şekerin sadece fiziksel sağlık değil, ruh sağlığı üzerinde de olumsuz etkileri olduğunu gösteriyor. Araştırmanın yürütücüsü Prof. Nophar Geifman, bu bulguların beslenme alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz gerektiğini vurguluyor.
14 Ekim 2024

Bilim insanları, kısa ve uzun yürüyüşler sırasında oksijen ve enerji ihtiyacını ölçmek için gönüllülerle testler yaptı. Araştırma, kısa süreli yürüyüşlerin daha fazla oksijen tükettiğini ve dolayısıyla daha fazla enerji harcadığını ortaya koydu. Bu bulgular, özellikle hareketsiz bireyler için kısa yürüyüşlerin ve merdiven çıkmanın yararlarını vurguluyor. Araştırma, fiziksel aktiviteyi teşvik eden programların daha kapsayıcı hale getirilmesine yardımcı olabilir.
16 Ekim 2024

Ramazan ayında beslenme alışkanlıklarının değişmesiyle birlikte, kimlerin oruç tutabileceği konusu gündeme gelmektedir. Bengi Başer, diyabet hastaları, düzenli hipoglisemik atak geçirenler, tansiyon ve kalp hastaları, vücut direnci düşük olanlar, böbrek yetmezliği olanlar, hamileler, yeni ameliyat geçirenler ve kemoterapi tedavisi görenler gibi riskli grupların oruç tutmamaları gerektiğini ifade etmiştir. Bu kişilerin oruç tutmak istemeleri durumunda doktor kontrolünde hareket etmeleri önerilmektedir.
23 Mart 2024

Japonya'da Osaka Üniversitesi Hastanesi'nde yatan 1675 hastayla yapılan bir araştırma, diş fırçalama alışkanlıkları ile kalp hastalığı riski arasındaki ilişkiyi inceledi. Katılımcılar diş fırçalama sıklıklarına göre dört gruba ayrıldı. Araştırma sonuçlarına göre, günde iki kez ve sadece geceleri diş fırçalayanların kardiyovasküler hastalıklardan hayatta kalma oranları, hiç fırçalamayanlara göre daha yüksek bulundu. Sadece sabahları diş fırçalamanın ise yetersiz olduğu belirtildi. Araştırmanın sonuçları Nature dergisinde yayımlandı.
4 Temmuz 2023

Bilim insanları, bağışıklık hücrelerini hasarlı beyin hücrelerinin yerini alacak şekilde başarıyla yeniden programladı. Bu, inme hastaları için yeni bir tedavi olabilir. Japonya'daki Kyushu Üniversitesi'nden bir ekip, mikrogliya adı verilen bağışıklık hücrelerini nöronlara dönüştürmeyi başardı. Bu teknoloji, fareler üzerinde test edildi ve başarılı oldu. Ancak, insan beyni bir fareninkinden oldukça farklı olduğu için, bu yöntemin inme hastalarına uygulanabilirliğini doğrulamak için daha fazla çalışma yapılması gerekiyor.
30 Ekim 2023

İklim krizi, sosyal ve ekonomik baskılar yaratarak toplumsal dayanışmayı zayıflatmakta ve psikolojik sorunlara yol açmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü, iklim krizini bir sağlık krizi olarak ilan etmiş ve bu krizin sağlık alanındaki etkilerine dikkat çekmiştir. Yuvam Dünya Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kıvılcım Pınar Kocabıyık, iklim olaylarının ruh sağlığı üzerindeki etkilerini vurgularken, eko-anksiyete ve ekolojik yas gibi kavramların daha sık kullanılmaya başlandığını belirtmiştir. Ayrıca, iklim krizinin tüketim kültürüyle ilişkili bir kriz olduğunu ve tüketim alışkanlıklarının değiştirilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
10 Ekim 2024
İşaretlediklerim