Şeref Oğuz, ekonomideki sıkıntıları aşma yolunda israfla mücadelenin önemine dikkat çekiyor. Kamuda ve özel sektörde israfın yaygın olduğunu belirten Oğuz, özellikle bütçe açığı, seçim ekonomileri ve popülizm gibi konuların israfı artırdığını ifade ediyor. Oğuz, kamuda basılı malzemelerin büyük bir israf kalemi olduğunu ve bu tür harcamaların ciddi tasarruf potansiyeli taşıdığını vurguluyor.
8 Temmuz 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'de özel eğitim kurumlarının yüksek ücretleri nedeniyle toplumda bir kastlaşma oluştuğunu ifade etti. İstanbul'da bir yabancı kolejin 2024-2025 ders yılı kayıt ücretinin 830.000 lira olduğunu, taksitlendirildiğinde ise 1 milyon 150 bin liraya çıktığını belirtti. Korkmaz, bu durumun sadece çok az bir kesimin ödeyebileceği bir durum olduğunu ve Türkiye'de 2022 yılında kaynağı belirsiz 26,4 milyar dolarlık para girişi olduğuna dikkat çekti. Ayrıca, vakıf üniversitelerinin bazılarının kendi şirketleri üzerinden kazanç sağladığını ifade etti.
29 Mart 2024

Zülal Kalkandelen, Türkiye'de kamu bütçesinin nasıl harcandığına dair şeffaflık eksikliğini eleştiriyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tasarruf tedbirlerine tüm kamu idarelerinin uyması gerektiğini belirtmesine rağmen, Saray ve Diyanet gibi kurumların büyük harcamalarına dikkat çekiyor. Yeni tasarruf paketi kapsamında bazı önlemler öne çıksa da, Kalkandelen bu önlemlerin bütçe açığını kapatmakta yetersiz olduğunu ve kamuda yaşanan yolsuzlukların bedelinin dürüst vatandaşlara yüklendiğini vurguluyor.
17 Mayıs 2024

Can Ataklı, devletin ekonomik zorluklar karşısında aldığı tasarruf önlemlerini eleştiriyor. Özellikle memurların servis hizmetlerinin kaldırılmasına dikkat çeken Ataklı, bu önlemlerin yetersiz olduğunu ve devletteki makam aracı saltanatının daha büyük bir israf kaynağı olduğunu vurguluyor. Ataklı, Mehmet Şimşek'in memurların servislerinden tasarruf etmeyi bildiğini ancak makam araçlarına ses çıkarmadığını belirtiyor.
2 Haziran 2024

Eğitim-İş, Bursa'daki bir devlet okulunda velilerden 'bağış' adı altında 100 bin TL'ye kadar kayıt ücreti istendiğini açıkladı. Eğitim-İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy, bu durumun okul yöneticileri ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinin suçu olduğunu belirtti. Toy, devletin temel görevlerinden biri olan eğitimin bu şekilde satılmasının fırsatçılık olduğunu ve eğitimdeki eşitsizliklerin derinleştiğini vurguladı. Ayrıca, Milli Eğitim Bakanlığı'nın yanlış politikaları nedeniyle milli eğitimin iflas ettiğini ifade etti.
12 Ağustos 2024

Feray Aytekin Aydoğan, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) son yirmi iki yıl içinde çocukların eğitimden koparılması ve çocuk yaşta işçileştirilmesini temel hedef haline getirdiğini iddia ediyor. Salgın, yoksulluk ve deprem gibi faktörlerle çocukların okullardan ayrılarak işçi haline geldiğini, meslek liseleri ve mesleki eğitim merkezlerinin çocukları ucuz iş gücü olarak sermayeye sunduğunu belirtiyor. Ayrıca, Milli Eğitim Bakanı'nın sermayeye hitaben yaptığı açıklamaların bu durumu desteklediğini ifade ediyor.
21 Mart 2024

Sertaç Eş, Türkiye'deki devlet okullarında eğitim kalitesinin düşük olduğunu, öğretmen ve öğrencilerin zor koşullar altında olduğunu belirtiyor. Psikolojik rehberlik eksikliği ve disiplin sorunları nedeniyle öğrencilerin eğitimden uzaklaştığını, ekonomik zorluklar içindeki ailelerin bile çocuklarını özel okullara göndermek zorunda kaldığını ifade ediyor. Ayrıca, öğretmenlerin maddi zorluklar içinde olduğunu ve emekli maaşlarıyla geçinemediklerini vurguluyor. Eğitim sistemindeki bu sorunların kuşaklar boyu devam ettiğini ve değişim gerektiğini belirtiyor.
10 Mayıs 2024

Özel okulların fiyatlarına yapılan zamlar yüzde yüzü aştı. Milli Eğitim Bakanlığı'nın belirlediği yüzde 65 zam sınırı sadece ara kayıtlarda geçerli olabildi. Sektör temsilcileri, okul ücretlerindeki zammın enflasyonla ilgili olduğunu belirtirken, veliler özel okul ücretlerinde bir düzenleme yapılmasını talep ediyor. Türk Eğitim Derneği Başkanı, öğretmenlerin yaşayabilmesi için en az yüzde 80 zam yapılması gerektiğini ifade etti.
25 Haziran 2023

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) yeni raporuna göre, Türkiye lise harcamalarında 40 ülke arasında 38'inci sırada yer alıyor. OECD ülkelerinde öğrenci başına yapılan yıllık harcamanın ortalaması lisede 11 bin 400 dolar iken, Türkiye'de bu rakam 5 bin doların altında. Ayrıca, Türkiye'de ilk ve ortaöğretimde özel finansman payının yüzde 20'yi geçtiği belirtildi.
12 Eylül 2023

Şeref Oğuz, kamu sektöründe gözlemlenen aşırı harcamaları ve lüks tüketimi eleştirerek, bu durumun sosyal barışı tehdit ettiğini belirtti. Maliye Bakanı Şimşek'in tasarruf amacıyla çıkardığı genelgenin, beklenenin aksine daha fazla harcama talebi yarattığını ifade etti. Oğuz, enflasyonla mücadelede samimiyetin, kamunun israf kalemlerini gözden geçirmesiyle başlaması gerektiğini vurguladı.
22 Şubat 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'de kamu harcamaları, vergi politikaları ve mali disiplin konularında yaşanan sorunlara dikkat çekiyor. Bütçe kaynaklarının popülizm ve şatafat için kullanılmasının, kamu özel işbirliği ile yapılan yatırımların atıl kalmasının ve kamu yatırımlarının piyasa maliyeti üzerinde yapılmasının kamu kaynaklarının etkin kullanılmadığını gösterdiğini belirtiyor. Ayrıca, ücret artışlarının verimlilik artışına ve fiyatların frenlenmesine katkı sağlayabileceğini ifade ediyor. Korkmaz, mevcut siyasi yapı ve koşullarda Merkez Bankası'nın sıkı para politikası uygulamasının bile istikrarı sağlamakta yetersiz kalacağını öne sürüyor.
23 Şubat 2024

Bahçeşehir Koleji'nde bazı öğretmenlerin maaşlarının asgari ücret olarak yattığı ortaya çıktı ve bu duruma öğretmenler sosyal medya üzerinden tepki gösterdi. Komedyen Kaan Sekban'ın da destek vermesi üzerine, Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı Enver Yücel, Sekban'a zeka geliştirici faaliyetlerde bulunmasını öneren bir yanıt verdi. Öğretmenlerin maaş dekontlarını paylaşmalarının ardından Yücel, asgari ücret ödemelerini kabul etti. Ayrıca, yabancı öğretmenlerin maaşlarının Milli Eğitim Bakanlığı yönetmeliğine göre asgari ücretin üç katı olması gerektiği belirtildi.
1 Şubat 2023

Abbas Güçlü, Türkiye'de milyonlarca üniversite mezununun işsiz olduğunu veya öğrenim gördükleri alanın dışında çalıştığını belirtiyor. Bu durumun, bireylerin eğitim için harcadıkları emek, zaman ve fedakarlıkların boşa gitmesi anlamına geldiğini ve devlet ile ebeveynlerin yatırımlarının heba olduğunu ifade ediyor. Güçlü, bu sorunun çözümünde en büyük vicdani sorumluluğun eğitim politikalarını belirleyen kurum ve kişilere düştüğünü vurguluyor.
6 Mart 2024

Deniz Zeyrek, hükümetin küçük ölçekli tasarruf önlemleri yerine büyük kamu harcamalarında kesinti yapılması gerektiğini savunuyor. Yazısında, yüksek maliyetli devlet projeleri, saraylar, konvoylar ve yandaş firmalara verilen ihaleler gibi konulara dikkat çekiyor. Zeyrek, bu tür harcamaların kısılması gerektiğini öne sürerek, mevcut tasarruf önlemlerinin yetersiz olduğunu belirtiyor. Ayrıca, vatandaşa hizmet edecek yatırımların askıya alınmasının da doğru bir tasarruf yöntemi olmadığını vurguluyor.
13 Mayıs 2024

Türkiye'de meydana gelen büyük depremin ardından düzenlenen 'Türkiye Tek Yürek' adlı bağış kampanyasında toplam 115 milyar lira toplandı. Kampanyaya en büyük katkıyı Merkez Bankası ve kamu bankaları yaptı. Ancak, bu bağışların büyük bir kısmının kamu bankaları ve Merkez Bankası tarafından yapılmış olması, kamunun kendi kendine bağış yapması şeklinde yorumlanarak eleştirildi. Ekonomi profesörü Refet Gürkaynak, bu durumu eleştiren bir fotoğraf paylaşarak tepkisini dile getirdi.
16 Şubat 2023

Esfender Korkmaz, Türkiye'de sermaye karşıtlığı ve Batı emperyalizmi konularına dikkat çekiyor. Korkmaz, spekülatif sermaye, kara para, rüşvet ve yolsuzluk yoluyla oluşan sermayenin siyasi iktidarların sorumluluğunda olduğunu belirtiyor. Ayrıca, piyasa ekonomisinde sermayenin önemine vurgu yaparak, ciddi yabancı yatırım sermayesinin Türkiye'ye gelmediğini ve bunun nedeninin sıcak para ve spekülatif sermaye girişi olduğunu ifade ediyor. Batı emperyalizminin günümüzde dış ticaret ve ekonomik ilişkiler yoluyla gerçekleştiğini de ekliyor.
2 Temmuz 2024

Esfender Korkmaz, açıklanan kamuda tasarruf ve verimlilik paketinin enflasyonu önlemede etkili olabilmesi için iktisadi ajanların güven duyması gerektiğini belirtti. Korkmaz, kamu ihale kanunu ve kamu-özel iş birliği anlaşmalarının eleştirildiğini, mali disiplinin sağlanamadığını ve tasarrufun altyapısının oluşturulması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, 10 milyon yabancıyı besleyen bir ülkenin yapacağı tasarrufun önemsiz olduğunu ve seçimlerin israfı kronikleştirdiğini ifade etti.
14 Mayıs 2024

Bülent Falakaoğlu, Türkiye'nin ekonomik büyümesinin cari açık artışıyla doğru orantılı olduğunu ve bu büyümenin dışa bağımlılık nedeniyle sürdürülebilir olmadığını ele alıyor. Ocak ayında cari açığın yıllık bazda 37.5 milyar dolara indiği, ancak aylık bazda artış gösterdiği belirtiliyor. Falakaoğlu, ekonomik iyileşmelerin emekçiler üzerindeki olumsuz etkilerine odaklanarak, dışa bağımlılığın ve enerji fiyatlarındaki düşüşün cari açığı azalttığı ancak temel sorunların devam ettiğini vurguluyor.
14 Mart 2024

Esfender Korkmaz, Mehmet Şimşek'in mali disiplin çerçevesinde vergi ve cezaları artırma politikasını eleştirdi. Korkmaz'a göre, sık vergi artışları ve yüksek vergi oranları vergi kaçakçılığını ve kaybını artırırken, vergi bilincini düşürüyor. Ayrıca, devletin lüks harcamaları ve seçim popülizmi için vergi gelirlerini kullanması, mükelleflerin vergi ödemeye karşı direncini artırıyor. Korkmaz, vergi bilincinin artması için mükelleflerin kamu hizmetlerine olan inancının güçlenmesi gerektiğini vurguluyor.
7 Mayıs 2024

Saygı Öztürk, devletin ekonomik zorluklar karşısında yolsuzlukla mücadele yerine kamuda tasarruf önlemlerine odaklandığını belirtiyor. Özellikle el değiştiren belediyelerde lüks makam odaları, fazla araç kiralamaları ve gereğinden fazla personel gibi konuların gündemde olduğunu vurguluyor. Hazine ve Maliye Bakanı'nın, kamuda tasarruf önlemlerinin yılın ikinci yarısında uygulanacağını açıkladığını ifade ediyor.
2 Haziran 2024
İşaretlediklerim