Yılbaşından bu yana et ithalatı için 1 milyar dolar harcayan Türk hükümeti, iç piyasada et fiyatlarını düşürmeyi amaçlamıştır. Ancak bu çabalar sonuçsuz kalmış, halk ucuz et alabilmek için sabah erken saatlerde kuyruklara girmiştir. Buna rağmen, Et ve Süt Kurumu et fiyatlarına yüzde 25 oranında bir zam yapmıştır. Bu durum, yerli üreticilere destek olunabilecekken yabancı üreticilere kaynak aktarılmasını eleştiren görüşlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur.
22 Nisan 2024

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ağustos ayında üretici ve market arasındaki en fazla fiyat farkının yüzde 370,4 ile limonda görüldüğünü açıkladı. Bayraktar, tarladan alınan ürünlerin markette çok daha pahalıya satılmasının hem tüketiciyi hem de üreticiyi mağdur ettiğini belirtti. Ayrıca, meyve suyu firmalarının üreticiden ucuz fiyata aldığı şeftaliyi işleyip depolayarak daha yüksek fiyattan sattığını ifade etti ve bakanlığın devreye girerek taban fiyat belirlemesi gerektiğini vurguladı.
4 Eylül 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin ekonomik krizde ikinci aşamaya geçtiğini ve bu aşamada piyasaya, bankalara ve dövize müdahalelerin başladığını ifade etti. Korkmaz, Türkiye'nin IMF ile anlaşma yapmaz ve istikrar programı uygulamazsa durumun daha da kötüleşeceğini, döviz sıkıntısı ve kur artışı nedeniyle üretimde aksamalar yaşanacağını ve bu durumun büyüme oranını düşüreceğini belirtti. Ayrıca, iç üretimdeki düşüş ve döviz sorunları nedeniyle ithalatın zorlaşacağını ve bu durumun ilaç kıtlığı gibi sorunlara yol açabileceğini, arz yetersizliği nedeniyle mal kıtlığının ve fiyat artışlarının hızlanacağını öne sürdü. Korkmaz, hükümetin radikal değişiklikler yapmaması durumunda krizin üçüncü aşamaya geçeceğini ve Türkiye'nin dış borçlarda temerrüde düşebileceğini, eksi büyüme, artan enflasyon ve işsizlikle karşı karşıya kalabileceğini ifade etti.
27 Mart 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'de yaşanan ekonomik krizin çok yönlü olduğunu ve sadece ekonomik değil, aynı zamanda demokratik, hukuki ve güven bunalımı boyutlarına da sahip olduğunu belirtiyor. Korkmaz, hükümetin krizi kısa dönemli politikalar ve algı yönetimi ile çözmeye çalıştığını, ancak bu yaklaşımın yetersiz olduğunu ifade ediyor. Merkez Bankası başkanı ve Hazine ve Maliye Bakanının değişiminin dış piyasalarda olumlu algı yaratmak için yapıldığını, ancak bu adımların yeterli olmadığını vurguluyor. Korkmaz, gerçek bir istikrar programının hayata geçirilmesinin önemine dikkat çekiyor.
13 Mart 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'deki mülteci sorununun ve hukuki sorunların ekonomik istikrarı engellediğini belirtti. Toplumun büyük bir kısmı mültecilerin geri dönmesini ve yeni mülteci girişinin yasaklanmasını istiyor. Ayrıca, Türkiye'nin hukukun üstünlüğü ve insan hakları konularında düşük sıralamalarda yer aldığına dikkat çekildi. Korkmaz, demokratik ve hukuki altyapı düzeltilmeden yatırım ve güven ortamının sağlanamayacağını vurguladı.
26 Mayıs 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'ye giren portföy yatırımlarının ve Hazine'nin uluslararası piyasalardan borçlanmasının ekonomik istikrarı sağlamak için yeterli olmadığını belirtiyor. Kısa vadeli yabancı sermaye girişlerinin (sıcak para) kur artışlarına ve ekonomik kırılganlığa neden olduğunu vurguluyor. Ekonomik istikrarın sağlanması için demokratik ve hukuki altyapının önemine dikkat çekiyor. Ayrıca, Türkiye'de finans sektörü ve sermaye piyasasının reel sektörden uzaklaştığını ve ekonomik faaliyetlerde daralma yaşandığını ifade ediyor.
12 Temmuz 2024

Esfender Korkmaz, Ocak-Şubat döneminde Türkiye'nin AB, İngiltere ve ABD ile olan ticaretinde 0,7 milyar dolar fazla verirken, Rusya ve Çin ile olan ticaretinde 12,8 milyar dolar açık verdiğini belirtti. Bu durumun, Türkiye'nin toplam dış ticaret açığının neredeyse tamamını bu iki ülkeye karşı verdiğini gösterdiğini ifade etti. Korkmaz, Rusya ile enerji ticaretinde pazarlık yapılması ve Çin'den yapılan ithalatta teknoloji dışı ürünler için kota uygulanması gerektiğini savundu. Ayrıca, bu ülkelerin yolsuzluğa açık ülkelerle işbirliği yaparak dış ticaret yoluyla sömürü düzeni kurduğunu öne sürdü.
3 Nisan 2024

Merkez Bankası Nisan ayı ödemeler bilançosunu açıkladı ve cari açığın geçen yıla göre çok değişmediği görüldü. Esfender Korkmaz, cari açığın aynı kalmasının hükümetin hedeflerini tutturamayacağını gösterdiğini belirtti. Ayrıca, doğrudan yabancı yatırım sermayesinde ve net hata ve noksan kaleminde önemli çıkışlar olduğunu vurguladı. Korkmaz, bu durumun Türkiye ekonomisinin kırılgan, kayıt dışı ve güvenilmez olduğunu gösterdiğini ifade etti.
13 Haziran 2024

Ekonomist Evren Devrim Zelyut, sıkı para politikasına vurgu yapılarak yapılan not artışlarının halkın işine yaramadığını belirtti. Gıda enflasyonunu düşürecek reformların eksikliğine dikkat çeken Zelyut, Hal Yasası'nın uygulanmadığını ve aracılar nedeniyle üretici ve tüketicinin zarar gördüğünü vurguladı. Ayrıca, sanayinin dışa bağımlı çalıştığını ve yüksek teknoloji içeren ürünlerin ihracatının yetersiz olduğunu ifade etti. Zelyut, bu koşullar altında enflasyonun devam edeceğini ve reel gelirlerin düşeceğini öne sürdü.
21 Temmuz 2024

Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı, un fiyatlarındaki yüzde 30'luk artış nedeniyle ekmeğe zam yapılmasının kaçınılmaz olduğunu açıkladı. Balcı, tarım bakanlığı ile iletişim kuramadıklarını ve bu durumun çözüm için gerekli adımların atılmasını engellediğini belirtti. Un fiyatlarının daha da artmasından endişe duyduklarını ifade eden Balcı, yetkililerden acil tedbirler alınmasını talep etti. Ayrıca, geçmiş yıllara kıyasla asgari ücretle alınabilecek ekmek miktarının arttığını ancak fırıncıların daha fazla fedakarlık yapacak durumda olmadığını vurguladı.
9 Ekim 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'deki yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar konusunu ele alarak, bu sorunların ülkenin ekonomik, sosyal ve siyasi altyapısını olumsuz etkilediğini belirtti. Türkiye'nin uluslararası suç endekslerinde üst sıralarda yer aldığını ve sığınmacı politikalarının eleştirildiğini vurguladı. Ayrıca, Türkiye'de kurumsal devletin ortadan kalktığını, sendikal özgürlüklerin kısıtlandığını ve siyasi özgürlüklerin azaldığını ifade etti. Korkmaz, Türkiye'nin insan hakları ve siyasi özgürlükler konusunda gerilediğini ve kadın haklarının sınırlı olduğunu belirtti.
6 Haziran 2024

Seçim sonrası döviz kurlarında yaşanan yüzde 20'ye yakın artış, tarım sektöründe maliyetleri yükseltti. Bu durum, gıda ürünlerinin fiyatlarında artışa yol açacak. Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı Hüseyin Demirtaş ve Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Remzi Suiçmez, maliyet artışlarının ekmek fiyatlarını 8-10 lira arasına çıkarabileceğini ve diğer tarım ürünlerinin fiyatlarını da etkileyeceğini belirtti.
19 Haziran 2023

Esfender Korkmaz, Türkiye'de sermaye karşıtlığı ve Batı emperyalizmi konularına dikkat çekiyor. Korkmaz, spekülatif sermaye, kara para, rüşvet ve yolsuzluk yoluyla oluşan sermayenin siyasi iktidarların sorumluluğunda olduğunu belirtiyor. Ayrıca, piyasa ekonomisinde sermayenin önemine vurgu yaparak, ciddi yabancı yatırım sermayesinin Türkiye'ye gelmediğini ve bunun nedeninin sıcak para ve spekülatif sermaye girişi olduğunu ifade ediyor. Batı emperyalizminin günümüzde dış ticaret ve ekonomik ilişkiler yoluyla gerçekleştiğini de ekliyor.
2 Temmuz 2024

Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Et ve Süt Kurumu (ESK), et fiyatlarına yüzde 20-25 oranında zam yaptığını duyurdu. Bu zamma göre, kıymanın kilogram fiyatı 229 TL'den 279 TL'ye, kuşbaşının kilogram fiyatı ise 259 TL'den 319 TL'ye yükseldi. Fiyat zamlarının ESK'nin internet sitesinde yer almadığı ancak mağazalarda yeni fiyatlarla satışa sunulduğu belirtildi.
18 Nisan 2024

Türkiye'de küçük çiftçiler ve köylüler, artan girdi maliyetleri, topraklarının gasp edilmesi, borç yükünün artması gibi nedenlerle üretim yapmaya zorlanıyor ve emeklerinin karşılığını alamıyorlar. Bu sorunlar karşısında ortaya çıkan tepkiler genellikle anlık, cılız ve savunmacı oluyor. Tarım politikaları, küçük çiftçilerin ve köylülerin lehine olmaktan çok, şirketlerin çıkarına hizmet edecek şekilde örgütlenmiş durumda. Bu durum, 1980 darbesiyle başlayan örgütsüzleşme ve örgütlenmenin kriminalize edilmesi sürecinin bir sonucu olarak görülüyor.
13 Şubat 2024

Esfender Korkmaz, CHP'nin ekonomik krizle ilgili önerilerinin eksik ve yanlış olduğunu savundu. Vergi artışlarının krizi derinleştireceğini ve yatırımları olumsuz etkileyeceğini belirtti. Ayrıca, tüketici kredilerindeki faiz oranlarının yüksek olmadığını ve devlet yardımlarının daha adil dağıtılması gerektiğini vurguladı. Korkmaz, CHP'nin krizden çıkış için somut bir plan sunmadığını eleştirdi.
26 Haziran 2024

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, açıklanan buğday fiyatlarının üreticileri hayal kırıklığına uğrattığını belirtti. Bayraktar, buğday fiyatlarının acilen revize edilmesi gerektiğini ve bu talebi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bir mektupla ileteceklerini açıkladı. Açıklanan fiyatların, piyasa fiyatlarının gerisinde kaldığını ve bu durumun üreticilerin gelirlerini olumsuz etkilediğini vurguladı. Ayrıca, son 10 yılda buğday ekim alanlarında yüzde 13,7 azalma olduğunu ve buğday üretiminden kaçışın arttığını ifade etti.
7 Haziran 2024

Veysel Ulusoy, TÜİK'in sunduğu istatistiklerin yanlış hesaplandığını ve bu durumun ekonomik politikaları olumsuz etkilediğini belirtiyor. Tarım ürünlerindeki maliyet artışlarının çiftçilerin reel kazançlarını kayba dönüştürdüğünü ve bu durumun gıda güvenliği açısından büyük bir sorun teşkil ettiğini vurguluyor. Ayrıca, sanayi üretimi ve milli gelir gibi verilerin de doğru olmayan enflasyon oranları ile hesaplandığını ve bu nedenle ülke gerçeklerinden sapıldığını ifade ediyor. Ulusoy, bu durumun sabit gelirli halkın birikim ve varlıklarının erimesine yol açtığını ve ek vergi ve ücret baskılaması ile karşı karşıya kaldıklarını belirtiyor.
16 Haziran 2024

Gıda krizinin yapısal sebepleri göz önünde bulundurulduğunda, 1 Mayıs'ta küçük çiftçiler ve köylülerin acil ihtiyaçları ile kentli emekçi sınıfların ihtiyaçlarının ortaklaştığı belirtiliyor. Çiftçiler için en büyük sorunlardan biri devlet desteklerinin yetersizliği ve enflasyon karşısında yeterince artırılmaması. Bu durum, üretim ve yaşam koşullarını zorlaştırıyor ve çiftçileri borçlanmaya itiyor. Geçen sene fındık üreticileri, düşük referans fiyatlarına tepki olarak fındık ağaçlarını kesmiş ve isyan etmişler.
30 Nisan 2024

Esfender Korkmaz, 1980 öncesi Türkiye'de yaşanan yüksek enflasyon oranlarına değinerek, nominal ve reel faiz kavramlarını açıklıyor. Merkez Bankası'nın gösterge faiz oranının beklenen TÜFE'nin altında olduğunu ve gerçekte reel faizlerin artmadığını, hatta eksi değerde olduğunu belirtiyor. Ayrıca, seçim ekonomisinin toplam talebi ve TÜFE'yi artıracağını, bu durumun 2024 Haziran ayına kadar aylık enflasyon oranlarının 2023'ün üzerinde çıkacağını öngörüyor. Bu koşullar altında, TL mevduat hesabı açanlar için bankaların ortalama yüzde 51 faiz verdiğini ifade ediyor.
13 Şubat 2024
İşaretlediklerim