Anayasa Mahkemesi (AYM), Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesinin yok hükmünde olduğunun tespiti ve TBMM iç tüzük değişikliğinin iptali talepleriyle ilgili olarak CHP ve Atalay'ın avukatlarının yaptığı başvuruları 'karar verilmesine yer olmadığı' gerekçesiyle reddetti. AYM'nin kararının gerekçesi daha sonra açıklanacak. Bu kararlar, AYM'nin daha önce Atalay hakkında verdiği hak ihlali kararlarının İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi ve Yargıtay tarafından tanınmamasının ardından geldi.
22 Şubat 2024

Anayasa Mahkemesi, Kanun Hükmünde Kararname ile ihraç edilen ve daha sonra görevine iade edilen kamu görevlilerine tazminat verilmemesine ilişkin hükmü iptal etti. Karar, Danıştay 5. Dairesi'nin başvurusu üzerine alındı ve Resmi Gazete'de yayımlandı. Mahkeme, bu hükmün Anayasa'ya aykırı olduğunu belirterek, devletin kişilerin maddi ve manevi varlıklarına yönelik müdahalelere karşı etkili giderim mekanizması sağlama yükümlülüğüne vurgu yaptı. CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, kararı eleştirerek AK Parti'yi suçladı.
7 Ekim 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), CHP'nin 7421 sayılı Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un bazı hükümlerinin iptali istemiyle açtığı davayı reddetti. CHP, dava dilekçesinde Fiyat İstikrarı Komitesi'nin Merkez Bankası'nın bağımsızlığını zedelediğini ve yetki karmaşasına yol açtığını savundu. AYM, gerekçeli kararında komitenin fiyat istikrarını sağlamak amacıyla kurulduğunu belirtti.
6 Haziran 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), tutuklunun avukatıyla yaptığı görüşmenin izlenmesinin hak ihlali olduğuna karar verdi. Bu karar, OHAL döneminde FETÖ/PDY suçlamasıyla tutuklanan Celaleddin Kolutek'in avukatlarıyla yaptığı görüşmelerin izlenmesi üzerine alındı. AYM, bu uygulamanın Anayasa'nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkı ve 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkını ihlal ettiğine hükmetti. Mahkeme, izleme kararının bireyselleştirilmiş bir gerekçe taşımadığını ve durumun gerektirdiği ölçüde uygulanmadığını belirtti.
12 Haziran 2024

Anayasa Mahkemesi, özel şirketlere devredilen ve işletme süreleri ihalesiz olarak 49 yıla kadar uzatılan limanların bu durumunu öngören kanun maddesini iptal etti. Bu, AYM'nin söz konusu düzenlemeye ikinci iptal kararıdır. İlk iptal kararında serbest rekabet ve eşitlik ilkeleriyle bağdaşmadığı belirtilmişti. CHP'nin başvurusu üzerine, AYM benzer bir yasal düzenlemeyi daha iptal etti, bu düzenleme de limanların işletme süresini 49 yıla kadar uzatıyordu.
5 Mart 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), maaş zammını beğenmeyip yöneticilerine e-posta gönderen ve bu nedenle işten çıkarılan Serap Aslan A.'nın ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. Yerel mahkeme ve Yargıtay, işçinin işten çıkarılmasını haklı bulmuştu. AYM, işçinin e-posta ile rahatsızlığını dile getirdiğini ve iş akdinin haksız feshedildiğini belirterek, 30 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Karar, ihlalin sonuçlarıyla ortadan kaldırılması ve yeniden yargılama için yerel mahkemeye gönderildi.
16 Eylül 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), 2017'de çıkarılan ve sık sık sansüre bahane edilen 5651 sayılı Kanun'un 9'uncu maddesiyle ilgili olarak Diken ve İFÖD'nin yaptığı bireysel başvuruları değerlendirerek, 500'den fazla içerikle ilgili erişim engeli kararlarının ifade özgürlüğü ihlali olduğuna karar verdi. Bu kararlar, AYM'nin daha önce verdiği ve yapısal sorunları gidermek amacıyla TBMM'ye bildirilmesine hükmeden pilot kararı referans alarak verildi. Prof. Dr. Yaman Akdeniz, bu başvuruların detaylarını ve bazı örneklerini sosyal medya hesabından paylaştı.
7 Şubat 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), emeklilerin devletten yardım alan bazı dernek ve vakıflarda çalışmasına izin veren kanun maddesini iptal etti. Bu karar, Türkiye Maarif Vakfı, Yunus Emre Vakfı, Türkiye Kızılay Derneği, Yeşilay Cemiyeti ve Yeşilay Vakfı gibi kuruluşlarda çalışan emeklileri etkileyecek. AYM, bu istisnanın Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu belirtti. Karar, yayınlandığı gün yürürlüğe girdi ve emekliler ya maaşlarından vazgeçecek ya da çalıştıkları yerlerden ayrılmak zorunda kalacaklar.
26 Haziran 2024

İfade Özgürlüğü Derneği (İFÖD) ve Diken'in işbirliğiyle yürütülen hukuki mücadele sonucunda, Anayasa Mahkemesi (AYM) 5651 sayılı yasanın 9. maddesini iptal etti. Bu madde, kişilik haklarının ihlali gerekçesiyle binlerce haber ve sosyal medya içeriğinin erişime engellenmesi ve yayından kaldırılması için kullanılıyordu. AYM'nin kararı, sulh ceza hakimliklerinin bu maddeye dayanarak erişim engelleme veya içerik çıkartma kararları vermesini engelliyor. Ancak, internet sansürü tamamen sona ermiş değil; diğer yasal düzenlemeler ve kurumlar aracılığıyla erişim engellemeleri devam edebilir.
9 Ekim 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), 500'den fazla erişim engelleme ve içerik çıkartma başvurusunda 'ifade özgürlüğü ihlali' kararı verdi. Bu kararlar, 2017'de çıkarılan ve sık sık sansüre bahane edilen 5651 sayılı Kanun'un 9'uncu maddesiyle ilgiliydi. AYM, Diken'in 2018'de yaptığı ve 2021'de pilot karar olarak kabul edilen başvuruyu referans alarak bu kararı verdi. Prof. Dr. Yaman Akdeniz, AYM'nin bu kararları verirken pilot kararı referans aldığını ve bu kararların bir kısmının İfade Özgürlüğü Derneği tarafından yapılan başvurular olduğunu belirtti.
6 Şubat 2024

Anayasa Mahkemesi, Adana 4'üncü Tüketici Mahkemesi'nin başvurusu üzerine, ikinci el araç satışı sonrasında 15 gün süreyle devam eden zorunlu mali sorumluluk sigortası hükmünü iptal etti. Başvuruda, aracın satışıyla mülkiyet hakkının sona ermesine rağmen, eski sahibin sigorta sözleşmesinden kaynaklı sorumluluğunun devam ettiği ve bu durumun haksız bir tazminat yükümlülüğüne yol açabileceği belirtildi. AYM, araç satışı sonrası eski sahibin araç üzerindeki hakimiyetinin sona erdiğini ve bu nedenle eski sahibin yeni sahibin eylemlerinden sorumlu tutulmasının anayasaya aykırı olduğunu belirterek düzenlemenin iptaline karar verdi.
5 Mart 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), 10 Ekim 2015'te Ankara Garı önünde düzenlenen mitingde gerçekleşen ve 100'den fazla kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırıda ihmali bulunan kamu görevlileri hakkında yapılan bireysel başvuruları reddetti. Avukatlar, AYM'nin kararını dayanaktan yoksun ve kabul edilemez buldu. İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişleri, katliamda sorumluluğu olan emniyet amirleri hakkında ceza soruşturması başlatılması gerektiğini belirtmişti. AYM'nin kararıyla davada iç hukuk yolları tükenmiş oldu.
21 Mayıs 2024

İstanbul 1'inci Asliye Hukuk Mahkemesi, Gezi Parkı'nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden (İBB) alınarak Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı'na devredilmesini yasaya aykırı buldu. Bu karar, Mayıs 2013'te Türkiye genelinde eylemlere yol açan Gezi Parkı'nın mülkiyeti ile ilgili İBB'nin açtığı tapu iptal davası sonucunda geldi. Mahkeme, taşınmazların vakıf yoluyla meydana gelmediğini belirterek devir işlemini iptal etti. İstinaf ve Yargıtay aşamalarının da İBB lehine sonuçlanması durumunda, Gezi Parkı'nın mülkiyeti yeniden İBB'ye geçecek.
20 Mart 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), emekli bir kişinin eski başbakan yardımcısı Abdüllatif Şener'e yönelik 'satılmış Siyonist' ifadesini ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirdi. Şener, bu ifadeyi hakaret olarak nitelendirip suç duyurusunda bulunmuş ve davalıya adli para cezası verilmişti. Ancak AYM, siyasetçilerin eleştirilere daha fazla katlanma yükümlülüğü olduğunu belirterek, ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmetti ve davalının ailesine manevi tazminat ödenmesine karar verdi.
5 Haziran 2024

Taha Akyol, iktidarın Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) bireysel başvurular üzerine insan hakları ihlallerini denetleme yetkisini daraltma hazırlığında olduğunu belirtiyor. Bu değişiklikle, adil yargılanma hakkı, etkin soruşturma eksikliği ve delillerin geçersizliği gibi gerekçelerle AYM'nin inceleme yapamayacağını ifade ediyor. Akyol, bu durumun Türkiye'nin hukuk devleti puanını düşüreceğini ve yalnızca yanlış kararı veren mahkemeyi değil, onaylayan Yargıtay'ı ve uygulayan Meclis'i de bağlayan AYM kararlarının önemini vurguluyor.
11 Şubat 2024

Anayasa Mahkemesi, İçişleri Bakanlığı tarafından genel güvenlik gerekçesiyle belirli kişilere pasaport verilmemesine ilişkin hükmü iptal etti. Ankara 19’uncu İdare Mahkemesi, bu hükmün Anayasa'nın 2, 13 ve 23’üncü maddelerine aykırı olduğunu belirterek dava açmıştı. AYM, yurt dışına çıkma özgürlüğünün ancak suç soruşturması veya kovuşturması sebebiyle sınırlanabileceğini ve bunun hâkim kararı güvencesine bağlanması gerektiğini vurguladı. Bu karar, yurt dışına çıkma özgürlüğünün idarenin yetkisine bırakılmasının Anayasa'ya aykırı olduğunu ortaya koydu.
21 Kasım 2024

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi, Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı’na 25 yıllığına bedelsiz verilen binanın tahsisini oy çokluğuyla iptal etti. Kararın gerekçesi olarak, binanın kullanılmayan, boş ve bakımsız durumda olduğu belirtildi. 2017 yılında yapılan tahsisin iptali, AKP grubunun muhalefetine rağmen kabul edildi. Meclis oturumu, Başkanvekili Nuri Aslan başkanlığında gerçekleştirildi.
13 Eylül 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesini yok hükmünde saydı. AYM, Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’nin Atalay’la ilgili hak ihlali kararını uygulamamasını hukuki değerden yoksun buldu. Karar, Resmi Gazete’de yayınlandı ve TBMM Genel Kurulu’nda okunmasının Atalay’ın milletvekilliğinin düşmesine neden olamayacağı belirtildi. Atalay, Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkûm edilmiş ve Türkiye İşçi Partisi’nden Hatay milletvekili seçilmişti.
1 Ağustos 2024

Anayasa Mahkemesi, kuaförde saçları zarar gören P.Ç.'nin açtığı davada yeniden yargılama kararı verdi. İlk mahkeme, P.Ç.'nin saçlarının zarar görmesi nedeniyle kuaföre maddi ve manevi tazminat ödenmesine karar vermişti. Ancak üst mahkeme, bilirkişi raporundaki yüzde 50 kusur oranını dikkate alarak tazminat miktarını düşürdü. P.Ç., bilirkişi raporunun gerçeğe aykırı olduğunu iddia ederek AYM'ye başvurdu ve AYM, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine hükmetti.
7 Kasım 2024

Anayasa Mahkemesi (AYM), eski HDP milletvekili Müslüm Doğan'a beraat ettiği bir davadan verilen yurt dışı çıkış yasağını iptal etti. Doğan, sosyal medya paylaşımında terör örgütü propagandası yaptığı iddiasıyla yargılanmış ve beraat etmişti. Ancak beraat etmesine rağmen yurt dışı çıkış yasağı getirilmişti. AYM, bu yasağın Doğan'ın özel hayatını ihlal ettiğine ve demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olmadığına karar verdi. Ayrıca Doğan'a 30 bin lira tazminat ödenmesine hükmetti.
18 Temmuz 2024
İşaretlediklerim