Abdüllatif Şener'in oğlu Bedirhan Şener, anneannesi Leyla Çetiner'i silahla vurarak öldürdü. Olayın ardından tutuklanan Şener hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor. Mahkemede, Şener'in psikolojik sorunları olduğu iddia edilse de, Bilkent Şehir Hastanesi'nin raporunda cezai sorumluluğunu etkileyecek bir akıl hastalığı bulunmadığı belirtildi. Mahkeme, Şener'in akıl sağlığına dair detaylı bir rapor alınması için İstanbul Adli Tıp Kurumu'nda gözlem altına alınmasına karar verdi.
24 Ekim 2024

Sanatçı Gaye Filiz Alacacı, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı'yı eleştirdiği için telefonu alınarak üç saat boyunca bir odada alıkonulduğu gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Tiyatroları'nın talebiyle konuyu araştırmak üzere müfettiş görevlendirdi. Alacacı, Karadağlı ve iki diğer yetkili hakkında 'hürriyeti tehdit, görevi kötüye kullanma ve haberleşmenin engellenmesi' suçlarından soruşturma başlatılmasını talep etti. İstanbul Şehir Tiyatrosu Sanatçıları Derneği, bir sanatçının alıkonulmasının kabul edilemez olduğunu belirtti.
24 Eylül 2024

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 'ahmak davası' olarak bilinen davada üçüncü kez duruşma talep etti. İmamoğlu, milletin iradesine saygı gösterilmesi gerektiğini vurgularken, demokrasinin önünün açılması çağrısında bulundu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise İmamoğlu'na siyasi yasağın istinafta onanacağını ancak Yargıtay aşamasında kalacağını düşündüğünü belirtti. Dava, İmamoğlu'nun 2019 yılında Süleyman Soylu'ya yönelik ifadeleri nedeniyle açılmıştı ve İmamoğlu'na iki yıl yedi ay 15 gün hapis ve siyasi yasak cezası verilmişti.
3 Ekim 2024

Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Adnan Oktar suç örgütü üyeleri için sahte işkence raporu hazırladığı iddialarına Diken'e konuşarak yanıt verdi. Fincancı, işkenceyi meşrulaştırmak için belgeselin araç olarak kullanıldığını belirtti ve hekimlik yemini gereği kimseye adres sormadan, taraf gözetmeksizin işkenceyi belgelediğini vurguladı. Ayrıca, işkence raporlarının mahkemede etkili olmadığını, yargının işkenceyi örtbas ettiğini ifade etti. Fincancı, işkenceye karşı mücadele edenlerin kriminalize edilip düşmanlaştırılmaya çalışıldığını da ekledi.
12 Şubat 2024

Dr. Ümit Aktaş, pandemi döneminde yaptığı açıklamalar nedeniyle Türk Tabipleri Birliği Yüksek Onur Kurulu tarafından bir ay süreyle meslekten men edildi. İstanbul Tabip Odası Onur Kurulu, Aktaş'ın halk sağlığına zarar verdiği ve hekimliğe yakışmayan davranışlarda bulunduğu gerekçesiyle bu kararı almıştı. Aktaş, karara itiraz ederek Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu, ancak mahkeme henüz kararını vermedi. Aktaş, sosyal medya üzerinden TTB yöneticilerini suçladı ve kamuoyunu men kararına tepki göstermeye çağırdı.
23 Kasım 2024

Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, Narin Güran'ın ölümüne ilişkin İstanbul Adli Tıp Kurumu'nca düzenlenen raporun detaylarını paylaştı. Raporda, Narin'in 21 Ağustos'ta boğularak öldürüldüğü ve ölüm sonrası hayvanlar tarafından travmaya maruz kaldığı belirtildi. Soruşturma kapsamında birçok kişi gözaltına alınmış ve bazıları tutuklanmıştır. Eren, gerçek adaletin sağlanması için soruşturma sürecini titizlikle takip edeceklerini belirtti.
20 Eylül 2024

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, 2015 yılında Diyarbakır'da öldürülmüştü ve olayla ilgili üç polis memuru yargılanmaktadır. Savcı, bu polislerin beraatini talep etti, çünkü olay yerinde yapılan incelemeler sonucunda Elçi'yi vuran kurşunun kaynağı tespit edilememiştir. Diyarbakır Barosu, savcının bu talebine tepki göstererek, adaletin sağlanması için 12 Haziran'da yapılacak karar duruşmasına katılım çağrısı yaptı.
29 Nisan 2024

Danıştay, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Nisan 2021'de yayınladığı ve halkın eylemler sırasında cep telefonuyla ses ve görüntü kaydetmesini engelleyen genelgesini iptal etti. Bu genelge, polislerin orantısız şiddet görüntülerinin artması üzerine çıkmış ve gazetecilik örgütleri tarafından eleştirilmişti. Diyarbakır Barosu tarafından paylaşılan kararda, iptalin haberleşme ve basın hürriyeti haklarının kanunla sınırlanması gerektiği gerekçesiyle yapıldığı belirtildi. Danıştay daha önce de bu genelgenin yürütmesini durdurma kararı almıştı.
8 Mayıs 2024

Gazeteci Ayşenur Arslan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın en az 13 yıldır kanser tedavisi gördüğünü ve bu süreçte dünyanın en iyi doktorları ve ileri tıbbi teknolojilerle tedavi edildiğini belirtti. Erdoğan'ın sesinin zaman zaman kısıldığı ve bu durumun kemoterapi ile bağlantılı olabileceği üzerinde duruldu. Arslan, Erdoğan'ın sağlık imkanlarına erişiminin eleştirilemeyecek kadar normal olduğunu ifade etti, ancak aynı zamanda Erdoğan'ın diğer bireylerin yaşam haklarına olan duyarsızlığını eleştirdi.
5 Mayıs 2024

2011 yılında Artvin'in Hopa ilçesinde polisin biber gazı kullanımı sonucu kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun ölümüne ilişkin davada, 13 polisin beraatine karar verildi. Dava, Trabzon 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü ve savcı, delil yetersizliği nedeniyle beraat talebinde bulundu. Mahkeme, polisin biber gazı kullanımı ile Lokumcu'nun ölümü arasında illiyet bağı bulunmadığını belirterek beraat kararı verdi. Karar, çeşitli sloganlarla protesto edildi.
6 Eylül 2024

Yalova Milletvekili Meliha Akyol'un aracını yanlış yere park ettiğini sosyal medyada ifşa eden Berkant Fitoz ve Recep Adıgüzel isimli vatandaşlar, 'kişisel verileri hukuka aykırı şekilde ele geçirmek ve yaymak' suçundan hapis ve para cezasına çarptırıldı. İki vatandaş, Akyol'un aracının park yasağını ihlal ettiğini belirterek polisi aramış ve bu süreçte polis memurlarıyla olan konuşmalarını canlı yayınlamıştı. Mahkeme, her birine ayrı ayrı iki yıl bir ay hapis ve 17 bin 900 lira vekalet ücreti ödeme cezası verdi.
18 Nisan 2024

Adana Büyükşehir Belediyesi'nin Özel Kalem Müdür Vekili Samet Güdük, belediyenin Seyhan ilçesindeki hizmet binasında M.G. tarafından silahlı saldırıya uğradı. Ağır yaralanan Güdük, kaldırıldığı özel hastanede doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Polis, belediyenin halk ekmek biriminde çalışan zanlıyı gözaltına aldı. Adana Valiliği, olayın alacak verecek meselesi yüzünden çıktığını açıkladı.
12 Şubat 2024

Antalya'nın Kaş ilçesinde başsavcı Gökhan Feyzoğlu, avukat Hakan Tüzen'in adliye personeli ve avukatların kullandığı tuvaleti kullanmasına izin vermedi. Başsavcı, avukatı tuvaletten çıkarmak için polis memurlarını çağırdı ve avukatı zorla dışarı çıkarttırdı. Olay, Antalya Barosu'ndan avukat Polat Balkan tarafından sosyal medyada paylaşıldı ve meslek grubu açısından üzücü ve kabul edilemez olarak nitelendirildi.
15 Mayıs 2024

Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli Dr. Ertan İskender, hastasının bıçaklı saldırısına uğramış ve bu olay sonucu ciddi yaralanmalar ve psikolojik sorunlar yaşamıştır. Dr. İskender, saldırı sonrası mesleğini bırakmış ve Kanada'ya göç etmiştir. Ankara 4'üncü İdare Mahkemesi, Sağlık Bakanlığını, gerekli güvenlik önlemlerini almadığı gerekçesiyle Dr. İskender'e maddi ve manevi olmak üzere toplamda 97 bin lira tazminat ödemeye mahkum etmiştir. Hekim Birliği Sendikası Başkanı, bu tür kararların şiddet gören hekimler için emsal teşkil edeceğini ve idarecileri şiddete karşı tedbir almaya zorlayabileceğini belirtmiştir.
19 Nisan 2024

81 yaşında ve birçok sağlık problemi olan Makbule Özer, Adli Tıp Kurumu'nun 'Cezaevinde kalabilir' raporuna dayanarak yeniden cezaevine gönderildi. Özer, 'örgüte yardım etmek' suçlamasıyla 9 Mayıs 2022'de tutuklanmış ve kamuoyu baskısı sonucunda 7 Eylül 2022'de tahliye edilmişti. Ancak ATK'nin yeni raporu sonrasında tekrar gözaltına alınarak cezaevine gönderilmiştir.
22 Nisan 2024

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, İstanbul'da 12 bebeğin ölümüne neden olan 'yenidoğan çetesi' olayında Menzil tarikatını suçladı. Özdağ, Sağlık Bakanı'nın istifasını talep etti ve bakanın kendisine WhatsApp üzerinden ulaştığını belirtti. Olayla ilgili soruşturma devam ederken, çeteyle bağlantılı 10 hastanenin ruhsatı iptal edildi ve 22 kişi tutuklandı. Özdağ, Sağlık Bakanlığı'nın 2002'den beri Menzil tarikatı tarafından kontrol edildiğini iddia etti.
19 Ekim 2024

Gezi Parkı eylemlerinin 11. yılında, eylemlerin başlangıcından itibaren yaşanan olaylar ve yargı süreci detaylı bir şekilde ele alındı. Eylemler sırasında polisin orantısız şiddet kullanımı ve sonrasında açılan davalar, yargılamaların adil olup olmadığı tartışıldı. Özellikle Osman Kavala ve diğer sanıkların aldığı cezalar, yargı sürecindeki tutarsızlıklar ve bazı davaların sonuçları vurgulandı. Ayrıca, eylemler sırasında hayatını kaybedenlerin davaları ve bu davalardaki cezasızlık örnekleri de incelendi.
28 Mayıs 2024

Ordu'nun Aybastı ilçesinde bir savcı ve ailesi, gittikleri bir lokantada saldırıya uğradı. Olayın ardından gözaltına alınan üç kişiden biri tutuklandı, biri adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı, diğeri ise ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Saldırı sırasında yere düşerek yaralanan dokuz aylık bebeğin sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.
5 Ağustos 2024

İETT Metrobüs ve Elektrikli Ulaşım Dairesi Başkanı Ali Tuğrul Küçükalioğlu, Adalar İlçesi'nde yasadışı olarak minibüs kullandığı iddiasıyla barışçıl gösteri yapan vatandaşlara karşı sert bir tutum sergiledi. Küçükalioğlu, bir vatandaşa yönelik öfkesini kontrol edemeyerek, görevliye 'savcı gibi' talimat verip vatandaşın gözaltına alınmasını istedi. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu'nun kararlarına göre, Adalar'da motorlu taşıt trafiği kısıtlanmış durumda ve bu kararlar hala yürürlükte. Avukat İrem Berksoy, İETT'nin yasadışı olarak Adalar'a araç soktuğunu ve vatandaşların barışçıl gösteri haklarını kullanarak hukuku savunduklarını belirtti.
15 Haziran 2024

Emniyet Genel Müdürlüğü, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü'nün yasa dışı dinleme yaptığı iddialarını yalanladı. İddialar, Sabah gazetesinin Haber Koordinatörü Abdurrahman Şimşek tarafından ortaya atılmış ve 280 kişinin yasa dışı olarak dinlendiği öne sürülmüştü. Emniyet Genel Müdürlüğü, bu iddiaların asılsız olduğunu belirtti. Ayhan Bora Kaplan soruşturması kapsamında Ankara'da üç emniyet mensubu görevden alınmıştı.
15 Mayıs 2024
İşaretlediklerim