IQAir tarafından yayınlanan 2023 'Dünya Hava Kalitesi' raporuna göre, Türkiye'nin hava kirliliği ortalaması 20.5 ile WHO'nun belirlediği eşik değerlerin dört katı seviyesinde. Raporda, Türkiye havası en kirli 44'üncü ülke olarak sıralanırken, Iğdır şehri Avrupa'nın en kirli havasına sahip kenti olarak belirlendi. Raporda ayrıca, Türkiye'de hava kirliliğinin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine ve kirliliğe yol açan başlıca faktörlere de değiniliyor. Hava kirliliği nedeniyle dünya genelinde her yıl 7 milyon insanın öldüğü belirtiliyor.
20 Mart 2024

Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu (LSHTM) ve Avrupa Birliği Komisyonu Ortak Araştırma Merkezi (JRC) tarafından yapılan araştırmaya göre, etkili iklim politikaları uygulanmazsa 2100 yılına kadar sıcaklığa bağlı ölümler üç katına çıkabilir. Araştırma, özellikle Avrupa'nın güney bölgelerinde yaşayanların aşırı sıcaklardan daha fazla etkileneceğini ve yaşlı nüfusun artmasıyla bu ölümlerin daha da artacağını öngörüyor. Sanayi Devrimi öncesi ortalamaya kıyasla sıcaklıkların 3 derece artması durumunda, her yıl 55 binden fazla kişinin sıcaklığa bağlı ölebileceği belirtiliyor.
22 Ağustos 2024

TÜİK verilerine göre Türkiye'de kişi başı milli gelir 13 bin 110 dolar olarak belirlenmiş olmasına rağmen, bu ortalama herkese eşit dağılmıyor. Asgari ücretliler ve emekliler, ortalama milli gelirin çok altında gelirlerle yaşamak zorunda kalıyor. İş gücü ödemelerinin milli gelirden aldığı payın artmasına rağmen, bu durum geçici bir iyileşme olarak değerlendiriliyor ve gelir dağılımındaki dengesizlikler devam ediyor. Türk-İş'in verilerine göre, açlık ve yoksulluk sınırı her geçen gün artarak, dört kişilik bir ailenin temel ihtiyaçlarını karşılaması giderek zorlaşıyor.
1 Mart 2024

Adam Smith Enstitüsü'nün araştırmasına göre, Türkiye 2028 yılına kadar milyoner sayısındaki artış oranında Avrupa'da lider olacak. Türkiye'de 1 milyon dolardan fazla servete sahip olanların oranı yüzde 34'e ulaşacak. Bu artış, yüksek enflasyona rağmen özellikle gayrimenkul sahiplerinin servetlerini artırmasıyla gerçekleşiyor. Ancak, Türkiye gelir dağılımı eşitsizliğinde de Avrupa'da öne çıkıyor.
16 Ekim 2024

Bilim insanları, insan faaliyetlerinin yol açtığı iklim değişikliğinin Orta Avrupa’daki sel felaketlerinin yeniden yaşanma ihtimalini iki katına çıkardığını ve yağış yoğunluğunu yüzde yedi arttırdığını tespit etti. Geçen hafta başlayan rekor yağışlar nedeniyle Avusturya, Çekya, Romanya ve Polonya’da 23 kişi hayatını kaybetti. Avrupa Birliği, bu sellerin ve Portekiz’deki orman yangınlarının iklim çöküşünün ortak kanıtı olduğunu belirtti. Analizler, fosil yakıtların yakılmaya devam edilmesi halinde benzer yağış olaylarının daha sık ve yoğun yaşanacağını öngörüyor.
25 Eylül 2024

Dünya Bankası'nın 'Yoksulluk, Refah ve Gezegen Raporu'na göre, küresel yoksulluğun azaltılmasında ilerleme neredeyse durma noktasına geldi ve dünyanın yarısı için yoksulluğu sona erdirmenin 100 yıldan fazla sürebileceği belirtildi. Raporda, dünya nüfusunun yüzde 8,5'inin aşırı yoksulluk içinde yaşadığı ve yüzde 44'ünün ise orta üst gelirli ülkeler için yoksulluk sınırının altında bir gelirle yaşadığı ifade edildi. Kovid-19 salgınının yoksulluk üzerindeki kalıcı etkileri ve düşük ekonomik büyüme ile kırılganlığa sahip ülkelerde yoksulluğun yoğunlaştığı vurgulandı.
15 Ekim 2024

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Dünya Nüfus Günü 2024 verilerini paylaştı. Türkiye, 85 milyon 372 binlik nüfusuyla 194 ülke arasında 18’inci sırada yer aldı. Türkiye'nin çocuk ve genç nüfus oranları Avrupa ortalamasının üzerinde, ancak dünya ortalamasının altında kaldı. Türkiye'nin yaşlı nüfus oranı ise dünya ortalamasının üzerinde, ancak Avrupa Birliği ülkelerinin ortalamasının altında yer aldı.
9 Temmuz 2024

Türkiye'de işgücüne dahil olmayan nüfusun 30.7 milyon olduğu belirtiliyor, bu durumun işgücü istatistiklerini inceleyenler ve sosyologlar için önemli bir konu olduğu vurgulanıyor. İşgücüne katılım oranı %53.2 olarak belirtilirken, bu oranın OECD ülkeleri arasında Meksika'dan sonra en düşük olduğu ifade ediliyor. 15 yaş ve üzeri nüfusun sadece 31.8 milyonunun çalıştığı, kadınların büyük bir kısmının işgücüne dahil olmadığı ve bu durumun Türkiye'nin sosyolojik yapısını da yansıttığı belirtiliyor.
29 Şubat 2024

Anadolu yer sincabı olarak da bilinen gelengilerin nesli, artan kentleşme ve azalan besin kaynakları nedeniyle tehlikede. Dünya Doğayı ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği'nin (IUCN) kırmızı listesine giren gelengilerin popülasyonu son 10 yılda yüzde 25 azaldı. Türkiye'de üç türü bulunan gelengiler, doğal bitki örtüsünün yok edilmesi ve yanlış tarım uygulamaları gibi nedenlerle yaşam alanlarını kaybediyor.
20 Ağustos 2024

Sertaç Eş'in yazısında, Türkiye'nin gelir dağılımı ve servet eşitsizliği konularında Avrupa'daki en kötü durumda olan ülkelerden biri olduğu belirtiliyor. Gini katsayısına göre Türkiye, Letonya ve İsveç'ten sonra gelir dağılımı en kötü üçüncü ülke konumunda. Ayrıca, Türkiye'de en zengin yüzde 1'lik kesim, ülke servetinin yüzde 39.5'ini elinde bulunduruyor. Türkiye'deki yetişkinlerin yüzde 70.6'sının serveti ise 10 bin doların altında.
26 Nisan 2024

Son araştırmalar, 2050 yılına kadar dünya çapında yaşam beklentisinin erkeklerde 4,9 yıl, kadınlarda ise 4,2 yıl artacağını öngörüyor. Bu artış, bulaşıcı hastalıklar, yenidoğan ve sindirim hastalıkları, kardiyovasküler rahatsızlıklar ve COVID-19 gibi salgınların etkisini azaltan halk sağlığı girişimlerine bağlanıyor. Araştırmacılar, daha az gelişmiş ülkelerdeki insanların yaşam beklentisinin gelişmiş ülkelere yaklaşacağını belirtiyor. Ancak, insanların daha uzun yaşamasıyla sağlıksız geçirecekleri yılların da artması bekleniyor.
21 Mayıs 2024

Ekonomi profesörü Steve Hanke tarafından yayımlanan 2022 Dünya Sefalet Endeksi'ne göre Türkiye, 101,601 puanla dünyanın en sefil 10'uncu ülkesi oldu. Endekste birinci sırada 414,7 puanla Zimbabve yer alırken, en az sefalet yaşanan ülke 8,51 puanla İsviçre olarak belirlendi. Türkiye'deki sefaletin en büyük etkeni yüksek enflasyon olarak gösterildi. Hanke, ekonomik sefaletin yüksek enflasyon, yüksek borçlanma maliyetleri ve işsizlikten kaynaklandığını ve azaltmanın yolunun ekonomik büyümeden geçtiğini ifade etti.
27 Mayıs 2023

Dünya Sağlık Örgütü, tüberkülozun 2023 yılında Covid-19'u geride bırakarak en ölümcül bulaşıcı hastalık haline geldiğini açıkladı. 2023'te yaklaşık 8.2 milyon kişiye tüberküloz tanısı konulurken, toplam vaka sayısı 10.8 milyona ulaştı. DSÖ, hastalığın düşük ve orta gelirli ülkelerde yoğunlaştığını ve bu ülkelerin ciddi fon eksiklikleriyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Ayrıca, tüberkülozun ilaçlara dirençli formunun hala büyük bir halk sağlığı krizi oluşturduğu vurgulandı.
30 Ekim 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, '8'inci Aile Şurası'nda yaptığı konuşmada Türkiye'nin nüfusunun 85 milyon olmasının yeterli olmadığını, daha fazla nüfusa ihtiyaç olduğunu belirtti. Ayrıca modern bireyin yalnızlaştığını ve toplumdan kopma eğiliminde olduğunu, evlenme yaşının yükseldiğini, boşanma oranlarının arttığını ve ortalama çocuk sayısının düştüğünü ifade etti. Erdoğan, bu durumun toplumun genel ihtiyaçlarına olumsuz etkileri olduğunu vurguladı.
26 Ekim 2023

Diyabet ve obezitenin birleşimine 'diyabezite' denilmekte ve bu durum dünya genelinde ve Türkiye'de ciddi bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilmektedir. Dünya genelinde 650 milyon, Türkiye'de ise yaklaşık 18 milyon obez birey bulunuyor. Uluslararası Diyabet Federasyonu'nun tahminlerine göre, dünya genelinde 382 milyon yetişkin diyabet hastası var ve bu sayının 2035 yılına kadar 592 milyona ulaşması bekleniyor. Türkiye'de ise 20-79 yaş arasında yaklaşık 7 milyon diyabet hastası olduğu ve bunların yarısının henüz tanı almadığı belirtiliyor. Obezite cerrahisi, tip 2 diyabet ve diğer bazı sağlık sorunlarının iyileşmesinde etkili olabiliyor.
2 Mayıs 2023

Küresel Su Ekonomisi Komisyonu, dünya genelinde hızla derinleşen su krizi nedeniyle gıda üretiminin yarısının önümüzdeki 25 yıl içinde risk altında olabileceğini belirtti. Rapora göre, dünya nüfusunun yarısı su kıtlığıyla karşı karşıya ve iklim krizinin etkileri arttıkça bu oran daha da artacak. Su talebinin arzı yüzde 40 oranında aşacağı öngörülüyor. Komisyon, su kaynaklarının korunması ve verimli kullanımı için uluslararası işbirliğinin önemine dikkat çekti.
17 Ekim 2024

Birleşmiş Milletler tarafından yayınlanan Dünya Mutluluk Raporu'na göre, Türkiye 143 ülke arasında 98'inci sırada yer alarak mutluluk düzeyinde düşüş yaşadı. Araştırma, insanların yaşamlarını 0 ile 10 arası bir ölçekte değerlendirmeleriyle oluşturuldu ve Türkiye son üç yılın ortalamasına göre 0.2 puan düşüşle 4.9 puan aldı. Raporda, gençler arasında artan mutsuzluk, sosyal medyanın olumsuz yönleri ve ekonomik eşitsizlik gibi faktörlerin mutluluğu etkileyebileceği belirtildi. Ayrıca, ABD ilk kez ilk 20'den çıkarak 23'üncü sıraya geriledi.
20 Mart 2024

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2023 'İstatistiklerle Yaşlılar' çalışmasına göre, Türkiye'de 65 yaş ve üzeri nüfus son beş yılda yüzde 21,4 artarak 8 milyon 722 bin 806 kişiye ulaştı ve toplam nüfus içindeki oranı yüzde 10,2'ye çıktı. Yaşlı nüfusun cinsiyet dağılımında kadınlar yüzde 55,5 ile erkeklerden fazla. Nüfus projeksiyonları, yaşlı nüfus oranının 2080'de yüzde 25,6'ya ulaşacağını öngörüyor. Türkiye, yaşlı nüfus oranı bakımından dünya genelinde 184 ülke arasında 67. sırada yer alıyor.
27 Mart 2024

Türkiye'de 2018'den bu yana sefalet oranı artış göstermiş ve Dünya Sefalet Endeksi yüzde 93.9'a ulaşmıştır. Ülkede en zengin 13 milyarderin serveti 38.9 milyar dolar iken, nüfusun yarısının toplam serveti 38.5 milyar dolardır. Gelir dağılımındaki adaletsizlik, özellikle pandemi sonrası daha da belirginleşmiştir. ABD'de ve diğer bazı ülkelerde zenginler, servet vergisi getirilmesini savunurken, Türkiye'nin zenginlerinden bu konuda bir girişim görülmemektedir.
27 Mart 2024

Ipsos tarafından gerçekleştirilen bir ankete göre, 17 G20 ülkesindeki vatandaşların yaklaşık üçte ikisi, ekonomide ve yaşam tarzında büyük değişiklikleri finanse etmek için varlıklı kişilerden servet vergisi alınmasını destekliyor. Türkiye'de bu destek oranı yüzde 78 olarak belirlenmiş. Ankete katılanların çoğunluğu ayrıca daha yüksek karbon vergileri ve büyük işletmeler için daha yüksek vergi oranlarını da destekliyor. İklim değişikliği ve doğanın korunması konusunda da büyük eylemler yapılması gerektiğine inanılıyor.
25 Haziran 2024
İşaretlediklerim