Bilim insanları, bombus türü kraliçe arıların kirli topraklarda kış uykusuna yattığını keşfetti. Araştırma, arıların böcek ilacı ve fungisit içeren toprakları tercih etme oranının iki kat daha yüksek olduğunu gösterdi. Bu durumun nedenleri henüz tam olarak anlaşılamasa da, kirlenmiş toprakların arılar için daha cazip hale geldiği düşünülüyor. Araştırmacılar, bu bulguların arıların ciddi risklerle karşı karşıya olabileceğini ve böcek ilacı kullanımında dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor.
21 Ekim 2024

Oxford, Bristol, Exeter Üniversiteleri ve Doğu Finlandiya Üniversitesi'nden bilim insanlarının yaptığı ortak araştırma, çocukluk ve gençlik dönemlerindeki hareketsiz yaşam tarzının atardamar sertleşmesini artırdığını ortaya koydu. Araştırmada, 11 ila 24 yaşları arasındaki bin 339 kişi üzerinde 13 yıl boyunca yapılan incelemeler sonucunda, günde 6 saatten 9 saate çıkan hareketsizlik süresinin atardamar sertleşmesini yaklaşık yüzde 10 artırdığı bulundu. Ayrıca, yaşlanmanın atardamar sertliğini artırdığı ve bu durumun yetişkinlerde genç yaşta ölüm riskini yüzde 47 artırabileceği, günde en az 3 saatlik hafif fiziksel aktivitenin ise atardamar sertleşmesi riskini en aza indirebileceği belirtildi.
27 Mart 2024

Çinli araştırmacılar tarafından yapılan bir çalışma, haftada 2 litre veya daha fazla yapay tatlandırıcılı içecek tüketmenin atriyal fibrilasyon riskini yüzde 20 artırdığını gösterdi. Atriyal fibrilasyon, inme riskini artıran ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen bir durum. Çalışma, şekerli içeceklerin riski yüzde 10, saf meyve sularının ise yüzde 8 oranında azalttığını buldu. Araştırma, sağlıklı alternatifler olarak şekersiz ürünlerin tercih edilmesi gerektiğini vurguluyor.
9 Mart 2024

ABD'deki UC Merced Üniversitesi'nden araştırmacılar, hücrelerde protein üretiminin yavaşlaması sonucunda insan ömrünün iki kat uzayabileceğini keşfetti. Araştırma, OTUD6 proteininin hücrelerde protein üretimini yüzde 50 oranında azalttığını ve bu durumun meyve sineklerinin yaşam süresini iki katına çıkardığını gösterdi. Bilim insanları, bu mekanizmanın kanser hücrelerinin gelişimini nasıl etkilediğini de inceliyor. Eğer çalışma insanlar üzerinde etkili olursa, ortalama insan ömrü 80 yıldan 160 yıla kadar çıkabilir.
6 Eylül 2024

Kolorektal cerrah Karen Zaghiyan, tuvalette beş dakikadan fazla oturmanın sağlık için zararlı olduğunu belirtiyor. Bu alışkanlığın, özellikle dışkılama sonrası veya beklerken sosyal medya gibi aktivitelerle zaman geçirilmesi durumunda, hemoroid gibi sağlık sorunlarına yol açabileceğini ifade ediyor. Zaghiyan, bağırsak hareketinin beş dakika içinde tamamlanamaması halinde, kalkıp daha sonra tekrar denemenin daha sağlıklı olacağını öneriyor.
3 Mart 2024

Bilim insanları, demans riskini tahmin edebilecek bir araç geliştirmek amacıyla yapay zeka kullanarak bir milyondan fazla beyin taramasını inceleyecek. Edinburgh ve Dundee Üniversiteleri'ndeki araştırmacılar, NEURii adlı küresel bir araştırma projesi kapsamında İskoçya'daki hastalardan on yılı aşkın süredir elde edilen tomografi ve emar taramalarını analiz edecek. Bu çalışma, doktorların demans riskini daha iyi belirlemesine yardımcı olabilecek kalıpları tespit etmeyi hedefliyor. Ayrıca, toplanan veriler gelecekteki araştırmalar için kullanılacak ve demansın daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacak.
26 Ağustos 2024

Prof. Dr. Muhammad Mohiuddin, domuzdan insana kalp nakli çalışmalarının gelecekte rutin hale geleceğini belirtti. Mohiuddin, bu tür nakillerin yüksek maliyetli olduğunu ve bağışıklık sistemi sorunları nedeniyle zorluklar yaşandığını ifade etti. Domuzlardan alınan organların genetik olarak insan vücuduna uyumlu hale getirildiğini ve bu alandaki çalışmaların devam ettiğini vurguladı. FDA onayı ile iki hastada denenen domuz kalbi nakillerinde hastalar kısa süre sonra hayatını kaybetti, ancak bilim dünyası umutla çalışmalarını sürdürüyor.
29 Mayıs 2024

Bilim insanları, 10 dakikalık bir beyin taraması ile demansı, gözle görülür semptomlar ortaya çıkmadan yıllar önce tespit edebilecek bir yöntem geliştirdi. Londra Queen Mary Üniversitesi'nden Prof. Charles Marshall liderliğindeki araştırma, fonksiyonel MRI (fMRI) taramaları kullanarak beynin varsayılan mod ağındaki (DMN) değişiklikleri inceledi. Yapay zeka algoritmaları ile riskli kişileri teşhisten dokuz yıl öncesine kadar yüzde 80 doğrulukla tespit edebilen model geliştirildi. Araştırma sonuçları Nature Mental Health dergisinde yayınlandı ve daha fazla araştırma yapılması gerektiği belirtildi.
8 Haziran 2024

Osman Müftüoğlu, tiroid bezinin vücuttaki önemli rolünü ve hipotiroidi durumunda ortaya çıkabilecek sağlık sorunlarını ele alıyor. Tiroid bezinin yetersiz hormon üretimi sonucu yorgunluk, kilo değişiklikleri, cilt ve saç problemleri gibi pek çok sorun yaşanabilmektedir. Ayrıca, nabız sayısında azalma, depresyon eğilimi ve bellekte zayıflama gibi ciddi sağlık sorunları da hipotiroidi ile bağlantılıdır.
4 Mayıs 2024

ABD'de yapılan bir araştırma, 26 hafta boyunca her gün bir avokado yemenin, katılımcıların Amerikalılar için beslenme kurallarına daha sıkı bağlı kalmasını sağladığını ortaya koydu. Araştırmaya 1.008 katılımcı dahil edildi ve bu kişilerin yaş ortalaması 50 idi. Avokado tüketen grup, sodyum, rafine tahıl ve ilave şeker tüketiminde olumlu değişiklikler yaşarken, aynı zamanda toplam protein tüketiminde de bir değişiklik gözlemlendi. Araştırma, diyetimize daha fazla işlenmemiş gıda eklemenin sağlıklı beslenmeyi teşvik etmenin bir yolu olduğunu vurguluyor.
10 Nisan 2024

Ülser, mide ve bağırsaklarda yanma hissi, hazımsızlık ve sürekli mide ağrısıyla kendini gösteren bir rahatsızlıktır. Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Kemalettin Yılmaz, ülserin ihmal edilmesi durumunda iç kanama riski ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtti. Türkiye'de ülserin en yaygın nedeni helicobacter pylori bakterisidir. Ülser tedavisinde diyet, sağlıklı yaşam tarzı ve ilaç tedavisi önemlidir.
7 Ağustos 2024

Toronto Üniversitesi'nden araştırmacılar, yaşları 60 ve üstü 7 bin 600 kişinin yaşlanma bulgularını inceledi. Araştırma, evli erkeklerin bekar erkeklere kıyasla iki kat daha iyi yaşlandığını tespit etti. Buna karşılık, bekar kadınların evli ve boşanmış kadınlardan daha sağlıklı yaşlandığı ortaya çıktı. Araştırma, çiftlerin birbirini sağlıklı davranışları benimsemeye teşvik edebileceğini öne sürüyor.
23 Ağustos 2024

Rheumatology Dergisi'nde yayımlanan bir çalışmaya göre, kafein tüketimi kan damarlarının yenilenmesine yardımcı olarak damar sağlığını iyileştirebilir. Araştırma, özellikle lupus ve iltihaplı romatizma gibi hastalıklardan muzdarip bireylerde kafeinin olumlu etkilerini incelemiştir. Kafeinin, endotel hücrelerinin yenilenmesine katkı sağladığı ve anti-inflamatuar etkiler gösterdiği belirtilmiştir. Ancak, araştırmacılar daha uzun vadeli çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu vurgulamaktadır.
10 Ekim 2024

Granada Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, egzersiz zamanlamasının kan şekeri düzeyleri üzerinde önemli bir etkisi olabileceğini ortaya koydu. Araştırma, aşırı kilolu veya obezitesi olan 186 yetişkinin verilerini analiz ederek, akşam egzersizlerinin kan şekeri kontrolünde daha etkili olduğunu buldu. Özellikle akşamları egzersiz yapanların, gün ve gece boyunca kan şekeri seviyelerinde önemli iyileşmeler görüldü. Bu bulgular, kan şekeri sorunlarıyla mücadele edenler için akşam egzersizlerinin faydalı olabileceğini gösteriyor.
16 Haziran 2024

Daha önce insan kanında, plasentada ve anne sütünde mikroplastikler keşfedilmişti. Son yapılan bir çalışmada, Çin'de evlilik öncesi sağlık değerlendirmeleri kapsamında test edilen tüm meni örneklerinde mikroplastik kirliliği bulundu. Araştırmacılar, mikroplastiklerin üreme sağlığı üzerindeki olası zararları konusunda daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyor. Mikroplastiklerin insan vücudunda yaygın şekilde bulunması, çevresel kirliliğin insan sağlığı üzerindeki potansiyel etkilerini gündeme getiriyor.
12 Haziran 2024

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Talip Asil, yalnız yaşayan yaşlı bireylerde bunama riskinin üç kat arttığını belirtti. Asil, yalnızlık hissinin sosyal izolasyonun yanı sıra bilişsel fonksiyonları da olumsuz etkilediğini ve bunun alzheimer gibi demans türlerine zemin hazırladığını ifade etti. Sosyal bağlantıların güçlendirilmesinin, yaşlı bireylerin bilişsel sağlıklarını korumak açısından kritik olduğunu vurguladı. Yalnızlıkla mücadele için toplumsal destek ve sosyal aktivitelerin teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.
30 Ekim 2024

ABD ve İngiltere'den elde edilen geniş çaplı genetik veriler, kahve tüketimiyle obezite ve madde bağımlılığına eğilim arasında istikrarlı ilişkiler olduğunu ortaya koydu. Ancak bu bulgular, kahve içen herkesin obez veya madde bağımlısı olacağı anlamına gelmiyor; daha çok kahve tüketimine olan eğilimin genetik faktörlerle ilişkili olduğunu gösteriyor. Ayrıca, anksiyete, depresyon ve bipolar bozukluk gibi psikiyatrik durumların da kahve tüketimiyle ilişkili olduğu bulundu. İki ülke arasındaki verilerde bazı uyumsuzluklar gözlemlendi, bu da çevresel faktörlerin ve kahve tüketim alışkanlıklarının farklılıklarından kaynaklanıyor olabilir.
23 Haziran 2024

ABD'deki araştırmacılar, öfke anlarının kalp krizi riskini nasıl artırdığını inceledi. Çalışma, 280 genç yetişkin üzerinde yapıldı ve katılımcılardan öfke, kaygı ve üzüntü hissi uyandıran anıları hatırlamaları istendi. Sonuçlar, öfke durumunda damarların genişleme kabiliyetinin azaldığını gösterdi, bu da kalp krizi riskiyle doğrudan ilişkilendirildi. Araştırmanın sonuçları Amerikan Kalp Birliği Dergisi'nde yayımlandı.
1 Mayıs 2024

University College London'dan (UCL) yapılan yeni bir çalışma, kalp damar rahatsızlıklarının demans için giderek daha önemli bir risk faktörü haline geldiğini ortaya koydu. Çalışma, 1947 ile 2015 yılları arasında toplanan verilerle dünyanın dört bir yanından 27 araştırma makalesini analiz etti. Bulgular, düşük eğitim düzeyi ve sigara içmenin demans riskine katkısının azaldığını, buna karşın obezite, diyabet ve kalp damar hastalıklarının oranlarının arttığını gösterdi. UCL'de psikiyatri profesörü Naaheed Mukadam, hipertansiyonun demans riskine en çok katkıda bulunan faktör olduğunu belirtti.
28 Haziran 2024

Lund Üniversitesi'nden üç psikolog tarafından yapılan bir araştırma, astrolojiye inanan insanların daha az zeki ve narsistik olmaya daha yatkın olduğunu ortaya koydu. Araştırma, astrolojiye inanan kişilerin ortalamadan daha bencil olma eğiliminde olduklarını ve kendilerini doğal liderlik becerilerine sahip özel insanlar olarak gördüklerini gösterdi. Araştırmacılar, bu bulguları Personality and Individual Differences dergisinde yayımladı. Çalışma, COVID-19 salgını gibi büyük stres faktörlerinin astrolojiye olan inancı artırabileceğini öne sürüyor.
28 Temmuz 2024
İşaretlediklerim