Mehmet Ocaktan, Müslüman dünyasında demokrasi ve hukuk eksikliğinin modern zamanların sorunlarıyla yüzleşmeden çözülemeyeceğini belirtiyor. Müslüman toplumların, geçmişteki geleneksel İslam anlayışlarını modern zamanlara uyarlamadan kopyaladığını ve bu nedenle adalet, özgürlük, ahlak, şeffaflık ve hesap verilebilirlik gibi dinin özünü oluşturan ilkeleri ihmal ettiğini vurguluyor. Ocaktan, Müslüman toplumların rasyonel aklı pek makbul saymadığını ve bu nedenle geçmişe takılı kaldığını ifade ediyor. Batı demokrasilerinin uzun mücadeleler sonucunda elde ettiği demokratik sistem ve evrensel hukuk normlarının örnek alınması gerektiğini savunuyor.
3 Haziran 2024

Mehmet Ocaktan, Müslüman dünyanın, bilim, teknoloji ve kültürel alanlarda gelişmiş ülkelerin gerisinde kaldığını ve bu açığın kapatılması için iç muhasebe yapılması gerektiğini vurguluyor. Türkiye ve diğer Müslüman ülkelerin siyasetçileri ve düşünce insanlarının, geri kalmışlığın sebeplerini dış güçlerde aramak yerine, kendi iç sorunlarını çözme eğiliminde olmadıklarını eleştiriyor. Ocaktan, başarısızlıkların ülkelerin kendi iç dinamiklerinden kaynaklandığını ve dış güçlerin tek başına bir ülkeyi başarısızlığa sürükleyemeyeceğini ifade ediyor.
29 Mart 2024

Nurcan Gökdemir, Türkiye'de siyasi partiler arasındaki farkların giderek azaldığını ve bu durumun siyasi sığlaşmaya yol açtığını eleştiriyor. AKP'nin uzun yıllardır siyaset sahnesini domine etmesi ve muhalefetin de toplumdaki muhafazakarlaşma nedeniyle benzer bir dil kullanmaya başlaması, partiler arası kimliksizleşmeyi ve birbirinden farklılıkların azalmasını beraberinde getirmiş. Gökdemir, bu durumun toplumun yarısına yakınının iktidarı değiştirme hayallerini her seçimde boşa çıkardığını belirtiyor.
10 Mart 2024

Mehmet Ocaktan, bir haber kanalında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili sorulan soruları ve bu sorulara verilen yanıtları ele alıyor. Bir gazetecinin, İmamoğlu'nun oylarının neden düşmediğini ağlamaklı bir ifadeyle sorması ve anket firmasının temsilcisinin İmamoğlu'na zarar veren bir durum olmadığını belirtmesi üzerine Ocaktan, gazeteciliğin ve siyasi ahlakın geride kaldığını vurguluyor. Ocaktan, gazetecilerin siyasi aidiyetlerinin olabileceğini kabul ederken, bu tür tarafsız olmayan soruların profesyonellikten uzak olduğunu ifade ediyor.
25 Mart 2024

Mehmet Tezkan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şeriatla ilgili son dönemdeki açıklamalarını eleştirdi. Erdoğan'ın, şeriat düşmanlığını farklı maskeler altında gizlenmiş bir din düşmanlığı olarak nitelendirdiğini belirtti. Tezkan, Erdoğan ve hükümetin, şeriatı pazarlayarak ve üzerinden hamaset yaparak iktidarda kalmayı amaçladığını iddia etti. Ayrıca, şeriatın uygulanması gerektiğini savunanların öncelikle kendilerinin bu kurallara uyması gerektiğini vurguladı.
23 Şubat 2024

Gözde Bedeloğlu, mevcut iktidarın 20 yıldır yürürlükte olan bir yasaya uymamasının sorumluluğunu üstlenmediğini ve bu durumun toplumsal gerilime yol açtığını belirtiyor. Evrensel yaşam hakkı meselesinin günlük siyasetin aracı haline getirildiğini ve iktidar medyasının bu konuda manipülatif yorumlar yaptığını ifade ediyor. Yasaya karşı çıkanların 'elit' olarak etiketlendiğini ve seküler yaşam tarzını savunanların 'batıcı' ve 'emperyalizm hayranı' olarak nitelendirildiğini vurguluyor. Bedeloğlu, bu durumun Türkiye'de yeni bir direnişe ve sokakların terörize edilme riskine yol açabileceğini öne sürüyor.
21 Temmuz 2024

İstanbul Politikalar Merkezi ve Ankara Enstitüsü tarafından yapılan 'Türkiye'de Dindarlık Algısı' araştırması, katılımcıların %73'ünün Türkiye'de dindarlığın azaldığını düşündüğünü ortaya koydu. Araştırmada, katılımcıların %41'i dindar insanların devlet yönetiminde yer almasını olumlu bulurken, %37'si buna karşı çıktı. Siyasi partilerin dini söylemler kullanmasından rahatsızlık duyanların oranı %53 iken, Diyanet İşleri Başkanlığı'na güvenenlerin oranı %35,4 ve dini kurum ve cemaatlere güvenenlerin oranı ise yalnızca %13,9 olarak belirlendi.
7 Kasım 2023

Tutuklu eski HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Bahçeli'yi kin, nefret, yalan, hakaret ve kışkırtma ile ülkeyi barut fıçısına çevirmekle suçladı. Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, halka öfkelerini sandığa saklamalarını ve oylarını değişim için kullanmalarını tavsiye etti. Ayrıca, İmamoğlu'nun Erzurum mitingine yapılan taşlı saldırıya da değinildi. Erdoğan ve Bahçeli'nin muhalefeti hedef gösteren açıklamaları ve tonlarının seçimler yaklaştıkça yükseldiği belirtildi.
7 Mayıs 2023

Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 'evlatlık' konusundaki açıklamasına tepki göstermiş ve bu tepkisi nedeniyle bazı kesimler tarafından hedef alınmıştır. İlahiyatçı yazar İhsan Şenocak, Altaylı'ya hakaret içeren ifadeler kullanmıştır. Altaylı, Şenocak'a bu sözleri nedeniyle dava açacağını ve tartışmaların deprem felaketinin önüne geçmesini istemediği için yanıt vermeyeceğini belirtmiştir. Ayrıca, Altaylı, Türkiye'de sahte bir din algısı yaratan ve yabancı istihbarat destekli olduğunu iddia ettiği bir grubun varlığından bahsetmiştir.
20 Şubat 2023

Mehmet Altan, Türkiye'de Kürtçenin hala TBMM'de 'bilinmeyen bir dil' olarak tanımlanmasını ve Kürt sorununun demokratik yollarla çözülememesini ele alıyor. 16 yıl önceki basın taramalarında da aynı sorunun gündemde olduğunu belirten Altan, Kobani Davası'nın sonuçlarının Türkiye'yi sarstığını ve Kürt siyasetçilerin ağır cezalara çarptırıldığını vurguluyor. Altan, Türkiye'nin yönetim tarzının neden sürekli kendini tekrar ettiğini sorguluyor.
23 Mayıs 2024

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın zaferiyle sonuçlanan seçim sonuçlarını değerlendirerek, iktidarın milli ve dini sembollerle gerçek sorunları örtbas ettiğini ve bir tehdit algısı yaratarak gündemi meşgul ettiğini ifade etti. Davutoğlu, iktidarın din ve vicdan özgürlüğü ile terörle mücadele kaygıları üzerinden bir korku iklimi oluşturduğunu ve bu durumun vatandaşların mevcut sorunları görmezden gelmesine neden olduğunu belirtti. Ayrıca, iletişim kanallarının kendilerine kapalı olması sebebiyle vatandaşlara yeterince ulaşamadıklarını dile getirdi.
29 Mayıs 2023

CHP'nin eski lideri Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye, eski Refah Partili milletvekili Şevki Yılmaz'ın Osmanlı hakkındaki sözleri ve İslamcı yazar Abdurrahman Dilipak'ın 15 Temmuz darbesiyle ilgili tweet'i üzerinden sessiz kalmasını eleştirdi. Kılıçdaroğlu, Bahçeli'nin geçmişteki cesur konuşmalarına atıfta bulunarak, şimdi Atatürk'e dil uzatanlara karşı sessiz kaldığını belirtti ve Türkiye'nin yönetim şekli ile ilgili tartışmaların 29 Ekim 1923'te son bulduğunu vurguladı.
21 Şubat 2024

Rahmi Turan, cehaletin toplumda yarattığı tehlikeleri ve bilgi eksikliğinin yol açtığı şiddet olaylarını ele alıyor. Mısır'da edebiyatçı Necip Mahfuz'a ve yazar Faraç Foda'ya yapılan saldırıları örnek göstererek, saldırganların eserleri okumadan ve anlamadan şiddete başvurduğunu belirtiyor. Turan, cehaletin aşısı olmadığını ve bilgiye ulaşmanın önemini vurguluyor.
2 Haziran 2024

Ali Bayramoğlu, Türkiye'de hem dünya siyasetinden hem de iç dinamiklerden beslenen çift katmanlı bir otoriter dalga olduğunu ifade ediyor. Tayyip Erdoğan ve onun kurduğu ittifakın, yeni Türkiye iddiaları ile dünya siyasetindeki milliyetçilik, devletçilik ve milli sınırların büyümesi gibi konularda paralellikler gösterdiğini belirtiyor. Bayramoğlu, bu durumun demokratik değerlerin üzerine çıkan milliyetçi ve güce dayalı bir yapıyı ortaya çıkardığını ve Türkiye'nin bu tablo içinde umut üretmeye çalıştığını vurguluyor.
10 Şubat 2024

Metin Külünk, İslam dünyasının temel probleminin özeleştiri eksikliği olduğunu ve bu durumun akıl donukluğundan kaynaklandığını belirtti. Külünk, Cumhurbaşkanı'nın başarılı olmasını içtenlikle istediğini ve demokrasi, cumhuriyet ve meclis gibi Mustafa Kemal Atatürk'ün kazandırdığı değerlerin önemine vurgu yaptı. Ayrıca, hayvan hakları tartışmaları gibi konularda da toplumun genel endişelerini dikkate alarak çözüm bulunması gerektiğini ifade etti.
26 Temmuz 2024

Esfender Korkmaz, din eksenli ideolojik eğitimin laik yaşama tehdit oluşturduğunu belirtti. Eski Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ın laikliğin anayasada olmaması gerektiği yönündeki açıklamaları ve mevcut Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un 1921 Anayasasını istemesi, laiklik karşıtı eylemler olarak değerlendirildi. Korkmaz, Osmanlı İmparatorluğu'nun geri kalmasının temel nedenlerinden birinin eğitimde ve bilimde geri kalması olduğunu vurguladı. Ayrıca, din eksenli eğitimin kalkınma önünde engel oluşturduğunu ifade etti.
30 Mayıs 2024

Mehmet Tezkan, Türkiye'de siyasetçilerin hesap vermemesi ve soru sorulamamasını eleştirdiği bir yazı kaleme aldı. Özellikle Erzincan İliç'teki maden faciasının siyasi sorumluluğunun sorgulanmamasını örnek göstererek, siyasetçilerin bilim dışı uygulamalarla facialara neden olmalarına rağmen sorumluluk almamalarını eleştirdi. Tezkan, bu durumun değişmediği sürece Türkiye'nin gelişemeyeceğini savundu.
20 Şubat 2024

Mehmet Özyazanlar, Milli Takım galibiyetlerinin ardından medyada ve tribünlerde savaş ve fetih söylemlerinin yaygınlaştığını eleştiriyor. Özellikle bir oyuncunun bozkurt işareti yaparak tribünleri selamlaması, yazar tarafından ırkçı ve faşist bir hareket olarak değerlendiriliyor. Özyazanlar, spor karşılaşmalarının Türk'ün gücünü gösterme fırsatı olarak görülmesinin ve galibiyetlerin Türklüğün propagandasına dönüştürülmesinin aşılması gereken bir kompleks olduğunu vurguluyor.
4 Temmuz 2024

HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın ırkçı söylemleri ve hükümetin bu konudaki sessizliği üzerine Twitter üzerinden uyarılarda bulundu. Demirtaş, Özdağ'ın yabancı karşıtlığını kışkırtma çabalarının ve hükümetin bu duruma sessiz kalmasının, olağanüstü hal (OHAL) kararını haklı gösterme girişimi olduğunu iddia etti. Ayrıca, hükümetin halk arasında güvenlik kaygısı ve korkusu yaratmaya çalışarak kendi iktidarlarını tek kurtuluş adresi olarak göstermeye çalıştığını belirtti.
11 Şubat 2023

Murat Belge, Tayyip Erdoğan'ın demokrasi anlayışını ve Anayasa Mahkemesi'nin bazı kişilerin tutukluluğunun anayasaya aykırı olduğuna dair kararlarını ele alıyor. Erdoğan'ın, seçimlerle elde edilen yetkinin her türlü sınırlamanın üstünde olduğunu ve seçilmiş kişinin iradesinin durdurulamayacağını savunduğunu belirtiyor. Belge, Erdoğan'ın bu anlayışını 'İslami demokrasi' olarak adlandırıyor ve toplumun bu anlayışa şimdiye kadar destek verdiğini ifade ediyor.
10 Şubat 2024
İşaretlediklerim