Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 79'uncu Genel Kurulu'na katılmak üzere ABD'ye gitmeden önce yaptığı basın toplantısında, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile görüşmeye hazır olduklarını belirtti. Erdoğan, Suriye'deki gerilimin sona ermesi ve istikrarın sağlanması için Türkiye ve Suriye'nin birlikte adımlar atması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, İsrail'in Lübnan'a yönelik siber saldırılarını eleştirerek, bu saldırıların devlet terörü olduğunu ifade etti. Erdoğan, BM Genel Kurulu'nda dünya liderleriyle görüşmeler yapacağını ve Filistin'deki durumu ele alacaklarını da belirtti.
21 Eylül 2024

İran'ın Suriye'deki İsrail büyükelçiliğine yönelik saldırısına misilleme olarak yüzlerce İHA ve füze ile karşılık vermesinin ardından, İsrail 'son anda' karşılık vermekten vazgeçti. Bu karar, ABD Başkanı Joe Biden'ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesi sonrasında alındı. ABD'nin, Türkiye üzerinden İran'a saldırının kısıtlı olması yönünde mesaj ilettiği ve Netanyahu yönetiminin bu görüşme sonrası savaş kabinesi ve bakanlar kurulunun önceden aldığı kararı değiştirdiği belirtildi.
14 Nisan 2024

Erdoğan, NATO zirvesi öncesinde ŞİÖ toplantısına katılmayı ve Putin ile yaptığı görüşmeyi ABD-NATO ile pazarlıklarda bir koz olarak kullanmak istiyor. NATO, Karadeniz ve Ortadoğu'daki varlığını artırmak için Türkiye'ye yeni görevler verecek. ABD, Türkiye'nin Suriye ile normalleşmesini istemiyor ve NATO'nun Ukrayna'ya yardımlarını artırması bekleniyor. Erdoğan iktidarının NATO'ya bağlılığı ve Türkiye'nin NATO içindeki önemi vurgulanıyor.
9 Temmuz 2024

ABD Başkanı Joe Biden, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) koordinesinde gerçekleştirilen tutuklu takası operasyonu nedeniyle Türkiye'ye teşekkür etti. Operasyonda yedi ülkeden 26 kişi Ankara Esenboğa Havalimanı'na getirilmiş ve üç Amerikalı tutuklu Amerika'ya gönderilmişti. Biden, özellikle Rusya'da haksızca cezaevinde tutulan dört Amerikan vatandaşının serbest kalmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. ABD Dışişleri Bakanı Blinken da Türk hükümetine ve diğer müttefik ülkelere teşekkür etti.
1 Ağustos 2024

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye'deki Baas rejiminin çöküşünün ardından Suriyelilerin ülkelerine dönebileceğini belirtti. Fidan, Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması gerektiğini ve Türkiye'nin Suriye'de barışın tesisine katkı sağlayacağını vurguladı. Suriye'de yeni bir hükümetin kurulması ve bu hükümetin kapsayıcı olması gerektiğini ifade eden Fidan, Türkiye'nin bölgesel aktörlerle işbirliğini sürdüreceğini söyledi. Ayrıca, Suriye'deki terör örgütlerine karşı mücadele edilmesi gerektiğini belirtti.
8 Aralık 2024

Suriye Devlet Başkanı Esad, Ankara-Şam normalleşme sürecine ilişkin yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyinden çekilmesi ve silahlı gruplara desteğini kesmesi gerektiğini belirtti. Esad, Ankara ile doğrudan temas yerine ara bulucu ülkelerin garantörlüğünü istediğini vurguladı. Ayrıca, Türkiye'nin ne istediğini anlamadıklarını ve aracı ülkelerin bu konuda yeterli bilgiye sahip olmadığını ifade etti. Türkiye'den yapılan resmi açıklamalar ise genellikle bir Erdoğan-Esad görüşmesi üzerine odaklanıyor.
18 Temmuz 2024

İsrail'in Suriye'deki İran konsolosluğuna düzenlediği saldırı sonucu İran Devrim Muhafızları Ordusu'ndan yedi subayın ölümü, İran'ın karşılık verme tehditlerine yol açtı. Bu durum, bölgede doğrudan bir savaş riskini artırıyor ve Türkiye'yi zor bir konuma sokuyor. Türkiye, NATO üyesi olması ve ekonomik krizle mücadele etmesi nedeniyle dış destek arayışında, bu da ABD ile ilişkilerini önemli kılıyor. ABD'nin bölgeye ek askeri güç göndermesi ve İran ile İsrail arasındaki potansiyel çatışmanın geniş bir uluslararası gerilime yol açabileceği belirtiliyor.
14 Nisan 2024

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, ABD'li bir yetkilinin kendisi için 'Ortadoğu'nun en tehlikeli adamı' dediğini iddia etti. Davutoğlu, Habertürk canlı yayınında Türkiye'nin onurunu korumanın önemine vurgu yaparak, eleştirilerin Türkiye'nin itibarını zedelememesi gerektiğini belirtti. Başbakanlık yaptığı dönemdeki dış politika hamlelerinden bahseden Davutoğlu, 1 Mart tezkeresi sürecinde ABD'nin Irak müdahalesine karşı durduğunu ve Türkiye'nin bölgedeki stratejik ilişkilerini geliştirdiğini ifade etti.
11 Ekim 2024

Türkiye ile Suriye arasındaki normalleşme çabaları devam ederken, Dışişleri Bakanlığı ilişkilerin 2011 öncesine dönmesi için dört şart belirledi. Bu şartlar arasında Suriye'nin terör unsurlarından arındırılması ve güvenli geri dönüşler için gerekli koşulların oluşturulması yer alıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Esad'a ilişkileri düzeltme çağrısında bulunmuş, Esad ise Türkiye'nin Suriye'den çekilmesini istemişti. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler de uygun koşullar oluştuğunda bakanlar düzeyinde görüşmeler yapılabileceğini belirtmişti.
28 Ağustos 2024

Dışişleri Bakanlığı, Suriye'deki gerilime ilişkin bir açıklama yaparak, Türkiye'nin Suriye halkının esenliği için gösterdiği çabaların her türlü provokasyonun üzerinde olduğunu belirtti. Kayseri'de Suriyelilere yönelik saldırılar ve Ankara ile Şam hükümetleri arasındaki diyalog sinyalleri, Suriyeli muhalifleri öfkelendirmişti. Suriye'nin Türkiye denetimindeki bölgelerinde çekilen videolarda, Suriyelilerin Türkiye plakalı araçlara saldırdığı ve Türk bayraklarını yaktığı görülüyor. Bakanlık, bu tür provokasyonların yanlış olduğunu vurguladı.
1 Temmuz 2024

Abdulkadir Selvi, ABD'de gerçekleşen suikast girişimlerini ve bu girişimlerin Amerikan müesses nizamına karşı olan başkanları hedef aldığını belirtiyor. Selvi, Amerikan derin devletinin bu tür olaylarda rol oynadığını ve ABD'nin artık güvenli bir devlet olmadığını vurguluyor. Ayrıca, Pensilvanya'nın hem Türkiye hem de ABD için bir tehdit haline geldiğini ifade ediyor.
15 Temmuz 2024

Suriye yönetimi, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Suriye ile ilişkileri yeniden düzeltme talebine olumlu yanıt verdi. Ancak bu desteğin, 2011 öncesi duruma dönülmesi ve Suriye topraklarındaki yasadışı güçlerin çekilmesi şartına bağlı olduğu belirtildi. Suriye Dışişleri Bakanlığı, iki ülke arasındaki ilişkilerin sağlam temeller üzerine inşa edilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Suriye-Türkiye ilişkilerinin düzeltilmesi için samimi çaba gösteren ülkelere teşekkür edildi.
13 Temmuz 2024

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Türkiye ile normalleşme sürecine ilişkin yaptığı açıklamada, müzakerelerin başarılı olabilmesi için güvenilir bir referansa ihtiyaç olduğunu vurguladı. Esad, Türkiye'nin teröre desteği durdurması ve Suriye'den kuvvetlerini çekmesi gerektiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise Türkiye-Suriye ilişkilerini normalleştirme çağrısında bulunmuştu. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler de uygun koşullar oluşması durumunda Suriye ile bakanlar düzeyinde görüşülebileceğini ifade etti.
25 Ağustos 2024

Erdoğan hükümetinin tehditleri sonrasında Rojava'da 11 Haziran'da yapılması planlanan yerel seçimler ağustos ayına ertelendi. Erdoğan, bu seçimleri 'Suriye'nin toprak bütünlüğüne yönelik mütecaviz bir eylem' olarak nitelendirerek operasyon tehdidinde bulunmuştu. ABD'nin seçimleri desteklememesi ve bazı partilerin erteleme başvurusu, bu kararda etkili oldu. Esad yönetimi ve destekçileri Rusya ve İran'ın sessizliği ise dikkat çekici.
7 Haziran 2024

Mehmet Ali Güller, PYD'nin Irak hükümetinin ABD'yi topraklarından çıkarmaya yönelik müzakereleri ve İsrail'in Gazze saldırıları nedeniyle pozisyonunu güçlendirmeye çalıştığını belirtiyor. PYD'nin asıl amacının, seçimleri meşruiyete çevirerek Şam'la özerklik pazarlığında kullanmak olduğunu ifade ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin Suriye ve Irak'ın kuzeyinde bir 'teröristan' kurulmasına izin vermeyeceğini söylerken, Güller, Ankara'nın Şam ile anlaşarak Suriye'nin kuzeydoğusunda egemenliğini yeniden sağlaması gerektiğini savunuyor. Ayrıca, Bahçeli'nin de Ankara-Şam işbirliğine işaret etmesi, güvenlik bürokrasisi üzerinde bir baskı oluşturabilir.
1 Haziran 2024

ABD yönetimi, Ukrayna'ya uzun menzilli Amerikan silahlarını sınırlı şekilde Rus topraklarında kullanma izni verdi. Bu karar, Kuzey Kore askerlerinin Ukrayna'ya karşı savaşmak üzere Rusya'ya getirilmesinin ardından alındı. ABD'nin bu adımı, Biden yönetiminin önemli bir kararı olarak değerlendiriliyor. Yeni seçilen başkan Donald Trump ise göreve gelir gelmez Rusya-Ukrayna savaşını bitirmeye yönelik adımlar atacağını açıklamıştı.
17 Kasım 2024

ABD'de yaklaşan başkanlık seçimleri, Türkiye-ABD ilişkilerinin geleceği açısından önemli bir dönemeç olarak görülüyor. Ömer Taşpınar, seçim sonuçlarının Türk-Amerikan ilişkilerinde büyük bir değişiklik yaratmayacağını öne sürüyor. Trump'ın başkanlığı döneminde ilişkilerin pragmatizm ve belirsizlik üzerine kurulu olduğunu belirten Taşpınar, Erdoğan'ın Trump'ı tercih edebileceğini ifade ediyor. Kamala Harris'in olası başkanlığında ise daha öngörülebilir ve ilkeli ilişkilerin mümkün olabileceği, ancak deneyimli danışmanların Türkiye için zorluk yaratabileceği belirtiliyor.
1 Kasım 2024

AK Parti hükümeti, Suriye ile normalleşme adımları atarken, Suriye heyetinin Arap Birliği toplantısında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın konuşması sırasında salonu terk etmesiyle diplomatik bir kriz yaşandı. Ankara, Suriye topraklarındaki Türk askerlerini çekmeden önce bir formül geliştirmek için çalışıyor ve bu süreçte Rusya'nın arabuluculuğuna başvuruyor. Türkiye, Esad'dan rejim muhalifleriyle barışmasını ve PYD-YPG ile uzlaşmaktan kaçınmasını talep ediyor. Ancak Şam yönetimi, Türkiye'nin Suriye topraklarındaki varlığından rahatsız ve öncelikli olarak Türk askerlerinin geri çekilmesini istiyor.
16 Eylül 2024

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Suriye'nin Halep ve İdlib kentlerindeki son gelişmeleri acil bir oturumda değerlendirdi. BM Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen, bölgede artan şiddet ve İsrail saldırılarının sürdürülemez olduğunu belirtti. Rusya ve ABD temsilcileri, toplantıda birbirlerine karşı suçlamalarda bulundu. ABD, Suriye'deki muhaliflerin ilerleyişinin, Suriye'nin BM kararlarına uymamasının bir sonucu olduğunu savundu.
4 Aralık 2024

ABD yönetimi, 22 Mart'ta Moskova'da gerçekleşen ve 143 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırıdan önce Rusya'ya terör tehdidi konusunda yazılı bir uyarı notu gönderdiğini açıkladı. Saldırıyı IŞİD üstlenirken, ABD ve diğer ülkeler vatandaşlarını bu tür saldırılara karşı dikkatli olmaya çağırmıştı. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, ABD'nin saldırıyı önlemeye çalıştığını ve Kremlin'in bu durumdan haberdar olduğunu belirtti. Rusya ise saldırıda Ukrayna'nın parmağı olduğunu iddia ediyor.
28 Mart 2024
İşaretlediklerim