Küresel bir araştırmaya göre, ilaçlara dirençli bakteriler 2050 yılına kadar 39 milyon insanın ölümüne neden olabilir. Araştırma, 1990 ile 2021 yılları arasındaki ilaç direncine bağlı ölüm verilerini analiz etti ve özellikle yaşlı nüfusun tehdit altında olduğunu belirtti. Çalışma, AMR'ye bağlı ölümlerin %80 oranında arttığını ve 2050'de bu oranın %146'ya yükseleceğini öngörüyor. En fazla ölümün Güney Asya, Doğu Asya ve Sahraaltı Afrika'da olacağı tahmin ediliyor.
17 Eylül 2024

Yeni bir araştırmaya göre, dünya genelinde üç dört yaş aralığındaki çocukların sadece yüzde 14,3'ü ideal çocukluk geçirme kriterlerine uyuyor. Çocukların büyük bir kısmı ekran karşısında fazla zaman geçiriyor, yeterli uyku almıyor ve fiziksel aktiviteden mahrum kalıyor. Araştırmacılar, erken çocukluk döneminin sağlıklı alışkanlıklar edinmek için kritik olduğunu ve bu bulguların yaşam boyu sağlık ve refah üzerinde ciddi etkileri olabileceğini belirtiyor. Avrupa'da birçok ülke, çocukların ekran başında geçirdiği süreyi sınırlandırmaya yönelik önlemler alıyor.
2 Ekim 2024

Araştırmalar, aşırı teknoloji kullanımının demans benzeri bilişsel değişikliklere ve potansiyel olarak demans riskinin artmasına yol açabileceğini gösteriyor. 'Dijital demans' terimi, teknolojinin aşırı kullanımı sonucu bilişteki değişiklikleri tanımlamak için kullanılıyor, ancak bu durum resmi olarak teşhis edilebilir bir sağlık durumu değil. 2022'de yapılan bir araştırma, televizyon izlemenin demans riskini artırırken, bilgisayar kullanımının daha düşük demans riskiyle ilişkilendirildiğini buldu. Dijital demansın önlenmesi için önerilen adımlar arasında telefon bildirimlerini sınırlamak ve pasif medya süresini azaltmak yer alıyor.
3 Mart 2024

Avrupa Çevre Ajansı tarafından yayınlanan bir raporda, Avrupa'da hava kirliliğinin her yıl 1200'den fazla çocuk ve gencin ölümüne yol açtığı belirtilmiştir. Raporda, hava kirliliğinin uzun vadede hastalık riskini artırdığı ve birçok Avrupa ülkesindeki hava kirleticilerinin seviyelerinin Dünya Sağlık Örgütü'nün belirlediği sınırların üzerinde olduğu uyarısı yapılmıştır. Nitrojen dioksit, ozon ve PM 2.5 partiküllerine maruz kalmak, çocukların akciğer fonksiyonlarını ve gelişimini olumsuz etkileyerek solunum ve kardiyovasküler hastalıklara neden olmaktadır.
24 Nisan 2023

Kardiyolog Prof. Dr. Nevrez Koylan, depremlerin akut stres yaratarak damar sertliği plaklarını yırtıp kalp krizlerine yol açabileceğini belirtiyor. Deprem sonrası kalp krizi sıklığında %35'e varan artışlar ve ritim bozukluklarında 6-9 kat artış gözlemleniyor. Kronik stresin de kalp krizi ve inme riskini artırabileceği, hipertansiyona neden olabileceği ifade ediliyor. Hayatta Kal Derneği, kalp krizi belirtileri ve yapılması gerekenler hakkında bilgilendirici bir kamu spotu hazırladı.
15 Mart 2023

İsviçre'de yapılan ve Lancet'te yayınlanan bir araştırma, obezitenin 18 yeni kanser türüyle daha ilişkili olabileceğini ortaya koydu. Araştırma, 332 bin kanser hastasının verilerini inceleyerek, obezitenin baş ve boyun kanserleri, B hücreli lenfoma ve ince bağırsak kanseri gibi türlerle ilişkili olabileceğini belirtti. Ankara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Yüksel Ürün, kanserlerin %40'ının obeziteyle ilişkilendirilebileceğini ve obezitenin kanser hücrelerinin büyümesini kolaylaştırdığını ifade etti. Obeziteyle ilişkili insülin direnci ve diyabetin de kanser riskini artırdığı vurgulandı.
4 Kasım 2024

Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı'na göre, obezite 13'ten fazla kanser türünün oluşumunda etkili bir faktör. Batı tarzı diyetlerin yüksek yağ ve hayvansal protein içeriği, düşük lif içeriği ile obeziteye zemin hazırladığı ve kanser riskini artırdığı belirtiliyor. Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, obezitenin sigaradan sonra kansere neden olan en büyük çevresel faktör olduğunu ve gelecekte birincil kanser etkeni olabileceğini ifade ediyor. Ayrıca, sağlıklı beslenme ve egzersizle kilo vermenin kanser riskini azalttığı, Akdeniz diyetinin kanserden korunmada etkili olduğu ve vitamin/mineral takviyelerinin kontrolsüz kullanımının önerilmediği vurgulanıyor.
13 Mayıs 2023

Çin'de yapılan ve British Journal of Ophthalmology dergisinde yayınlanan bir araştırma, her üç çocuktan en az birinde miyopi olduğunu ortaya koydu. Araştırma, 50 ülkeden 5 milyondan fazla çocuk ve gencin uzağı görme seviyesini inceledi ve 2050'ye kadar yaklaşık 740 milyon çocuk ve gençte miyopi öngörülüyor. Miyopi oranları 1990 ile 2023 arasında üç kat artarak yüzde 36'ya yükseldi. Genetik faktörlerin yanı sıra, ekranlara uzun süre maruz kalma ve erken yaşta eğitime başlama gibi dış etkenler de miyopi riskini artırıyor.
25 Eylül 2024
İşaretlediklerim