Enver Aysever · 4 Temmuz 2025

İZMİR YANIYOR!

  • 0:03 Aykular tatilinde saat 20:45. Ben Eremen Türk ekranlarında sizlerle birlikteyim, Kırcı ile beraberiz. Levent Abi, hoş geldiniz. Zülfü Livaneli ile birlikteyiz, hoş geldiniz abi. İyi ki Erol evimde var ve iyi ki böyle başladık. Hoş geldin Erol Abi. Fazıl Say burada. Hoş geldiniz Gem Abi. Zaman zaman öfkeli ama %100 yerli, biraz Karadenizli aksetmen, bu değil ancak onur duyduğum bir isim Zekam. Hoş geldin Zek. Murat Bardakçı ile birlikte olacağız. Sinan Engin bu akşam konuğum. Bodrum'dayız.
  • 1:03 Zeynep köylü kızı Zeynep'im ben. Başka bir unvanım yok, başka bir sıfatım yok. Köylüyüm. 10 yıl önce bir şirket geldi ve köyümün masalsı güzelliğini yerle bir etti. Köyümde o kadar gür çam ağaçları vardı ki, tek bir güneş ışığı iğne ucu kadar sızamazdı. O dere yatakları berraktı, suyu eğilip içerdiniz. Çocukluğum kurbağalarla o derelerde oynayarak geçti. Şimdi o çamların yerini kumdan tepeler, dere yataklarını molozlar sardı. Çam fıstıkları yetişmiyor, meralar kalmadı. Atamdan, dedemden masalsı bir köy teslim almışken ben çocuklarıma ne teslim edeceğim? Her şey alınmış benden. Annemle babam silahlı saldırıya uğradı. Bu bizi korkutamaz, dedik. Davaları kazandık ama maden yasası çıkarsa elimizden bir şey gelmiyor olacak. Göz göre göre çocukluğumu teslim etmek zorunda kalacağım o şirketlere.
  • 3:25 Maalesef hayaldi, gerçek oldu. Türkiye’nin dereleri akmıyor, gölleri kuruyor, ormanları tükeniyor. Sonunda bu vahşi kapitalizm ve şirketler tarafından milyonlarca insan çaresiz kaldı. Doğanın yasalarına uymazsanız, yaşama şansınız kalmıyor. İzmir yanıyor. Yangınlar ideolojik ve siyasaldır bu dönemde. İzmir'i yakanlar, kim ilk kazmayı vurursa ortaya çıkacak. Can kayıbı yok deniyor. Oradaki hayvanlar ve ağaçlar da canlıdır. Belki ben doğanın içinde yaşamadığım için farklı etkilenirim ama Zeynep doğrudan etkileniyor. Onun gözyaşı hepimizin ortak gözyaşı. Türkiye'nin ormanları yanıyor, bu yangınları söndürebilecek gücümüz yok. Bir cehennem yaşarken, cenneti kaybediyoruz.
  • 5:22 Fonsuz, patronsuz ve korkusuz yayınımızda hoş geldiniz. Ancak bu günler hoş değil. Türkiye'de ağaçlarımız, hayvanlarımız tükenmedi. İnsan olmanın utancını yaşıyoruz. Betonlaşma, doğanın yasalarına karşı çıkma devam ediyor. İnsan doğaya uyumlu yaşamaktan vazgeçti. Dünyanın cenneti doğaydı ama artık cehennemle yaşıyoruz. Türkiye felaketlerle sürüklenen bir ülke halinde. Yangınlar sönerse bile ağaçları geri kazanmak mümkün değil. Bizim itfaiyecilerimiz canları pahasına çalışıyor ama gerçek bedeller karşılanamıyor. Her şey siyasaldır, politikadır
  • 11:11 Çeşme'yi anlatayım: Yazları gittiğim yer şimdi paralı ve ticarileşmiş plajlarla dolup taştı. Eskiden öyle değildi, plajlar milli servetti. Şimdiki durumda Çeşme çeşit çeşit otellerin ve şirketlerin işgali altında. Türkiye'nin doğal güzellikleri giderek erişilemez hale geldi. Yangınlar artarken, gençlerin mücadelesi ve belediye başkanlarının çaresizliği dikkat çekiyor. Ekolojik tahribat ve kapitalizmle savaşmak önceliğimiz olmalı.
  • 15:00 Belediye başkanları yangınlara müdahale güçsüzlüklerinden bahsediyor. Yangınlar kontrol altına alınamıyor, planlı bir mücadele lazım. İşçiler özveriyle çalışıyor ama müdahaleler yetersiz kalıyor. İtfaiyeciler canlarını riske atarak çalışıyor. Doğa bize emekçilerin emeğinin karşılığının ödenemeyeceğini gösteriyor. Türkiye'de yetkililerin denetim eksikliği ciddi sonuçlar doğuruyor.
  • 17:22 İzmir'de yangınların elektrik hatlarından kaynaklandığı belirtiliyor. Bu özelleştirmelerin ve denetimsizliğin sonucu. Devletin malını alan firmalar, gereken bakımı yapmıyor. Özelleştirmelerin olumsuz etkileri her gün artıyor. Devletin denetlemeleri yapmadığı ve özelleştirmelerin sorunları nasıl büyüttüğü net bir şekilde görülüyor. Doğanın yok oluşuna karşı kapitalizm suçlu.
  • 21:52 Değişen iklim yasası Türkiye'yi kendi kendini yok eden bir yola sokuyor. İktidarın çoğunlukla geçirdiği yasa büyük tehlikeleri beraberinde getiriyor. Yanlış politikalarla Türkiye, iç ve dış tehlikelerden çok kendine zarar veriyor.
  • 31:11 Türkiye kamusal hizmetlerin yetersizliği ve yanlış politikalarla mücadele ediyor. Mezun olan gençlerin durumu ve çeşitli olaylar ülkenin gidişatını gösteriyor. İnsanlar fikirlerini söyleme hakkına sahip olmalı. Türkiye'de toplum şu anda sessiz kalmaya zorlanıyor, bu da gerginliği artırıyor.
  • 0:03 Program Tanıtımı
  • 1:03 Köylerin Yok Oluşu ve Direniş
  • 3:25 Ekolojik Krizler ve Yangınlar
  • 5:22 Çevresel Sorunlar ve Politika
  • 11:11 Çeşme ve Güzelliklerin Tükenişi
  • 15:00 Yangınlarla Mücadele ve Denetleme Eksiklikleri
  • 17:22 Özelleştirmelerin Olumsuz Etkileri
  • 21:52 İklim Yasası ve Tehlikeler
  • 31:11 Toplumsal Gerilim ve Haklar
İşaretlediklerim