Şimdi bakın, Dem Parti eş genel başkan yardımcısı Öztürk Türkdoğan'la konuştum. Öztürk Bey, İade kökenli bir avukat. Ayrıca demin, kurmaylarından birisi. Özelliği ne? En son, yaklaşık bir hafta önce Adalet Bakanıyla bir görüşme gerçekleştirdi. Adalet Bakanıyla yaptığı görüşme çok kritikti. Çünkü aslında herkesin merak ettiği talepler iletilecekti. Yani, yargı paketine bir şeyler mi eklenecek acaba? Öcalan'ın koşulları nereye evrilecek? Cezaevlerine af mı gelecek, gelmeyecek mi?
Öztürk Bey'i aradım. Dedim ki, "Ne konuştunuz Yılmaz Tunç'la, Adalet Bakanıyla?" En özetle dediği şey şu: "Bakın, 10. yargı paketi diye bir paket var. Bu paket şu an Sayın Cumhurbaşkanının önünde, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda." Peki, o paket meclise nasıl gelecek? Herkesin merak ettiği bir soru var, değil mi?
Mevcutta, bizim bildiğimiz Sayın Cumhurbaşkanının masasına giden pakette ne yazıyor? Diyor ki; daha önce yine Onlar TV'de anlatmıştım. Arkadaş diyordu ki, "Terör suçları hariç, anayasal düzene karşı suçlar hariç, 31 Temmuz 2023'ten önce işlenen suçlar kesinleşmese bile, evet, 8 yıla kadar önceden özgürlüğüne kavuşabilir insanlar." Yani, tacizcisi de, gaspçısı da, katili de, tecavüzcüsü de 31 Temmuz 2023'ten önce eğer işlediyse o suçu, 8 yıl öncesinden özgürlüğüne kavuşabilir.
Böyle bir paket şu an Sayın Cumhurbaşkanının önünde. Dem heyeti gittiğinde Yılmaz Tunç'la öncelikle şunu konuşuyorlar: "Arkadaş, özetliyorum. PKK'nın kendisini feshetmesi konuşuldu, iyi güzel. Ama PKK da diyor ki, işte Abdullah Öcalan bu işe önderlik etsin. Bize bir şekilde hani bağlantıda olsun vesaire."
Anladığım kadarıyla, benim yaptığım görüşmelerden anladığım kadarıyla Öcalan'ın İmralı'daki şartları düzelecek aslında. Yani, AKP heyeti de gördüğüm kadarıyla Milliyetçi Hareket Partisi heyeti de buna sıcak bakıyor. Belki de biz PKK fesih kongresi Abdullah Öcalan'ın İmralı'dan bağlanmasını bile konuşabiliriz diye düşünüyorum.
Bu ayrı bir mesele. Belki de İmralı'ya gidecek gazetecileri görürüz yakında. Bu ayrı bir mesele. İmralı ile görüşen gazetecileri görürüz. Ama bana kalırsa bunun kadar önemli olan bir şey var. İşin, maalesef burada bizim saatlerce, günlerce, haftalarca, aylarca, yıllardır konuştuğumuz bu adalet meselesine, yargı pratiğine etkisi nasıl olacak? Bu Kürt çözüm sürecinin benim Öztürk Türkdoğan'la yaptığım konuşma ve benim okumalarım özetle şunu söylüyor: AKP gerçekten de bir ayrım noktasında vereceği karar çok kişiyi etkileyecek. Neye demek istiyorum?
Şu: "Nasıl 10. yargı paketi terör ve anayasal suçlara karşı insanları ilgilendirmiyorsa, demiş ki Dem heyeti: 'Arkadaş, gelin, COVID affı diye genellediğiniz bu meseleyi terörden yargılanan insanlara da dahil edin.'"
Ama bana kalırsa bunun kadar önemli olan bir şey var. İşin, maalesef, burada bizim saatlerce, günlerce, haftalarca, aylarca, yıllardır konuştuğumuz bu adalet meselesine, yargı pratiğine etkisi nasıl olacak? Bu Kürt çözüm sürecinin, benim Öztürk'e yaptığım konuşma ve benim okumalarım özetle şunu söylüyor: AKP gerçekten de bir ayrım noktasında vereceği karar çok kişiyi etkileyecek. Neye demek istiyorum?
Şu; nasıl 10 yargı paketi terör ve anayasal suçlara karşı insanları ilgilendirmiyorsa, Demyeti arkadaş "Gel, Covid affı diye genellediğiniz bu meseleyi terörden yargılanan insanlara da dokunduralım." demiş. Yani madem amacınız eşitlik, madem amacınız bir şekilde barış ve madem özellikle Kürt siyasi hareketine gönül veren insanların da desteğini istiyorsunuz, alın size bir kapı; alın size bir güven kapısı. Bu Covid affını genişletelim.
Yani şunu diyorlar: "Eğer katili, tecavüzcüsü sizin bu 10 yargı paketindeki infaz bölümünden yararlanıyorsa, şiddete bulaşmamış olanlar da yararlanmalı." Yani sırf yazdığından, sırf siyaset yaptığından, sırf propaganda yaptığından dolayı terör örgütü üyeliğinden hapiste olan insanlar da bu yasadan faydalansın, bu kısmi haftadan faydalansın, demişler. Yetmemiş; bir şey daha demişler. "Yani bütün cezaları mı gidecek? Yani o Covid'le birlikte tahliye olacaklar."
Yani şimdi bu yasa şunu söylüyor: Biliyorsunuz ki mevcut yasa, 31 Temmuz 2023 öncesi işlenen bütün suçları ilgilendiriyor. Yani eğer buna terörden yargılanan insanları da katarsak, 31 Temmuz 2023'ten önceki terör suçlularını da ilgilendiren ve onların belki 5 yıl, belki 8 yıl erkenden tahliyesini öngören bir durumdan bahsediyoruz. Vergi kaçırma, uyuşturucu, hepsi bence hepsi hepsi.
Vay arkadaş, bitmedi. Sadece bu kadar değil. Demeyeti ayrıca diyor ki, "Gerçekten uzun zamandır gündemde olan bir şey var arkadaş; yani adamın infazı bitiyor. İşte Selçuk Koz ağaçlı, infazı bitiyor ama idare ve gözlem kurulu diye bir kurul var cezaevinde. Onların verdiği subjektif kararlardan dolayı hala cezaevinde oluyorlar. Bunu bir standart getirmek gerekiyor. Bu çifte standardı kaldırmak gerekiyor." Yılmaz Tunç bunu da not alıyor.
Başka bir şey daha var. Herkesin hangi suçtan yatarsa yatsın mutabık kaldığı bir mesele var. Yani MHP'li Fethi Yıldız bile öyle dedi; "Hasta mahpuslar arkadaş, yani cezaevinde kalması uygun olmayan insanların infazlarının cezaevinde olmaması gerektiğine dair." Adalet Bakanı Yılmaz Tunç bunu da gündemine getiriyor. Ve yine kulislerde konuşulan bir şey var. Bak, şimdi sen eğer hırsızlıktan ceza alırsan ve diyelim ki 10 yıl aldıysan...
Deme heyeti ayrıca diyor ki, gerçekten uzun zamandır gündemde olan bir şey var. Yani, adamın infazı bitiyor; işte Selçuk Koz ağaçlı, infazı bitiyor ama "idare ve gözlem kurulu" diye bir kurul var cezaevinde. Onların verdiği subjektif kararlardan dolayı hala cezaevinde kalıyorlar. Bunu bir standart getirmek gerekiyor. Bu çifte standardı kaldırmak lazım. Yılmaz Tunç bunu da not alıyor.
Başka bir şey daha var. Herkesin hangi suçtan yatarsa yatsın mutabık kaldığı bir mesele var. Yani, Fethi Yıldız bile, MHP'li Fethi Yıldız bile öyle diyor: "Hasta mahpuslar, arkadaş. Cezaevinde kalması uygun olmayan insanların infazlarının cezaevinde olmaması gerektiğine dair." Adalet Bakanı Yılmaz Tunç bunu da gündemine getiriyor.
Ve yine kulislerde konuşulan bir şey var. Bak şimdi, sen eğer hırsızlıktan ceza alırsan ve diyelim ki 10 yıl aldıysanız, senin hapiste yatman süresi ne? Terörden 10 yıl hapis cezası alan insanın hapiste yatma süresi farklı. Aynı hapis cezasını alsanız da, hırsızlıktan yatan daha erken çıkıyor. Fethi Yıldız, MHP'nin önemli kurmaylarından birisi ki bu af paketlerinin hazırlayıcılarından biridir, yakın zamanda şöyle bir şey demişti: "Arkadaş, bu adaletsiz bir şey. Yani, hırsız olan da pişman olabilir, terörden yargılanan da pişman olabilir. Niye biz birisini fazla yatırıyoruz? Gelin, bu infaz oranını eşitleyelim ve bunu 1/2'ye indirelim. Yani, 10 yıl hapis cezası alan 5 yıl yatıp, daha sonra şartlı tahliye kısmı başlasın."
AKP'nin ve MHP'nin, yani Cumhur İttifakı'nın bu seçeneğe sıcak baktığı konuşuluyor. Şimdi topluyorum. Hepsini topladığında şöyle bir şey ortaya çıkıyor: Deniyor ki, DEM heyeti, Sayın Adalet Bakanına şöyle bir teklifte bulunmuş: "Bakın, 10. yargı paketindeki infazı ilgilendiren bölüme ayıralım. Gelin, bunu öncesinde ayrı bir infaz paketi gibi önden getirelim ve bunu genişletip tüm suçlardan yargılanan insanlara uygulayalım," demişler. Hayır denilmemiş, "İnceleyeceğiz, bakacağız," demişler.
Ve Öztürk Bey'in, DEM kurmayı, bana dediği şey şu: "Mayısın ilk 10 gününde; bakın, 1 Mayıs'ta, eğer meclise ayrı bir infaz paketi gelirse, kimse şaşırmasın. Bizim beklentimiz, umudumuz bu yönde ama elbette ki kesin değil." Adalet Bakanlığı bu teklifimize dair çalışacak denildi. Eğer DEM'nin teklifi ve Cumhur İttifakı tarafından onay görürse, Mayıs'ın ilk haftalarında, ilk günlerinde; yani bu ayın ilk zamanlarında böyle bir paket, tahmin ediyorum ki kapasitenin çok üstünde olan cezaevlerini de rahatlatacaktır.
Ayrıca, bizim hukuksuz olduğuna delillerle inandığımız politik bazı tutukluların da özgürlüğüne kavuşma ihtimalinin, olasılık dahilinde olduğunu görebiliriz diye düşünüyorum. Takip edeceğiz, arkadaşlar. Özeti bu.
Öztürk Bey'in bana dediği şey şu: Mayıs'ın ilk 10 gününde, yani 1 Mayıs'ta, eğer Meclis'e ayrı bir infaz paketi gelirse kimse şaşırmasın. Bizim beklentimiz ve umudumuz bu yönde, ama elbette ki kesin değil. Adalet Bakanlığı, bu teklifimize dair çalışacak denildi. Eğer bu teklif ve Cumhur İttifakı tarafından onay görürse, Mayıs'ın ilk haftalarında, ilk günlerinde, yani bu ayın başlarında, böyle bir paket tahmin ediyorum ki kapasitenin çok üstünde olan cezaevlerini de rahatlatacaktır.
Ayrıca, bizim hukuksuz olduğuna delillerle inandığımız politik bazı tutukluların da özgürlüğüne kavuşma ihtimalinin olasılık dahilinde olduğunu görebiliriz diye düşünüyorum. Takip edeceğiz, arkadaşlar. Özeti bu.