Dünya Sağlık Örgütü ve NCD Risk Faktörü İşbirliği'nden bilim insanları, 1990'dan 2022'ye kadar diyabet hastalarının sayısının iki katına çıkarak dünya genelinde 800 milyonu aştığını belirtti. Araştırma, diyabet oranlarının düşük ve orta gelirli ülkelerde daha fazla arttığını ve diyabet vakalarının büyük bir kısmının Hindistan, Çin ve ABD gibi ülkelerde yoğunlaştığını ortaya koydu. Tip-2 diyabetin, obezite, kötü beslenme ve egzersiz eksikliği gibi faktörlerle ilişkili olduğu ve bu durumun özellikle sağlık altyapısının zayıf olduğu ülkelerde ciddi halk sağlığı sorunlarına yol açtığı vurgulandı.
14 Kasım 2024

Prof. Dr. Çağatay Güler, etki ajanlığı düzenlemesinin yasalaşmasının bilimsel çalışmaları ve işbirliklerini olumsuz etkileyeceğini belirtti. Bu düzenlemenin, bilim insanları ve araştırmacıların uluslararası işbirliklerinden kaçınmasına yol açarak bilgi alışverişini ve yeniliği engelleyebileceğini ifade etti. Ayrıca, bu tür yasaların ifade özgürlüğünü kısıtlayarak, sivil toplum örgütlerini ve bağımsız medya kuruluşlarını ajanlıkla suçlama riskini artıracağını vurguladı. Güler, bu düzenlemenin uzun vadede beyin göçüne ve ulusal kalkınmanın zayıflamasına neden olabileceğini öngördü.
9 Kasım 2024

Türk Tabipleri Birliği, kızamık vakalarındaki artışa dikkat çekerek, düşük aşılama oranlarının halk sağlığını tehdit ettiğini belirtti. Sağlık Bakanlığı'nın aşı programlarına yeterince önem vermediğini savunan TTB, ulusal acil eylem planı yapılması gerektiğini vurguladı. COVID-19 pandemisi süresince aşılamada yaşanan aksaklıklar ve infodemi, kızamık vakalarının artmasına neden oldu. TTB, Sağlık Bakanlığı'ndan uzmanlık dernekleri ve meslek örgütleriyle toplantı yapmasını talep etti.
31 Ekim 2024

Lancet Halk Sağlığı Komisyonu'nun raporuna göre, mobil telefonlar ve internetin yaygınlaşmasıyla kumar oynama oranları hızla artıyor ve bu durum tahmin edilenden daha fazla kişiyi olumsuz etkiliyor. Dünya genelinde yaklaşık 450 milyon kişi kumarla ilişkili sorunlar yaşıyor ve en az 80 milyon kişi kumar bağımlılığı ile mücadele ediyor. Uzmanlar, internet üzerinden yapılan kumar reklamlarının gençler ve çocuklar üzerinde büyük etkisi olduğunu ve kumar bağımlılığı riskini artırdığını belirtiyor. Kumarın sadece maddi kayıplara değil, aynı zamanda fiziksel ve zihinsel sağlık sorunlarına, aile içi şiddete, intihara, suç oranlarının artışına ve iş kayıplarına da yol açtığı vurgulanıyor.
25 Ekim 2024
İşaretlediklerim