16 Ekim 2024 İnsan Hakları · Sansür · İnternet Özgürlüğü

Türkiye, Freedom House'un İnternette Özgürlük raporunda 72 ülke arasında 56'ncı sırada yer aldı

Freedom House'un 2024 İnternette Özgürlük raporuna göre Türkiye, 72 ülke arasında 56'ncı sırada yer aldı ve 'özgür değil' kategorisinde değerlendirildi. Raporda, Türkiye'deki internet özgürlüğünün baskı ve sansür uygulamaları nedeniyle kötüleştiği belirtildi. Sosyal medya paylaşımları nedeniyle verilen ağır hapis cezaları, erişim engelleri ve içerik kaldırma kararları Türkiye'nin dijital karnesini olumsuz etkileyen unsurlar arasında yer alıyor. Ayrıca, iktidarın sansür ve denetimi artıran yasalar çıkardığı ve çevrimiçi trol ağlarının hükümet yanlısı dezenformasyonu yaydığı ifade edildi.

Benzer haberler

ABD merkezli insan hakları kuruluşu Freedom House'un 2023 raporunda, Türkiye internetin özgür olmadığı ülkeler arasında yer aldı. Rapor, Türkiye'de internet özgürlüğünün son on yılda istikrarlı bir şekilde azaldığını belirtti. Sansürün yaygın olduğu ve yüzlerce web sitesi, çevrimiçi makale ve sosyal medya gönderisinin engellendiği veya kaldırıldığı belirtildi. Ayrıca, hükümetin çevrimiçi ifadeyi suç sayan ve sansürü artıran yasalar çıkardığı, dezenformasyonu körükleyen trol ağları oluşturduğu ve gazetecileri, aktivistleri ve sosyal medya kullanıcılarını yasal suçlamalarla karşı karşıya bıraktığı ifade edildi.
4 Ekim 2023

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), 2023 raporunda Türkiye'de ifade özgürlüğü, kadın hakları, muhalefete baskı ve LGBTİ+ hakları gibi konularda durum değerlendirmesi yaptı. Raporda, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hükümetinin otoriter eğilimler gösterdiği, medya ve yargı üzerinde denetim uyguladığı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen hapis cezası ve siyasi yasak kararı gibi örneklerle bu durumun altı çizildi. Ayrıca, Türkiye'de bağımsız medyanın baskı altında olduğu ve en az 65 gazetecinin gözaltında veya hapis cezasına çarptırıldığı belirtildi. Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanmaması gibi konular da eleştirildi.
12 Ocak 2023

Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün 2024 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'ne göre Türkiye, 180 ülke arasında 158'inci sırada yer alarak 'çok vahim' durumda olan ülkeler arasında kalmaya devam etti. Türkiye'nin sıralamasındaki bu yükseliş, diğer ülkelerdeki durumun kötüleşmesiyle ilişkilendiriliyor. RSF, Türkiye'de gazetecilere yönelik tutuklamaların devam ettiğini ve medyanın çeşitli baskılar altında olduğunu belirtiyor. Türkiye'nin puanı 2023'te 33,97 iken, 2024'te 31,6'ya düşmüş.
3 Mayıs 2024

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) tarafından yayımlanan Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde Türkiye, 180 ülke arasında 165'inci sıraya geriledi. Geçen yıl 149'uncu sırada olan Türkiye'nin bu düşüşünde, seçimler öncesinde artan gazetecilere yönelik baskılar, Kürt gazetecilere yapılan toplu tutuklamalar ve medya özgürlüğünü tehdit eden sosyal faktörler etkili oldu. RSF'nin Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu, Türkiye'de yetkililerin gazeteciliği düşman gösterdiğini ve haberlere müdahale ettiğini belirtti. Endekste, gazetecilik faaliyetlerinin 10 ülkeden yedisinde güçlükle yapılabildiği ve Ortadoğu'nun medya için en tehlikeli bölge olduğu ifade edildi.
3 Mayıs 2023

3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü vesilesiyle Türkiye'deki basın özgürlüğü durumu ele alındı. Türkiye Anayasası'na göre basın özgürlüğü güvence altında olmasına rağmen, pratikte birçok gazeteci fiziksel ve sözlü saldırılara maruz kalıyor, sansürleniyor ve hukuki zorluklarla karşılaşıyor. Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün raporuna göre Türkiye, dünya genelinde basın özgürlüğü sıralamasında 180 ülke arasında 165. sırada yer alıyor ve ulusal medyanın büyük bir kısmı hükümet kontrolünde.
3 Mayıs 2024
Daha fazla

Haber, Türkiye'deki internet özgürlüğünün kötüleştiğini ve 'özgür değil' kategorisinde değerlendirildiğini belirtiyor. Baskı ve sansür uygulamaları, sosyal medya paylaşımları nedeniyle verilen ağır hapis cezaları, erişim engelleri ve içerik kaldırma kararları gibi olumsuz unsurlar vurgulanıyor. Ayrıca, hükümetin sansür ve denetimi artıran yasalar çıkardığı ve dezenformasyon yaydığı belirtiliyor. Bu unsurlar, haberin doğasını olumsuz kılmaktadır.

İşaretlediklerim