Cumhurbaşkanı Erdoğan, HAMAS'ı Kuvayı Milliye'ye benzetiyor

İsrail ile Hamas arasındaki çatışmaların yeniden alevlenmesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Hamas'ı terör örgütü olarak görmeyip 'kurtuluş ve mücahitler grubu' olarak tanımlaması, İsrail ile Türkiye arasında bir polemiğe yol açtı. İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen'in Türkiye'yi Hamas'ı barındırmakla itham eden bir mesaj paylaşmasının ardından, Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, İsrail'in Filistinlilere yönelik baskı politikalarını eleştirdi ve İsrail'in sivil nüfusa saldırılarını meşru müdafaa olarak görmeyi reddetti.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında Hamas'ı bir terör örgütü olarak değil, mücahitler grubu olarak nitelendirdi. İsrail'i 'terör devleti' olarak niteleyen Erdoğan, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını eleştirdi ve Filistin tarafının garantörlerinden biri olmaya hazır olduklarını belirtti. Erdoğan, İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkilerin 'normalleşmesi' sürecinden de bahsetti.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, Amerika ve Batılı aktörlerin İsrail ve bir avuç fanatik Siyonistin esiri olduğunu belirtti. Erdoğan, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye'nin suikastı ve Gazze krizine değinerek, Netanyahu yönetiminin saldırgan tavrının bölgeyi kötü senaryolarla karşı karşıya bıraktığını ifade etti. Türkiye'nin, İsrail aleyhine Uluslararası Adalet Divanı'nda açılan soykırım davasına müdahil olma kararını açıkladığını ve Filistin halkına destek vermeye devam edeceğini vurguladı.

Hamas'ın İsrail'e saldırısının ardından Türkiye, 'endişe, kınama ve itidal' içerikli bir açıklama yayınladı ve dolaylı olarak arabuluculuğa hazır olduğunu duyurdu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, tüm tarafları itidalle hareket etmeye ve gerilimi daha da tırmandıracak fevri adımlardan uzak durmaya çağırdı.

Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye için yas ilan edilmesini eleştirenlere yönelik 'cibiliyeti bozuk' ve 'ev zencileri' ifadeleri nedeniyle suç duyurusunda bulundu. Erdoğan, AKP İnsan Hakları Eğitimi Programı'nda yaptığı konuşmada bu ifadeleri kullanmış ve muhalefeti eleştirmişti. HKP, Erdoğan'ın bu sözlerinin hakaret, halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama ve Türk milletini aşağılama suçlarını oluşturduğunu iddia etti. HKP MYK üyesi Adnan Okur, suç duyurusunun tarihe not düşmek amacıyla yapıldığını belirtti.