8 Mayıs 2024 Çevre · Enerji · Sürdürülebilirlik

Türkiye'de elektrik üretiminin yüzde 42'si yenilenebilir enerjiden sağlanıyor

Ember tarafından yayınlanan Küresel Elektrik Görünümü Raporu'na göre, Türkiye elektrik üretiminin yüzde 42'sini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlamaktadır. Bu oran, küresel ortalamanın üzerindedir ve Türkiye'nin 2030 yılına kadar bu oranı yüzde 47'ye çıkarma hedefi bulunmaktadır. Raporda, Türkiye'nin özellikle hidroelektrik enerjisi kullanımının kuraklık gibi doğal koşullardan etkilenebileceği ve bu nedenle çatı ve yüzer güneş enerjisi gibi diğer yenilenebilir enerji kaynaklarının potansiyelinden faydalanılması gerektiği vurgulanmaktadır.

Benzer haberler

Climate Analytics ve NewClimate Institute tarafından yayınlanan analiz, Türkiye'nin rüzgar ve güneş enerjisi üretiminde yavaşlama yaşadığını ortaya koyuyor. Türkiye, 2023 yılında Avrupa’nın en büyük ikinci kömür yakıtlı elektrik üreticisi haline geldi ve rüzgar enerjisi üretimi ilk kez düştü. Rapor, Türkiye'nin elektrik talebinin artması beklenen önümüzdeki yıllarda yenilenebilir enerji kaynaklarının kurulumunu teşvik etmesi gerektiğini vurguluyor. Türkiye’nin elektrik sistemini yenilenebilir enerji kaynaklarıyla çalışan bir sisteme dönüştürmek için daha fazla adım atılması gerektiği belirtiliyor.
24 Eylül 2024

Uluslararası düşünce kuruluşu Ember'in raporuna göre, Türkiye 2022'de elektrik üretimi için kömür ithalatını iki katına çıkararak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı ve 5,3 milyar dolar harcadı. Türkiye'nin kömür ithalatında en büyük pay sahibi Rusya olurken, Türkiye aynı zamanda doğalgaz, petrol ve nükleer enerji alanında da Rusya'ya bağımlı durumda. İthal kömürle elektrik üretimi yerli kömüre göre yüzde 25 daha fazla. Rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesindeki artışa rağmen, Türkiye güneş enerjisi potansiyelini tam olarak kullanmıyor. 2022'de doğalgazdan elektrik üretimi ise yüzde 35 oranında azaldı.
13 Mart 2023

Türkiye, 2030'a kadar sera gazı emisyonlarını %41 azaltmayı ve 2053'te sıfır karbon üretmeyi hedefliyor. Ancak, bugüne kadar atılan adımlar bu hedeflere ulaşmak için yetersiz görünüyor. Türkiye'nin sera gazı emisyonları 2021'de 1990'a göre %157 artarak 564 milyon tona yükseldi. Uzmanlar, Türkiye'nin yenilenebilir enerjiye geçiş yaparak bu fırsatı kaçırmaması gerektiğini vurguluyor.
15 Mayıs 2024

Türkiye, 2023'ün ilk yarısında Almanya'nın ardından Avrupa'nın en büyük ikinci kömür tüketicisi olurken, Haziran ayında Almanya ve Polonya'yı geçerek en çok kömürden elektrik üreten ülke haline geldi. Türkiye'nin kömür yakıtlı elektrik üretiminden kaynaklanan emisyonlar da 44 milyon ton ile yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Avrupa genelinde kömür kapasitesi azalırken, Türkiye'de artış gözlemlendi. Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sonucu doğalgaz tedarikinde yaşanan sorunlar nedeniyle Türkiye kömür tüketimini artırmak zorunda kaldı. Türkiye, 2035 yılına kadar güneş ve rüzgar enerjisi kapasitesini artırma hedefine sahip.
19 Temmuz 2023

Türkiye, 2053 yılında net sıfır emisyon hedefine rağmen kömür kapasitesini artırmaya devam ediyor ve Avrupa'da termik santral kapasitesini artıran tek ülke oldu. 2022'de üretilen elektriğin %35'i termik santrallerden sağlandı. Almanya'nın aksine, Türkiye kömürden enerji üretiminde Avrupa'da ilk sıraya yükseldi ve 2030'a kadar tüm termik santrallerini kapatma planı olmadığı görülüyor. Ember Türkiye, Ukrayna ve Batı Balkanlar Bölge Lideri Ufuk Alparslan'a göre, Türkiye'deki bazı termik santrallerin lisans süreleri 2050 sonrasına kadar uzanıyor ve devlet bu santrallere tazminat ödemek istemiyor.
29 Kasım 2023
Daha fazla

Türkiye'nin elektrik üretiminde yüksek bir oranda yenilenebilir enerji kullanması ve bu oranı daha da artırma hedefi, çevresel sürdürülebilirlik açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Küresel ortalamanın üzerinde yenilenebilir enerji kullanımı, fosil yakıtların kullanımını azaltarak çevre kirliliği ve sera gazı emisyonlarının düşürülmesine katkıda bulunur. Ayrıca, raporda belirtilen çeşitlendirme önerileri, enerji güvenliğini artırma ve potansiyel doğal koşulların olumsuz etkilerini azaltma yönünde önemli adımlar olarak görülebilir.

İşaretlediklerim