Tunca Nehri’nin yüzeyini yosun ve su mercimekleri kapladı

Kuraklık nedeniyle Edirne'deki Tunca Nehri'nde su seviyesi dip seviyeyi gördü ve bazı yerlerde su akışı tamamen durdu. Nehrin Bayezid Köprüsü ve Tunca Köprüsü altındaki bölümlerde su akışı durmuş, yüzey yosun ve su mercimekleriyle kaplanmış durumda. Tarımsal sulamada da kullanılan nehrin debisi Devlet Su İşleri’nin Suakacağı İstasyonu’nda saniyede 2 metreküp olarak ölçüldü. Su seviyesinin düşmesiyle birlikte nehir yatağı ortaya çıktı ve nehirdeki çöpler su yüzüne çıktı.

Edirne'nin önemli su kaynaklarından Tunca Nehri'nin debisi 2021 yılından beri düşüş gösteriyor. Devlet Su İşleri verilerine göre, nehrin akış hızı dört yıldır azalıyor ve bu durum su mercimeklerinin nehir yüzeyini kaplamasına neden oluyor. Trakya Üniversitesi'nden Doç. Dr. Musa Uludağ, bu düşüşün iklim değişiklikleri ve nehrin Bulgaristan'da içme suyu, tarım ve enerji üretiminde kullanılmasından kaynaklandığını belirtti. Uludağ, kuraklık durumunun doğal bir süreç olduğunu ve iklimin sürekli değiştiğini vurguladı.

Edirne'de kuraklık ve tarımsal sulama nedeniyle su seviyesi azalan Meriç Nehri'nde, akışın hızlandırılması için temizlik çalışmaları yapılacak. İlk olarak Uzunköprü ilçesi Çakmak Köyü yakınındaki pompa istasyonuna su aktarılacak ve ardından nehir yatağında çalışmalar sürdürülecek. Edirne Valisi Yunus Sezer, bu çalışmaların tarımsal sulama için önemli olduğunu belirtti. Ayrıca, Çakmak Barajı'ndaki çalışmaların devam ettiği ve kışın da Meriç Nehri'nden baraja su aktarılacağı ifade edildi.

Trakya bölgesindeki 14 barajın doluluk oranı, Devlet Su İşleri verilerine göre yüzde 36 olarak ölçüldü. Ağustos ayında yüzde 40 olan doluluk oranı, Ekim ayında yüzde 36'ya geriledi. Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'daki barajların toplam depolama hacmi 1 milyar 112 milyon 968 bin metreküp iken, mevcut su miktarı 405 milyon 302 bin metreküp olarak belirlendi. Tunca Nehri'nde ise kuraklık alarmı verildi ve debisinin 2021'den beri düştüğü belirtildi.

Çevre aktivistleri, Tekirdağ Ergene Derin Deşarj A.Ş.'nin Marmara Denizi'ne endüstriyel atık boşaltmasına karşı ihtiyati tedbir kararı talep etti, ancak mahkeme bu talebi bir kez daha reddetti. Marmara Denizi'nde derin deşarj yoluyla biriken toksik maddeler, deniz yaşamını ve insan sağlığını tehdit ediyor. Bilim insanları, Marmara Denizi'nde oksijen bulunmayan bölgeler oluştuğunu ve canlı çeşitliliğinin ciddi şekilde azaldığını belirtiyor. Ergene Nehri'nden gelen atıklar, nehir çevresindeki tarım ürünlerinde de yüksek seviyede toksik madde birikimine neden oluyor.