Yazıda, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in, siyasal İslamcı bir anlayışla eğitimi dönüştürme çabaları ele alınıyor. Tekin'in 'Türkiye Yüzyılı Maarif Müfredatı' adlı yeni eğitim planı, toplumda ve AKP içinde tepkilere neden olmuş. Can Ataklı, Tekin'in bu planı başarıyla uygulayamayacağını öne sürüyor ve onun bakan olarak görevde olmasını tehlikeli buluyor. Ayrıca, eğitim uzmanı Ali Özdemir'in eğitimde yapılan yanlışları ele aldığı bir değerlendirme de sunuluyor.
7 Mayıs 2024

Deniz Zeyrek, Türkiye'nin yeni eğitim modeli olan 'Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nde yer alan 27 kitapçıktan 7'sinin dini derslerle ilgili olduğunu belirtiyor. Müfredatın, bilimsel dersler yerine dini ve ahlaki değerler öğretimine ağırlık verdiğini ve evrensel bilim derslerinin öneminin azaltıldığını ifade ediyor. Ayrıca, müfredatta evrim teorisi gibi önemli bilimsel konuların göz ardı edildiğini ve matematik gibi temel bilimlerin yeterince kapsanmadığını eleştiriyor.
29 Nisan 2024

Selin Nakıpoğlu, 'Türkiye Yüzyılı' adlı yeni eğitim müfredat taslağının, AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın seçim kampanyası sloganı olduğunu ve bu durumun bir eğitim programından ziyade parti programı niteliği taşıdığını öne sürdü. Nakıpoğlu, müfredatın ideolojik bir vurgu içerdiğini ve siyasal İslam'ı kalıcı hale getirmeyi amaçladığını iddia etti. Ayrıca, müfredatın hazırlanış sürecinde eğitimcilerin yer almadığını, bunun yerine tarikatlar ve siyasi iktidarla bağlantılı sivil toplum kuruluşlarının etkili olduğunu belirtti.
4 Mayıs 2024

Kemal Kılıçdaroğlu, eğitim sisteminin siyasetten arındırılması gerektiğini ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın bağımsız bir yapıya dönüştürülmesi gerektiğini ifade etti. Yeni bir video yayınlayarak eğitimde yapmayı planladığı reformları açıkladı. Eğitim politikalarının liyakat esasına göre yönetilmesi ve siyasi müdahalelere kapalı olması gerektiğini vurguladı. Bu değişikliklerin kanunla güvence altına alınacağını söyledi.
8 Mayıs 2023

Türkiye'nin yeni eğitim müfredatı, özellikle integralin kaldırılması ve Osmanlı tarihinin yeniden yorumlanması gibi konularla tartışma yaratmıştır. Müfredat, Osmanlı'nın 'dağılma' dönemini 'Savaşlar Sarmalında Osmanlı' olarak yeniden adlandırarak ve duraklama dönemini 'Dönüşüm Sürecinde Osmanlı' olarak tanımlayarak tarih anlayışında önemli değişiklikler yapmıştır. Ayrıca, Türk ve İslam tarihlerinin eşanlamlı hale getirilmesi, antik Türk tarihi ve Türk mitolojisinin göz ardı edilmesi eleştirilmiştir. Bu durum, AKP iktidarının eğitimde dincileşme eğilimini ve tarikatlarla olan ilişkilerini yansıttığı iddia edilmektedir.
4 Mayıs 2024

Selin Nakıpoğlu, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli adıyla hayata geçirilen yeni müfredat programının AKP'nin siyasi sloganını içerdiğini ve biat eden bir nesil yetiştirme amacı taşıdığını iddia ediyor. Nakıpoğlu, bu müfredata karşı kurulan 'Müfredatı Geri Çekin Platformu' ve 11 Haziran'da yapılacak boykottan bahsediyor. Müfredatın, Cumhuriyet ve özgür düşünceye düşman görüşler doğrultusunda hazırlandığını ve kitapların tarikat ve cemaatlerle bağlantılı şirketlere ihale edildiğini belirtiyor.
8 Haziran 2024

Esfender Korkmaz, din eksenli ideolojik eğitimin laik yaşama tehdit oluşturduğunu belirtti. Eski Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ın laikliğin anayasada olmaması gerektiği yönündeki açıklamaları ve mevcut Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un 1921 Anayasasını istemesi, laiklik karşıtı eylemler olarak değerlendirildi. Korkmaz, Osmanlı İmparatorluğu'nun geri kalmasının temel nedenlerinden birinin eğitimde ve bilimde geri kalması olduğunu vurguladı. Ayrıca, din eksenli eğitimin kalkınma önünde engel oluşturduğunu ifade etti.
30 Mayıs 2024

Milli Eğitim Bakanlığı'nın eğitim verme sorumluluğunu terk ettiği ve okulları tarikat, cemaat ve siyasetçilerin etkisi altına aldığı belirtiliyor. Öğretmenlere yönelik inceleme-soruşturma adı altında cezaların arttığı, AKP iktidarının eğitimi dindar bir nesil yetiştirmek için araç olarak kullandığı ifade ediliyor. Kırıkkale'de, Milli Eğitim Temel Kanunu'na aykırı olarak karma eğitimin bırakılarak sınıfların kız-erkek diye ayrıldığı bir uygulamanın tespit edildiği aktarılıyor.
29 Mart 2024

Türkiye'de ilkokul, ortaokul ve lise öğretmenleri, yeni müfredatın onay sürecinde yeterince bilgilendirilmediklerini ve aceleyle imza atmaya zorlandıklarını belirtiyorlar. Öğretmenler, müfredat taslaklarını görmeden veya okumadan imza attıklarını ifade ediyor. Talim Terbiye Kurulu ve çeşitli derneklerden oluşan komisyon, müfredat değişikliklerinde önemli roller oynamış. Yeni müfredatta, bazı bilimsel teorilerin çıkarılması ve dini içeriklerin eklenmesi dikkat çekiyor.
3 Mayıs 2024

Feray Aytekin Aydoğan, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) son yirmi iki yıl içinde çocukların eğitimden koparılması ve çocuk yaşta işçileştirilmesini temel hedef haline getirdiğini iddia ediyor. Salgın, yoksulluk ve deprem gibi faktörlerle çocukların okullardan ayrılarak işçi haline geldiğini, meslek liseleri ve mesleki eğitim merkezlerinin çocukları ucuz iş gücü olarak sermayeye sunduğunu belirtiyor. Ayrıca, Milli Eğitim Bakanı'nın sermayeye hitaben yaptığı açıklamaların bu durumu desteklediğini ifade ediyor.
21 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Eğitim Teknolojileri AR-GE ve Kalite Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, teknolojinin ve dijitalleşmenin hayatımızın her alanına nüfuz ettiğini belirtti. Erdoğan, sosyal medya ve oyun platformlarının gençler üzerinde olumsuz etkiler yarattığını ve ırkçılık gibi tehlikeleri körüklediğini vurguladı. Ayrıca, dijital dünyanın denetimsiz yapısının pek çok tehdidi beraberinde getirdiğini ve çocukların ruh ve beden sağlığının her türlü hesabın üzerinde olduğunu ifade etti. Erdoğan, çocukların çevrimiçi mahremiyetini korumak için gerekli yasal düzenlemelerin hayata geçirildiğini belirtti.
6 Eylül 2024

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Karabük'te yaptığı esnaf ziyareti sırasında eğitim müfredatında evrim teorisinin yer almasının çocukların PKK'lı olmasına yol açabileceğini öne sürdü. Erbakan, eğitim sisteminin ahlaki ve manevi kalitesinin yükseltilmesi gerektiğini belirtti ve evrim teorisinin PKK tarafından da anlatıldığını ifade ederek, bu teorinin müfredata dahil edilmesinin olumsuz sonuçlar doğurabileceğini savundu.
22 Haziran 2023

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, kız çocuklarının eğitim oranını artırmak için ailelerin 'erkeklerle aynı okula göndermek istememe' endişesine çözüm olarak kız çocukları için ayrı okulların açılabileceğini belirtti. Bu açıklama, sosyal medyada ve kamuoyunda ciddi eleştirilere yol açtı. Eleştiriler, bu tür bir ayrımın laik eğitim sistemine ve karma eğitim ilkesine aykırı olduğu, gerici bir zihniyeti yansıttığı ve cinsiyet ayrımcılığını pekiştireceği yönündeydi.
12 Temmuz 2023

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz, tarihçi İlber Ortaylı'nın imam hatip okullarındaki dil eğitimi ve genel eğitim kalitesiyle ilgili eleştirilerine yanıt verdi. Yılmaz, imam hatip okullarında 10 dil öğretildiğini ve bu okulların başarılı öğrenciler yetiştirdiğini savundu. Ortaylı ise imam hatip okullarının eğitim kalitesini eleştirerek, bu okullarda Arapça ve İngilizce gibi dillerin yeterince öğretilmediğini iddia etmişti. Yılmaz, Ortaylı'nın eleştirilerini haksız bulduğunu belirterek, imam hatip okullarının Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde altın devrini yaşadığını ifade etti.
8 Eylül 2024

Zülal Kalkandelen, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın demokrasiye sıcak bakmadığını ve siyasal İslamcı bir yol izlediğini öne sürüyor. Erdoğan'ın anayasayı değiştirme ve laikliği ortadan kaldırma hedeflerinin altını çiziyor. Ayrıca, CHP'nin muhalefet rolünü nasıl benimsediğini ve toplumsal direnişin nasıl dizginlendiğini tartışıyor. Kalkandelen, eğitimde dinselleşme ve çocuklara yönelik Kuran kursları gibi konuların müzakere edilip edilmediğini sorguluyor.
5 Mayıs 2024

Türk Tabipleri Birliği (TTB), Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in kız çocukları için ayrı okul açılabileceğine dair sözlerine tepki gösterdi. TTB, karma eğitimin özgürleşme, eşitlik ve ortak toplum oluşumu için temel bir uygarlık kazanımı olduğunu vurgulayarak, cinsiyet ayrımcılığının zararlarına dikkat çekti. Ayrıca, kız çocuklarının okullaşma oranındaki azalmanın karma eğitimle ilgili olmadığını, mevcut sorunların çözümüne eğilmenin gerekliliğini ifade etti.
14 Temmuz 2023

Son zamanlarda eğitim sisteminde yapılan değişiklikler, dini derslerin zorunlu hale getirilmesi, vakıf ve derneklerin eğitim alanında daha fazla yer alması, vergi muafiyeti ve kamu kaynaklarının tarikat yurtlarına aktarılması gibi konuları içermektedir. Ayrıca, müfredat değişikliği ve MEB'in sosyal sorumluluk programı uygulama yönergesi gibi adımlar atıldı. Bu değişiklikler, eğitimdeki yönelimlerin ve kaynakların kullanımının değiştiğini gösteriyor.
16 Şubat 2024

Yerbilimci Prof. Dr. Naci Görür, Kahramanmaraş'ta yaşanan büyük depremler sonrası artan yerbilimine ilgiyi değerlendirerek, ortaokul ve liselerde jeoloji ve coğrafya derslerinin temel dersler olarak okutulmasını Milli Eğitim Bakanı'na önerdi. Görür, bu derslerin öğrencilerin deprem konusunda bilgilenmesine, bilinçlenmesine ve deprem kültürü edinmesine büyük katkı sağlayacağını belirtti.
3 Mart 2023

Milli Eğitim Bakanlığı, tüm öğretim kademeleri için hazırlanan yeni müfredat taslağını kamuoyu ile paylaştı. 'Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli' adı verilen bu müfredat, on yıllık bir çalışmanın sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Taslak, bir hafta boyunca kamuoyunun görüşlerine açık olacak ve bu süreçte gelen eleştiriler ve öneriler doğrultusunda revize edilecek. Yeni müfredatın gelecek eğitim öğretim yılından itibaren belirli sınıf seviyelerinde kademeli olarak uygulanması planlanıyor.
26 Nisan 2024

Prof. Dr. Celal Şengör, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in Fransız okullarıyla ilgili politikalarını eleştirerek, Tekin'in ülkenin geleceği için büyük bir tehdit olduğunu belirtti. Ankara ile Paris arasında yıllardır süregelen anlaşmazlık, Fransız büyükelçiliğinin velilere gönderdiği bilgilendirme yazısıyla su yüzüne çıktı. Yazıda, Türk yetkililerin okullara nota verdiği ve anlaşma sağlanamazsa okullara Türk öğrenci alınamayacağı belirtildi. Tekin, müfredata müdahale suçlamalarını reddederken, Şengör, Tekin'in gerici eğitim programları dayattığını iddia etti.
23 Temmuz 2024
İşaretlediklerim