Earth Commission tarafından yapılan ve Nature dergisinde yayımlanan araştırmada, insan faaliyetlerinin gezegenin güvenliğini ve adaletini tehlikeye attığı belirtildi. Sekiz ekolojik göstergeden yedisinde tehlikeli sınırların aşıldığı, küresel sıcaklık artışının güvenli sınır olan 1 dereceyi geçtiği ve yüzey suyu akışında güvensiz seviyelerin görüldüğü tespit edildi. Ayrıca, gezegenin yalnızca yüzde 45 ila 50'sinin bozulmamış ekosistemlere sahip olduğu ve nitrojen ile fosfor kullanımındaki eşitsizliklerin tehlikeli boyutlara ulaştığı bulgularına ulaşıldı.
31 Mayıs 2023

Sanayi devriminden bu yana artan karbondioksit seviyeleri, küresel ısınmayı hızlandırıyor ve Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tarafından belirlenen kritik eşiklere yaklaşıyoruz. Bu eşikler arasında Grönland Buz Levhası, Permafrost, Okyanus sirkülasyonu ve sıcaklığı, Musonlar, Amazon Yağmur Ormanları, Antarktika Buz Levhaları ve mercan resifleri bulunuyor. Bilim insanları, bu eşiklerin aşılmasının geri dönüşü olmayan çevresel değişikliklere yol açabileceği konusunda uyarıyor ve küresel ısınmayı 1,5 derece altında tutmanın önemine dikkat çekiyor.
31 Mayıs 2024

Avrupa Birliği'nin iklim değişikliğini izleyen kuruluşu Copernicus, okyanus sıcaklıklarının tarihin en yüksek seviyesine ulaştığını duyurdu. Bu durum, okyanusların karbondioksit emme kapasitesini azaltarak gezegenin ısınmasına yol açıyor. Ayrıca, sıcaklık artışı deniz canlılarının göç etmesine ve beslenme zincirinin bozulmasına neden oluyor. Bilim insanları, bu rekorun Ağustos ayında kırılmasının, suların önümüzdeki Mart ayında ne kadar daha ısınacağı konusunda endişe yarattığını belirtiyor.
4 Ağustos 2023

Woods Hole Oşinografi Enstitüsü uzmanları, okyanusun derinliklerine dalmanın uzay keşiflerine göre daha zor ve maliyetli olduğunu ifade etti. İnsanlık, okyanus yüzeyini binlerce yıldır keşfetmesine rağmen deniz tabanının sadece yüzde 20'sini haritalayabildi. Derin deniz keşiflerinin sınırlı olmasının nedenleri arasında yüksek basınç, karanlık ve soğuk koşullar yer alıyor. Derin okyanus çukurları 11 bin metre derinliğe kadar ulaşabiliyor ve bu bölgelerdeki yaşam, güneş ışığı yerine hidrotermal sızıntılardan elde edilen kimyasal enerjiyle sürdürülüyor.
22 Haziran 2023

Ortadoğu Teknik Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsü'nün yaptığı dört günlük araştırma sonucunda, Marmara Denizi'nin ilk 30 metresi hariç ciddi oksijen azlığı yaşadığı tespit edildi. Araştırmada deniz suyu sıcaklıklarının artması, kirlilik ve oksijen azlığı gibi birçok parametre incelendi. Özellikle Doğu Marmara'da nitrat seviyelerinin düşmesi ve hidrojen sülfür gazının oluşma riski, deniz ekosistemi için büyük bir tehdit oluşturuyor. Marmara Denizi'ndeki bu durumun, tarımsal girdiler ve şehirlerin arıtılmamış atık sularından kaynaklandığı belirtiliyor.
12 Ağustos 2024

2019 Dünya Bilim İnsanları İklim Acil Durum Uyarısı'nı güncelleyen 15 binden fazla bilim insanı, Dünya'daki yaşamın 'kuşatma altında olduğunu' ve bu konuda 'keşfedilmemiş bir alan'a girildiğini belirtti. Raporda, son dönemde kırılan çok sayıda sıcaklık rekorunun gezegenin 'yaşamsal belirtilerine yönelik ciddi tehditler' oluşturduğu ifade edildi. Ayrıca, Covid-19 kapanmalarının kaldırılmasının ardından fosil yakıt kullanımının hızla arttığına dikkat çekildi. Bilim insanları, ekonomik büyüme fikri ile ekolojik hedefler arasındaki çatışmanın en büyük zorluklardan biri olduğunu belirtti.
25 Ekim 2023

Küresel iklim değişikliği nedeniyle deniz seviyesinde beklenen yükselme, Türkiye'deki Efes ve Milet Antik Kentleri de dahil olmak üzere birçok arkeolojik alanı tehdit ediyor. Doç. Dr. Enes Zengin'in belirttiğine göre, Doğu Akdeniz kıyılarındaki 464 tarihi alan incelendi ve bu alanların sular altında kalma riski beş seviyede değerlendirildi. Orta seviye risk senaryosuna göre, deniz suyunun üç metre yükselmesi durumunda, Aydın'daki Efes ve Milet Antik Kentleri kısmen ya da tamamen sular altında kalabilir.
26 Ağustos 2024

Bir grup bilim insanının yaptığı araştırmaya göre, 2022'de okyanus sıcaklıkları insan kaynaklı emisyonların etkisiyle rekor düzeye çıktı. St. Thomas Üniversitesi'nden Prof. John Abraham, küresel ısınmanın büyük bir kısmının okyanuslara gittiğini ve bu durumun aşırı hava koşullarına yol açtığını belirtti. 1958'den beri tutulan kayıtlar, 1990'dan sonra okyanus sıcaklıklarında önemli bir artış olduğunu gösteriyor. Araştırma, insanlık net sıfır emisyona ulaşana kadar okyanusların ısınmasının ve aşırı hava koşullarının etkilerinin artacağını öngörüyor.
12 Ocak 2023

İstanbul Üniversitesi ve Küresel Denge Derneği tarafından yapılan bir çalışma, İstanbul ve İzmir'deki deniz seviyesi yükselmesinin olası etkilerini ortaya koydu. Çalışma sonucunda hazırlanan rapora göre, İstanbul'da 6 milyon kişinin yaşadığı 120 kilometrekarelik alan ve İzmir'de Kordon ve tatil beldeleri sular altında kalma riskiyle karşı karşıya. Ayrıca, İstanbul'daki 16 atık su arıtma tesisinin 12'si ve İzmir'deki 20 atık su arıtma tesisinin dördü de tehdit altında. Deniz sularının yer altı sularına karışması durumunda, özellikle İzmir'deki tarımsal faaliyetler olumsuz etkilenebilir.
7 Eylül 2023

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsü'nün verilerine göre, Marmara Denizi'nin dibindeki oksijensiz tabaka giderek yüzeye doğru ilerliyor. 1980'lerde litrede 2 miligramın üstünde seyreden oksijen değerleri, bugün litrede 0,5 miligramın altına inmiş durumda. Uzmanlar, artan kirliliğin önlenememesi durumunda bir felaketin yaşanacağı konusunda uyarıyor. Kirliliğe karşı önlem alınmaması halinde müsilaj, denizanası sayısında artış ve toksik gazlar çıkaran zararlı alg patlamaları gibi olayların daha fazla yaşanacağı belirtiliyor.
26 Temmuz 2023

Yeni bir araştırmaya göre, kutup buzullarının erimesi Dünya'nın dönüşünü yavaşlatarak günlerin uzamasına neden oluyor. İnsan kaynaklı küresel ısınma nedeniyle Grönland ve Antarktika'daki buz tabakalarının erimesi, suyun ekvator çevresindeki denizlere dağılmasına yol açıyor ve bu da Dünya'nın dönüş hızını yavaşlatıyor. Araştırma, 1900 ile 2000 yılları arasında gün uzunluğundaki yavaşlama oranının yüzyılda 0.3-1.0 milisaniye arasında değiştiğini, ancak 2000'den bu yana bu oranın 1.3 ms/cy'ye yükseldiğini gösteriyor. Emisyonlar azaltılmazsa, yavaşlama oranının 2100 yılına kadar yüzyılda 2.6 milisaniyeye ulaşacağı öngörülüyor.
16 Temmuz 2024

Dünya Meteoroloji Örgütü İklim İzleme Başkanı Omar Baddour, iklim değişikliğinin insanları göçe zorladığını belirtti. Baddour, aşırı doğa olaylarının artışına ve bu olayların insan yaşamına etkilerine dikkat çekti. Akdeniz bölgesi ve Türkiye'deki aşırı sıcaklar ve kuraklığa işaret eden Baddour, 21'inci yüzyılda iklim değişikliğinin Akdeniz bölgesinde yoğunlaşmasının beklendiğini kaydetti. Ayrıca, Akdeniz'deki su seviyesinin gelecek yıllarda daha da yükseleceği ve bu durumun kıyı şeridinde taşkın risklerini artıracağı uyarısında bulundu.
5 Ağustos 2023

University College London öncülüğünde hazırlanan ve 114 uluslararası uzmanın katkıda bulunduğu Lancet Sağlık ve İklim Değişikliği Geri Sayım Raporu'na göre, küresel sıcaklık artışının devam etmesi halinde yüzyılın ortasına kadar sıcaklığa bağlı ölümlerin yüzde 370 oranında artabileceği belirtiliyor. Rapor, fosil yakıtlara yapılan yatırımların arttığını ve hükümetlerin fosil yakıtları teşvik etmeye devam ettiğini gösteriyor. Uzmanlar, eylemsizliğin insan hayatı üzerinde büyük maliyetlere yol açacağı konusunda uyarıyor ve politikacıların kararlarının insan ve diğer canlı türleri için hayati önem taşıdığını vurguluyor.
15 Kasım 2023

Son 20 yılda Marmara Denizi'nde 30'a yakın yeni denizanası türü tespit edilmiş ve bu türlerin balık stokları üzerinde olumsuz etkileri olduğu belirtilmiştir. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, denizanalarının ekosistemdeki rolüne değinmiş, ancak denizanalarıyla beslenen deniz canlılarının sayısında azalma olduğunu vurgulamıştır. Aşırı avcılık ve insan kaynaklı faktörlerin denizanası popülasyonunu artırdığı, bu durumun balıkların üremesini ve besin zincirindeki yerini olumsuz etkilediği ifade edilmiştir. Okyar, çözümün kolay olmadığını ve yerel yönetimlerle bakanlıkların iş birliği yapması gerektiğini belirtmiştir.
3 Nisan 2023

Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), sera gazı emisyonlarının azaltılması konusunda mevcut planların yetersiz olduğunu ve bu durumun dünyayı tehlikeli bir geleceğe sürüklediğini açıkladı. Raporda, küresel ısınmanın 1.5 santigrat derece sınırını aşmaması için emisyon azaltım hedefleri güncellendi. 2030 yılına kadar %48, 2050 yılına kadar ise %99 karbondioksit azaltımı hedefleniyor. Yenilenebilir enerji yatırımlarının maliyetlerinin düşmesi ve kamu tarafından desteklenmesi olumlu gelişmeler arasında yer alıyor. Ancak rapor, iklim değişikliğinin etkilerine karşı uyum sağlama ve finansman konularında ciddi boşluklar olduğunu vurguluyor.
21 Mart 2023

NASA'nın Modis-Aqua uydusu, son 20 yılda dünya okyanuslarının yüzde 56'sında maviden yeşile doğru bir renk değişimi tespit etti. Bu değişim, özellikle ekvatora yakın tropikal bölgelerde gözlemlendi ve İngiltere'deki Ulusal Oşinografi Merkezi'nden araştırmacılar, bu yeşillenmenin iklim değişikliği nedeniyle değişen ekosistemlerin bir göstergesi olduğuna inanıyor. Renk değişikliğinin nedeni tam olarak belirlenemese de, fitoplanktonlarla bağlantılı olabileceği ve bu organizmaların atmosfer dengesi ve oksijen üretimi için hayati öneme sahip olduğu belirtiliyor.
15 Temmuz 2023

Avrupa Birliği'ne bağlı Copernicus İklim Değişikliği Servisi verilerine göre, Ağustos 2024, 1991-2020 küresel ortalama sıcaklık referans ortalamasının 0,71 derece üzerine çıkarak en sıcak ağustos olarak kaydedildi. Uzmanlar, La Nina etkisine rağmen önümüzdeki kışın ılık geçeceğini öngörüyor. Boğaziçi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Levent Kurnaz, iklim değişikliğinin hava olaylarını daha şiddetli ve sık hale getirdiğini belirtti. ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü'nden Prof. Dr. Barış Salihoğlu ise küresel ısınmanın denizlerde biyoçeşitlilik kaybına neden olduğunu vurguladı.
12 Eylül 2024

Dünya Bankası'nın yayımladığı rapora göre, dünya genelinde 1,2 milyar insan sıcak hava dalgası, sel, kasırga ve kuraklık gibi kritik iklim felaketleri riskiyle karşı karşıya. Yüksek gelirli ülkeler de bu risklerden etkilenebilirken, en yüksek risk altındaki nüfuslar Güney Asya ve Sahra Altı Afrika'da bulunuyor. Bu durum, bu bölgelerdeki altyapı ve sosyal hizmetlere erişim eksikliğiyle ilişkilendiriliyor. Raporda, ekonomik büyümenin ve iklim değişikliğiyle mücadelenin paralel ilerlemesi gerektiği, afetlerin etkilerinin azaltılması için daha hızlı ve dirençli kalkınma ile hedefe yönelik müdahalelerin önemine vurgu yapılıyor.
31 Ekim 2024

ABD'deki Oregon Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırma, dünyanın 2023 yılında iklim değişikliğiyle bağlantılı aşırı koşullara maruz kaldığını ortaya koydu. Araştırmanın başyazarı Dr. William J. Ripple, küresel sıcaklıklardaki her 0,1 derecelik artışın milyonlarca insanın ölümüne yol açabileceği konusunda uyarıda bulundu. BioScience dergisinde yayımlanan raporda, rekor sıcaklıklar ve buzul seviyelerindeki düşüş gibi aşırılıklar sıralandı. Ripple, fosil yakıt kullanımının azaltılması ve ormanların korunması gibi acil adımların atılması gerektiğini vurguladı.
27 Kasım 2023

İklim değişikliğinin enflasyon üzerindeki etkileri ve merkez bankalarının fiyat istikrarını koruma kabiliyetleri üzerindeki potansiyel etkileri giderek daha fazla önem kazanıyor. Avrupa Merkez Bankası ve bilim insanlarının yaptığı araştırma, küresel ısınmanın ve sıcak hava dalgalarının gıda fiyatlarını ve genel enflasyonu artıracağını gösteriyor. Araştırmaya göre, iklim değişikliği 2035 yılına kadar gıda maliyetini her yıl yüzde 1,49 ila 1,79 puan, genel enflasyonu ise 0,76 ile 0,91 puan arasında artıracak.
27 Mart 2024
İşaretlediklerim