CHP, kamuoyunda tepki çeken 'etki ajanlığı' düzenlemesinin 9'uncu Yargı Paketi'nden çıkarıldığını açıkladı. CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, AKP grubuyla yapılan görüşmelerde bu konuda kendilerine söz verildiğini belirtti. Ancak AKP Grup Başkan Vekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, böyle bir düzenlemenin baştan beri taslakta olmadığını savundu. 9'uncu Yargı Paketi, 23 kanun ve üç kanun hükmünde kararnamede değişiklik veya düzenleme içeren 60 maddelik bir kanun teklifidir.
13 Haziran 2024

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 2024-2025 adli yılı mesajında demokrasinin standartlarının yükseltilmesi, hukuk devletinin güçlendirilmesi ve temel hak ve hürriyetlerin genişletilmesi adına önemli reformlara devam edeceklerini belirtti. Adli tatilin sona ermesiyle birlikte yeni adli yıl Yargıtay'daki törenle başlayacak. Bu kapsamda önemli davaların duruşmaları da Eylül ayında görülecek. Tunç, adalet hizmetlerinin etkinliğini ve kalitesini artırmak için kararlılıkla çalışacaklarını vurguladı.
1 Eylül 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yargıtay Başkanlığı'nda düzenlenen 2024-2025 Adli Yıl Açılış Töreni'nde yeni hukuk reformları ve anayasa tartışmaları hakkında açıklamalarda bulundu. Erdoğan, adalet sisteminin etkin, güvenilir, tarafsız ve bağımsız olmasını sağlamak için son 22 yılda yapılan reformları ve yeni adımları anlattı. Ayrıca, yeni anayasa konusunda muhalefetin ön yargılarından dolayı sağlıklı bir tartışma ortamı oluşmadığını belirtti. Erdoğan, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının önemine vurgu yaparak, mahkeme kararlarının eleştirilebileceğini ancak adalete karşı husumetin kabul edilemez olduğunu ifade etti.
2 Eylül 2024

9’uncu yargı paketi olarak bilinen kanun teklifinin çalışmaları tamamlandı ve Meclis’e sunulacak. Paket, casusluk faaliyetleri ve devletin güvenliği aleyhine işlenen suçlar için ağır cezalar öngörüyor. Ayrıca, hakaret suçlarının uzlaştırma kapsamından çıkarılması, yazılı bildirimlerde değişiklikler ve hükümlülerin eğitim haklarının genişletilmesi gibi düzenlemeler içeriyor. Bu düzenlemeler, yargı süreçlerini hızlandırmayı ve ceza infaz kurumlarındaki eğitim olanaklarını artırmayı hedefliyor.
27 Haziran 2024

Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor, Türkiye'nin antidemokratik uygulamaları ve adaletsiz mahkeme kararları nedeniyle Avrupa Birliği'ne (AB) girişinin zor olduğunu belirtti. Amor, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinin bir süre daha gündeme gelmeyeceğini ve Türkiye'nin her geçen gün AB'den uzaklaştığını ifade etti. Türkiye'nin AB'ye üyelik için uyması gereken altı kriteri vurgulayan Amor, bu kriterlerin terörle mücadele, yolsuzlukla mücadele, Europol ile iş birliği, kişisel verilerin korunması, AB üyeleri ile adli yardımlaşma ve geri kabul anlaşması olduğunu belirtti.
23 Temmuz 2023

Rahmi Turan, 9’uncu Yargı Paketi'nde yer alan ve kadınlar için büyük bir tehdit oluşturan değişiklikleri ele alıyor. Özellikle 6284 sayılı şiddetle mücadele kanununun en önemli caydırıcı unsuru olan 'Zorlama Hapsi'nin kaldırılmak istenmesi, kadın hakları savunucuları tarafından büyük tepkiyle karşılanıyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, bu değişikliğin kadın cinayetlerini artıracağını ve iktidarın bu cinayetlerden sorumlu olacağını belirtiyor.
4 Haziran 2024

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı ve eski adalet bakanı Abdulhamit Gül, Yargıtay'ın Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunma kararına dolaylı yoldan eleştirilerde bulundu. Yazıcı, devlet erklerinin sorun çözmesi gerektiğini belirtirken, Gül yüksek yargı mercileri arasındaki çatışmanın endişe verici olduğunu ifade etti. Bu karar, Gezi Parkı davasından hüküm giyen ve daha sonra TİP milletvekili seçilen Can Atalay'ın tahliyesi yönünde AYM'nin aldığı kararın uygulanmaması ve AYM üyelerine suç duyurusunda bulunulması kararı sonrasında geldi.
8 Kasım 2023

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, iyi hal indirimi ve denetimli serbestlik uygulamalarının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Tunç, bazı suçlar için iyi hal indiriminin kamuoyunda tepkiyle karşılandığını ve bu durumun gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, cezaevlerinin doluluk oranlarının suçluların cezaevine alınmaması için bir mazeret olamayacağını vurguladı. Bakan, ceza adaletinin amacının toplumu suçtan korumak olduğunu ve bu doğrultuda çeşitli önleyici tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi.
7 Ekim 2024

TBMM Hazırlık Komisyonu, CHP'li Ali Mahir Başarır'ın 'duruşma hakimlerine alenen hakaret' ve 'adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs' suçlarından, İYİ Partili Lütfü Türkkan'ın ise Bingöl'de bir vatandaşa hakaret ettiği gerekçesiyle 'hakaret' suçundan dokunulmazlıklarının kaldırılmasını öneren bir rapor hazırladı. Rapor, Anayasa Adalet Karma Komisyonu'na sunulacak. Karma komisyon, dokunulmazlıkların kaldırılması veya kovuşturmanın ertelenmesi konusunda karar verecek. İlgili milletvekilleri, komisyonlarda ve TBMM Genel Kurulu'nda kendilerini savunma hakkına sahip.
31 Ocak 2023

ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından her yıl hazırlanan ve Türkiye'nin de dahil olduğu İnsan Hakları Raporu, Türkiye'deki yargı bağımsızlığı, ifade özgürlüğü, yargı atamaları, siyasi baskılar ve insan hakları ihlalleri gibi konuları ele aldı. Raporda, Türkiye'de yargının yürütme organının etkisi altında olduğu, siyasi baskılar ve keyfi uygulamaların sürdüğü belirtildi. Türkiye Dışişleri Bakanlığı ise raporu, asılsız iddialar ve ön yargılı yorumlar içerdiği gerekçesiyle reddetti ve ABD'yi çifte standart uygulamakla suçladı.
25 Nisan 2024

Zülal Kalkandelen, Türkiye'de laiklik ilkesini savunan gruplara anında müdahale edilirken, şeriatçı grupların rahatça toplanıp açıklama yapabilmesine dikkat çekiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şeriatın İslam olduğunu söylemesi ve şeriat taleplerinin artışı, AKP yönetimine bağlanıyor. Ayrıca, cumhuriyet savcılarının bu konularda sessiz kalması ve görevlerini yerine getirmemeleri, Türkiye'de hukuk devletinin sona erdiğine dair kanıtlar olarak sunuluyor.
28 Şubat 2024

Orhan Bursalı, hükümetin Kavala'nın avukatlarının yeniden yargılama başvurusu ve cumhurbaşkanının mahkeme kararlarına yönelik açıklamalarıyla sıkıştığını belirtiyor. Bursalı, bu gelişmelerin hükümetin ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı politikalarından vazgeçeceği anlamına gelmediğini vurguluyor. Ayrıca, Meclis'e sunulan 9. yargı paketinin, ifade özgürlüğünü daha da kısıtlayıcı ve eleştirileri cezalandırıcı nitelikte olduğunu ifade ediyor.
14 Mayıs 2024

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarını yerine getirmeyen bir ülke gibi algılandığını ifade etti. Ayrıca, Yargıtay'ın Gezi davası kararını yorumlayan Tunç, Gezi'nin bir suç olduğunu ve seçilmiş hükümete yönelik bir kalkışma hareketi olduğunu belirtti. Tunç, AİHM'in Kavala ve Yalçınkaya kararlarına ilişkin olarak ise Türkiye'nin AİHM kararlarını uygulamayan bir ülke gibi gösterilmek istendiğini, ancak bunun gerçeği yansıtmadığını savundu.
6 Ekim 2023

Esfender Korkmaz, 2017 başkanlık rejimi ile Türkiye'de yargıya müdahalenin arttığını ve Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmadığını belirtti. Yargıtay seçimlerinde yaşanan olaylar, yargıya olan güvenin azalmasına neden oldu. The Economist'in Türkiye'yi kapak yaptığı Ocak 2023 sayısında, Türkiye'deki demokrasinin kusurlu olduğu ve Erdoğan'ın davranışlarının ülkeyi diktatörlüğe götürebileceği ifade edildi. Korkmaz, Türkiye'nin yeniden parlamenter sisteme dönmesi gerektiğini savundu.
16 Mayıs 2024

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, AKP Karabük il başkanlığında yaptığı açıklamada, hukukun üstünlüğü noktasındaki standartların yüksekliğinden hiç kimsenin vazgeçmeyeceğini belirtti. Tunç, milletin artık özgürlüğe alıştığını ve temel hak ve özgürlüklerin önüne engel koymak isteyenlerin karşısında milleti bulacağını ifade etti. Ayrıca, hedeflerinin anayasayı daha demokratik hale getirmek olduğunu söyledi.
30 Eylül 2023

Anayasa Mahkemesi (AYM), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Selahattin Demirtaş hakkında verdiği ihlal kararını görüşmek üzere gündemine aldı. Ancak bir üyenin dosyaya hazırlanamadığını belirtmesi üzerine görüşme ileri bir tarihe ertelendi. AYM, Demirtaş'ın 'tutuklama tedbirinin hukuki olmaması, soruşturma dosyasına erişimin kısıtlanması ve tutukluluğa ilişkin kararların etkili itiraz güvencesi içermeyen, bağımsız ve tarafsız hâkim ilkelerine aykırı olan sulh ceza hâkimliklerince verilmesi nedenleriyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği' iddiasını ele alacaktı.
26 Temmuz 2023

Haziranda Meclise sunulacak olan 9. yargı paketi taslağında yer alan 'etki ajanlığı' düzenlemesi, yabancı devlet veya organizasyonların stratejik çıkarları doğrultusunda araştırma yapanların hapis cezası ile cezalandırılmasını öngörüyor. Bu düzenleme, iktidarın hoşuna gitmeyen materyalleri hazırlayan gazeteciler, akademisyenler ve STK'lerin hedef haline gelebileceği endişesini doğuruyor. Ayrıca, yurttaşların kendilerine kuşkulu sorular soranları ihbar edebileceği ve bazı meslek gruplarının 'fondaş'lıkla suçlanabileceği belirtiliyor. İstihbaratın sadece bilgi toplamakla kalmayıp, hedefi etkilemenin de bir tür ajanlık olduğu vurgulanıyor.
24 Mayıs 2024

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, adli yıl açılışında yaptığı konuşmanın, geçen sene olduğu gibi bu sene de canlı yayınlanmadığını belirtti. Sağkan, konuşmasında yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğüne dair sorunlara değindi. Ayrıca, Türkiye'nin Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde 140 ülke arasında 116. olduğunu ve Doğu Avrupa ve Asya kategorisinde sonuncu olduğunu belirtti. Sağkan, hukukun güvenliği ile devletin güvenliğinin eş anlamlı olduğunu vurguladı.
1 Eylül 2023

Avrupa Konseyi Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu (GRECO), Türkiye'nin yolsuzlukla mücadeledeki performansını değerlendirdiği raporunda, Türkiye'nin 2015'te kabul edilen 22 tavsiyeden sadece üçünü tatmin edici bir şekilde uyguladığını, dokuzunu kısmen uyguladığını ve 10'unu ise hiç uygulamadığını belirtti. Milletvekilleri, hakimler ve savcılar arasında yolsuzluğun önlenmesi amacıyla verilen tavsiyelerin yeterince yerine getirilmediği ve yasama sürecinin şeffaflığının arttırılması gerektiği vurgulandı. Türkiye'ye, alınan tedbirlere ilişkin bir raporu en geç 30 Haziran 2024'e kadar sunması talep edildi.
7 Aralık 2023

Yargıtay Başkanlığı, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin Anayasa Mahkemesi (AYM) kararını sahiplenerek, AYM'yi hukuk sistemini kaosa sürükleyecek kararlar almakla itham etti. Yargıtay, AYM'nin bireysel başvuru incelemelerinde anayasal ve yasal sınırları aştığını ve yerleşik içtihatları tersine çevirdiğini iddia etti. Ayrıca, AYM'nin 'süper temyiz mahkemesi' gibi algılandığına ve bireysel başvuru sisteminin yargı sistemini zayıflattığına dikkat çekildi. Yargıtay, AYM'nin uygulamalarının hukuki sonuçlarını eleştirerek, yargısal görev ve yetkileri kapsamında verilen kararlara yönelik saygınlığı zedeleyen tepkilerin üzüntüyle karşılandığını belirtti.
10 Kasım 2023
İşaretlediklerim