Abdullah Karakuş, ABD, Çin, Hindistan, AB ülkeleri ve Rusya'nın dünyayı en çok kirleten ülkeler olduğunu belirtiyor. Uzmanlar, dünyanın ısısının 2 derece daha artması halinde krizlerin başlayacağını ve bunun gıda kıtlığı, kuraklık ve göçlere yol açacağını öngörüyor. Karakuş, orman yangınlarının artışına dikkat çekerek, insan hatası ve dikkatsizliğin bu yangınların başlıca nedenleri olduğunu vurguluyor. Orman yangınlarını önlemek için alınması gereken önlemler hakkında da önerilerde bulunuyor.
21 Haziran 2024

Uluslararası Göç Örgütü'nün (IOM) 2014 ile 2023 arasını kapsayan raporuna göre, dünya genelinde 62 bin 285 düzensiz göçmenin öldüğü ya da kaybolduğu açıklandı. Raporda, göçmenlerin büyük bir kısmının boğularak hayatını kaybettiği ve ölenlerin önemli bir bölümünün Afrika veya Asya'dan gelip Akdeniz'i geçmeye çalışırken yaşamını yitirdiği belirtildi. Kimliği belirlenebilenlerin üçte birinden fazlası silahlı çatışmaların yaşandığı Afganistan, Burma, Suriye ve Etiyopya gibi ülkelerin vatandaşları. 2023, 8 bin 541 göçmenin hayatını kaybettiği ile en ölümcül yıl olarak kaydedildi.
26 Mart 2024

Dünya Bankası'nın raporuna göre, 2022'den bu yana dünya genelinde 400 milyon öğrenci iklim değişikliği nedeniyle eğitimden mahrum kaldı. Düşük gelirli ülkelerdeki çocuklar, daha zengin ülke çocuklarına göre her yıl ortalama 18 gün eğitim alamadı. Raporda, iklim değişikliğinin eğitim sistemleri üzerindeki olumsuz etkileri ve bu etkileri azaltmak için alınabilecek düşük maliyetli önlemler vurgulanıyor. Ayrıca, öğrencilerin iklim krizi konusunda bilgi ve beceri eksikliği yaşadığı belirtiliyor.
5 Eylül 2024

Türkiye'de bir zamanlar genç nüfusa sahip olmanın bir özelliği olarak kabul edilen durum, doğurganlık oranındaki düşüşle değişmek üzere. 2022 yılında 15-44 yaş arası kadın başına düşen canlı doğum oranı 1.61'e düşmüş ve 2023'te bu oranın daha da azalması bekleniyor. Bu düşüşün ana sebepleri arasında ekonomik koşullar ve gelecek kaygısı gösteriliyor. İnsanlar, maddi zorluklar ve kaliteli eğitim gibi konularda endişe duydukları için daha az çocuk sahibi olmayı tercih ediyorlar.
8 Şubat 2024

Britanya merkezli tıp dergisi The Lancet'in yayımladığı raporda, iklim değişikliğinin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri vurgulanıyor ve Avrupa'da bu etkilerin eşitsiz dağılımına işaret ediliyor. Raporda, sıcaklıkla ilişkili ölümlerin ve sıcak hava dalgalarının arttığı, gıda güvencesizliği ve ekonomik kayıpların yükseldiği belirtiliyor. Ayrıca, fosil yakıtların yanmasından kaynaklanan emisyonların ve hava kirliliğinin azaltılmasına yönelik yetersiz ilerleme kaydedildiği ifade ediliyor. Rapor, Avrupa'nın iklim krizindeki sorumluluğunu ve bu krizin sağlık üzerindeki eşitsiz etkilerini öne çıkarıyor.
13 Mayıs 2024

Uluslararası Göç Örgütü (IOM) 2023'te ülke içinde yerinden edilenlerin sayısının 75,9 milyona ulaştığını açıkladı. Bu sayı son beş yılda yüzde 49 artış gösterdi. Yerinden edilenlerin yüzde 30'u Sudan'daki savaş, yüzde 17'si ise Gazze'den kaynaklanıyor. Ayrıca, Freddy Kasırgası, Kahramanmaraş depremleri ve Mocha Kasırgası gibi doğal afetler 26,4 milyon kişiyi yerinden etti. İklim değişikliği nedeniyle gelecekte afetlerin sıklığının artması ve yerinden edilenlerin sayısının yükselmesi bekleniyor.
14 Mayıs 2024

Son araştırmalar, 2050 yılına kadar dünya çapında yaşam beklentisinin erkeklerde 4,9 yıl, kadınlarda ise 4,2 yıl artacağını öngörüyor. Bu artış, bulaşıcı hastalıklar, yenidoğan ve sindirim hastalıkları, kardiyovasküler rahatsızlıklar ve COVID-19 gibi salgınların etkisini azaltan halk sağlığı girişimlerine bağlanıyor. Araştırmacılar, daha az gelişmiş ülkelerdeki insanların yaşam beklentisinin gelişmiş ülkelere yaklaşacağını belirtiyor. Ancak, insanların daha uzun yaşamasıyla sağlıksız geçirecekleri yılların da artması bekleniyor.
21 Mayıs 2024

Washington Üniversitesi Sağlık Ölçümleri ve Değerlendirme Enstitüsü tarafından yürütülen uluslararası bir araştırma, Covid-19 salgınının 2019 ile 2021 yılları arasında dünya genelinde beklenen yaşam süresini 1,5 yılı aşkın süreyle azalttığını ortaya koydu. Araştırmacı Dr. Austin E. Schumacher, salgının yetişkinler üzerinde derin etkiler bıraktığını ve ülkelerin yüzde 84'ünde beklenen yaşam süresinin azaldığını belirtti. Bu durum, yeni patojenlerin potansiyel yıkıcı etkilerini gözler önüne seriyor.
13 Mart 2024

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve UNICEF, 2024'ün ilk üç ayında DSÖ Avrupa Bölgesi'ndeki 53 ülkenin 45'inde 56 bin 634 kızamık vakası ve dört ölüm bildirildiğini açıkladı. 2023 boyunca 41 ülkeden 61 bin 70 vaka ve 13 ölüm rapor edilmişti. Kızamık vakalarının artışında, COVID-19 salgını sırasında kaçırılan rutin aşıların ve yavaş iyileşmenin etkili olduğu belirtildi. Aşılanmamış kişilerin büyük risk taşıdığı ve ülkelerin virüsün yayılmasını önlemek için proaktif olması gerektiği vurgulandı.
28 Mayıs 2024

Küresel Su Ekonomisi Komisyonu, dünya genelinde hızla derinleşen su krizi nedeniyle gıda üretiminin yarısının önümüzdeki 25 yıl içinde risk altında olabileceğini belirtti. Rapora göre, dünya nüfusunun yarısı su kıtlığıyla karşı karşıya ve iklim krizinin etkileri arttıkça bu oran daha da artacak. Su talebinin arzı yüzde 40 oranında aşacağı öngörülüyor. Komisyon, su kaynaklarının korunması ve verimli kullanımı için uluslararası işbirliğinin önemine dikkat çekti.
17 Ekim 2024

Dünya Sağlık Örgütü ve ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri, 2023 yılında dünya genelinde kızamık vakalarının yüzde 20 arttığını ve toplamda 10,3 milyon vakaya ulaşıldığını bildirdi. Yetersiz aşılama oranlarının salgınlara neden olduğu belirtilirken, 22 milyondan fazla çocuğun ilk doz aşıyı kaçırdığı ve çocukların yüzde 74'ünün ikinci dozu alamadığı vurgulandı. Kızamık salgınlarının Amerika kıtası hariç tüm bölgeleri etkilediği ve özellikle Afrika bölgesinde büyük salgınların yaşandığı ifade edildi.
15 Kasım 2024

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve uluslararası araştırma görevlilerinin yürüttüğü bir bilimsel çalışma, dünya genelinde obezite oranlarının 1 milyar sınırını aştığını ortaya koydu. The Lancet tıp dergisinde yayımlanan araştırma sonuçlarına göre, 1990 yılına kıyasla yetişkinlerde obezite oranı bir kat, 5-19 yaş aralığındaki çocuk ve gençlerde ise dört kat artış gösterdi. Obezitenin, özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde daha yaygın olduğu ve kalp damar hastalıkları, böbrek hastalıkları, diyabet ve belli kanser türlerine yol açtığı belirtildi. DSÖ, obeziteyle mücadele için çeşitli önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.
1 Mart 2024

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Gazze'de iki yaşın altındaki her üç çocuktan birinin (yüzde 31) akut yetersiz beslenme sorunu yaşadığını ve bu oranın ocak ayına göre iki katına çıktığını duyurdu. Savaş ve tedarik kısıtlamaları nedeniyle çocuk ölümlerinde ciddi bir artış yaşandığı, son haftalarda en az 23 çocuğun yetersiz beslenme ve susuzluktan öldüğü belirtildi. UNICEF, çatışmaların başladığı 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana yaklaşık 13 bin 450 çocuk ve gencin hayatını kaybettiğini açıkladı.
15 Mart 2024

Aşırı sıcaklar, günlük aktiviteleri bile ölümcül hale getirebiliyor. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, sıcaklar her yıl yaklaşık 489 bin ölüme neden oluyor, ancak gerçek sayı daha yüksek olabilir. Aşırı sıcaklar, vücudun savunma mekanizmalarını bozarak kalp krizi, felç ve diğer sağlık sorunlarına yol açabiliyor. İklim değişikliği nedeniyle bu tür aşırı hava olaylarının sıklığı ve şiddeti artıyor, özellikle Batı Afrika ve Güney Asya gibi bölgelerde yaşayan insanlar daha savunmasız durumda.
4 Ağustos 2024

Fransa merkezli Uluslararası Ticaret Odası'nın raporuna göre, iklim değişikliğinin yol açtığı aşırı hava olayları, 2014-2023 yılları arasında küresel ekonomiye en az 2 trilyon dolar zarar verdi. Bu dönemde en çok zarar gören ülkeler arasında ABD, Çin ve Hindistan yer alıyor. Aşırı hava olayları nedeniyle yaklaşık 1,6 milyar kişi etkilendi ve Asya, Avrupa ve Afrika'da yüksek ölüm oranları kaydedildi. ICC Genel Sekreteri John Denton, iklim değişikliğinin geleceğin değil, bugünün sorunu olduğunu vurguladı.
11 Kasım 2024

Birleşmiş Milletler Çevre Programı, ülkelerin sera gazı emisyonlarını hızla azaltmaması durumunda Paris Anlaşması'nın 1,5 derece hedefinin birkaç yıl içinde kaybedilebileceği uyarısında bulundu. UNEP'in Emisyon Açığı Raporu, ülkelerin 2030'a kadar emisyonlarını yüzde 42, 2035'e kadar ise yüzde 57 azaltması gerektiğini belirtiyor. Mevcut politikaların devam etmesi durumunda küresel sıcaklık artışının 3,1 dereceye kadar çıkabileceği ve bu senaryonun yüzde 66 gerçekleşme ihtimali olduğu ifade ediliyor. Küresel sıcaklık artışını 2 derecenin altında tutmak için emisyonların 2030'a kadar yüzde 28, 2035'e kadar yüzde 37 düşmesi gerektiği vurgulanıyor.
24 Ekim 2024

Küresel bir araştırmaya göre, ilaçlara dirençli bakteriler 2050 yılına kadar 39 milyon insanın ölümüne neden olabilir. Araştırma, 1990 ile 2021 yılları arasındaki ilaç direncine bağlı ölüm verilerini analiz etti ve özellikle yaşlı nüfusun tehdit altında olduğunu belirtti. Çalışma, AMR'ye bağlı ölümlerin %80 oranında arttığını ve 2050'de bu oranın %146'ya yükseleceğini öngörüyor. En fazla ölümün Güney Asya, Doğu Asya ve Sahraaltı Afrika'da olacağı tahmin ediliyor.
17 Eylül 2024

2023 yılında, serveti 30 milyon dolar ve üzerinde olan bireylerin küresel nüfusu yüzde 8 artarak 426 bin 330 kişiye ulaştı. Bu bireylerin toplam serveti 49 trilyon dolara yükseldi. ABD'de ultra yüksek net değere sahip bireylerin sayısı yüzde 13 artarak 147 bin 950 kişiye ulaştı. Önümüzdeki beş yıl içinde bu nüfusun yüzde 38 artarak 587 bin 650 kişiye ulaşması bekleniyor.
20 Temmuz 2024

Avrupa Birliği'nin Copernicus İklim Değişikliği Servisi ve Birleşmiş Milletler Dünya Meteoroloji Örgütü'nün hesaplamalarına göre, 2023 yılı sanayi öncesi döneme kıyasla 1,48°C daha sıcak geçti. Bu durum, 2015 Paris İklim Anlaşmaları'nda belirlenen 1,5°C sıcaklık artışı eşiğine tehlikeli derecede yaklaşıldığını gösteriyor. Amerika Birleşmiş Devletleri Ulusal Okyanus ve Atmosfer Birliği, 2024'te daha yüksek sıcaklıklara ulaşma ihtimalinin yüksek olduğunu belirtiyor. BM Genel Sekreteri ve WMO Genel Sekreteri, iklim değişikliğiyle mücadelede acil eylem çağrısında bulunuyor.
24 Mart 2024

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Covid-19 salgını nedeniyle dünya genelinde beklenen yaşam süresinin yaklaşık iki yıl azaldığını duyurdu. 2019-2021 yılları arasında beklenen yaşam süresi 1,8 yıl azalarak ortalama 71,4 yıla düştü. DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, salgının beklenen yaşam süresinde 10 yıllık bir kazanımı tersine çevirdiğini belirtti ve ülkelerin küresel bir salgın anlaşması üzerinde uzlaşmaları gerektiğini vurguladı.
24 Mayıs 2024
İşaretlediklerim