Fatih Yaşlı, Mehmet Şimşek'in uyguladığı kemer sıkma programının Merkez Bankası rezervlerini pozitif seviyeye çıkardığını belirtiyor. CHP'nin bu programa karşı etkili bir muhalefet stratejisi geliştiremediğini ve sosyalist solun zayıflığının da bu duruma katkıda bulunduğunu vurguluyor. Yaşlı, asgari ücret ve memur/emekli maaşları konusunun toplumsal muhalefetin ana gündemi haline getirilmesi gerektiğini savunuyor.
5 Haziran 2024

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile yapılan görüşmede dört ana başlıkta taleplerini ilettiklerini belirtti. Asgari ücret ve emekli maaşlarına zam yapılması, tarımın ulusal güvenlik meselesi olarak ele alınması, vergi adaletinin sağlanması ve TÜİK verilerinin şeffaf bir şekilde paylaşılması talepler arasında yer aldı. Ancak Karatepe, dört saatlik görüşmenin sonunda hükümetin anlayışında bir değişim iradesi görmediklerini ifade etti.
24 Haziran 2024

Mehmet Şimşek, ABD'de bir IMF panelinde 'locals' terimini kullanarak Türk varlıklarına olan ilgiyi ve yerel yatırımcıların enflasyonun düşeceğine ikna edilmesi gerektiğini belirtti. Bu kullanım bazı tepkilere neden oldu. Hazine ve Maliye Bakanlığı, bu terimin ekonomi ve finans alanında rutin olarak kullanıldığını ve 'yerel yatırımcılar' anlamına geldiğini açıkladı. Bakanlık, Şimşek'e yönelik kasıtlı ithamları kınadığını belirtti.
22 Nisan 2024

Deniz Zeyrek, Türkiye'nin FATF'nin gri listesinden çıkarılmasını değerlendirdi. Yazıda, Türkiye'nin 2021 yılında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin politikaları nedeniyle gri listeye alındığı belirtiliyor. Özellikle 'varlık barışı yasası' ve mali şeffaflık eksikliği gibi nedenlerin bu duruma yol açtığı vurgulanıyor. Mehmet Şimşek'in Türkiye'yi bu listeden çıkarmayı başardığı ifade ediliyor.
29 Haziran 2024

İbrahim Kahveci, Mehmet Şimşek'in Hazine ve Maliye Bakanı olarak görevi Nureddin Nebati'den devraldığından bu yana geçen süreçte, Şimşek'in politikalarının Nebati'nin politikalarına benzediğini iddia etti. Kahveci, özellikle şeffaflık ve rasyonellik vaatlerinin yerine getirilmediğini, bunun yerine söylentiler ve dezenformasyonla mücadele edildiğini belirtti. Ayrıca, bu durumun kamuoyunda şeffaflık sorunu olduğuna işaret ettiğini vurguladı.
20 Mart 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin Uluslararası Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından üç yıl önce konulan gri listeden çıkma sürecinde son aşamaya gelindiğini belirtti. Gri listede olmanın Türkiye ekonomisine olumsuz etkileri olduğunu vurgulayan Şimşek, FATF'nin Türkiye'nin kara para aklama ve terörizmin finansmanı konusunda belirlediği kriterleri büyük ölçüde karşıladığını açıkladı. Haziran ayında yapılacak Genel Kurul toplantısında Türkiye'nin gri listeden çıkışının bekleniyor olması, sürecin olumlu yönde ilerlediğini gösteriyor.
23 Şubat 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İslam Kalkınma Bankası'nın (İKB) Türkiye'ye 2024-2026 dönemi için 6,3 milyar dolarlık finansman sağlayacağını duyurdu. Bu finansman, eğitim, sağlık, ulaştırma, finans, tarım, sanayi, enerji ve altyapı gibi çeşitli sektörleri desteklemek amacıyla kullanılacak. Finansman, İKB'nin yanı sıra Uluslararası Ticaret Finansmanı İslami Kurumu, Özel Sektörün Geliştirilmesi İslami Kurumu ve İslam Ülkeleri Arası İhracat ve Yatırım Sigortası Kurumu tarafından da sağlanacak. Şimşek bu açıklamayı, İKB'nın 50'nci kuruluş yıl dönümü toplantısında yaptı.
29 Nisan 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin kara paranın aklanmasının önlenmesine yönelik FATF gri listesinden çıktığını duyurdu. Şimşek, bu haberi resmi açıklama öncesinde sosyal medya hesabından 'Başardık' mesajıyla paylaştı. Bu gelişme, Türkiye'nin uluslararası finansal sistemdeki itibarını olumlu yönde etkileyebilir.
28 Haziran 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin yaşadığı 14'üncü krizin ekonomik, siyasi ve sosyal alanlarda farklı olduğunu ve bu nedenle IMF ile yapılabilecek bir anlaşmanın krizi çözemeyeceğini belirtiyor. Türkiye'nin siyasi ve sosyal sorunları çözmeden IMF ile anlaşma yapmasının mümkün olmadığını ve mevcut iktidarın demokrasi ve hukuk alanında geri dönüş yapması gerektiğini ifade ediyor. Korkmaz, en akılcı çözümün siyasi iktidarın değişmesi olduğunu vurguluyor.
6 Mart 2024

Yakup Kepenek, Türkiye ekonomisinin sağlam bir temele oturması için gerekli olan üç ana kurumsal dayanağın; Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Kamu İhale Kurumu (KİK) ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) olduğunu ifade etmiştir. Ancak, bu kurumların hukuki temeller üzerine sağlamlaştırılmadığı sürece, ekonominin mevcut krizden kurtulmasının mümkün olmadığını vurgulamıştır. Ayrıca, TCMB'nin sınırlı uygulama bağımsızlığına sahip olduğunu, ancak genel olarak ülke ekonomisinin bu üç kurumsal dayanaktan yoksun olduğunu belirtmiştir.
24 Mart 2024

Mehmet Şimşek, Türkiye'nin kara para aklama ve terörizmin finansmanı ile ilgili gri listeden çıkarılmasını kutlayan bir tweet attı. Murat Muratoğlu, bu başarıyı sorgulayarak Türkiye'nin nasıl bu listeye girdiğini ve bu süreçteki sorumluları eleştirdi. Muratoğlu, Türkiye'nin gri listeye girmesine neden olan olayları ve mali durumu irdeleyerek, bu süreçteki başarısızlıkları vurguladı.
29 Haziran 2024

Uğur Emek, Türkiye'de sağ siyasetçilerin ve iş insanlarının piyasa ekonomisini, devlet üzerinden zenginleşmek şeklinde anladığını ifade etmiştir. 19. yüzyılın ortalarından itibaren Türkiye'de devlet gücünün ekonomik kalkınmayı hızlandırmak ve 20. yüzyılın başlarından itibaren Türk müteşebbis sınıfının gelişimini teşvik etmek amacıyla kullanıldığını belirtmiştir. Devletin, düşük gelir grupları için istihdam olanakları ve iş insanları için teşvikler sağladığı, son olarak mega projelere döviz üzerinden gelir garantileri verdiği anlatılmaktadır.
18 Şubat 2024

Mehmet Altan, 2008 ekonomik krizi bağlamında neo-liberal politikaların kökenleri ve etkileri üzerine bir yazı kaleme aldı. Yazıda, küreselleşmenin ve neo-liberal politikaların, özellikle 1970'lerden itibaren dünya ekonomik düzenini şekillendirdiği ve 1980'lerden sonra yaygınlık kazandığı belirtiliyor. Sovyet sisteminin çöküşüyle birlikte, 1989'da John Williamson tarafından formüle edilen Washington Uzlaşısı'nın bu politikaların temelini oluşturduğu ve IMF ile Dünya Bankası'nın gelişmekte olan ülkelere bu politikaları dayattığı ifade ediliyor.
28 Mart 2024
İşaretlediklerim