Türkiye, küresel ısınmanın etkilerini en yoğun hisseden ülkeler arasında yer alıyor. Eski Çevre ve Şehircilik Bakanlığı müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, mevcut ve yeni binaların Avrupa Birliği normlarına göre hazırlanması gerektiğini belirtti. Yüksek nem ve sıcaklık kombinasyonunun ölümcül etkilerine dikkat çeken Öztürk, binaların enerji verimliliğini artırmak için yalıtım, ısı pompaları ve yenilenebilir enerji kullanımının önemini vurguladı. Ayrıca, Türkiye'nin enerji tüketimini azaltmak için mevzuat ve yönetmeliklerin revize edilmesi gerektiğini ifade etti.
25 Haziran 2024

Levent Kurnaz, iklim değişikliğinin uçuş rotaları ve seyahat süreleri üzerindeki etkilerini ele alıyor. Küresel sıcaklıkların artması, rüzgar modellerinde ve jet akımlarında değişikliklere neden olarak uçuş sürelerini uzatabilir ve yakıt tüketimini artırabilir. Ayrıca, kasırgalar ve şiddetli fırtınalar gibi hava olaylarının artması, uçuşların gecikmesine veya iptal edilmesine yol açabilir. Havalimanları da deniz seviyesinin yükselmesi ve aşırı sıcaklıklar gibi iklim değişikliği etkilerine karşı savunmasızdır.
1 Haziran 2024

Türkiye, 2030'a kadar sera gazı emisyonlarını %41 azaltmayı ve 2053'te sıfır karbon üretmeyi hedefliyor. Ancak, bugüne kadar atılan adımlar bu hedeflere ulaşmak için yetersiz görünüyor. Türkiye'nin sera gazı emisyonları 2021'de 1990'a göre %157 artarak 564 milyon tona yükseldi. Uzmanlar, Türkiye'nin yenilenebilir enerjiye geçiş yaparak bu fırsatı kaçırmaması gerektiğini vurguluyor.
15 Mayıs 2024

Uzmanlar, iklim değişikliğinin meteorolojik koşulları daha kuzeye kaydırarak Sahra Çölü ve Antarktika'da yeşil alanların artmasına neden olabileceğini belirtiyor. Fas'ta yaşanan aşırı yağışlar Sahra Çölü'nde küçük göller oluştururken, Antarktika'da sıcak hava dalgaları normalin üzerinde sıcaklıklar kaydedilmesine yol açtı. Bu değişiklikler, her iki bölgenin bitki örtüsünde değişimlerin yaşanabileceği olasılığını gündeme getiriyor. Uzmanlar, bu durumun uzun vadeli etkilerinin izlenmesi gerektiğini vurguluyor.
25 Ekim 2024

Temiz Hava Hakkı Platformu'nun (THHP) raporuna göre, Türkiye'de nüfusun yüzde 92'sinden fazlası Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) standartlarına göre kirli hava soluyor. 2022'de Türkiye'de hava kirliliğine bağlı ölümler, toplam ölümlerin yüzde 14,2'sini oluşturdu. Raporda, fosil yakıt kullanımının azaltılması ve hava kalitesi izleme çalışmalarının iyileştirilmesi gibi önerilerde bulunuldu. Hava kirliliği, özellikle büyük şehirlerde ve sanayi bölgelerinde ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor.
26 Eylül 2024

Uzmanlar, iklim değişikliğinin meteorolojik koşulları daha kuzeye kaydırarak Sahra Çölü ve Antarktika'da yeşil alanların artmasına neden olabileceğini belirtiyor. Fas'ta yaşanan aşırı yağışlar Sahra Çölü'nde küçük göller oluştururken, Antarktika'da sıcak hava dalgaları normalin üzerinde sıcaklıklar kaydedilmesine yol açtı. Bu değişiklikler, her iki bölgenin bitki örtüsünde değişimlerin yaşanabileceği olasılığını gündeme getiriyor. Uzmanlar, bu durumun uzun vadeli etkilerinin izlenmesi gerektiğini vurguluyor.
25 Ekim 2024

Türkiye, Arap Yarımadası ve Afrika'dan gelen çöl tozlarının etkisine girecek. Prof. Dr. Doğan Yaşar'a göre, bu tozlar yağmur ile birlikte toprağa karıştığında, toprak verimliliğini artırabilir. Çöl tozları, özellikle Batı ve Güneydoğu Anadolu'da toprak verimliliğine katkıda bulunuyor. Yağışla birlikte toprağa karışan çöl tozları, içerdikleri mineraller sayesinde doğal bir gübre görevi görüyor.
9 Mayıs 2024

İlber Ortaylı, dünya genelinde artan kirlilik ve beslenme krizine dikkat çekerek, nüfus artışının azalmasına rağmen bu sorunların önüne geçemeyeceğini ifade etti. Gelecekte su ve gıda problemlerinin büyüyeceğini ve bu kaynaklar etrafında çatışmaların yoğunlaşacağını öngördü. Ayrıca, Türkiye'nin coğrafi ve stratejik pozisyonunu gözden geçirmesi gerektiğini vurguladı. Avrupa'nın geçmişteki birlik deneyimlerinden ve Brexit sonrası yaşanan gelişmelerden bahsederek, Avrupa'nın hala çözülmemiş sorunlara sahip olduğunu belirtti.
5 Mayıs 2024

Ember tarafından yayınlanan Küresel Elektrik Görünümü Raporu'na göre, Türkiye elektrik üretiminin yüzde 42'sini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlamaktadır. Bu oran, küresel ortalamanın üzerindedir ve Türkiye'nin 2030 yılına kadar bu oranı yüzde 47'ye çıkarma hedefi bulunmaktadır. Raporda, Türkiye'nin özellikle hidroelektrik enerjisi kullanımının kuraklık gibi doğal koşullardan etkilenebileceği ve bu nedenle çatı ve yüzer güneş enerjisi gibi diğer yenilenebilir enerji kaynaklarının potansiyelinden faydalanılması gerektiği vurgulanmaktadır.
8 Mayıs 2024

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakü'de düzenlenen Dünya Liderleri İklim Zirvesi'nde Türkiye'nin 2053 yılı için net sıfır emisyon hedeflerini açıkladı. Erdoğan, yenilenebilir enerji, enerji verimliliği ve nükleer enerjinin bu hedefler için temel öncelikler olduğunu belirtti. Türkiye'nin yenilenebilir enerji payının yüzde 59'a çıktığını ve 2035 yılına kadar rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesini artırmayı planladıklarını ifade etti. Ayrıca, 2050 yılına kadar nükleer enerji kapasitesini 20 bin megavata çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.
12 Kasım 2024

Türkiye'de son yılların en şiddetli sıcakları, tarım ürünlerini olumsuz etkiledi. Domates, biber, karpuz, kavun, fasulye ve kiraz gibi ürünler tarlada yandı ve hasat erkene çekildi. Bu durum, meyve ve sebze fiyatlarının normalin çok üstüne çıkmasına neden oldu. Ziraat Mühendisi Irmak Özden, aşırı sıcakların bitkilerin doğasını bozduğunu ve ürün kalitesini düşürdüğünü belirtti.
10 Temmuz 2024

Türkiye, COP29'da 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefini açıkladı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, yenilenebilir enerji payını yüzde 50'ye, nükleer enerjiyi ise yüzde 30'a çıkarmayı planladıklarını belirtti. Ayrıca, sanayi ve ulaşım sektörlerinde emisyon azaltım hedefleri ve tarımda organik uygulamaların yaygınlaştırılması gibi stratejiler açıklandı. Ancak, kömür tüketimine dair bir strateji belirlenmemesi eleştirilere neden oldu.
15 Kasım 2024

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 2024 yılına yönelik hayvan ithalatı kararları, gıda enflasyonuyla mücadelede kısa vadeli bir çözüm olarak görülse de, uzun vadede yerel üretimi zayıflattığı ve küçük çiftçilerin tasfiyesine yol açtığı belirtiliyor. Türkiye'de gıda fiyatlarındaki artışın devam ettiği, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) küresel gıda fiyatlarında düşüş raporlarına rağmen, yerel politikalara odaklanılması gerektiği vurgulanıyor. Gıda enflasyonunu kontrol altına almak için ithalata dayalı stratejiler yerine, gıda sistemini yerel ölçekte küçük çiftçiler ve köylüler lehine dönüştürecek çözümlerin hedeflenmesi gerektiği ifade ediliyor.
12 Mart 2024

Türkiye, uzay çöplerine karşı milli çözümler geliştirmeyi hedefliyor. Türksat Uydu Programları Direktörü Fatih Ayhan, uzay çöplerinin ciddi kazalara ve uydu kayıplarına yol açabileceğini belirtti. Ayhan, bu çözümlerin Türkiye'ye bilimsel, ekonomik, güvenlik ve çevresel alanlarda önemli avantajlar sağlayacağını ve uzay endüstrisinde yeni iş kolları oluşturacağını ifade etti. Ayrıca, Türkiye'nin uzayda aktif varlık göstermesi ve uzay çöplerini takip etmesi için radar ve teleskop sistemlerinin genişletilmesi gerektiğini vurguladı.
30 Mayıs 2024

İklim değişikliğinin enflasyon üzerindeki etkileri ve merkez bankalarının fiyat istikrarını koruma kabiliyetleri üzerindeki potansiyel etkileri giderek daha fazla önem kazanıyor. Avrupa Merkez Bankası ve bilim insanlarının yaptığı araştırma, küresel ısınmanın ve sıcak hava dalgalarının gıda fiyatlarını ve genel enflasyonu artıracağını gösteriyor. Araştırmaya göre, iklim değişikliği 2035 yılına kadar gıda maliyetini her yıl yüzde 1,49 ila 1,79 puan, genel enflasyonu ise 0,76 ile 0,91 puan arasında artıracak.
27 Mart 2024

2023 yılında Türkiye'deki hava kirliliği raporuna göre, Hatay en kirli hava kalitesine sahip il olarak kaydedildi. Greenpeace Akdeniz tarafından yapılan analizde, İskenderun Merkez ilçesi Türkiye'nin en kirli havasına sahip bölgesi olarak belirlendi. Hava kirliliğinde fosil yakıtların yanı sıra, deprem sonucu yıkılan binalardan kaynaklanan asbest tehlikesi de önemli bir faktör olarak vurgulandı. Türk Tabipler Birliği ve uzmanlar asbest tehlikesine dikkat çekse de, yetkililerin bu konuda yeterli önlem almadığı belirtildi.
9 Şubat 2024

Dünya Bankası'nın yayımladığı rapora göre, dünya genelinde 1,2 milyar insan sıcak hava dalgası, sel, kasırga ve kuraklık gibi kritik iklim felaketleri riskiyle karşı karşıya. Yüksek gelirli ülkeler de bu risklerden etkilenebilirken, en yüksek risk altındaki nüfuslar Güney Asya ve Sahra Altı Afrika'da bulunuyor. Bu durum, bu bölgelerdeki altyapı ve sosyal hizmetlere erişim eksikliğiyle ilişkilendiriliyor. Raporda, ekonomik büyümenin ve iklim değişikliğiyle mücadelenin paralel ilerlemesi gerektiği, afetlerin etkilerinin azaltılması için daha hızlı ve dirençli kalkınma ile hedefe yönelik müdahalelerin önemine vurgu yapılıyor.
31 Ekim 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Danışma Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, bazı çıkar gruplarının fiyat manipülasyonu yaparak piyasayı bozduğunu ve bu gruplardan hesap soracaklarını belirtti. Erdoğan, Türkiye'nin tarım politikalarını eleştirenlere sert yanıtlar vererek, Türkiye'nin tarımsal üretimde dünya liderleri arasında olduğunu vurguladı. Ayrıca, genç ve kadın üreticilere ek destek sağlanacağını, hayvansal üretimin planlı hale getirileceğini ve su israfının önleneceğini açıkladı.
14 Mayıs 2024

IQAir tarafından yayınlanan 2023 'Dünya Hava Kalitesi' raporuna göre, Türkiye'nin hava kirliliği ortalaması 20.5 ile WHO'nun belirlediği eşik değerlerin dört katı seviyesinde. Raporda, Türkiye havası en kirli 44'üncü ülke olarak sıralanırken, Iğdır şehri Avrupa'nın en kirli havasına sahip kenti olarak belirlendi. Raporda ayrıca, Türkiye'de hava kirliliğinin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine ve kirliliğe yol açan başlıca faktörlere de değiniliyor. Hava kirliliği nedeniyle dünya genelinde her yıl 7 milyon insanın öldüğü belirtiliyor.
20 Mart 2024

Küresel enerji tüketiminin yüzde 81,2'si fosil yakıtlardan karşılanıyor ve bu oran azalmıyor, aksine artıyor. 2023 yılında kömür ve petrol kullanımındaki artış, sera gazı emisyonlarını rekor seviyelere çıkardı. Enerji Enstitüsü'nün raporuna göre, fosil yakıt tüketimi bir önceki yıla göre yüzde 1,5 arttı ve enerji kaynaklı emisyonlar ilk kez 40 gigaton karbondioksiti geçti. Fosil yakıtların artan kullanımı, iklim değişikliğinin etkilerini daha da şiddetlendiriyor.
22 Ağustos 2024
İşaretlediklerim