Sertaç Eş, Türkiye'deki devlet okullarında eğitim kalitesinin düşük olduğunu, öğretmen ve öğrencilerin zor koşullar altında olduğunu belirtiyor. Psikolojik rehberlik eksikliği ve disiplin sorunları nedeniyle öğrencilerin eğitimden uzaklaştığını, ekonomik zorluklar içindeki ailelerin bile çocuklarını özel okullara göndermek zorunda kaldığını ifade ediyor. Ayrıca, öğretmenlerin maddi zorluklar içinde olduğunu ve emekli maaşlarıyla geçinemediklerini vurguluyor. Eğitim sistemindeki bu sorunların kuşaklar boyu devam ettiğini ve değişim gerektiğini belirtiyor.
10 Mayıs 2024

Hayko Bağdat, Türkiye'de 1,3 milyon modern köle olduğunu iddia etti. Suriye'deki savaşın ardından Türkiye'ye taşınan fabrikalar ve yağmalanan kaynaklar, Suriye halkını perişan etti. Türkiye'nin demografik değişim planları ve cihatçılara verilen pasaportlar, ülkenin iç güvenliğini tehdit ediyor. Walk Free'nin 2023 Küresel Modern Kölelik Endeksi'ne göre Türkiye, modern kölelik açısından dünyada beşinci sırada yer alıyor.
3 Temmuz 2024

Ayşenur Arslan, Menzil tarikatının Türkiye'deki etkisini ele alıyor ve bu konuda ciddi bir tehlike olduğunu vurguluyor. İsmail Arı'nın Menzil üzerine yazdığı araştırma kitabının kısa sürede üçüncü baskıya ulaşmasını örnek göstererek, tarikatın kadın ve erkekler üzerindeki olumsuz etkilerine ve siyasi gücüne dikkat çekiyor. Arslan, Menzil'in Türkiye'nin önemli organlarını sarmış bir kanser metaforu kullanarak, bu yapıyla mücadelenin önemini vurguluyor.
17 Şubat 2024

Türk-İş ve Hak-İş, uzun bir suskunluk döneminin ardından mitinglere başladı. İşçi-sendika eylemlerinde belirgin bir artış gözleniyor ve bu eylemlerin sonbaharda daha da artması bekleniyor. DİSK, uzun süredir 'geçinemiyoruz' sloganıyla eylemler düzenlerken, üç işçi konfederasyonu da vergide ve gelirde adalet talepleriyle ortak bir açıklama yaptı. İşçiler, zorlaşan geçim ve yaşam koşullarını iyileştirmek için sendikalaşmak istiyor ve bu taleplerle hükümete karşı eylemler düzenliyor.
23 Eylül 2024

Yusuf Ziya Cömert, 1994'ten bu yana Türkiye'de siyaset ve zenginleşme ilişkisini irdeleyen bir yazı kaleme almıştır. Yazıda, siyasetçilerin ve iktidar muhitlerindeki insanların zaman içinde maddi olarak nasıl zenginleştiği veya sosyoekonomik konumlarını nasıl değiştirdikleri sorgulanmaktadır. Cömert, 'götürmek' ve 'kazanmak' kavramlarının zamanla birbirine karıştırıldığını ve bazı siyasetçilerin bu durumu kendi lehlerine kullanmayı başardığını vurgulamaktadır. Ayrıca, siyasette 'dava' kavramının zamanla maddi kazançlarla özdeşleşmeye başladığına dikkat çekmektedir.
27 Mart 2024

Sertaç Eş'in yazısında, Türkiye'nin gelir dağılımı ve servet eşitsizliği konularında Avrupa'daki en kötü durumda olan ülkelerden biri olduğu belirtiliyor. Gini katsayısına göre Türkiye, Letonya ve İsveç'ten sonra gelir dağılımı en kötü üçüncü ülke konumunda. Ayrıca, Türkiye'de en zengin yüzde 1'lik kesim, ülke servetinin yüzde 39.5'ini elinde bulunduruyor. Türkiye'deki yetişkinlerin yüzde 70.6'sının serveti ise 10 bin doların altında.
26 Nisan 2024

Türkiye'de küçük çiftçiler ve köylüler, artan girdi maliyetleri, topraklarının gasp edilmesi, borç yükünün artması gibi nedenlerle üretim yapmaya zorlanıyor ve emeklerinin karşılığını alamıyorlar. Bu sorunlar karşısında ortaya çıkan tepkiler genellikle anlık, cılız ve savunmacı oluyor. Tarım politikaları, küçük çiftçilerin ve köylülerin lehine olmaktan çok, şirketlerin çıkarına hizmet edecek şekilde örgütlenmiş durumda. Bu durum, 1980 darbesiyle başlayan örgütsüzleşme ve örgütlenmenin kriminalize edilmesi sürecinin bir sonucu olarak görülüyor.
13 Şubat 2024

Murat Muratoğlu, Türkiye'nin OECD Rüşvetle Mücadele Çalışma Grubu tarafından yayınlanan raporda rüşvet cenneti olarak nitelendirildiğini belirtti. Türkiye'nin 1997'de imzaladığı Rüşvetle Mücadele Sözleşmesi'ne rağmen, bugüne kadar verilen tavsiyelerin çoğunu uygulamadığını vurguladı. Muratoğlu, Türkiye'de rüşvet vermeden iş yapılamadığını ve büyük firmaların bile bu duruma uyum sağlamak zorunda kaldığını iddia etti.
1 Temmuz 2024

Nevzat Evrim Önal, yapay zekanın işçi sınıfını ortadan kaldırmayacağını, aksine işçi sınıfının istihdam edilen kesiminin nüfusa oranını azaltacağını savunuyor. Önal, kapitalizmin temel sorununun üretim değil, pazar bulma olduğunu belirtiyor ve üretimin tamamen insansız hale gelmesi durumunda üretilen malların kime satılacağı sorusunu gündeme getiriyor. Yapay zekanın işçi sınıfını ortadan kaldırmayacağını, ancak işsizliği artırarak ekonomik çelişkileri derinleştireceğini öne sürüyor.
23 Mayıs 2024

Yaşar Süngü, kadınların iş hayatına zorla dahil edilmesinin ve erkeklerin eğitimde geri kalmasının yarattığı memnuniyetsizliği ele alıyor. Richard Reeves'in Amerika'da kız öğrencilerin erkeklerin önüne geçtiğini ve sorunun sistemde olduğunu belirttiği kitabına atıfta bulunuyor. Sosyolog Kimmel ve Thomas B. Edsall'in de erkeklerin eğitimde ve iş piyasasında dezavantajlı konuma geldiğini vurguladığı çalışmalara değiniyor. Süngü, ekonomik olarak gelişmiş ülkelerde pozitif ayrımcılık sloganıyla kadınların iş hayatına zorla sokulmasının kimseyi memnun etmediğini savunuyor.
14 Temmuz 2024

Sessiz lüks kavramı, ultra zenginlerin statülerini abartısız ama pahalı eşyalarla göstermelerini ifade ediyor. Wall Street Journal'ın raporuna göre, bu kesim sadece kendi komünitelerinin tanıdığı aksesuarları tercih ediyor. Örneğin, Patek Philipe saatleri gibi markalar, gösterişsiz ama oldukça pahalı seçenekler arasında yer alıyor. Ayrıca, zenginler tatil ve günlük yaşamlarında da lüksü sade bir şekilde ifade etmeye özen gösteriyor.
22 Eylül 2024

Şeref Oğuz, ekonomide kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasının uzun bir süre alacağını, bu durumun sadece Türkiye için değil, dünya geneli için de geçerli olduğunu ifade etti. Time dergisinin 2000 yılında yaptığı bir ankette, kadın başkan beklentisinin 50 yıl olduğunu, buna karşın zenci bir başkanın 10 yıl içinde mümkün görüldüğünü hatırlattı. Oğuz, kadın-erkek eşitsizliğinin, pozitif ayrımcılık uygulamalarına rağmen devam ettiğini ve ayrımcılık yapmadan fırsat ve hayat eşitliğine ulaşmanın önemini vurguladı.
8 Mart 2024

Yüzyüzeyken Konuşuruz grubu, 'Bürokrat' isimli yeni şarkısını tüm dijital platformlarda yayınladı. Şarkının söz ve bestesi Kaan Boşnak'a ait olup, dikkat çekici sözleriyle dinleyicilerin ilgisini çekti. Şarkı, toplumsal eleştiriler içeren sözleriyle öne çıkıyor ve dinleyicilere güçlü mesajlar veriyor.
6 Eylül 2024

Türkiye'nin en eski sosyal müzakere kurumu olan Çalışma Meclisi, yılda en az bir kez toplanma zorunluluğuna rağmen son on yılda sadece iki kez toplandı. Meclis, çeşitli toplumsal örgütler ve hükümet temsilcilerini bir araya getirerek çalışma hayatı sorunlarını tartışmak için kurulmuş ancak son yıllarda bu işlevini yitirmiş görünüyor. Özellikle başkanlık rejimi sonrası, müzakere ve tartışma mekanizmaları giderek işlevsiz hale gelmiş ve Çalışma Meclisi toplantıları, siyasi şov ve PR çalışmalarına dönüşmüş. Önümüzdeki hafta toplanacak olan 13. Çalışma Meclisi toplantısının da benzer bir şekilde müsamere niteliğinde olacağı belirtiliyor.
22 Nisan 2024

Burçak Kazdal, Amerika'da aldığı endüstriyel tasarım eğitimi sonrası şeflik kariyerine yönelmiş ve çeşitli deneyimlerin ardından İstanbul'da Apartıman Yeniköy adlı restoranı açmıştır. Kazdal, kariyerinde karşılaştığı cinsiyete dayalı mesleki ayrımcılık ve toplumsal önyargılar hakkında deneyimlerini paylaşarak, kadınların ağır işlerde de başarılı olabileceğini ve cinsiyetçi kodları kırabileceğini vurgulamaktadır. Ayrıca, kadınların iş hayatında daha fazla yer alması ve liderlik etmesi gerektiğini, bu durumun sektöre ve topluma olumlu katkılar sağlayacağını belirtmiştir.
5 Mart 2024

Türkiye'de şeriat rejimi kurulup kurulmayacağına dair tartışmalar, laiklik prensibinin Anayasa'daki yerine ve toplumun bu konudaki tercihlerine odaklanıyor. Laikliğin Anayasa'da garantili olması, bazı kesimlerce şeriat rejimine geçişin önündeki en büyük engel olarak görülüyor. Ancak, toplumun büyük bir çoğunluğunun laik, çağdaş ve demokratik bir ülkede yaşamayı tercih ettiği ve Türkiye'nin sosyo-ekonomik yapısının şeriat rejimine izin vermeyeceği iddia ediliyor. Ayrıca, Türkiye'nin İran, Afganistan veya Suudi Arabistan gibi ülkelerle karşılaştırılması da tartışmaların bir parçası.
28 Şubat 2024

Mehmet Metiner, şeriatın İslam'a ait dini, ahlaki ve hukuki değerler sistematiği olduğunu belirtti. Şeriatın, İslam'ın değerler bütününü ifade eden doktrinel bir tanım olduğunu ve politik bir rejimin adı olmadığını vurguladı. İslamiyet'in siyasal alana ilişkin ahlaki hükümler vazetmesinin, onu politik bir ideoloji veya rejim yapmadığını, İslamiyet'in yalnızca evrensel ve bütüncül bir din olduğunu ifade etti.
20 Şubat 2024

Lezita tavuk firması, işten çıkarılan grevci işçilerin yerine Hindistan'dan işçi getirerek hukuksuz bir şekilde grev kırma eyleminde bulunmuştur. Bu durum, küreselleşen dünya düzeninde kapitalistlerin emek maliyetlerini düşürme çabasının bir parçası olarak değerlendirilmekte ve işçi sınıfının uluslararası düzeyde yoksullaştırılmasına işaret etmektedir. Yazıda, bu tür eylemlerin işçi haklarına yönelik ciddi ihlaller olduğu ve devlet güçlerinin bu süreçte kapitalistlerin çıkarlarını korumak için kullanıldığı eleştirisi yapılmaktadır.
18 Nisan 2024
İşaretlediklerim