Esfender Korkmaz, Türkiye'deki yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar konusunu ele alarak, bu sorunların ülkenin ekonomik, sosyal ve siyasi altyapısını olumsuz etkilediğini belirtti. Türkiye'nin uluslararası suç endekslerinde üst sıralarda yer aldığını ve sığınmacı politikalarının eleştirildiğini vurguladı. Ayrıca, Türkiye'de kurumsal devletin ortadan kalktığını, sendikal özgürlüklerin kısıtlandığını ve siyasi özgürlüklerin azaldığını ifade etti. Korkmaz, Türkiye'nin insan hakları ve siyasi özgürlükler konusunda gerilediğini ve kadın haklarının sınırlı olduğunu belirtti.
6 Haziran 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin ekonomik gelişiminde iki önemli dönemi; 1933-1938 devletçilik dönemi ve 1963-1968 karma ekonomi dönemini, her iki dönemin de hem büyüme hem de sosyal gelişme getirdiğini belirtti. Ancak, darbe sonrası dönemde ve son siyasi iktidar altında, kalkınma hedeflerinin geri planda kaldığını, büyüme odaklı politikaların öne çıktığını ve Devlet Planlama Teşkilatı'nın kaldırılmasıyla kalkınma politikalarının rafa kaldırıldığını ifade etti. Korkmaz, Türkiye'nin mevcut durumda kalkınma sağlayacak beşeri, demokrasi ve hukuki altyapıya sahip olmadığını, gelişmekte olan ülkelerin kalkınmasının dünya refahı ve barışı için de önemli olduğunu vurguladı.
21 Nisan 2024

İbrahim Kahveci, AK Parti yönetiminde Türkiye'nin durumunu 'cehalet, sefalet, felaket' kelimeleriyle özetliyor. Yazısında, vatandaşların gerçeklerden çok şova önem verdiğini, ülkeden nitelikli beyin göçünün yaşandığını ve buna karşın niteliksiz göç alındığını belirtiyor. Kahveci, bu durumun Türkiye'yi yapısal olarak çöküşe sürüklediğini ve büyük bir felakete doğru ilerlediğini ifade ediyor.
6 Mart 2024

Ercan Taner, Beşiktaş'ın son dönemdeki maçlardaki başarısız performansını eleştirerek, takımın kaybedenler kulübü haline geldiğini belirtti. Oyuncuların yenilgilere normal bir şekilde yaklaştığını ve gelişim gerektiğini sürekli dile getirdiklerini, ancak takımın pres yapma, organize atak geliştirme ve yenik duruma düştükten sonra tepki verme konularında yetersiz kaldığını ifade etti. Taner, takımın dört teknik direktör değiştirdiğini ve yönetimin artık önemli bir karar alması gerektiğini, aksi takdirde yeni sezonda da benzer sorunların yaşanacağını vurguladı.
13 Mart 2024

Rahmi Turan, cehaletin toplumda yarattığı tehlikeleri ve bilgi eksikliğinin yol açtığı şiddet olaylarını ele alıyor. Mısır'da edebiyatçı Necip Mahfuz'a ve yazar Faraç Foda'ya yapılan saldırıları örnek göstererek, saldırganların eserleri okumadan ve anlamadan şiddete başvurduğunu belirtiyor. Turan, cehaletin aşısı olmadığını ve bilgiye ulaşmanın önemini vurguluyor.
2 Haziran 2024

Ali Bayramoğlu, Türkiye'de iktidarın kimliği ve değerleri üzerine sahanın genişlediğini ancak bu genişlemenin kaotik ve kuralsız olduğunu, ötekinin ve ortak değerlerin aleyhine sonuçlar doğurduğunu belirtiyor. Yargı, adalet, seçim, demokrasi, siyaset, hakkaniyet, ekonomi ve rasyonellik arasındaki bağların kopmakta olduğunu ve bu durumun Türkiye'yi her geçen gün daha fazla boğduğunu ifade ediyor. Bayramoğlu, kutuplaştırıcı siyasetin iktidarı destekleyen grupların temel değerlerine de zarar verdiğini ve mevcut durumun bir gün sona ereceğini öngörüyor.
16 Mart 2024

Deniz Zeyrek, Türkiye'de yaşanan ekonomik zorlukları ve halkın karşılaştığı mali sıkıntıları ele alıyor. Yazıda, emeklilerin ve asgari ücretle çalışan işçilerin ucuz gıda ürünleri için uzun kuyruklarda beklediği durumlar örneklerle anlatılıyor. Ayrıca, Türkiye'nin uzun yıllardır sağ iktidarlar ve AK Parti tarafından yönetilmesine rağmen yaşanan ekonomik sorunlar ve yoksulluk üzerinde duruluyor. Zeyrek, ülkenin zenginlik kaynaklarına ve yöneticilerin lüks yaşamına rağmen halkın neden yoksulluk içinde olduğunu sorguluyor.
24 Şubat 2024

İsmet Özkul, Mehmet Şimşek'in ve Nureddin Nebati'nin mali politikalarını ve bütçe dengelerini karşılaştırıyor. Özkul, her iki dönemde de bütçe açığı ve borçlanma miktarlarının arttığını, yapısal dengeler açısından büyük bir fark olmadığını belirtiyor. Ayrıca, yerel seçimler sonrası bütçe politikalarında beklenen değişikliğin mali yükü artıracağını öne sürüyor.
12 Mart 2024

Şeref Oğuz, kamu sektöründe gözlemlenen aşırı harcamaları ve lüks tüketimi eleştirerek, bu durumun sosyal barışı tehdit ettiğini belirtti. Maliye Bakanı Şimşek'in tasarruf amacıyla çıkardığı genelgenin, beklenenin aksine daha fazla harcama talebi yarattığını ifade etti. Oğuz, enflasyonla mücadelede samimiyetin, kamunun israf kalemlerini gözden geçirmesiyle başlaması gerektiğini vurguladı.
22 Şubat 2024

Erman Toroğlu, Türk futbolunda yaşanan sorunlara dikkat çekerek, bu durumun sorumluluğunun herkes tarafından paylaşıldığını belirtti. Maça çıkan takımlar, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ve basın dahil olmak üzere hiçbir kesimin tamamen masum olmadığını ifade etti. Toroğlu, bazı basın mensuplarının insanları birbirine düşürmeye çalıştığını ve bu durumun futbolun içindeki sorunları daha da derinleştirdiğini vurguladı. Ayrıca, TFF'nin yönetim şeklini eleştirerek, sorunların çözümü için acil eylem çağrısında bulundu.
8 Nisan 2024

İbrahim Kaboğlu, Türkiye'de 2017 yılında gerçekleşen anayasal değişikliklerin, Cumhurbaşkanı'na yürütme yetkisi verirken bakanları siyaset dışı bıraktığını ve bu durumun anayasaya aykırı olduğunu belirtiyor. Cumhurbaşkanı'nın parti genel başkanı olmasının ve bakanların seçim meydanlarında aktif rol almasının anayasaya aykırı olduğunu, bu durumun Cumhuriyet'in niteliklerine zarar verdiğini ve Türkiye'nin Temmuz 2018'den itibaren bir fetret dönemine girdiğini savunuyor. Kaboğlu, mevcut sistemin 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi' adı altında gerçek eksiklikleri gizlemeye çalıştığını iddia ediyor.
28 Mart 2024

Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan'ın görevden ayrılması kamuoyu için sürpriz oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın daha önce Erkan'a destek vermesine rağmen, Erkan kişisel sebepler ve ailesini gözeterek görevden ayrılmak istediğini açıkladı. Ancak, Cumhurbaşkanı kararnamesinde 'görevden alındı' ifadesinin kullanılması, geçmişteki benzer durumlarla kıyaslandığında dikkat çekici bir farklılık oluşturuyor.
4 Şubat 2024

Esfender Korkmaz'ın yazısında, Türkiye'nin siyasi haklar, sivil özgürlükler ve yolsuzluk algısı açısından dünya genelinde olumsuz bir imaja sahip olduğu belirtiliyor. Ülkenin yatırım yapılabilirlik statüsünün düşük olduğu, yabancı ve yerli sermayenin çekildiği, dış borç risklerinin yüksek olduğu ve gelir dağılımındaki adaletsizliğin arttığı vurgulanıyor. Bu durumun Türkiye'nin ekonomik büyümesini ve uluslararası itibarını olumsuz etkilediği ifade ediliyor.
27 Şubat 2024

Gaye Erkan'ın Merkez Bankası Başkanlığı görevinden ayrılma süreci, maaş alabilmesi için görevden alınmış gibi gösterildiği iddialarıyla gündemde. Erkan'ın ABD'de milyon dolarlar kazanabilecek kapasitede olduğu ve bu nedenle Türkiye'den alacağı aylık 5-6 bin doların önemli olmayabileceği belirtiliyor. Yazıda, Erkan'ın bu süreçte kimlerle pazarlık yaptığı ve bu gücü nereden aldığı soruları gündeme getiriliyor.
5 Şubat 2024

Alaattin Aktaş, Türkiye'de mutluluk algısının ekonomik durumla olan çelişkili ilişkisini ele alıyor. Vatandaşlar hayat pahalılığı ve yoksulluk artarken, işsizlik azaldığı ve terör sorununun önemli ölçüde azaldığı konusunda hemfikir. Ancak, ekonomik zorluklara rağmen, mutluluk oranlarında son yıllarda bir artış gözlemleniyor. 2019'dan 2023'e kadar mutluluk oranlarındaki değişimler, ekonomik göstergelerle tam olarak örtüşmeyen bir tablo çiziyor.
19 Şubat 2024

Barış Zeyrek, Türkiye'nin Körfez ülkeleri ile olan ekonomik ilişkilerinin kısa vadeli faydalar sağlayabileceğini ancak uzun vadeli ekonomik krizden çıkış için yeterli olmadığını belirtiyor. Yazısında, Türkiye'nin Batı ile ilişkilerini düzelterek yabancı yatırımları artırma ihtiyacına dikkat çekiyor. Zeyrek, Avrupa ve Amerika ile düşmanca söylemlerin sonlandırılması ve stratejik işbirliklerinin yeniden canlandırılmasının gerekliliğini vurguluyor. Ayrıca, Körfez ülkeleri ile sıkı ilişkiler kurmanın stratejik bir akıl yoksunluğu olduğunu eleştiriyor.
8 Mayıs 2024

Son 5 yılda Türkiye'de gerçekleşen seçimlerde, iç politika ile dış politika sıkça birbirine karıştırıldı. Özellikle 2019 yerel seçimleri, 2017 Anayasa referandumu ve 2023 genel seçimleri dönemlerinde, Türkiye'nin dış politikadaki tutumu ve dış güçlerle ilişkileri ön plana çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeniden seçilmesi ve TBMM'de çoğunluğun sağlanması, yerel seçimlerin önemini azaltırken, asıl sorunun Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik kriz olduğu belirtiliyor. Bu krizin üstesinden gelmenin yolu ise Batı ile ilişkilerin düzeltilmesinden geçiyor.
4 Mart 2024

Kaan Sezyum'un yazısında, Türkiye'de ekonomik zorlukların ve siyasi baskının arttığı, sürdürülebilir fakirliğin yeni bir yaşam biçimi haline geldiği vurgulanıyor. İktidarın seçim dönemlerinde hizmet tehditleri ve demokratik seçim sonuçlarını sorgulaması, şeriat isteyenlerin ve Osmanlı'ya geri dönmek isteyenlerin varlığına dikkat çekiliyor. Ayrıca, geçen yıl 85 lira olan bir kumpirin fiyatının şimdi 180 lira olduğu örneğiyle ekonomik durumun kötüleştiği işaret ediliyor.
6 Mart 2024

Murat Muratoğlu, Türkiye'de yaşanan ilaç sıkıntısını ele alıyor ve bu durumun uzun süredir devam ettiğini, ancak son zamanlarda daha da kötüleştiğini belirtiyor. İlaç fiyatlarının Euro cinsinden sabitlenmesi ve bu değerin uzun süredir güncellenmemesi nedeniyle, ilaç firmalarının bazı ürünleri üretmeyi veya ithal etmeyi durdurduğunu ifade ediyor. Muratoğlu, firmaların ticari kuruluşlar olduğunu ve kar amacı güttüklerini, bu nedenle mevcut durumda ilaç temininde yaşanan sıkıntıların ekonomik temellere dayandığını vurguluyor.
13 Nisan 2024

Ali Bayramoğlu, Türkiye'de devletin siyaset üzerindeki etkisinin artık çok daha belirgin bir hale geldiğini ve siyaset ile devlet arasındaki mesafenin ortadan kalktığını ifade ediyor. Bahçeli'nin 'Türkiye sandıkta kurulmamıştır' ifadesini, siyasi bir zihniyetin dışavurumu olarak değerlendiriyor. Bayramoğlu, seçimlerin devletin başına kimin geleceğine dair yapılan yoklamalar olduğunu ve son yerel seçimlerde yaşanan sapmaların, Bahçeli zihniyeti tarafından düzeltilmeye çalışıldığını belirtiyor. Yazı, muhalif siyasi aktörlerin bu yeni modele nasıl tepki vereceği sorusunu gündeme getiriyor.
20 Nisan 2024
İşaretlediklerim