Murat Muratoğlu, Türkiye'nin ekonomik sorunlarının temelinde döviz fiyatlaması ve faiz seviyelerine odaklanmanın yanlış olduğunu belirtiyor. Yıllardır ihracata bağımlı ekonominin, ithal ikamesi sağlayacak bir sanayi dönüşümü gerçekleştiremediğini ve bu durumun ekonomik sıkıntıları derinleştirdiğini ifade ediyor. Ayrıca, yerel seçimler öncesinde hükümetin harcamaları artırması ve tasarruf politikalarını uygulamaması nedeniyle para politikası kararlarının anlamını yitirdiğini vurguluyor. Muratoğlu, Türkiye'nin ekonomik durumundan çıkışının zor olduğunu ve iyimser ekonomik raporlara karşın somut iyileşmelerin görülmediğini eleştiriyor.
23 Şubat 2024

Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarındaki toplam tutar, 18 Ağustos haftasından bu yana düşüş göstererek 2 trilyon 311 milyar liraya geriledi. Eski ekonomi yönetiminin yüksek enflasyona rağmen faizleri düşürme kararı ve dövizdeki artışı frenlemek için başvurduğu piyasa dışı yöntemlerden biri olan KKM, bütçeden önemli bir yük oluşturuyor. Yeni ekonomi yönetimi, TL mevduatını destekleyerek KKM varlıklarının azaltılması yönünde adımlar atıyor.
7 Mart 2024

Alaattin Aktaş, Türkiye'de yabancı bankaların piyasayı etkileme gücüne ve Türk Lirası'nın değer kaybına dikkat çekiyor. Yabancıların ve bazı yerel isimlerin Türk parasının değer kaybetmesi gerektiğine yönelik görüşlerini eleştiriyor. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve ekonomi yönetiminin, Türkiye'nin ekonomik politikalarında rasyonel bir zemine dönüş yapması gerektiğini belirtirken, yavaş yavaş eski politikalara kayma eğilimi gösterdiğini vurguluyor. Vatandaşların ise bu durum karşısında döviz ve altına yönelme eğiliminde olduğunu belirtiyor.
19 Mart 2024

Merkez Bankası'nın toplam rezervleri 14 Haziran haftasında 149 milyon dolar artarak 146 milyar 301 milyon dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Brüt döviz rezervleri 2 milyar 77 milyon dolar artışla 88 milyar 433 milyon dolara yükselirken, altın rezervleri 1 milyar 928 milyon dolar düşüşle 57 milyar 868 milyon dolara geriledi. Bu gelişmeler, Merkez Bankası'nın haftalık para ve banka istatistiklerinde yer aldı.
26 Haziran 2024

Türkiye'nin 2023 yılı sonu itibarıyla 500 milyar dolarlık dış borcu bulunmaktadır ve bu borçlarını zamanında ve faizleriyle ödemektedir. Ülkenin finansal sisteminde kullanılabilir 164 milyar dolar döviz ve altın bulunuyor. Türkiye'nin cari açığı azalmakta ve bütçe açığı düşük seviyelerde seyretmekte, bu da ekonomik istikrarın göstergesi olarak değerlendirilmektedir. Yazar, Türkiye'nin IMF'ye ihtiyacı olmadığını ve IMF'nin müdahalesinin gereksiz olacağını savunmaktadır.
23 Nisan 2024

Koç Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, Türkiye'de enflasyonla mücadelede faiz artışlarının yetersiz kaldığını ve 'acı reçete' olarak adlandırılan kemer sıkma politikalarının etkilerinin seçim sonrasında hissedileceğini ifade etti. Merkez Bankası'nın enflasyonla mücadelede zor bir durumda olduğunu ve yapılan faiz artışlarının ekonomik yavaşlamaya yol açsa da enflasyonu kontrol altına almak için yeterli olmadığını belirtti. Ayrıca, sermaye girişlerinin beklenen ivmeyi kazanamamasının, geçmiş politikaların yarattığı güvensizlikten kaynaklandığını vurguladı.
16 Mart 2024

2023 genel seçimlerinden önce düşük faiz politikası izleyen ve 'arka kapıdan satış' yöntemiyle rezervlerini eriten Merkez Bankası, seçimden sonra döviz alımına başladı. Bu süreçte Merkez Bankası'nın rezervleri 51 milyar dolar arttı. Swap hariç net rezervler geçen hafta 9,5 milyar dolar iyileşerek eksi 14,1 milyar dolara yükseldi. Seçim öncesinde bu rezervler eksi 65,5 milyar dolarla rekor düşük seviyedeydi.
20 Mayıs 2024

Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarındaki toplam tutar, 18 Ağustos haftasından bu yana düşüş göstererek 2 trilyon 295 milyar liraya geriledi. Eski ekonomi yönetiminin yüksek enflasyon ortamında faizleri düşürme kararı sonrası, dövizde yaşanan artışı frenlemek amacıyla başvurulan KKM uygulaması, bütçeden önemli bir yük oluşturmuştu. Yeni ekonomi yönetimi, TL mevduatını destekleyerek KKM varlıklarının azaltılması yönünde adımlar atıyor. KKM hesaplarından çıkışın son dönemde yavaşladığı gözlemleniyor.
21 Mart 2024

Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay, bir toplantıda Türkiye'nin ekonomi politikaları ve mevcut ekonomik durumu hakkında eleştirel bir konuşma yaptı. Akçay, fonlama maliyeti ile mevduat faizi, politika faizi ile enflasyon oranı, ve faiz-kur bağlantısının kopmuş olduğunu belirtti. Göreve geldikleri günden bu yana bu sorunları çözmeye çalıştıklarını ifade etti. Ayrıca, ekonomik modellemelerde TÜİK tarafından açıklanan yanlış enflasyon verilerinin kullanıldığını eleştirdi ve yapısal reformların, serbest piyasa düzenlemelerinin, döviz kuru özgürlüğünün, vergi yasasının yeniden yapılandırılmasının, kamu harcamalarının kontrol altına alınmasının ve yatırımcıyı çekecek düzenlemelerin eksikliğine dikkat çekti.
9 Şubat 2024

Merkez Bankası’nın toplam rezervleri, 7 Haziran haftasında bir önceki haftaya göre 2 milyar 504 milyon dolar artarak 146 milyar 152 milyon dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Brüt döviz rezervleri 2 milyar 447 milyon dolar artışla 86 milyar 356 milyon dolara yükseldi. Aynı dönemde altın rezervleri de 56 milyon dolar artarak 59 milyar 796 milyon dolara çıktı. Bu artışlar, Merkez Bankası’nın haftalık para ve banka istatistiklerinde açıklandı.
13 Haziran 2024

Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarındaki toplam tutar, yaklaşık altı ay içinde 3 trilyon 407 milyar 948 milyon liradan 2 trilyon 382 milyar 488 milyon liraya geriledi. Bu düşüş, KKM hesaplarındaki bir trilyondan fazla paranın erimesi anlamına geliyor. Eski ekonomi yönetiminin yüksek enflasyona rağmen faizleri düşürme kararı ve dövizdeki artışı frenlemek için KKM gibi piyasa dışı yöntemlere başvurması, bu durumun arka planını oluşturuyor. Yeni ekonomi yönetimi ise KKM varlıklarının azaltılması ve TL mevduatının desteklenmesi yönünde adımlar atıyor.
8 Şubat 2024

Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarındaki toplam tutar, 18 Ağustos haftasından bu yana düşüş göstererek 2 trilyon 343 milyar liraya geriledi. Eski ekonomi yönetiminin yüksek enflasyona rağmen faizi düşürmesi sonucu dövizin yükselmesiyle, KKM gibi piyasa dışı yöntemlere başvurulmuştu. Yeni ekonomi yönetimi, TL mevduatını destekleyerek KKM varlıklarının azaltılması için girişimlerde bulunuyor. KKM hesaplarından çıkışın yavaşladığı gözlemleniyor.
22 Şubat 2024

Veysel Ulusoy, Türkiye'nin döviz kuru politikalarının ülke ekonomisine zarar verdiğini savunuyor. Ulusoy, ucuz döviz kurunun üretimi baltaladığını, yüksek döviz kurunun ise enflasyon yarattığını belirtiyor. Ayrıca, sıcak parayı çekme amacıyla yürütülen para politikalarının uzun vadede ekonomik büyümeyi olumsuz etkilediğini ve gelir eşitsizliğini artırdığını ifade ediyor. Ulusoy, sanayi, verimlilik ve teknoloji politikalarının eksikliğine dikkat çekerek, ithal ikamesi gibi stratejilerin önemine vurgu yapıyor.
19 Mayıs 2024

Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarındaki toplam tutar, 18 Ağustos haftasından bu yana düşüş göstererek 2 trilyon 367 milyar liraya geriledi. Haftalık çıkış yaklaşık 15 milyar lira ile sınırlı kaldı. Eski ekonomi yönetimi döneminde yüksek enflasyona rağmen faizlerin düşürülmesi sonucu enflasyonun artması ve dövizin yükselmesi üzerine KKM gibi piyasa dışı yöntemlere başvurulmuştu. Yeni ekonomi yönetimi ise KKM varlıklarının azaltılması ve TL mevduatının desteklenmesi yönünde adımlar atıyor.
15 Şubat 2024

Merkez Bankası (MB), 2023 genel seçimlerinden sonra hızlı bir şekilde rezerv biriktirerek swap hariç net rezervlerini dört yıl sonra ilk kez pozitife taşıdı. Seçim öncesinde düşük faiz politikası ve 'arka kapıdan satış' yöntemiyle milyarlarca dolar rezerv eritilmişti. Ancak seçimden sonra döviz alımı hızlanarak bu haftanın ilk dört gününde 5,3 milyar dolar toparlanma sağlandı. Swap hariç net rezervler Mart 2020'den bu yana ilk kez pozitif bölgeye geçti.
31 Mayıs 2024

Merkez Bankası Nisan ayı ödemeler bilançosunu açıkladı ve cari açığın geçen yıla göre çok değişmediği görüldü. Esfender Korkmaz, cari açığın aynı kalmasının hükümetin hedeflerini tutturamayacağını gösterdiğini belirtti. Ayrıca, doğrudan yabancı yatırım sermayesinde ve net hata ve noksan kaleminde önemli çıkışlar olduğunu vurguladı. Korkmaz, bu durumun Türkiye ekonomisinin kırılgan, kayıt dışı ve güvenilmez olduğunu gösterdiğini ifade etti.
13 Haziran 2024

Murat Muratoğlu, Türkiye'nin ekonomik ve politik durumunu değerlendirerek, yönetimin hatalarını ve Merkez Bankası'nın durumunu eleştirdi. Yazısında, yönetimin futbol federasyonundan Merkez Bankası'na kadar her alanda özerkliği bırakmadığını ve bu durumun ülkenin ekonomik zorluklarını artırdığını belirtti. Ayrıca, Merkez Bankası'nın seçimler sonrası rezervlerini artırmasını olumlu bulduğunu, ancak bu durumun sürdürülebilir olup olmadığı konusunda şüphelerini dile getirdi. Muratoğlu, yüksek faiz oranlarının hem bireyleri hem de kurumları olumsuz etkileyeceğini öne sürdü.
10 Mayıs 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin ekonomik krizde ikinci aşamaya geçtiğini ve bu aşamada piyasaya, bankalara ve dövize müdahalelerin başladığını ifade etti. Korkmaz, Türkiye'nin IMF ile anlaşma yapmaz ve istikrar programı uygulamazsa durumun daha da kötüleşeceğini, döviz sıkıntısı ve kur artışı nedeniyle üretimde aksamalar yaşanacağını ve bu durumun büyüme oranını düşüreceğini belirtti. Ayrıca, iç üretimdeki düşüş ve döviz sorunları nedeniyle ithalatın zorlaşacağını ve bu durumun ilaç kıtlığı gibi sorunlara yol açabileceğini, arz yetersizliği nedeniyle mal kıtlığının ve fiyat artışlarının hızlanacağını öne sürdü. Korkmaz, hükümetin radikal değişiklikler yapmaması durumunda krizin üçüncü aşamaya geçeceğini ve Türkiye'nin dış borçlarda temerrüde düşebileceğini, eksi büyüme, artan enflasyon ve işsizlikle karşı karşıya kalabileceğini ifade etti.
27 Mart 2024

Veysel Ulusoy, Merkez Bankası'nın son raporunu eleştirerek, raporda enflasyonun gelecek dönemdeki seyrine dair somut politikaların ve stratejilerin eksikliğine dikkat çekiyor. Raporda üretim, istihdam politikası, işgücüne katılım ve enflasyonun düşürülmesi için gerekli modeller gibi önemli konularda bilgi verilmediğini belirtiyor. Ayrıca, Türkiye'nin ekonomik durumunun yolsuzluk, borç batağı ve düşük üretim gibi sorunlarla boğuştuğunu ve enflasyonun kontrol altına alınamadığını ifade ediyor.
11 Şubat 2024

Merkez Bankası, 2023 yılının ikinci yarısında dış finansman koşullarının iyileştiğini, rezervlerin arttığını ve talep koşullarının cari işlemler açığını azaltacak şekilde düştüğünü belirten bir mektup gönderdi. Mektupta, TL varlıklara olan talebin arttığına dikkat çekilirken, bu durumun dış borç bulma yeteneğinin artmasıyla ilişkilendirildi. Ayrıca, iç talebin azalmasının cari açığın düşmesine yol açtığı, ancak bu durumun ülke ekonomisi için olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmesinin eleştirildiği ifade edildi.
7 Nisan 2024
İşaretlediklerim