Kobani davası, Türkiye'de 108 kişinin yargılandığı ve aralarında HDP'nin eski eş başkanlarının da bulunduğu önemli bir dava olarak öne çıkıyor. Eski Eş Başkan Selahattin Demirtaş'ın uzun savunması ve diğer yazıları, geniş ilgi görüyor ve internet üzerinden erişilebilir durumda. Demirtaş ve diğer siyasetçiler, yıllardır süren çatışmaların ortasında doğmuş ve barış için mücadele etmişlerdir. Necmiye Alpay, Demirtaş'ın yazılarından alıntılar yaparak, Türkiye'deki demokratik değerler ve ifade özgürlüğü üzerine düşündürücü noktalar sunuyor.
9 Mayıs 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'deki yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar konusunu ele alarak, bu sorunların ülkenin ekonomik, sosyal ve siyasi altyapısını olumsuz etkilediğini belirtti. Türkiye'nin uluslararası suç endekslerinde üst sıralarda yer aldığını ve sığınmacı politikalarının eleştirildiğini vurguladı. Ayrıca, Türkiye'de kurumsal devletin ortadan kalktığını, sendikal özgürlüklerin kısıtlandığını ve siyasi özgürlüklerin azaldığını ifade etti. Korkmaz, Türkiye'nin insan hakları ve siyasi özgürlükler konusunda gerilediğini ve kadın haklarının sınırlı olduğunu belirtti.
6 Haziran 2024

İbrahim Kaboğlu, 2007-2017 yılları arasında Türkiye'de yapılan anayasal değişikliklerin kişisel iktidar arayışıyla motive edildiğini ve bu süreçte demokratik standartların azaldığını belirtti. Anayasa'da yazılı olmayan fiili durumlar ve uygulamaların arttığını, yasama, yürütme ve yargı arasındaki ayrımın sadece biçimsel kaldığını ifade etti. Kaboğlu, bu değişikliklerin siyasal krizleri ve toplumsal bunalımları derinleştirdiğini ve Türkiye'nin anayasacılık yörüngesinden sapmasına neden olduğunu vurguladı.
2 Mayıs 2024

Barış Terkoğlu'nun yazısında, Türkiye'de yargının son yıllarda cemaatler, partiler ve nüfuzlu kişilerin etkisi altında kaldığı ve bu durumun yargı kalitesini olumsuz etkilediği belirtiliyor. Yargı içinde, geçmişteki sorunları nedeniyle manipüle edilebilir durumda olan 'lekeli' hâkimlerin varlığına dikkat çekiliyor. Bu hâkimlerin, yargının bağımsızlığını ve demokrasiyi tehdit ettiği, istenilen kararları verebildikleri ve geçmiş kararlarını bile değiştirebildikleri ifade ediliyor. Terkoğlu, yargının bu tür etkilerden arındırılmasının önemine vurgu yapıyor.
15 Nisan 2024

Yıldıray Oğur, Türkiye'de 2013'ten bu yana demokrasi ve hukukun durumunun kötüleştiğini belirtiyor. Kürt meselesindeki statükonun değişiminin, İstanbul seçimlerinden daha fazla demokrasiye katkı sağlayacağını ifade ediyor. Kürt siyasetçilerin siyasi ve demografik güçlerini sorunları çözmek ve iktidarla diyalog kurmak için kullanmaları gerektiğini savunuyor. Ayrıca, muhalefetin Kürtleri iktidarla mücadelede ön saflara sürmek yerine, diyalog yoluyla çözüm arayışını desteklemesi gerektiğini öne sürüyor.
23 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 'yüksek karlı gizli fon' vaadiyle gerçekleştirilen dolandırıcılık davası hakkında yorum yaptı. Erdoğan, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu ve hukuksuzluk yapanların cezalarını çekeceğini belirtti. Vatandaşları bu tür dolandırıcılık olaylarına karşı dikkatli olmaları konusunda uyardı ve yargının konuyla ilgili gerekli araştırmaları yaptığını ifade etti. Ayrıca, devletin bu tür olayların peşinde olduğunu ve yargının ideal kararları vereceğine inandığını söyledi.
2 Aralık 2023

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir'deki bir mitingde halka hatalarını dile getirmeleri çağrısında bulundu. Ancak Rahmi Turan, ülkede gerçeklerin dile getirilmesinin riskli olduğunu, çünkü 'Cumhurbaşkanına hakaret' iddiasıyla çok sayıda insanın cezaevinde olduğunu ve rekor düzeyde dava açıldığını belirtiyor. 2022 yılında 16,753 kişi bu iddia ile yargılanıyor. Turan, Erdoğan'ın gerçekten hatalarını düzeltmek istiyorsa, avukatlarına dava açmama talimatı vermesi gerektiğini savunuyor.
16 Mart 2024

Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Osman Kavala, yeniden yargılama sürecine dair görüşlerini paylaştı. Kavala, suçsuz insanların yıllarca hapis kalmalarına yol açan, delillere dayanmayan kararların yeniden incelenmesinin hukukun temel ilkeleri ve insan haklarına saygının bir gereği olduğunu belirtti. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının her yurttaşın adalet talep etme hakkıyla ilgili olduğunu vurguladı. Bu süreç, siyasi liderler arasında da tartışmalara neden oldu.
9 Mayıs 2024

Murat Muratoğlu, yeni yasal düzenlemelerin Türkiye'de demokrasi ve basın özgürlüğünü daha da kötüleştirdiğini iddia ediyor. Yeni düzenlemelerle, ekonomik ve politik eleştirilerin 'kara propaganda' olarak adlandırılabileceğini ve bu durumun 'etki ajanlığı' suçlamasıyla sonuçlanabileceğini belirtiyor. Ayrıca, Türkiye'nin 2024 Demokrasi Algı Endeksi'nde 53 ülke arasında 47. sıraya düştüğünü ve Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde ise 165. sırada olduğunu vurguluyor.
13 Mayıs 2024

Mehmet Altan, Türkiye'nin uyuşturucu ve cinayet sarmalına nasıl zincirlendiğini ve bu zincirleri kırıp kıramayacağını sorguluyor. Gökçer Tahincioğlu'nun Abdi İpekçi cinayeti üzerine hazırladığı dosyada, MİT'in Almanya'da sorguladığı ve tutanakların imha edildiği, Belçika'da tutuklanan bir kişinin Türkiye'ye iade edilmediği gibi detaylar yer alıyor. Altan, devletin gölgesi olmadan ayakta duramayanların kahraman ilan edilmesini ve cezasızlık kültürünü eleştiriyor. Türkiye'nin bu yoldan sapıp sapmayacağı veya uçuruma düşüp düşmeyeceği konusunda endişelerini dile getiriyor.
4 Temmuz 2024

Tutuklu eski HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, Kobani davasında yaptığı savunmada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Anayasa Mahkemesi üyelerini arayarak azarladığına dair iddiaları dile getirdi. Demirtaş, yargılamanın siyasi gerekçelerle yapıldığını ve iktidarın hedefleri doğrultusunda kullanıldığını savundu. Ayrıca, Ankara'da HDP'yi ilgilendirebilecek bir buluşma olduğuna dair haberleri hatırlatarak, yargı sürecinin AKP ve MHP'nin siyasi emellerine hizmet ettiğini iddia etti. Demirtaş ve diğer sanıklar, 2014'teki Kobani olaylarıyla ilgili olarak ağır cezalarla yargılanıyorlar.
12 Nisan 2023

Müslüm Gülhan, Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) mevcut politik ve sosyal koşullar altında 'topal ördek' pozisyonuna düştüğünü belirtiyor. 31 Mart'taki seçimler sonrası iktidar bloğunun çoğunluğu kaybetmesi ve bu durumun bazı kurumları zayıflattığına dikkat çekiyor. Gülhan, futbolun siyasi ve ekonomik çıkarlar için kullanıldığını ve bu durumdan kurtulmanın yolunun kulüplerin kendi ürünlerine sahip çıkmasından geçtiğini vurguluyor. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) TFF'ye bir yol haritası sunduğunu ve bu durumun bir fırsat oluşturduğunu ifade ediyor.
5 Nisan 2024

TELE 1 yayın yönetmeni Merdan Yanardağ, 100 gün önce tutuklanmasının ardından hakim karşısına çıktı. Yanardağ, savunmasında yargılandığı davanın basın ve ifade özgürlüğünü ortadan kaldırma, totaliter rejime sürükleme operasyonunun bir parçası olduğunu belirtti. Yanardağ, savcılığın montaj bir video uydurarak suçlanmasını sağladığını ve bağımsız medyanın sindirilmesi için burada olduğunu ifade etti. Yanardağ, savcılığın AKP'nin fedaisi gibi davrandığını ve sosyal medya trollerinin ağzıyla hareket ettiğini belirtti. Yanardağ, beraat kararı verilmesini ve davanın düşürülmesini talep etti.
4 Ekim 2023

HDP'nin eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan'a Twitter üzerinden iktidar tarafından baskı görüp görmediğini sordu. Demirtaş, AYM'nin tutukluluk incelemeleri ve HDP'ye kapatma davası gibi konularda baskı altında olup olmadığını da gündeme getirdi. Ankara'da geçen ay yapılan ve HDP'yi ilgilendirebilecek bir buluşmada AYM üyesi, cumhurbaşkanlığı yetkilisi ve eski bir HDP'li siyasetçinin yer aldığı iddia edildi. Ayrıca, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın avukatlarıyla düzenli görüş sağlanmadığı sürece kimseyle konuşmayacağını söylediği bilgisi Adalet Bakanlığı kaynakları tarafından doğrulandı.
2 Ocak 2023

Sivil toplum ve insan hakları aktivisti Osman Kavala, 3 Temmuz 2024 itibariyle 2 bin 437 gündür hapiste. Kavala, Gezi eylemleri ve 15 Temmuz darbe girişimi bağlamında 'hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs' ve 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçlamalarıyla tutuklandı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Kavala'nın serbest bırakılması yönünde karar verse de, Türkiye bu kararı uygulamadı. Yargıtay, Kavala'nın ağırlaştırılmış müebbet cezasını onadı ve yeniden yargılanma talebi reddedildi.
3 Temmuz 2024

MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter, gazeteci Alican Uludağ'ı Twitter'da tehdit etti. Uludağ, Yönter'in AYM'nin Can Atalay kararını uygulamayan Yargıtay üyesinin kızının nikah şahitliğini yaptığını Twitter'da paylaşmıştı. Yönter, Uludağ'a yönelik 'Türk düşmanı Alican. Nefesimiz ensende. Sen gazeteci değil tetikçi bir militansın' ifadelerini kullandı ve nikah şahitliği yaptığı için gurur duyduğunu belirtti.
11 Kasım 2023

Mehmet Altan, 2009 yılında 1 Mayıs'ın resmi tatil olarak kabul edilmesine rağmen Taksim'de kutlamaların yasaklanmasını ve sonraki yıllarda yaşanan değişiklikleri ele alıyor. 2013 yılında başlayan Taksim Yayalaştırma Projesi nedeniyle çıkan çatışmalar ve 2024 yılında hükümetin Anayasa Mahkemesi kararını tanımaması üzerine Taksim'de kutlamalara izin verilmemesi örneklerle anlatılıyor. Altan, Türkiye'de ilke, kural ve yasanın olmadığını, bu durumun toplumu olumsuz yönde etkilediğini savunuyor.
2 Mayıs 2024

Zülal Kalkandelen, Türkiye'de laiklik ilkesini savunan gruplara anında müdahale edilirken, şeriatçı grupların rahatça toplanıp açıklama yapabilmesine dikkat çekiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şeriatın İslam olduğunu söylemesi ve şeriat taleplerinin artışı, AKP yönetimine bağlanıyor. Ayrıca, cumhuriyet savcılarının bu konularda sessiz kalması ve görevlerini yerine getirmemeleri, Türkiye'de hukuk devletinin sona erdiğine dair kanıtlar olarak sunuluyor.
28 Şubat 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türkiye-İspanya 8’inci Üst Düzey Toplantısı için gittiği Madrid’de, Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’ın durumlarıyla ilgili soru soran İspanyol gazeteciyi azarladı. Erdoğan, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu ve yargı kararlarına saygı duyulması gerektiğini vurguladı. Gazetecinin sorusunu teröristleri savunmak olarak nitelendiren Erdoğan, Türkiye'deki yargı süreçlerinin bağımsız olduğunu belirtti.
13 Haziran 2024

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 9’uncu Yargı Paketi'nde yer alan etki ajanlığı düzenlemesi hakkında kamuoyunda yanlış bir algı oluşturulduğunu belirtti. Tunç, düzenlemenin Türkiye aleyhine çalışanların cezalandırılmasına yönelik olduğunu ve habercilerin cezalandırılacağı yönündeki algının doğru olmadığını vurguladı. Düzenlemeye göre, yabancı devlet veya organizasyonların çıkarları doğrultusunda çalışan Türk vatandaşları ve Türkiye'de bulunan yabancılar hakkında araştırma yapanlar hapis cezası alacak.
26 Haziran 2024
İşaretlediklerim