İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekip Avdagiç, seçim belirsizliğinin ortadan kalkması ve yeni ekonomi yönetiminin olumlu algılanması sonucunda yabancı yatırımcıların Türkiye borsasına hızlı bir şekilde giriş yapmasını beklediğini ifade etti. Mehmet Şimşek'in ekonomi yönetimine gelmesi ve Hafize Gaye Erkan'ın Merkez Bankası başkanı olmasıyla 'ortodoks' beklentilerin arttığı belirtildi. Ayrıca, 9 Haziran haftasında yabancı yatırımcıların 262 milyon dolarlık hisse senedi aldığı bilgisi paylaşıldı.
19 Haziran 2023

Veysel Ulusoy, Merkez Bankası'nın son raporunu eleştirerek, raporda enflasyonun gelecek dönemdeki seyrine dair somut politikaların ve stratejilerin eksikliğine dikkat çekiyor. Raporda üretim, istihdam politikası, işgücüne katılım ve enflasyonun düşürülmesi için gerekli modeller gibi önemli konularda bilgi verilmediğini belirtiyor. Ayrıca, Türkiye'nin ekonomik durumunun yolsuzluk, borç batağı ve düşük üretim gibi sorunlarla boğuştuğunu ve enflasyonun kontrol altına alınamadığını ifade ediyor.
11 Şubat 2024

İstanbul'da, seçim öncesi iktidar tarafından Merkez Bankası dahil bankaların merkezlerini taşıma kararlılığı ile İstanbul Finans Merkezi'nin bankalar etabı açıldı. Ekonomistler, yabancı yatırımcıların son yıllardaki politikalar nedeniyle ülkeden çıkış yapmasının ardından, finans merkezinin 'finansın kalbi' olma amacına şüpheyle yaklaşıyor. Açılışa Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın katılımı oldu ve ekonomistler, yapılan yatırımın beton yerine güvene ihtiyaç duyduğunu belirtti. Ayrıca, İstanbul'un olası bir deprem riski altında olması nedeniyle, bankaların özellikle veri merkezlerini İstanbul dışına taşıma tavsiyesinde bulunuluyor.
17 Nisan 2023

Fehim Taştekin, Erdoğan ile Esad arasındaki olası görüşmenin tartışıldığını ve bu görüşmenin gerçekleşmesi için güvenin sağlanması gerektiğini belirtiyor. İki liderin de normalleşme ihtiyacı olduğu, ancak pozisyonlarının ve sorunlara yaklaşımlarının birbirine çok uzak olduğu vurgulanıyor. Taştekin, bu görüşmenin gerçekleşmesi için her iki tarafın da bazı adımlar atması gerektiğini ifade ediyor.
11 Temmuz 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Körfez ülkelerinin Türkiye'nin finans sistemine döviz depo ederek Merkez Bankası'nın rahatlamasına katkıda bulunduğunu ifade etti. Türkiye Merkez Bankası'nın net rezervleri 19 Mayıs haftasında eksiye düşmüş ve swap hariç net rezerv eksi 60,3 milyar dolara gerilemişti. Erdoğan, bu durum için Körfez devletlerinin araya girdiğini ve geçici bir süre için döviz likiditesi sağladığını söyledi. Türkiye'nin Çin, Katar, BAE, Güney Kore ve Rusya ile swap anlaşmaları ve Suudi Arabistan'dan doğrudan finansman aldığı bilgisi verildi.
26 Mayıs 2023

Ekonomist Ali Ağaoğlu, Merkez Bankası'nın faiz kararının yetersiz olduğunu belirtti ve yabancı yatırımcıların Türkiye'de risk gördüğü için döviz girişi olmayacağını ifade etti. Ağaoğlu, borsa kısmında ise 'akbaba' olarak adlandırılan fonlardan giriş beklediğini söyledi. Ayrıca, Türkiye'nin kredi notunun 'yüksek riskli' seviyesine düşme riskinin olduğunu belirtti.
26 Haziran 2023

Esfender Korkmaz, Türkiye'deki mülteci sorununun ve hukuki sorunların ekonomik istikrarı engellediğini belirtti. Toplumun büyük bir kısmı mültecilerin geri dönmesini ve yeni mülteci girişinin yasaklanmasını istiyor. Ayrıca, Türkiye'nin hukukun üstünlüğü ve insan hakları konularında düşük sıralamalarda yer aldığına dikkat çekildi. Korkmaz, demokratik ve hukuki altyapı düzeltilmeden yatırım ve güven ortamının sağlanamayacağını vurguladı.
26 Mayıs 2024

Türkiye hem siyasi hem de ekonomik olarak derin bir krizden geçmekte ve bu iki alanda da normalleşmenin şart olduğu vurgulanıyor. Ekonomide Mehmet Şimşek yönetiminde rasyonel politikalar izlenmeye başlandığı, ancak siyaset alanında benzer bir sürecin başlaması gerektiği belirtiliyor. AKP'nin yerel seçimlerdeki performansı ve kutuplaştırma siyasetinin sonuçları ele alınarak, siyasi ve ekonomik normalleşme için demokratikleşme ve rasyonel politikaların önemi üzerinde duruluyor. İstanbul ve Ankara seçim sonuçlarının, AKP için normalleşme sürecine yönelik bir dönüm noktası olabileceği ifade ediliyor.
30 Mart 2024

Financial Times, Türkiye'deki seçim sonuçlarını ve ekonomik durumu ele alarak, Türkiye'nin ekonomik ve demokratik geleceği için endişelerini ifade etti. Merkez Bankası'nın döviz rezervlerinde yaşanan düşüş ve net rezervlerin negatif seviyeye düşmesi, yüksek enflasyon oranları ve heterodoks ekonomi politikaları yabancı yatırımcıların ülkeden ayrılmasına yol açtı. Ayrıca, Türkiye'nin parlamenter demokrasisinin yerini alan cumhurbaşkanlığı sistemi ve eşit olmayan seçim koşulları, muhaliflerin durumu ve medya üzerindeki hükümet kontrolü gibi konulara değinildi.
29 Mayıs 2023

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin yaşadığı 14'üncü krizin ekonomik, siyasi ve sosyal alanlarda farklı olduğunu ve bu nedenle IMF ile yapılabilecek bir anlaşmanın krizi çözemeyeceğini belirtiyor. Türkiye'nin siyasi ve sosyal sorunları çözmeden IMF ile anlaşma yapmasının mümkün olmadığını ve mevcut iktidarın demokrasi ve hukuk alanında geri dönüş yapması gerektiğini ifade ediyor. Korkmaz, en akılcı çözümün siyasi iktidarın değişmesi olduğunu vurguluyor.
6 Mart 2024

Alaattin Aktaş, yabancı yatırımcıların Türkiye'deki iç borçlanma senetlerine yatırım yaparken faiz oranları ve kur artışını yakından takip ettiğini belirtiyor. IMF'nin bu yıl için doların yüzde 26 artacağını tahmin etmesi, yüzde 50 civarında faiz oranları olduğu bir dönemde yabancı yatırımcılar için cazip bir fırsat sunuyor. Aktaş, bu tahminin gerçekleşmesi halinde, yabancı yatırımcıların Türkiye'ye yatırım yapmaya daha cesaretli olacağını ifade ediyor.
19 Nisan 2024

Şeref Oğuz, Türkiye'deki KOBİ'lerin ekonomik zorluklarla karşı karşıya olduğunu ve bu zorlukların kötü yönetimden kaynaklandığını belirtiyor. Oğuz, KOBİ'lere dayatılan çözümler yerine, onların faydasına odaklanılması gerektiğini savunuyor. Ayrıca, KOBİ'lerin belirsizlik ve küçülme dönemlerinde kârlılıklarını gözden geçirmeleri gerektiğini vurguluyor. Oğuz, KOBİ'lerin yaşatılmasının ekonominin yaşaması için önemli olduğunu ifade ediyor.
17 Mayıs 2024

Yerel seçimlerin yoğun gündemi arasında, Türk dış politikasında önemli bir ivmelenme dönemi yaşandığı belirtiliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğindeki Türk dış politika yapıcılarının, uluslararası sistemin kaotik durumunu stratejik değerlendirmelerle ele aldığı ve dosyalar arası irtibatları gözettiği ifade ediliyor. Bu süreçte, komşularla olan gerginliklerin yerini ortak çözüm arayışı ve işbirliği alırken, Türkiye'nin yurtdışındaki askeri varlığı güvenlik, istikrar ve ekonomik işbirliği üreten bir konuma getiriliyor. Güvenlik, savunma sanayisi, enerji ve ticaret sektörleri Türkiye'nin dış politika hedeflerine katkı sağlayarak bir 'çarpan etkisi' oluşturuyor.
23 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni kabinesinde yer alması için eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile görüştüğü ve Şimşek'in ekonominin başına geçmesi durumunda tam koordinasyon yetkisi talep ettiği bildirildi. Şimşek, Merkez Bankası'na sürekli müdahale edilmemesini ve yabancı yatırımcılara güven verecek adımların atılmasını istiyor. Erdoğan ve Şimşek arasında faiz politikası ve Merkez Bankası'nın yapısı konusunda fikir ayrılıkları bulunuyor ve Şimşek'in göreve dönüşü için kesin bir karar vermediği ifade ediliyor.
30 Mayıs 2023

Türkiye'de seçimlerin ardından ekonomik durumun nasıl iyileştirileceği tartışılmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'i ekonomi yönetimine getirmeyi düşünüyor. Uzmanlar, Türkiye'nin ekonomik politikalarının risk taşıdığını ve zorlu önlemler gerektirebileceğini belirtiyor. Merkez Bankası'nın döviz rezervleri negatif bölgeye düşmüş durumda. Analistler, faiz oranlarını yükseltmek veya Türk Lirası'nın değer kaybına izin vermek arasında bir seçim yapılması gerektiğini ifade ediyor. Ayrıca, Şubat ayındaki depremlerin ekonomi üzerindeki etkisi ve hükümetin faiz oranlarını yükseltme zorunluluğu da gündemde.
31 Mayıs 2023

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ekonomi üzerine yaptığı açıklamalar ve gelecek vaatleri, gazeteci Mehmet Y. Yılmaz tarafından eleştirildi. Yılmaz, Erdoğan'ın ekonomik dengeleri yerine oturtma vaadine ve enflasyonun düşeceği yönündeki öngörülerine şüpheyle yaklaştığını belirtti. Yılmaz, geçmişte yapılan ekonomik tahminlerin tutmaması ve Erdoğan'ın uzun süredir ülkeyi yönetmesine rağmen ekonomik dengeleri sağlayamamış olmasını eleştirdi. Ayrıca, okuyucuları Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarına karşı temkinli olmaya çağırdı.
29 Şubat 2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Washington'da gerçekleşen Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası toplantılarında Türkiye ekonomisinin doğru yolda olduğunu ve yapısal dönüşümün bir parçası olarak yeni bir sanayi politikasının uygulandığını açıkladı. Şimşek, enflasyonun düşürülmesi ve Merkez Bankası'na destek sağlanması gerektiğini, orta vadeli programda belirlenen enflasyon hedeflerine ulaşılabilir olduğunu belirtti. Ayrıca, geçen yılki düzenlemelerin vergilere odaklandığını, bu yıl ise harcamaların kontrol altına alınacağını ve kesintilere gidileceğini ifade etti.
19 Nisan 2024

Dünya Bankası, Türkiye ekonomisinin 2024'te yüzde 3 ve 2025'te yüzde 3,6 büyüyeceğini açıkladı. Bu, önceki tahminlerden düşük; zira Banka daha önce 2024 için yüzde 3,1 ve 2025 için yüzde 3,9 büyüme öngörmüştü. Avrupa ve Orta Asya ekonomileri üzerine yayımlanan raporda, bölgedeki yavaşlamanın nedenleri arasında zayıflayan küresel ekonomi, sıkı para politikası, Çin'deki yavaşlama ve düşük emtia fiyatları gösterildi. Türkiye ekonomisine dair değerlendirmelerde, enflasyonun mayısta zirve yapmasının ardından düşüşe geçeceği ve net ihracatın artışıyla 2024'ten itibaren cari dengenin iyileşeceği öngörüldü.
11 Nisan 2024

Türkiye'de ekonomi yönetiminin uygulamaya koyduğu sıkılaştırma politikaları sonucunda krediye erişim zorlaşmış, borçlanma maliyetleri artmış ve kredi kartı kullanımının cazibesi azalmıştır. Maliye ve Hazine Bakanı Mehmet Şimşek'in hem yurt içinde hem de yurt dışında yaptığı açıklamalarla bu politikaların sinyalleri önceden verilmişti. İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, dezenflasyonist politikaların üretim ve ihracat üzerinde baskı oluşturduğunu belirterek, iş dünyasının bu süreçte sabırlı ve azimli olacağını ifade etmiştir.
18 Mart 2024

Merkez Bankası, 2023 yılının ikinci yarısında dış finansman koşullarının iyileştiğini, rezervlerin arttığını ve talep koşullarının cari işlemler açığını azaltacak şekilde düştüğünü belirten bir mektup gönderdi. Mektupta, TL varlıklara olan talebin arttığına dikkat çekilirken, bu durumun dış borç bulma yeteneğinin artmasıyla ilişkilendirildi. Ayrıca, iç talebin azalmasının cari açığın düşmesine yol açtığı, ancak bu durumun ülke ekonomisi için olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmesinin eleştirildiği ifade edildi.
7 Nisan 2024
İşaretlediklerim