Eski HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile yaptığı görüşmede, Türkiye'deki normalleşme sürecinin hukukun üstünlüğüne saygı gösterilmesiyle başlayabileceğini ifade etti. Demirtaş, Türkiye'deki sorunların çözüm yolunun siyaset olduğunu ve TBMM'nin bu konuda çözüm kurumu olarak rol alması gerektiğini vurguladı. Görüşmede, gelir adaletsizliğinden demokrasiye, dış politikadan Kürt sorununa kadar birçok konu ele alındı. Demirtaş, siyasi tutsakların haklarının iade edilmesi gerektiğini ve demokratik siyasette ısrarcı olacaklarını belirtti.
21 Ekim 2024

Murat Muratoğlu, Türkiye'nin ekonomik ve politik durumunu değerlendirerek, yönetimin hatalarını ve Merkez Bankası'nın durumunu eleştirdi. Yazısında, yönetimin futbol federasyonundan Merkez Bankası'na kadar her alanda özerkliği bırakmadığını ve bu durumun ülkenin ekonomik zorluklarını artırdığını belirtti. Ayrıca, Merkez Bankası'nın seçimler sonrası rezervlerini artırmasını olumlu bulduğunu, ancak bu durumun sürdürülebilir olup olmadığı konusunda şüphelerini dile getirdi. Muratoğlu, yüksek faiz oranlarının hem bireyleri hem de kurumları olumsuz etkileyeceğini öne sürdü.
10 Mayıs 2024

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin yaşadığı 14'üncü krizin ekonomik, siyasi ve sosyal alanlarda farklı olduğunu ve bu nedenle IMF ile yapılabilecek bir anlaşmanın krizi çözemeyeceğini belirtiyor. Türkiye'nin siyasi ve sosyal sorunları çözmeden IMF ile anlaşma yapmasının mümkün olmadığını ve mevcut iktidarın demokrasi ve hukuk alanında geri dönüş yapması gerektiğini ifade ediyor. Korkmaz, en akılcı çözümün siyasi iktidarın değişmesi olduğunu vurguluyor.
6 Mart 2024

Türkiye'de gerçekleşen seçimlerin resmi olmayan sonuçlarına göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kemal Kılıçdaroğlu ikinci turda yarışacak. İktidarın uyguladığı 'heterodoks' ekonomi politikaları nedeniyle yüksek enflasyon ve düşük faiz oranları devam ederken, Kılıçdaroğlu 'ortodoks' politikalara dönüş vaadiyle yatırımcıların ilgisini çekmişti. Seçim sonuçlarının belirsizliği ve Erdoğan'ın kazanması durumunda ekonomik dengesizliklerin devam edeceği endişesi, uluslararası yatırımcılar ve ekonomi aktörleri arasında kötümser yorumlara yol açtı.
15 Mayıs 2023

İbrahim Kahveci, Türkiye'nin uyguladığı ekonomi programının dış dengeyi sağlama ve döviz ihtiyacını karşılama amacına ulaşamadığını belirtiyor. Tüketim malı ithalatının yüksek seviyelerde olduğunu ve başarının sadece düşen küresel enerji fiyatlarına bağlı olduğunu ifade ediyor. Ayrıca, finansal yatırımlardan gelen döviz akışının sınırlı olduğunu ve kalıcı iyileşmeler için daha sert önlemler gerektiğini vurguluyor. Kahveci, mevcut durumun sürdürülebilir olmadığını ve alt gelir gruplarının bu durumdan en çok etkileneceğini öne sürüyor.
6 Mayıs 2024

İhsan Aktaş, Türkiye'de yaşanan ekonomik zorluklara ve pandemi etkilerine rağmen, seçmenin genel seçimlerde iktidara sert bir mesaj vermediğini ifade etti. Vatandaşların, Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı küresel pozisyon, güvenlik riskleri, Erdoğan'ın liderliği ve Cumhur İttifakı'nın birlikteliği gibi faktörleri göz önünde bulundurarak, devletin bekası ve istikrarına oy verdiklerini belirtti. Yerel seçimlerde ise, seçmenlerin genel bir mesaj vermek amacıyla oy kullandıkları ve bu durumun özellikle ekonomik sorunlardan etkilenen kesimler tarafından belirginleştirildiği vurgulandı. Ayrıca, AK Parti'nin gelecekteki özeleştirilerinde Yeniden Refah Partisi'nin varlığını ve kendi iç dengelerini gözden geçirebileceği öngörüldü.
2 Nisan 2024

AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş, Osman Kavala'yı ziyaret edeceğini ve bunun gerçek milliyetçilik ve yurtseverlik olduğunu belirtti. Türkeş, Kavala'nın davasının uzun yargılama sürecini ve hukuki sorunları eleştirerek, bu durumun Türkiye'nin ekonomik durumunu olumsuz etkilediğini vurguladı. Ayrıca, Kavala'nın casusluk suçlamasından beraat ettiğini ve Gezi Parkı davasından yargılandığını hatırlattı. Türkeş, hukukun düzeltilmesi gerektiğini ve bunun ekonomiye olumlu yansıyacağını ifade etti.
16 Temmuz 2024

AKP Milletvekili Tuğrul Türkeş, gazeteci Abdulkadir Selvi'nin Osman Kavala ve diğer Gezi tutuklularının tahliye edilebileceğini yazmasının ardından gelen tepkilere karşı çıktı. Türkeş, bu tepkilerin Osman Kavala'nın tahliye ihtimali ve Türkiye'nin uluslararası imajı ile ilgili olabileceğini öne sürdü. Ayrıca, Türkeş, konunun iç hukukla çözülmesinin bazı çevreleri rahatsız edip etmediğini sorguladı. Osman Kavala, AİHM'nin hak ihlali kararına rağmen 2 bin 376 gündür hapiste.
3 Mayıs 2024

Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik sürecinin 'demokratikleşme' olmadan başlatılmayacağına yönelik raporu Ankara'nın tepkisini çekti. Rapor, Türkiye'nin Rus sermaye ve yatırımları için bir sığınak haline geldiğini ve demokratikleşme, insan hakları ve hukuk devleti konularında eksiklikler olduğunu belirtti. Türkiye Dışişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, raporun haksız ve önyargılı olduğunu savundu.
14 Eylül 2023

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Albaraka İslami Finans Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, dünyada mazlumu koruyacak ve zalimi durduracak bir kurumsal mekanizma olmadığını belirtti. Erdoğan, mevcut küresel sistemin sorun ürettiğini ve değişmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, adaletin olmadığı yerde huzur ve barışın, güvenliğin olmadığı yerde ise demokrasi ve özgürlüğün olamayacağını ifade etti. Küresel finansal sistemin reel sektörden bağımsız hale geldiğini ve gelir adaletsizliğini artırdığını söyledi.
24 Mayıs 2024

Esfender Korkmaz, dünyada genel bir ekonomik kriz olmadığını, ancak Türkiye ve Arjantin'in kriz yaşadığını belirtti. Türkiye'deki krizin nedeninin 20 yıllık siyasi iktidarın yanlış politikaları olduğunu vurguladı. Krizin çözümü için standart politikaların yeterli olmadığını, özel bir 3 yıllık istikrar programı ve uzun vadeli planlama gerektiğini savundu. Muhalefetin de bu konuda yeterince farkında olmadığını ve köklü çözümler sunmadığını ifade etti.
25 Haziran 2024

Esfender Korkmaz, 2021 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 779 şirkete el konulduğunu belirtmesi ve gerekirse yeni şirketlere de el konulabileceğini söylemesi üzerine, bu durumun Türkiye'deki şirketlerin iflas riskini nasıl artırdığını ele alıyor. Korkmaz, FETÖ örgütüne ait şirketlerin nasıl bu kadar mal ve mülk sahibi olduğunu ve devletin bu duruma nasıl izin verdiğini sorguluyor. Ayrıca, Türkiye'deki büyük şirketlerin yurt dışında yatırım yapmak için bankalardan aldıkları krediler ve bu durumun Türkiye ekonomisine etkileri üzerinde duruyor. 2023 yılında doğrudan yabancı yatırım sermayesi giriş ve çıkışlarının dengesizliği de vurgulanıyor.
3 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) kararlarını eleştirerek, AYM'nin TİP Hatay milletvekili Can Atalay ile ilgili 'hak ihlali' kararını tanımayan ve AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunulmasına hükmeden Yargıtay'a destek çıktı. Erdoğan, Yargıtay'ın da yüksek bir mahkeme olduğunu ve AYM'nin yanlışlar yaptığını belirtti. Ayrıca, teröristlerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasının gecikmesi nedeniyle yurt dışına kaçtıklarını ve Türkiye'yi tehdit ettiklerini ifade etti.
10 Kasım 2023

Zülal Kalkandelen, Türkiye'de laiklik ilkesini savunan gruplara anında müdahale edilirken, şeriatçı grupların rahatça toplanıp açıklama yapabilmesine dikkat çekiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şeriatın İslam olduğunu söylemesi ve şeriat taleplerinin artışı, AKP yönetimine bağlanıyor. Ayrıca, cumhuriyet savcılarının bu konularda sessiz kalması ve görevlerini yerine getirmemeleri, Türkiye'de hukuk devletinin sona erdiğine dair kanıtlar olarak sunuluyor.
28 Şubat 2024

Taha Akyol, Türkiye'nin ekonomik gelişme tarihinin neden yarı-başarılı veya yarı-başarısız olduğunu sorguluyor ve istikrarlı bir gelişme çizgisi izlemek için araştırmalara dayalı görüşler geliştirilmesi gerektiğini vurguluyor. Akyol, Türkiye'nin Japonya veya Güney Kore gibi istikrarlı bir büyüme performansı sergileyemediğini ve sık sık kriz ve küçülme dönemleri yaşadığını belirtiyor. Ayrıca, Merkez Bankası başkanlarının sık sık değiştirilmesinin ve bağımsız düzenleyici kurumların eksikliğinin ekonomik istikrarsızlığa yol açtığını ifade ediyor. Mehmet Şimşek'in de bu yapısal konuları ele almadığını eleştiriyor.
14 Temmuz 2024

Yalçın Doğan, Türkiye'de demokrasiye dönüş sürecinin olup olmayacağını ve bu süreçte gerçekleşmesi beklenen reformları sorguluyor. Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanıp uygulanmayacağı, yargı bağımsızlığının sağlanması, ifade ve basın özgürlüğüne dönülmesi, politik tutukluların serbest bırakılması gibi konulara değiniliyor. Ayrıca, kamu sınavlarında mülakatın kaldırılması ve çevre talanına son verilmesi gibi ekonomik ve çevresel konular da ele alınıyor.
7 Mayıs 2024

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, AKP Karabük il başkanlığında yaptığı açıklamada, hukukun üstünlüğü noktasındaki standartların yüksekliğinden hiç kimsenin vazgeçmeyeceğini belirtti. Tunç, milletin artık özgürlüğe alıştığını ve temel hak ve özgürlüklerin önüne engel koymak isteyenlerin karşısında milleti bulacağını ifade etti. Ayrıca, hedeflerinin anayasayı daha demokratik hale getirmek olduğunu söyledi.
30 Eylül 2023

Esfender Korkmaz, Türkiye'nin cari açık sorununu çözmesi için üretimde ithal ara malı ve hammadde kullanımını azaltması gerektiğini belirtiyor. Özel sektör yatırım yapmadığı için devletin pamuk ve iplik gibi ürünlerin üretimine teşvik vermesi gerektiğini savunuyor. Ayrıca, Türkiye için uygun kur rejiminin yönetimli dalgalanma veya yarı sabit kur rejimi olabileceğini ve bu değişiklikler için Merkez Bankası'nda reform yapılması gerektiğini öne sürüyor.
14 Şubat 2024

HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, Twitter hesabı üzerinden, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim kaybetmesi durumunda kötü şeyler olacağını savunanlara karşı bir mesaj paylaştı. Demirtaş, Türkiye'nin mevcut ekonomik sorunlarına ve geçmişte yaşanan deprem felaketlerine atıfta bulunarak, bu iddiaların gerçekçi olmadığını ima etti. Mesajında, yüksek döviz kurları, et ve peynir fiyatları, işsizlik ve açlık sınırı gibi konulara değindi.
2 Nisan 2023

Murat Muratoğlu, Türkiye'de iktidarın yıllardır vatandaşların yastık altında sakladığı birikimlere ilgi duyduğunu ve bu birikimleri ekonomiye kazandırmak için çeşitli çağrılarda bulunduğunu ifade ediyor. Ancak, vatandaşların bu çağrılara yanıt vermediğini ve birikimlerini güvenli buldukları yastık altında tutmaya devam ettiklerini belirtiyor. Muratoğlu, bu durumun Türkiye'deki ekonomik belirsizlikler ve güvensizlik ortamı nedeniyle vatandaşların bir nevi sigorta olarak gördüğü bir davranış olduğunu vurguluyor.
9 Mart 2024
İşaretlediklerim