Türk Toraks Derneği, 5 Haziran Dünya Çevre Günü'nde mikroplastiklerin besin zincirimize girdiğini ve insan sağlığına olası zararlarına dikkat çekti. Plastik atıkların son 20 yılda iki kat arttığı ve 2019'da 353 milyon ton olduğu belirtilirken, UNEP plastik atıkların 2040'a kadar %80 azaltılmasını hedefliyor. Mikro ve nanoplastiklerin besin zincirine girişi ve sağlık üzerindeki potansiyel etkileri araştırılıyor. Türk Toraks Derneği yetkilileri, plastik atıkların çevre ve insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerine ve deprem sonrası enkaz kaldırma çalışmalarının tehlikelerine işaret etti.
5 Haziran 2023

NASA'nın Modis-Aqua uydusu, son 20 yılda dünya okyanuslarının yüzde 56'sında maviden yeşile doğru bir renk değişimi tespit etti. Bu değişim, özellikle ekvatora yakın tropikal bölgelerde gözlemlendi ve İngiltere'deki Ulusal Oşinografi Merkezi'nden araştırmacılar, bu yeşillenmenin iklim değişikliği nedeniyle değişen ekosistemlerin bir göstergesi olduğuna inanıyor. Renk değişikliğinin nedeni tam olarak belirlenemese de, fitoplanktonlarla bağlantılı olabileceği ve bu organizmaların atmosfer dengesi ve oksijen üretimi için hayati öneme sahip olduğu belirtiliyor.
15 Temmuz 2023

TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü tarafından yapılan ölçümler ve araştırmalar sonucunda, Antarktika'da son üç yıl içinde Türkiye büyüklüğünde bir buz kaybı olduğu tespit edildi. Bilim insanları, bu erimenin küresel iklim değişikliğiyle bağlantılı olduğunu ve atmosfere daha fazla su buharı salınmasıyla sera gazı konsantrasyonlarının artacağını belirtiyor. Bu durum, küresel iklim değişiminin hızlanmasına yol açacak. Araştırma, İHA ve uydu tabanlı ölçme yöntemleri kullanılarak yapıldı ve önemli miktarda erime gözlemlendi.
26 Şubat 2024

Kanadalı ve ABD'li araştırmacılar, Kuzey Buz Denizi'ndeki buzul erimeleri nedeniyle kutup ayılarının avlanma yöntemlerini adapte etmekte zorlandığını ve bu durumun açlıkla sonuçlandığını belirledi. Üç yıl boyunca 20 kutup ayısının takip edildiği araştırmada, deniz buzullarının erimesiyle avlanma dönemlerinde kutup ayılarının yüzde 11'e varan oranlarda vücut kütlesini kaybettiği gözlemlendi. Araştırma, kutup ayılarının farklı avlanma stratejileri benimsemesine rağmen, bu stratejilerin verimli olmadığını ve hayatta kalma şanslarının azaldığını ortaya koydu.
14 Şubat 2024

Yeni bir araştırmaya göre, kutup buzullarının erimesi Dünya'nın dönüşünü yavaşlatarak günlerin uzamasına neden oluyor. İnsan kaynaklı küresel ısınma nedeniyle Grönland ve Antarktika'daki buz tabakalarının erimesi, suyun ekvator çevresindeki denizlere dağılmasına yol açıyor ve bu da Dünya'nın dönüş hızını yavaşlatıyor. Araştırma, 1900 ile 2000 yılları arasında gün uzunluğundaki yavaşlama oranının yüzyılda 0.3-1.0 milisaniye arasında değiştiğini, ancak 2000'den bu yana bu oranın 1.3 ms/cy'ye yükseldiğini gösteriyor. Emisyonlar azaltılmazsa, yavaşlama oranının 2100 yılına kadar yüzyılda 2.6 milisaniyeye ulaşacağı öngörülüyor.
16 Temmuz 2024

Yaz aylarında buzun üretiminde kullanılan suyun kirli olması ve hijyenik olmayan koşullarda saklanması, buz kaynaklı gıda zehirlenmelerine yol açabiliyor. Buzun Salmonella, E. coli, Listeria gibi bakteriler veya Norovirus gibi virüslerle kontamine olması ciddi sindirim sistemi sorunlarına neden olabiliyor. Gıda mühendisi Ebru Akdağ, buzun da gıda maddesi gibi muamele görmesi gerektiğini ve hijyen kurallarına uyulmasının önemini vurguluyor. Tüketicilerin kirli buza karşı önlem alması zor olduğundan, asıl sorumluluk buz üretenler ve kullananlara düşüyor.
16 Temmuz 2024

Yeni bir araştırma, iklim değişikliğinin doğal afetleri nasıl tetiklediğini ve artırdığını inceliyor. Araştırmaya göre, ortalama sıcaklıklardaki artışlar daha şiddetli yağmurlar, daha yüksek sıcaklıklar, daha uzun süreli kuraklıklar ve daha fazla yangın riski gibi sonuçlar doğuruyor. Özellikle Dubai'de artan yağışlar, Sahel bölgesindeki aşırı sıcak hava dalgaları ve Doğu Afrika'daki kuraklıklar iklim değişikliğinin etkileri arasında yer alıyor. Ayrıca, Kanada'da 2023 yılında yaşanan orman yangınları da iklim değişikliğinin etkilerine örnek olarak gösteriliyor.
4 Mayıs 2024

5 Haziran Dünya Çevre Günü'nde TEMA Vakfı, plastik kirliliğinin dünya genelinde ve Türkiye'de ulaştığı boyutları vurguladı. Vakıf, üretilen plastiklerin sadece yüzde 9'unun geri dönüştürülebildiğini ve mikroplastiklerin canlı organizmaların hatta insan vücudunun içine kadar girdiğini belirtti. Pasifik Okyanusu'nda insan etkisiyle oluşmuş 1,6 milyon kilometrekarelik plastik yığınına ve plastik atıkların çevre ve sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekildi. TEMA, plastik kullanımını azaltacak ve çevresel kirliliği önleyecek önlemler alınması gerektiğini savundu.
2 Haziran 2023

California Üniversitesi ve NASA'nın ortaklaşa yürüttüğü bir çalışma, Grönland'daki Petermann Buzulu'nun gelgit hareketleri nedeniyle beklenenden daha hızlı eridiğini ve deniz seviyesindeki yükselme oranını hızlandırdığını gösterdi. Uydu radar verileriyle yapılan analizler, buzulun kara ile bağlantısının koparak okyanusta yüzmeye başladığını ve gelgit döngüleri sırasında önemli ölçüde yer değiştirdiğini ortaya çıkardı. Çalışmanın baş yazarı Enrico Ciraci, bu durumun deniz seviyesinin yükselmesini hızlandırabilecek yeni bir erime etkisini gösterdiğini belirtti. Çalışmanın ortak yazarı Eric Rignot, bu bulguların deniz seviyesindeki yükselme projeksiyonlarını yüzde 200'e kadar artırabileceğini ifade etti.
10 Mayıs 2023

Bilim insanları, çürüyen ağaç kabuklarında yetişen ve ateş yakmak için kullanılan kav mantarı (Fomes fomentarius) üzerinde yaptıkları araştırmada, mantarın moleküler yapısında plastiğe alternatif olabilecek özellikler buldular. Science Advances dergisinde yayımlanan makalede, mantarın bazı kısımlarının kontrplak veya deri gibi malzemelere göre daha dayanıklı ve hafif olduğu, laboratuvar ortamında yetiştirilerek alternatif bir malzeme olarak kullanılabileceği belirtildi. Dr. Pezhman Mohammadi, mantarın yapısının spor ekipmanlarında ve ısı ile ses yalıtımında kullanılabileceğini ifade etti. Ancak mantarın doğada değil, laboratuvar ortamında yetiştirilmesi gerektiği, doğal ortamda yetişmesinin uzun yıllar aldığı ve ekosistem için önemli olduğu vurgulandı.
23 Şubat 2023

Güney Kaliforniya Üniversitesi'nden Dr. Erika Garcia ve ekibi, 1300'den fazla kişinin çocukluk ve yetişkinlik dönemlerindeki hava kirliliği maruziyetini inceledi. Araştırma, çocuklukta partikül kirliliği ve nitrojen dioksite maruz kalan kişilerin yetişkinlikte bronşit semptomlarına yakalanma olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Ayrıca, çocuklukta akciğer problemi yaşamamış kişilerde de hava kirliliğinin yetişkinlikte bronşit semptomlarına yol açabileceği bulundu. Bu bulgular, çocukluk döneminde hava kirliliğinin uzun vadeli sağlık etkileri olabileceğini gösteriyor.
29 Temmuz 2024

Kanada'daki Dalhousie Üniversitesi araştırmacıları, 2018-2022 yılları arasında 84 ülkede yapılan plastik kirliliği denetimleri ve verilerini analiz etti. Science Advances dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, incelenen atıkların neredeyse yarısı hangi şirket tarafından üretildiği belirlenememişken, kaynağı belirlenen atıkların %11'i Coca Cola ve %5'i PepsiCo tarafından üretilmiş. Nestle, Danone ve Altria gibi diğer büyük şirketler de plastik kirliliğine katkıda bulunuyor.
1 Mayıs 2024

Havai fişek gösterilerinin neden olduğu ağır metal ve kimyasallar, toprakta ve suda uzun süre kalıcı kirliliğe yol açarak hem insan hem de çevre sağlığı açısından risk oluşturuyor. Ayrıca, bu gösteriler kuş ölümlerine ve diğer hayvanların stresine neden oluyor. ABD'de yapılan bir araştırma, havai fişeklerin neden olduğu kirliliğin Kanada'daki yangınlardan daha fazla olduğunu ortaya koydu. Uzmanlar, bu kimyasalların ekosistemde birikerek geniş alanlarda toprak ve su kirliliğine yol açabileceğini belirtiyor.
2 Eylül 2024

Zehirli bir tür olan pusula denizanası, Marmara Denizi'nde görülmeye başlandı. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, bu türün Marmara Denizi'nde yaygın hale geldiğini ve özellikle İzmit, Erdek, Bandırma, Gemlik Körfezi ile İstanbul Boğazı'nda yoğun olarak görüldüğünü belirtti. Küresel ısınma ve gemilerin balast suları, denizanalarının Türk sahillerine kadar gelmesinde önemli faktörler olarak gösteriliyor. Denizanalarının organik kirlilik göstergesi olduğu ve kirli bölgelerde daha baskın hale geldikleri de vurgulandı.
6 Temmuz 2024

ABD'deki Oregon Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırma, dünyanın 2023 yılında iklim değişikliğiyle bağlantılı aşırı koşullara maruz kaldığını ortaya koydu. Araştırmanın başyazarı Dr. William J. Ripple, küresel sıcaklıklardaki her 0,1 derecelik artışın milyonlarca insanın ölümüne yol açabileceği konusunda uyarıda bulundu. BioScience dergisinde yayımlanan raporda, rekor sıcaklıklar ve buzul seviyelerindeki düşüş gibi aşırılıklar sıralandı. Ripple, fosil yakıt kullanımının azaltılması ve ormanların korunması gibi acil adımların atılması gerektiğini vurguladı.
27 Kasım 2023

Antarktika'daki Thwaites Buzulu'nun erimesi, 2100 yılına kadar deniz seviyesinin 65 santimetre yükselmesine neden olabilir. Thwaites Buzulu, yılda yaklaşık 50 milyar ton buz kaybediyor ve bu durum küresel deniz seviyesinin yüzde 4'ünün yükselmesinden sorumlu tutuluyor. TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi başkanı Prof. Dr. Burcu Özsoy, buzulun erime hızının devam etmesi halinde ciddi sonuçlar doğurabileceğini belirtti. Bilim insanları, deniz seviyesinin yükselmesine karşı uyum politikaları öneriyor.
9 Haziran 2024

İstanbul Üniversitesi ve Küresel Denge Derneği tarafından yapılan bir çalışma, İstanbul ve İzmir'deki deniz seviyesi yükselmesinin olası etkilerini ortaya koydu. Çalışma sonucunda hazırlanan rapora göre, İstanbul'da 6 milyon kişinin yaşadığı 120 kilometrekarelik alan ve İzmir'de Kordon ve tatil beldeleri sular altında kalma riskiyle karşı karşıya. Ayrıca, İstanbul'daki 16 atık su arıtma tesisinin 12'si ve İzmir'deki 20 atık su arıtma tesisinin dördü de tehdit altında. Deniz sularının yer altı sularına karışması durumunda, özellikle İzmir'deki tarımsal faaliyetler olumsuz etkilenebilir.
7 Eylül 2023

Marmara Denizi'nde müsilaj nedeniyle balık çeşitliliği yüzde 25 azaldı, ancak köpek balığı ve vatoz gibi türlerin sayısında yüzde 100'e yakın artış gözlendi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi'nin yaptığı araştırmalar, müsilajın deniz ekosistemine olan olumsuz etkilerini ortaya koydu. Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi'nin biyolojik koridor olma özelliği nedeniyle bu durumun Karadeniz, Akdeniz ve Ege Denizi'ni de etkileyebileceğini belirtti. Müsilajın, deniz süngerlerinin toplu ölümüne ve mercanlarda yüzde 30'lara varan kayıplara neden olduğu da vurgulandı.
7 Haziran 2024

Son 20 yılda Marmara Denizi'nde 30'a yakın yeni denizanası türü tespit edilmiş ve bu türlerin balık stokları üzerinde olumsuz etkileri olduğu belirtilmiştir. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, denizanalarının ekosistemdeki rolüne değinmiş, ancak denizanalarıyla beslenen deniz canlılarının sayısında azalma olduğunu vurgulamıştır. Aşırı avcılık ve insan kaynaklı faktörlerin denizanası popülasyonunu artırdığı, bu durumun balıkların üremesini ve besin zincirindeki yerini olumsuz etkilediği ifade edilmiştir. Okyar, çözümün kolay olmadığını ve yerel yönetimlerle bakanlıkların iş birliği yapması gerektiğini belirtmiştir.
3 Nisan 2023

Harvard Üniversitesi'nden bilim insanları, Dünya’daki yaşamın başlangıcının yıldırım düşmesiyle oluşan kimyasal reaksiyonların sonucu olabileceğini öne sürdü. Araştırma, su, elektrolitler ve yaygın gazların birleşerek Dünya’nın ilk biyomoleküllerini oluşturduğu hipotezine dayanıyor. Simüle edilen yıldırım düşmeleri, karbondioksit ve nitrojeni son derece reaktif bileşiklere dönüştürebilen yüksek enerjili kıvılcımlar üretti. Bu keşif, Dünya dışında yaşamın gelecekteki olası keşifleri için de potansiyel taşıyor.
11 Ağustos 2024
İşaretlediklerim